• Sonuç bulunamadı

3. ÖRGÜTSEL SESSİZLİK

3.4. Sessizlik Türleri

Bireyler kendi örgütlerinde birçok sebepten dolayı sessiz kalma davranışı gösterebilirler. Sessizlik türleri hakkında alanyazın incelendiğinde Pinder ve Harlos (2001) sessizliği ''kabullenici sessizlik'' ve ''korunmacı sessizlik'' olarak ikiye ayırmıştır. Dyne ve diğerleri (2003) ise bu türlere ''korumacı sessizliği'' de eklemişlerdir. Knoll ve Dick (2013) tarafından yapılan çalışmada bireylerin örgüt içindeki gelişmeler karşısında sessiz kalarak kendilerine yarar sağlayabileceği düşüncesi sonucu ''fırsatçı sessizlik'' kavramı tanımlanmış ve bu tanımı alanyazına kazandırmışlardır (Karacaoğlu ve Küçükköylü, 2015; 402). Bu çalışmada sessizlik türleri üç başlık altında tanımlanmıştır.

33

3.4.1. Kabullenici Sessizlik (Acquiscent Silence)

Morrison ve Milliken (2000), çalışanların örgütteki görüşlerinin tüm kademede görev yapan yöneticiler tarafından hem istenmediği hem de değerli görülmediği konusundaki inançları nedeniyle konuşamadıklarını savunmuştur (Knoll ve Dick, 2013; 351). Örgüt içinde yaşananlar karşısında çalışanların bilinçli ve isteyerek sessizliğe bürünmesi, kendilerini dışarıda bırakması (Gül ve Özcan, 2011; 112), rıza göstererek her türlü durumu kabullenerek fikir ve düşüncülerini ifade etmemeleri olarak tanımlanmaktadır. Böylece bireyler, hiçbir şeyin değişmeyeceğine olan inançları yüzünden çok fazla konuşmak istememekte ve razı olma davranışı içinde bulunmaktadır. Böyle örgütlerde ''böyle gelmiş böyle gider'' düşüncesi hakimdir (Karacaoğlu ve Küçükköylü, 2015; 402). Buradan yola çıkarak öğrenilmiş çaresizlik davranışı ile kabullenici sessizlik arasında güçlü bir ilişkinin olduğu ifade edilebilir. Bireyler yaptıkları çabalara rağmen çevrelerini ve çevresinde yaşadığı durumları kontrol edemedikleri zaman, örgüt içinde veya örgütü ilgilendiren sorunlara ve durumlara ilgisiz kalmaktadır. Özellikle kendi tecrübelerini aktarmaları sonucunda dikkate alınmadıklarının farkına varırlarsa kabullenici sessizlik davranışını benimseyebilirler (İşleyici, 2015; 52). Bu davranışa sahip çalışanlar bağlı bulunduğu örgütün gelişiminden ümidini kesmiş ve örgütü ileriye taşıyacak fikir belirtmeyenler olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu çalışanların motivasyon seviyeleri düşüktür. Çalışanlar yapılması planlanan değişiklikler hakkında daha az bilinç sahibi olup bu değişikliklere pek hazır değildir. Çalışanlar sadece kendine tahsis edilmiş görevleri yaparlar ve sonrasında işyerinde zaman doldururlar (Tayfun ve Çatır, 2013; 116).

3.4.2. Korunmacı Sessizlik (Defensive Silence)

Korunmacı sessizlik, bireyin dışarıdaki tehditlerden kendini korumak maksadıyla görüş ve fikirlerini diğer bireyler ile paylaşmaması olarak tanımlanabilir. Bu durum Morrison ve Milliken'in de (2000) ifade ettiği gibi bireysel korkunun örgütsel sessizliğin oluşmasına sürükleyen anahtar bir etkiye sahip olduğunu göstermektedir (Van Dyne ve diğerleri, 2003; 1367).

Pinder ve Harlos (2001) korunmacı sessizliği, ''çalışma ortamında açıkça konuşmaktan kaynaklanan sonuçların bireylerin korkmasına neden olabileceği ve

34

bunun sonucunda da bireyin isteyerek sessiz kalmayı tercih etmesi'' şeklinde açıklamıştır. Bireyin, örgüt içinde o andaki durumu değiştirmeye yönelik farklı fikirleri olmasına karşın, bireyin kendini koruma maksadıyla onları açığa vurmada isteksiz olmasıdır (Pinder ve Harlos, 2001; 348).

Sessizlik, örgüt içerisinde bireyin imajını, saygınlığını veya pozisyonunu koruması için etkili bir araç olarak kullanılabilir. Bireyler, işle ilgili konularda fikir paylaştıkları zaman bunun faydasız ve hatta zararlı bir çaba olduğuna inanmaktadır. Bireyler, üstlerinin duymak istemedikleri konuları veya durumları cezalandırılmaktan korktukları için açıklamayabilirler (İşleyici, 2015; 53). Bu durumda birey konuşması sonucu fayda maliyet analizi yapar ve yarardan çok zarar göreceğini düşünürse sessiz kalmayı tercih eder (Karacaoğlu ve Küçükköylü, 2015; 402).

Çizelge 4: Kabullenici ve Korumacı Sessizliğin Boyutları

KORUNMACI KABULLENİCİ

Gönüllülük Oldukça gönüllü Oldukça gönülsüz

Bilinçlilik Bilinçli Daha az bilinçli

Kabullenme Düşük Yüksek düzeye yakın

Stres Seviyesi Yüksek düzeye yakın Düşük düzeye yakın Seçeneklere Farkındalık Oldukça yüksek Oldukça düşük Ses Çıkarma Eğilimi Oldukça yüksek Oldukça düşük Ayrılma Eğilimi Oldukça yüksek Oldukça düşük Baskın Duygular Korku, öfke, çaresizlik

sinizm, depresyon

Teslimiyet

Kaynak: Pinder, C.C., Harlos, K. P.. (2001). Employee Silence: Quiescence and Acquiescence As Responses to Perceived Injustice. Research in Personnel and

Human Resources Management, 20, s. 350.

Korunmacı sessizlik, bireylerin dışarıdan gelebilecek tehlikelere karşı kendini korumak maksadıyla yaptığı bilinçli ve önleyici bir davranış özelliği taşımaktadır. Özellikle, kabullenici sessizlik ile karşılaştırıldığında korunmacı sessizlik,

35

seçeneklerin düşünülmesini ve farkında olmayı kapsamaktadır. Ayrıca bireylerin içinde bulunduğu şartlar itibariyle bireysel olarak uygulanabilecek en iyi yöntem olması bakımından da fikir, görüş ve bilginin saklanmasını gerektirmektedir. Sessizlik bağlamında bakıldığında, kabullenici sessizlik, korunmacı sessizliğe göre çok daha derin bir durumu anlatmaktadır (Taşkıran, 2010; 105). Örgütsel gelişim ve değişim bakımından incelendiğinde, korunmacı sessizlik davranışı gösteren bireylerin bulunduğu örgütler kendini yenileme ve gelişmekte geri kalacaktır (İşleyici, 2015; 53).

3.4.3. Korumacı Sessizlik (Pro-social Silence)

Korumacı sessizlik, Van Dyne ve diğerleri (2003) tarafından geliştirilmiş ve alanyazına eklenmiştir. Van Dyne ve diğerleri korumacı sessizliği, ''bireylerin başka bireyleri düşünme veya işbirlikçi sebeplerden dolayı, kendi örgütüne veya örgüt içindeki diğer bireylere fayda sağlamak maksadıyla, herhangi bir mesele hakkındaki fikirlerini, düşüncelerini, görüş ve fikirlerini saklaması'' olarak ifade etmişlerdir. Korunmacı sessizlik gibi korumacı sessizlik de seçeneklerin düşünülmesini ve farkında olmayı içermekte ve bu bağlamda bilgi, görüş ve fikirlerin saklanmasını gerektiren bilinçli bir karar olarak karşımıza çıkmaktadır (Van Dyne ve diğerleri, 2003; 1368).

Diğer bireyler düşünülerek yapılan bu davranışta fedakarlıkta bulunarak örgütün ve diğer bireylerin menfaatlerini isteyerek ön planda tutma fikri hakimdir (Gül ve Özcan, 2011; 112). Korumacı sessizlikte sessiz kalma davranışı bilerek ve isteyerek yapılan bir davranıştır. Örneğin; birey örgüt içinde çalışma arkadaşları arasındaki oluşan kaynaşmayı bozmamak için karşıt görüş bildirmeyebilir veya işyerindeki arkadaşlarının işteki yetersizlikleri hakkında konuşmayıp sessiz kalmayı tercih edebilir. Birey örgütün aleyhine olabilecek hiçbir bilgiyi örgütün dışında paylaşmayarak örgütün de yararını gözetme eğiliminde olacaktır (Tayfun ve Çatır, 2013; 117).

Benzer Belgeler