• Sonuç bulunamadı

SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI

Belgede 2014-2023 Bölge Planı (sayfa 54-200)

1. GİRİŞ

2.7. SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI

STK’ların kurumsal kapasiteleri artırılacaktır.

İzlem.1.

Karar alma süreçlerine STK’ların daha fazla katılımı sağlanacaktır.

İzlem.2.

Kadınların STK’lara aktif katılımları artırılacaktır.

İzlem.3.

Kooperatiflerin kurulması ve mevcut kooperatiflerin daha aktif hale getirilmesi teşvik edilecektir.

İzlem.4.

HEDEF.1.

Sivil Toplum Bilincinin ve Ortak İş

Yapma Kültürünün Geliştirilmesi

2.7. SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI

Sivil Toplum Kuruluşu (STK) kavramının henüz kesin çizgilerle belirlenen evrensel bir tanımı olmamakla birlikte, AB’nin bakış açısına göre STK’lar, örgütlenmiş yurttaşların, yaşadıkları ülkenin toplumsal ve eko-nomik kalkınmaya, sivil toplum düzenine doğrudan katkıda bulunarak, katılımcı demokrasinin oluşturul-ması ve sürdürülmesi açısından yaşamsal bir rol üstlenir (Sivil Toplum Geliştirme Merkezi, 2011). STK’lar, toplumun gelişmesi için rol oynayan girişimci ve itici örgütlerdir. Birlikte iş yapma ve ortak çalışma kül-türünün de oluşmasına yardımcı olmaktadırlar. Bölgede ortak çalışma kültürü ve buna bağlı olarak koo-peratifleşme oldukça azdır. STK’lar, toplumda var olan bir soruna çözüm bulmak, bir eksikliği gidermek ya da mevcut koşulların iyileştirilmesi için çalışmaktadırlar. Ancak hâlihazırda TR82 Bölgesi’nde bulunan STK’lar, bölgesel gelişmede görece zayıf bir rol oynamaktadır. Bu durum, STK’lar ile kamu kuruluşları ara-sındaki işbirliği eksikliği ve Bölgede yaşayanların sivil toplum bilincinin zayıf olmasının yanı sıra STK’ların mali, fiziki ve beşeri yetersizliklerinden de kaynaklanmaktadır. Türkiye, Bölge ve illerdeki faal dernek sa-yılarına bakıldığında Türkiye içindeki oranlarının çok küçük olduğu görülmektedir. Tablo 26 ile gösterildiği üzere, Kastamonu’da 525, Çankırı’da 412 ve Sinop’ta 348 olmak üzere TR82 Bölgesi’nde toplamda 1.285 dernek bulunmaktadır. Türkiye’deki faal derneklerin sadece %1,34’ü TR82 Bölgesi içinde bulunmaktadır.

Söz konusu derneklerin kuruluş amaçları ise genel olarak din, yardımlaşma ve spor amaçlıdır.

Tablo 26: Faal Dernek Sayıları ve Türkiye İçindeki Oranları, 2013

Faal Dernek Sayısı Türkiye İçindeki Oranı (%)

Kastamonu 525 0,55

Çankırı 412 0,43

Sinop 348 0,36

TR82 1.285 1,34

Türkiye 95.901 100

Kaynak: (Dernekler Dairesi Başkanlığı)

Tüysüz tarafından yapılan Sosyal Sermaye Endeksinde 26 bölge arasından 13ncü sırada yer alan TR82 Bölgesi, üçüncü gelişmişlik grubunda bulunmaktadır (Tüysüz, 2011). Bu araştırmada sivil toplum ku-ruluşlarına, gönüllü organizasyonlara ve sosyal ağlara katılım sosyal sermayenin gelişmesindeki önemli araçlardan biri olarak görülmektedir. On bin kişi başına düşen dernek sayısının en çok olduğu bölge 17,6 ile TR42 Bölgesi (Kocaeli, Sakarya, Düzce, Bolu ve Yalova) iken TR82 Bölgesi 11,1 ile bu kategoride 14ncü sırada yer almaktadır.

2010 yılı itibarıyla derneklere üye olan kişilerin sayısı ADNKS verilerindeki toplam nüfusa oranlandığında Türkiye nüfusunun %11,9’unun dernek üyesi olduğu görülmektedir (Bkz. Tablo 27). Bölgenin genelin-de bu oran %8,4’tür. Bu veriler iller bazında incelendiğingenelin-de Kastamonu’da nüfusun %7,6’sı, Çankırı’da

%10,7’si, Sinop’ta %7,6’sı dernek üyesidir. Sivil topluma katılımın Çankırı’da Bölgedeki diğer illere göre daha gelişmiş olduğu görülmektedir. Fakat kadınların sivil topluma katılımı durumunda Çankırı %6 ile en düşük kadın üye oranına sahiptir. Bu durum diğer illerde ve Bölge ortalamasında da görülmektedir. Nüfus verilerine göre kadın erkek sayısının birbirine yakın olmasına rağmen derneklere üye olmadaki dengesiz dağılım, kadınların sivil topluma katılmada geri kaldığını göstermektedir.

9 Mülhak Vakıf: 1926 tarihinde Türk Medeni Kanunun kabulünden önce kurulan ve kurucunun soyundan gelenler tarafından yönetimi devam eden vakıflardır.

Tablo 27: Dernek, Üye Sayıları ve Oranları, 2010

Dernek Sayısı Üye Sayısı Üye Oranı

Toplam Erkek Kadın Erkek (%) Kadın (%)

Kastamonu 516 27.375 23.942 3.433 87 13

Çankırı 398 19.775 18.673 1.102 94 6

Sinop 315 15.327 13.314 2.013 87 13

TR82 1.229 62.477 55.929 6.548 90 10

Kaynak: (Dernekler Dairesi Başkanlığı)

Vakıf anlayışı, tarih boyunca süregelmiş yardımlaşma ve dayanışma duygusunun kurumsallaşmış halidir.

Vakıflar, servetin zengin kesimlerden toplumun daha fakir kesimlerine doğru akışını önemli ölçüde ger-çekleştirerek sosyal dengelerin kurulmasında ve sosyal bütünleşmenin sağlanmasında, içtimaî barışın sürekliliğinde, sınıf çatışmalarının önlenmesinde, kamunun hizmet taleplerinin yerinde karşılanmasında, siyasî ve ekonomik istikrarın sağlanmasında da merkezî yönetimlerin en büyük yardımcıları olmak için kurulmuşlardır (Vakıflar Genel Müdürlüğü). Bu nedenledir ki, Türkiye’de vakıflar genel olarak devlet eliyle kurulmuş Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları (SYDV) olarak günümüzde hizmet vermektedirler.

TR82 Bölgesi’ndeki vakıfların da büyük çoğunluğu il ve ilçelerde kurulmuş olan sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarıdır. Bölgede mülhak9 ve SYDV dâhil olmak üzere toplamda 69 vakıf vardır (Bkz. Tablo 28). Vakıf varlığının en yoğun olduğu il, 5 mülhak vakfa da ev sahipliği yapan Kastamonu’dur. Vakıfların kuruluş amaçlarına göre bölge geneline bakıldığında, SYDV’leri dışında vakıflar genel olarak dini ve hayrî hizmet ve eğitim alanında kurulmuşlardır.

Tablo 28: Vakıfların Türüne ve Kuruluş Amacına Göre Sayıları, 2013 Toplam

Türü Kuruluş amacı

Mülhak Yeni SYDV Çevre Dini & Hayri

Hizmet Eğitim Sosyal

Harita 2, TR82 Bölgesi’nde bulunan sosyal altyapıyı şekillerle birlikte sunmaktadır. Harita’da eğitime dair üniversiteler, yüksek ve meslek yüksekokulları ve açılacak okullar gösterilmektedir. Buna göre her il mer-kezinde 1 olmak üzere toplamda 3 üniversite bulunurken, bu üniversitelere bağlı toplamda 26 yüksek ve meslek yüksekokulu bulunmaktadır. Bölgede 4’ü özel olmak üzere toplam 32 hastane bulunmaktadır.

Sosyal hizmetlere ait bilgiler huzurevi, çocuk yuvası, yetiştirme yurdu ve rehabilitasyon merkezi olmak üzere 4 farklı kategoride gösterilmiştir. Bölgede özellikle huzurevi ve rehabilitasyon merkezlerinin azlığı dikkat çekmektedir. Sinema ve tiyatro salonu sayıları ise il genelindeki toplamı sayıyı vermektedir. Buna göre Kastamonu’da 7 sinema, 2 tiyatro sayısı bulunurken, bu sayı Çankırı için 4 sinema ve 1 tiyatro sa-lonu olmaktadır. Sinop’ta ise 1 sinema sasa-lonu ve 6 tiyatro sasa-lonu hizmet vermektedir. Sosyal anlamda Bölgenin altyapısının geliştirilmesi gerektiği görülmektedir.

Harita 2: Sosyal Altyapı Haritası

Kaynak: TR82 Bölgesi Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlükleri, İl Sağlık Müdürlükleri, Bölge Üniversiteleri ve TÜİK verileri kullanılarak tarafımızca çizilmiştir.

3.1. TEMEL EKONOMİK GÖSTERGELER

Performans Göstergeleri 2023 Hedefi

Kişi başı GSKD (TL) 25.000 TL

Kişi başına GSKD sıralaması (26 düzey 2 bölgesi içinde) 14.

Tarım sektörünün GSKD içindeki payı %15

Sanayi sektörünün GSKD içindeki payı %25

Hizmetler sektörünün GSKD içindeki payı %60

Yoksulluk oranı (12 düzey 1 bölgesi içinde) < %10

İstihdam oranı %50

İşsizlik oranı %5

Sosyal güvenlik kapsamındaki nüfus oranı %100

Sosyal güvenlik kapsamında aktif çalışanlar oranı %26

Aktif/pasif oranı 1,89

HEDEF.3.

Turizmin Geliştirilmesi ve Çeşitlendirilmesi

HEDEF.2.

İhracat Kapasitesinin Artırılması

HEDEF.5.

Lojistik Kapasitenin Geliştirilmesi

HEDEF.4.

Tarımsal Üretimin Canlandırılması

HEDEF.1.

Sanayi Sektöründe Üretimin, Katma Değerin ve Kalitenin

Arttırılması

AMAÇ:

POTANSİYELİNİ DEĞERE

DÖNÜŞTÜREN

EKONOMİ

3.1. TEMEL EKONOMİK GÖSTERGELER

DPT tarafından yapılan 2003 yılı İllerin Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik Endeksi (SEGE) sıralamasında 81 il içinde Kastamonu, Çankırı ve Sinop illerinin yeri sırasıyla 51, 59 ve 57 olarak belirtilmiştir. Değişken setleri farklılaştırılarak 2011 yılında yapılan yeni çalışmaya göre ise iller sırasıyla 47, 54 ve 51. sırada yer almaktadır. DPT tarafından 2004 yılında yapılan İlçelerin Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik Endeksi sıralama-sına göre Bölgede 1. gelişmişlik seviyesinde ilçe bulunmazken, İl Merkezleri ve Kastamonu’nun Abana İlçesi 2. gelişmişlik seviyesinde bulunmaktadır.

2009 – 2010 İller Arası Rekabetçilik Endeksi Sıralaması Araştırması’na göre Kastamonu, Çankırı ve Sinop illerinin yeri sırasıyla 62, 67 ve 43 olarak belirtilmiştir (Uluslararası Rekabet Araştırmaları Kurumu).

3.1.1. ÜRETİM

2006 – 2010 yılları arasında Bölgede ve Türkiye’de kişi başı gayri safi katma değer (GSKD) değişimi Tablo 29 ile gösterilmiştir. 2010 yılı itibarıyla kişi başına gayri safi katma değer miktarı TR82 Bölgesi için 9.930 TL, Türkiye için ise 13.406 TL’dir. 2006 – 2010 yılları boyunca TR82 Bölgesi’nde kişi başına GSKD artış göstermekle beraber, Bölgenin Türkiye geneline oranının 2007 – 2008 yıllarında azaldığı, 2009 yılından itibaren ise artmaya başladığı görülmektedir. 2010 TÜİK verilerine göre Düzey 2 Bölgeleri arasında bir karşılaştırma yapıldığında, TR82 Bölgesi 26 Bölge içinde 17. sırada bulunmaktadır.

Tablo 29: Kişi Başı Gayri Safi Katma Değer, 2006 – 2010 (Cari Fiyatlarla, TL)

2006 2007 2008 2009 2010

TR82 6.952 7.756 8.551 8.758 9.930

Türkiye 9.632 10.744 12.020 12.000 13.406

TR82/TR (%) 72,2 72,2 71,1 73,0 74,1

Kaynak: (Türkiye İstatistik Kurumu, s)

2006 – 2010 yılları arasında Türkiye ve TR82 Bölgesi’nde cari fiyatlarla gayrisafi katma değerin sektörlere göre dağılımı Tablo 30 ile gösterilmiştir. 2010 verilerine göre, Bölgede tarımın payı % 22,6, sanayinin payı %20,4 ve hizmetlerin payı %57,1’dir.

Tablo 30:Sektörlerin GSKD İçindeki Payı, 2006 – 2010 (%)

2006 2007 2008 2009 2010

TR82 TR TR82 TR TR82 TR TR82 TR TR82 TR

Tarım 21,9 9,4 21,4 8,5 21,8 8,5 22,0 9,1 22,6 9,5

Sanayi 22,3 28,2 20,4 27,8 19,3 27,2 18,5 25,3 20,4 26,4

Hizmetler 55,7 62,4 58,2 63,7 58,9 64,3 59,5 65,6 57,1 64,1

Kaynak: (Türkiye İstatistik Kurumu, s)

Gelişen ekonomilerde tarım sektörünün payının azalması, sanayi ve hizmet sektörlerinin payının artması beklenmektedir. Bölgede 2008 yılına kadar tarım sektörünün payı Türkiye geneline paralel olarak azal-makta, sanayi ve hizmetler sektörlerinin payları artış göstermektedir. Ekonomik kriz yılı olan 2009 yılında sanayi sektörünün payı azalmış olsa da 2010 yılından itibaren bir toparlanma sürecine girilmiştir.

Sanayi sektörünün GSKD içindeki payına göre Düzey 2 Bölgeleri arasında bir karşılaştırma yapıldığında Bursa merkezli TR41 Bölgesi’nin ilk sırada yer aldığı, Kars merkezli TRA2 Bölgesi’nin son sırada yer aldığı görülmektedir. TR82 Bölgesi ise 21. sırada yer almaktadır.

Tarım sektörünün GSKD içindeki payına göre bir sıralama yapıldığında ise TRA2 Bölgesi 1. sırada, TR82 Bölgesi 4. sırada yer alırken, 26. sırada İstanbul yer almaktadır (Bkz. Grafik 8).

Grafik 8: Düzey 2 Bölgeleri İtibarıyla Sektörlerin GSKD İçindeki Payı, 2010 (%)

Kaynak: (Türkiye İstatistik Kurumu, s)

3.1.2. İSTİHDAM

2008 – 2012 yılları arasında Türkiye’de ve TR82 Bölgesi’nde işgücü göstergelerinin10 değişimi Tablo 31 ile gösterilmiştir. Buna göre; Türkiye ile karşılaştırıldığında Bölgede işsizliğin düşük olduğu ve kriz yılı olan 2009 yılı dışında düşüş gösterdiği görülmektedir. 2012 yılı itibarıyla Türkiye’de işsizlik oranı %9,2 iken, TR82 Bölgesi’nde %5,6’dır. Bölgede işgücüne katılım oranı %54,5 olup, Türkiye geneli değeri olan

%50’nin üzerindedir. Bölgede istihdam oranı %41,2 olup, Türkiye geneli değeri olan %45,4’e oldukça yakındır.

Türkiye İş Kurumu Kastamonu İl Müdürlüğü’nün 2011 yılında yaptığı “TR82 Düzey 2 Bölgesi İş Piyasası İhtiyaç Analizi” raporuna göre Bölgede eleman temininde en çok güçlük çekilen sektör imalat sanayidir.

Meslekler ise sırasıyla makineci (dikiş) (%55), ütücü (%3,6), diğer iplik işçileri ve sarıcıları (%2,6) ile tekstil sektöründe olmuştur. Söz konusu meslekleri freze tezgâh operatörü (%2,4), kalıpçı (%2,4) ve satış elemanı (%2) takip etmiştir. Görüldüğü üzere temininde en çok güçlük çekilen elemanlar “ara elemanlar” olmuştur. Bu ihtiyaca cevap verebilmek için mesleki ve teknik eğitim imkânlarının artırılması önem arz etmektedir. Hâlihazırda Milli Eğitim Bakanlığı 2010-2014 Stratejik Planı’nda yer alan stratejik hedeflerinden iki tanesini “Ortaöğretim içerisinde mesleki ve teknik eğitimin okullaşma oranını plan dö-nemi sonuna kadar en az % 50’ye çıkarmak” ve “Sektörlerle iş birliği içerisinde, ihtiyaç duyulan nitelik-lere sahip iş gücünü yetiştirmek ve mezunları istihdama hazırlamak” olarak belirlemiştir. Yine Türkiye İş Kurumu işgücü piyasasının talep ettiği teknik ve mesleki elemanın temini için her ilde mesleki eğitimler düzenlemektedir. Türkiye İş Kurumu 2012 yılı istatistiklerine göre TR82 Bölgesi’nde eğitim alan kursiyer sayısı 8.978 iken açılan kurs sayısı 610 olmuştur. Ayrıca Bölge illerinde halk eğitim merkezleri ihtiyaca yönelik mesleki kurslar açmaktadır.

10 İşgücü Gösterge Tanımları (Türkiye İstatistik Kurumu, l)

İşgücüne katılma oranı: İşgücünün kurumsal olmayan çalışma çağındaki nüfus içindeki oranıdır.

İşsizlik oranı: İşsiz nüfusun işgücü içindeki oranıdır.

İstihdam oranı: İstihdamın, kurumsal olmayan çalışma çağındaki nüfus içindeki oranıdır.

Kurumsal olmayan nüfus: Okul, yurt, otel, çocuk yuvası, huzurevi, hastane, hapishane, kışla ya da orduevinde ikamet edenler dışında kalan nüfustur.

TR41

Tablo 31: İşgücü Göstergeleri, 2008 – 2012 (%)

İşgücüne Katılım Oranı İşsizlik Oranı İstihdam Oranı

TR82 Türkiye TR82 Türkiye TR82 Türkiye

2008 53,3 46,9 6,7 11,0 47,9 41,7

2009 51,5 47,9 9,4 14,0 45,5 41,2

2010 55,3 48,8 8,3 11,9 47,0 43,0

2011 59,5 49,9 5,7 9,8 46,7 45,0

2012 54,5 50,0 5,6 9,2 41,2 45,4

Kaynak: (Türkiye İstatistik Kurumu, l)

2009 – 2012 yılları arasında TR82 Bölgesi’nde iktisadi faaliyetlere göre istihdam oranı Tablo 32 ile gös-terilmiştir. Buna göre, toplam istihdamın %47,7’sinin tarım, %15,7’sinin sanayi ve %36,6’sının hizmetler sektöründe yer aldığı görülmektedir. 2010 yılı itibarıyla tarım ve sanayi sektörlerinin GSKD içindeki payı yakın olmasına rağmen, tarımda istihdam oranının çok daha yüksek olduğu görülmektedir. Bu durum tarım sektöründe gizli işsizliğin yüksek olduğuna işaret etmektedir.

Tablo 32: İktisadi Faaliyetlere Göre İstihdam Oranı, 2009 – 2012 (%)

Tarım Sanayi Hizmetler

2009 42,9 17,4 39,8

2010 48,8 15,3 35,9

2011 53,7 13,3 33,0

2012 47,7 15,7 36,6

Kaynak: (Türkiye İstatistik Kurumu, l)

2009 – 2012 yılları arasında TR82 Bölgesi’nde sektörlerde cinsiyete göre dağılım Tablo 33 ile gösteril-miştir. İlgili yıllarda tarım sektöründe istihdam edilen kadınların oranı %50 civarında seyretmekte iken, bu oran sanayi ve hizmet sektörlerinde en fazla %25 olmuştur. Bu durum Bölgede kadınların çoğunlukla tarım gibi emek yoğun sektörlerde istihdam edildiğini göstermektedir.

Tablo 33: TR82 Bölgesi’nde Sektörlerde Cinsiyete Göre Dağılım 2009 – 2012

Tarım (%) Sanayi (%) Hizmet (%)

Erkek Kadın Erkek Kadın Erkek Kadın

2009 46,43 53,57 75,56 24,44 79,41 20,59

2010 45,00 55,00 77,27 22,73 78,85 21,15

2011 45,98 54,02 79,07 20,93 76,64 23,36

2012 46,58 53,42 75,00 25,00 75,89 24,11

Kaynak: (Türkiye İstatistik Kurumu, l)

2008 – 2010 yılları arasında TR82 Bölgesi illerinde işgücü göstergeleri Tablo 34 ile gösterilmiştir. 2010 yılı verilerine göre; Sinop’ta işgücüne katılım oranı %56,5 olup Bölge geneli değeri olan %55,3’ten yüksektir.

Kastamonu’da istihdam oranı %52,7 olup, Bölge geneli değeri olan %47’den oldukça yüksektir.

Tablo 34: TR82 Bölgesi İllerinde İşgücü Göstergeleri, 2008 – 2010 (%)

İşgücüne Katılım Oranı İşsizlik Oranı İstihdam Oranı

Kastamonu Çankırı Sinop Kastamonu Çankırı Sinop Kastamonu Çankırı Sinop

2008 55,8 48,4 53,9 5,3 7,7 6,9 52,8 44,7 44,7

2009 51,7 50,3 52,5 7,3 9,5 10,4 47,9 45,5 45,5

2010 56,3 51,3 56,5 6,4 9,1 8,7 52,7 46,6 46,6

Kaynak: (Türkiye İstatistik Kurumu, l)

Bölgede cinsiyete göre işgücü verileri incelendiğinde, kadınların işgücüne katılım oranının oldukça yüksek olduğu görülmektedir (Bkz. Tablo 35). 2012 yılı verilerine göre Bölgede kadınların işgücüne katılım oranı

%41 olup, bu oran %29,5 olan Türkiye ortalamasının oldukça üzerindedir. Erkeklerin işgücüne katılımı ise yıllar itibarıyla dalgalanmakla birlikte 2008 yılına göre daha düşüktür. Son 5 yıl içinde kadınlarda işgü-cüne katılım ve istihdam oranındaki artışın erkeklerden daha fazla olduğu görülmektedir.

Tablo 35: TR82 Bölgesi’nde Cinsiyete Göre İşgücü Göstergeleri, 2008 – 2012 (%)

İşgücüne Katılım Oranı İşsizlik Oranı İstihdam Oranı

Kadın Erkek Toplam Kadın Erkek Toplam Kadın Erkek Toplam

2008 37,5 70,0 53,3 7,0 6,5 6,7 34,9 65,5 49,8

2009 36,0 67,9 51,5 10,6 8,8 9,4 32,1 61,9 46,7

2010 41,7 69,7 55,3 10,5 6,8 8,3 37,3 65,0 50,8

2011 45,8 73,9 59,5 6,4 5,3 5,7 42,8 70,0 56,0

2012 41,0 69,1 54,5 6,4 5,1 5,6 38,3 65,6 51,5

Kaynak: (Türkiye İstatistik Kurumu, l)

TÜİK 2012 yılı verilerine göre kadınların işgücüne katılımı açısından düzey 2 bölgeleri arasında bir karşı-laştırma yapıldığında TR82 Bölgesi 26 bölge arasında 4. sırada yer almaktadır. İlk 3 sırada yer alan diğer bölgeler incelendiğinde bu bölgelerde (Zonguldak merkezli TR81 Bölgesi, Trabzon merkezli TR90 Bölgesi ve Denizli merkezli TR32 Bölgesi) emek yoğun sektörlerin (tekstil, tarımsal üretim gibi) yoğun olması sonucu kadınların işgücüne katılım oranının yüksek olduğu sonucuna ulaşılabilmektedir.

Bölgede eğitim durumuna göre işsizlik oranları incelendiğinde lise ve dengi meslek yüksekokulu mezu-niyeti seviyesinde işsizliğin çok yüksek olduğu görülmektedir. Özellikle kadınlarda lise ve dengi meslek okulu mezunlarında işsizlik oranı %20’nin altına düşmemiştir (Bkz. Tablo 36). Bu sebeple özellikle nitelikli iş alanlarında kadınların işgücüne katılımının ve istihdamının artırılması önem arz etmektedir.

Tablo 36: Eğitim Durumuna Göre İşsizlik Oranı, 2008 – 2012 (%)

Erkek Kadın

2008 2009 2010 2011 2012 2008 2009 2010 2011 2012

Okuma yazma bilmeyen 1,8 1,4 2,4 0 0,8 0,9 1,1 0 0,2 0

Lise altı 7,0 10,3 7,4 5,2 5,1 4,9 9,3 7,1 4,5 5,0

Lise ve dengi meslek okulu 6,3 7,6 6,9 7,0 7,0 27,6 31,2 39,8 28,9 21,3

Yükseköğretim 4,8 4,9 5,1 4,8 3,0 13,8 12,3 20,9 13,4 11,9

Kaynak: (Türkiye İstatistik Kurumu, l)

3.1.3. ÇALIŞMA HAYATI VE SOSYAL GÜVENLİK

Sosyal güvenlik sistemi, toplumun bütün kesimlerini doğrudan etkileyen bir yapıdır. Özellikle sosyal dev-let anlayışının olduğu ülkelerde, sosyal güvenlik sistemi herkesi kapsayıcı ve koruyucu olmak zorundadır.

Dağıtım esasına dayalı bir sosyal güvenlik sisteminde aktif sigortalı sayısının, sistemden aylık alanların yani emeklilerin sayısına oranının, ideal olarak 7 ya da sistemin dengede kalması için en az 4 olması gerekmektedir (Gümüş, 2010). Başka bir ifade ile dört çalışandan tahsil edilen sigorta primleri ile bir emeklinin aylığı finanse edilebilmelidir. Türkiye’de ise şuan aktif pasif oranı 1,89’dur (Sosyal Güvenlik Kurumu, 2013). Gerçek bir dengenin sağlanamadığı bu durum ise sistemin sürekli açık vermesine neden olmaktadır. TR82 Bölgesi’nde ve illerinde aktif pasif oranı Türkiye ortalamasının dahi altındadır. Tablo 37’ye göre, Bölgede en düşük oran 0,99 ile Sinop’tayken, en yüksek oran 1,30 ile Çankırı’dadır. Bu du-rum, Türkiye’nin en yaşlı 3 ilini bulunduran TR82 Bölgesi için anlaşılabilir bir durumdur. Kendine yeter bir bölge olabilmek için yeni istihdam alanları yaratılarak ve ya mevcut işletmelerde kapasite artırımı yapılarak aktif çalışan sayısının artırılması gerekmektedir.

Tablo 37: Aktif Sigortalıların Pasif Sigortalılara Oranı, 2013

Aktif Sigortalılar Pasif Sigortalılar Aktif/Pasif Oranı

Kastamonu 79.727 63.307 1,26

Çankırı 39.584 30.399 1,30

Sinop 43.146 43.758 0,99

TR82 162.457 137.464 1,18

Türkiye 18.231.374 9.653.199 1,89

Kaynak: (Sosyal Güvenlik Kurumu, 2013)

Grafik 9: Aktif Sigortalıların Pasif Sigortalılara Oranı, (%)

Kaynak: (Sosyal Güvenlik Kurumu, 2013)

Sosyal güvenlik kapsamındaki nüfusun yararlanma türlerine göre toplam nüfusa oranları Tablo 38 ile gösterilmiştir. Türkiye’de sosyal güvenlik kapsamında aktif çalışanların oranı %24,11 iken bu oran TR82 Bölgesi için %21,69’tur. Bölgede en düşük aktif çalışan oranı %21,43 ve en yüksek emekli oranı ise

%22,75 ile Sinop’ta bulunmaktadır. Bu durum aktif pasif oranının da Sinop’ta en düşük olmasını kanıtlar mahiyettedir. Aktif çalışanların ve emeklilerin bakmakla yükümlü olduğu nüfusta ise TR82 Bölgesi Türkiye ortalamasının altındadır. Bölgede en fazla bakılmakla yükümlü olunan nüfus %46,17 ile Çankırı’da, en az nüfus ise %37 ile Sinop’tadır.

Gelir testi yaptıran ve 65 yaşını doldurmuş muhtaç, güçsüz ve kimsesiz Türk vatandaşlarına aylık bağ-lanması hakkındaki 2022 sayılı Kanundan faydalananların oranında ise Bölge içerisinde farklılıklar gö-rülmektedir. Bu durumda Sinop en fazla yardım aylığı alan ildir. Kastamonu’da gelir testi yaptıranların oranı %9,92 iken, 2022 sayılı yasadan yararlananlar ise %4,23’tür. Çankırı ise söz konusu yardımlarda en düşük oranlara sahip ildir.

Tablo 38: Sosyal Güvenlik Kapsamındaki Nüfusun Toplam Nüfusa Oranı, 2012 (%)

Kastamonu Çankırı Sinop TR82 Türkiye

Toplam Sosyal Güvenlik Kapsamı 83,89 84,87 81,19 83,32 82,54

Aktif Çalışanlar 22,16 21,47 21,43 21,69 24,11

Emekliler 18,41 17,24 22,75 19,47 13,63

Bakmakla Yükümlü Olunanlar 43,33 46,17 37,00 42,17 44,81

Gelir Testi Yaptıranlar11 9,92 7,65 10,88 9,48 9,44

2022 Sayılı Yasadan Yararlananlar 4,23 2,53 4,51 3,76 1,77

Toplam Nüfus 359.808 184.406 201.311 745.525 75.627.384

Kaynak: (Sosyal Güvenlik Kurumu, 2012)

3.1.4. GELİR DAĞILIMI VE YOKSULLUK

Bölgede yaşam koşulları ve sosyal refahın önemli göstergelerinden biri de gelir dağılımı ve yoksulluk oranıdır. Hane halkı kullanılabilir gelir kullanılarak 2003 yılında TÜİK tarafından yapılan araştırmaya göre Türkiye’de ve TR82 Bölgesi’nde %20’lik nüfus gruplarının aldığı gelir paylar Grafik 10 ve Grafik 11 ile gösterilmiştir.

Kastamonu Çankırı Sinop TR82 Türkiye

1,26 1,30

0,99 1,18

1,89

11 Yeşil Kartlılar “Yeşil kart devri ve genel sağlık sigortası tescil işlemleri” konulu 17/1/2012 tarih – 2012/2 sayılı genelge ile 2012 Ocak ayından itibaren gelir testi yaptıranlar ifadesi ile kullanılmaktadır.

Grafik 10: Türkiye’de Hane Halkı Kullanılabilir Yıllık Gelirin %20’lik Gruplar Halinde Dağılımı, 2003

Kaynak: (Türkiye İstatistik Kurumu, v)

Türkiye’de en zengin %20’lik grup toplam gelirin %48,3’üne sahipken, en fakir %20’lik grup toplam gelirin %6’sını almaktadır. Bölgede ise en zengin %20’lik grup toplam gelirin %46,6’sına sahipken, en fakir %20’lik grup toplam gelirin %6,6’sına sahiptir. Türkiye’de ilk %20’lik grubun toplam gelirden aldığı payın, en fakir %20’lik gruba oranı (P80/P20 göstergesi) 8,1 olup, bu oran TR82 Bölgesi için 7,1’dir.

Bölgede sosyal refahın sağlanabilmesi için bu oranın düşmesi gerekmektedir.

Grafik 11: TR82 Bölgesi’nde Hane Halkı Kullanılabilir Yıllık Gelirin %20’lik Gruplar Halinde Dağılımı, 2003

Kaynak: (Türkiye İstatistik Kurumu, v)

TÜİK 2011 yılı verilerine göre, Türkiye’de Gini Katsayısı12 0,38 olup, bu değer TR82 Bölgesi’nin içinde bulunduğu TR8 Bölgesi (Batı Karadeniz) için 0,33 olarak hesaplanmıştır. Düzey 1 bölgeleri arasında bir karşılaştırma yapıldığında, TR8 Bölgesi 12 bölge arasında 11. sırada yer almakta olup, gelir adaletsiz-liğinin en az olduğu bölgelerden biridir. Ayrıca 2006 yılı ile karşılaştırıldığında, ülke genelinde ve TR8 Bölgesi’nde gelir dağılımında adaletsizlik azalmaktadır.

TR8 Bölgesi gelir dağılımında adaletsizliğin yüksek olmadığı bir Bölge olmakla beraber, Bölgede yoksulluk oranının oldukça yüksek olduğu görülmektedir. 2011 yılında TÜİK tarafından yayımlanan Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması’na göre, TR8 Bölgesi’nde yaşayanların %13,8’i, bu bölge için belirlenen yoksulluk sınırının altındadır.

2011 yılı verilerine göre, düzey 1 bölgeleri arasında bir karşılaştırma yapıldığında TRC Güneydoğu Ana-dolu Bölgesi ve TRA Kuzeydoğu AnaAna-dolu Bölgesi’nden sonra TR8 Bölgesi yoksulluk oranının en yüksek olduğu 3. bölgedir. Grafik 12 ile TR8 Bölgesi’nde 2010 yılı verilerine göre yoksulluk oranında düşüş oldu-ğu görülmektedir.

Ayrıca Türkiye genelinde yoksulluk oranı kent ve kır arasında büyük bir farklılık göstermezken, Bölge’de kırsal yoksulluğun daha yüksek olduğu düşünülmektedir.

12 Gini Katsayısı, bir ülkenin gelirinin yine o ülkenin bireyleri arasında ne derece eşit paylaşıldığını gösteren ölçüdür. 0 ile 1 arasında değer alır. 0 değeri toplam gelirin tüm bireyler arasında eşit dağıtıldığı; 1 değeri toplam gelirin sadece tek kişiye ait olduğu teorik durumları gösterir. Bu sebeple 0’dan 1’e

12 Gini Katsayısı, bir ülkenin gelirinin yine o ülkenin bireyleri arasında ne derece eşit paylaşıldığını gösteren ölçüdür. 0 ile 1 arasında değer alır. 0 değeri toplam gelirin tüm bireyler arasında eşit dağıtıldığı; 1 değeri toplam gelirin sadece tek kişiye ait olduğu teorik durumları gösterir. Bu sebeple 0’dan 1’e

Belgede 2014-2023 Bölge Planı (sayfa 54-200)

Benzer Belgeler