• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM 2. LİTERATÜR ÖZETİ

2.4. Seçilen Kirleticilere Ait Yapılmış Uluslararası Çalışmalar

Chao’nun (2001) yaptığı çalışmada, Mayıs-Haziran 1997 tarihleri arasında Hong Kong’ta sigara kullanılmayan 10 konutta iç ortam ve dış ortam NO, NO2, SO2 ve O3

konsantrasyon seviyeleri belirlenmiş ve aralarındaki ilişki incelenmiştir. Hong Kong, trafik, inşaat ve endüstri aktivitelerinin yoğunluğu nedeni ile hava kirliliği açısından problemli bir şehirdir. Bir çok yerleşim bölgesinde, konutlar trafik ve inşaat aktivitelerinin yoğun olduğu alanlarda yer almaktadır. Bu çalışmada örneklemeler için, Ogawa PS-100 pasif örnekleyicileri kullanılmıştır. Çalışmada; NO, NO2, SO2 ve

O3 konsantrasyonları hem iç ortamlarda hem de dış ortamlarda ölçülmüştür. Bütün

pasif örnekleyiciler örnekleme için bulundukları ortamlarda 48 saat süreyle bekletilmişlerdir. Çalışmanın sonucunda, NO, NO2, SO2 ve O3 için ortalama iç ortam

ve dış ortam konsantrasyon oranları sırasıyla, 0.98, 0.79, 1.01 ve 0.40 olarak bulunmuştur. Kütle dengesi eşitliklerine bazı integral yaklaşımlar uygulanarak bu kirleticilerin kaynak ve alıcı kuvvetleri hesaplanmıştır. Sonuçlar Hong Kong’da

bulunan konutların bu dört kirletici için alıcı olarak da rol aldığını göstermiştir. Ortalama alıcı kuvvetleri NO, NO2, SO2 ve O3 için sırasıyla, 3.01, 0.42, 0.32 ve 1.39

mg/h olarak bulunmuştur. Ozonun binalardaki duvar yüzeylerine depolanma hızı, 0.0225 cm/s olarak hesaplanmıştır. Elde edilen iç ortam konsantrasyonları, Hong Kong’da yeni düzenlenmekte olan iç ortam hava kalitesi yönetmeliğine göre değerlendirildiğinde, NOx seviyelerinin sınır değerlere göre yüksek, SO2 ve O3

seviyelerinin ise düşük olduğunu görülmüştür.

Stranger ve arkadaşlarının (2007) Belçika’nın Antwerp şehrinde 18 ev ve 27 okulun iç ve dış ortamlarında yaptıkları çalışmada; PM1 (Partikül çapı 1 μm’den küçük olan partiküller), PM2.5 ve PM10 kütle konsantrasyonları, Elemental Karbon (EC) miktarı, NO2, SO2, O3 ve BTEX (Benzen-Toluen-Etilbenzen-Ksilenler)

konsantrasyonları belirlenmiştir. Partiküler maddeler; kütle konsantrasyonları, elemental bileşimleri, suda çözünür elemental içerikleri ve EC içerikleri açısından analiz edilmişlerdir. Çalışmada; gaz kirleticiler olarak da, NO2, SO2, BTEX, O3,

Formik asit (HCOOH) ve Asetik asit (CH3COOH) gazları tayin edilmiştir.

Örneklenen evler ve okullar Antwerp şehrinin şehir merkezinde ve güney bölgesindeki kent merkezi dışında kalan yerleşim alanında seçilmiştir. Seçilen evlerin 7’si şehir merkezinde 12’si ise kent merkezi dışındaki alanda bulunmaktadır. Evlerde yapılan çalışma 2001-2002 yılları arasında yapılmıştır. Çalışmanın ilk aşamasındaki 15 evde örneklenen partiküler maddeler, milipore filtre sistemi ve filtreleri ve ek olarak Dekati Ltd. (Helsinki, Finland) tarafından üretilen gözenek çapı 0,4 μm olan polikarbonat filtreleri içeren ve akış hızı 30 L/dak. olan PM10 model üç aşamalı impaktör yardımıyla 24 saati aşkın süre içinde toplanmıştır. Milipore filtreler üzerindeki partiküler maddelerin elemental içeriği (S, Cl, Ca, Ti, V, Mn, Fe, Ni, Zn ve Pb) enerji dağılımlı X-Işını floresans yöntemi (ED-XRF) ile belirlenmiştir. Toplam partiküler madde kütlesi ise gravimetrik olarak analiz edilmiştir. Çalışmanın ikinci aşamasındaki 4 evde ise partiküler maddeler, akış hızı 10 L/dak. olan Harvard- tip impaktör ile 37mm teflon membran filtreler (gözenek çapı 2 μm) üzerine toplanmış ve ED-XRF tekniği ile elemental içeriği belirlenmiştir. Çalışmadaki bütün gaz halindeki maddeler Radiello marka pasif örnekleyiciler kullanılarak örneklenmiştir. Pasif örnekleyiciler bütün örnekleme noktalarının iç ve dış ortamlarında paralel olarak bir hafta süreyle bekletilmiş ve toplanan örnekler

incelenen bileşiğe bağlı olarak IC (İyon kromotografisi), GC-MS (Gaz kromotografisi-Kütle spektroskopisi) veya UV-VIS (Ultra viyole-Görünür bölge) spektrofotometreler kullanılarak analiz edilmiştir. Çalışmada örneklenen 27 ilkokul, bulundukları bölgeye ve birbirlerinden farklı diğer özelliklerine bağlı olarak seçilmiştir. Seçilen okulların 15’i şehir merkezinde 12’si ise kentten uzak alanda bulunmaktadır. Okullarda yapılan çalışma Aralık 2002-Haziran 2003 tarihleri arasında yapılmıştır. Partiküler maddeler Harvard impaktör ile öğrencilerin okulda bulunduğu saatler göz önüne alınarak 12 saatlik sürede ortamlarda bulundurulmuştur. Gaz kirleticiler ise evlerde kullanılan yöntem ile toplanmış ve tayin edilmiştir. Bu çalışmada incelenen evlerin ve okulların dış ortam PM2.5 konsantrasyonları Avrupa Birliği (AB) standartlarını %3-46 oranında aşmaktadır. İç ortam PM2.5 konsantrasyonları ise ölçüm farklılıkları nedeniyle iç ortam yönetmelik değerleriyle karşılaştırılamamaktadır. Evlerin dış ortamlarında ölçülen PM konsantrasyonları 40 μg/m3 olan yönetmelik değerinin altında bulunurken, okullarda ölçülen dış ortam PM10 konsantrasyonlarının sınır değerleri %50 aştığı görülmüştür. Bununla birlikte okullarda yapılan örneklemelerin 12 saat süre ile yapıldığı yönetmelik değerlerinin ise 24 saat üzerinden verildiği dikkate alınmalıdır. Yapılan çalışmada sigara kullanımı nedeniyle PM2.5 ve PM10 konsantrasyonlarının sırasıyla yönetmelik değerlerini %58 ve %46 oranında aştığı görülmüştür. Bu nedenle sigara kullanımının en önemli iç ortam kirletici kaynağı olduğu düşünülmüştür. Evlerin ve okulların dış ortamlarında ölçülen NO2 konsantrasyonlarının da AB standartlarını aştığı

görülmüştür. İç ortam NO2 konsantrasyonları ise ölçüm farklılıkları nedeniyle iç

ortam yönetmelik değerleriyle karşılaştırılamamıştır. İç ortam O3 konsantrasyonları

oldukça küçük hatta çoğu zaman belirleme limitinin altında bulunmuştur. Aynı şekilde SO2 konsantrasyonları da iç ortamlarda düşük olması ve iç ortamlarda SO2

kaynaklarının bulunmaması nedeniyle sonuçların değerlendirilmesi kısmında dikkate alınmamıştır.

Bracho ve arkadaşlarının yaptıkları (2002) çalışmada, Santiago, Chile’de, sigara içilmeyen evlerde yaşayan 20 çocuk için PM2.5, PM10, PM2.5-10, NO2 ve O3

maruziyeti belirlenmiştir. Bu amaçla, öncelikle 1998 yılı kış mevsiminde pilot bir çalışma (8 örnekleme noktasında) yapılmıştır. 1999 yılı kış mevsiminde ise pilot çalışma temel alınarak kişisel maruziyet, iç ortam ve dış ortam konsantrasyonlarının

belirlenmesi için ana çalışma (20 örnekleme noktasında) yapılmıştır. Her bir katılımcı için PM2.5, PM10 ve NO2 konsantrasyonları 24 saatlik örnekleme süreleri

için aritmetik ortalama olarak belirlenmiştir. Örneklenmesi hedeflenen O3

konsantrasyonları belirleme limitinin altında bulunduğu için sunulamamıştır. Çalışmada örnekleme yöntemi olarak pasif örnekleme kullanılmıştır. Kişisel örnekleyiciler, bir pompa içeren birden fazla kirleticiyi (PM10, PM2.5, NO2 ve O3)

örnekleyebilmek için dizayn edilmiş pasif örnekleyicilerdir. Örneklemeden sonra örnekleyici içinde bulunan filtreler ekstrakte edilerek iyon kromotografisi tekniği ile analiz edilmişlerdir. İç ortam ve dış ortam PM 2.5 ve PM10 örneklemeleri için Harvard impaktörleri, NO2 örneklemeleri için ise pasif örnekleyiciler kullanılmıştır.

Çalışmada her bir denek için zaman-aktivite çizelgeleri hazırlanmış ve katılımcıların iç ortam, dış ortam ve trafikte geçirdikleri zamanları, yaptıkları aktiviteleri ve sürelerini, ayrıca sigara içilen ortamlarda bulunma sürelerini not almaları istenmiştir. Çalışmada, kişisel, iç ve dış ortam PM 2.5 konsantrasyonları (sırasıyla; 69.5, 68.5, 68.1 μg/m3) birbirine çok yakın değerlerde bulunmuştur. Bununla birlikte kaba partiküllerin (ölçülen PM10 ve PM2.5 konsantrasyonlarının farkından elde edilen PM2.5-10) iç ortam ve dış ortam konsantrasyon seviyeleri (35.4 ve 47.4 μg/m3) kişisel konsantrasyon seviyelerinden (76.3 μg/m3) düşüktür. İç ortam ve dış ortam NO2 seviyeleri (35.8 ve 36.9 ppb) birbirine oldukça yakın ancak kişisel maruziyet

konsantrasyonundan (25.9 ppb) büyük bulunmuşlardır. Çalışmada, kişisel, iç ve dış ortam O3 konsantrasyonları oldukça küçük hatta çoğu zaman belirleme limitinin

altında bulunmuştur. Elde edilen konsantrasyon değerleri incelendiğinde dış ortam kirletici konsantrasyonlarının iç ortama katkısının oldukça fazla olduğu belirlenmiştir. Ayrıca, PM2.5 ve PM 2.5-10 için dış ortamdan iç ortama nüfuz etme verimleri sırasıyla 0.61 ve 0.30 olarak bulunmuştur. PM 2.5 için kişisel maruziyet konsantrasyonlarının, iç ortam ve dış ortam konsantrasyonları ile kuvvetli bir ilişki içinde olduğu fakat PM2.5-10 için zayıf bir ilişki içinde olduğu anlaşılmıştır. Azotdioksitiçin de iç ortam-dış ortam ve kişisel-dış ortam ilişkilerinin birbirleriyle bağlantısının zayıf olduğu belirlenmiştir. Bu durum bütün evlerde gazlı ısıtıcıların bulunmasının bir sonucu olarak yorumlanmaktadır. PM2.5 için I/O, P/I, P/O oranlarının ortanca değerleri birbirine çok yakın bulunurken, NO2 için bu oranlar

0.64 ile 0.95 arasında değişmektedir. Bracho ve arkadaşları (2002) yaptıkları bu çalışmayı litratürde bulunan benzer çalışmalarla karşılaştırdıklarında bu çalışmada

elde ettikleri konsantrasyonların diğer çalışmalara oranla oldukça yüksek olduğunu bulmuşlardır. Bu durumda, kış aylarında Santiago’daki hava kirliliğinin benzer şehirlere oranla yüksek olduğu belirtilmektedir.

Monn ve arkadaşları (1997) İsviçre’de 1996 yılı ilkbahar-yaz mevsimlerinde 17 evde PM10, PM2.5 ve NO2 konsantrasyonlarının iç ortam ve dış ortam seviyeleri

arasındaki ilişkilerini incelemişlerdir. Ayrıca 10 evde yaşayan kişiler üzerinde kişisel maruziyet ölçümleri de yapılmıştır. Partikül maddeler Harvard mikro çevre monitörleri ile 48 ile 72 saat arasında değişen sürelerde örneklenmiştir. Örneklenen hava impaktör içine akış hızı sabit 4 L/dak olacak şekilde bir membran pompası yardımı ile çekilmiştir. Azotdioksit örneklemesinde ise trietanolamin (TEA) ile kaplanmış metal bir ızgara içeren pasif örnekleyiciler kullanılmıştır. Adsorplanan NO2 sülfonikasit ve N-(1-naphthyl)ethylendiamine dihydrochloride (NEDA)

kullanılarak fotometrede analiz edilebilecek renkli çözeltiler içine ekstrakte edilmiştir. İç ortam kaynaklarının ve kişi aktivitelerinin fazla olmadığı evlerde PM10 için İç Ortam/Dış Ortam (I/O) oranı yaklaşık 0.7 olarak bulunmuştur. İç ortam kaynakları arasında sigara kullanımı I/O oranını (>1.8) en çok etkileyen kaynaktır. Kişisel örnekleme sonuçları değerlendirildiğinde ise kişisel konsantrasyonların iç ortam ve dış ortam konsantrasyon seviyelerinden yüksek olduğu bulunmuştur. Azotdioksit için gaz ile yemek pişirme en önemli iç ortam kaynağı olarak belirlenmiştir. Gaz ile yemek pişirme yapılan evlerde I/O oranı 1.2 olarak belirlenirken gaz ile yemek pişirme yapılmayan evlerde bu oran 1’in altında bulunmuştur.

Na ve arkadaşlarının (2004), Eylül 2001-Ocak 2002 tarihleri asarında, Amerika’nın Kaliforniya Eyaletinde 20 ev 6 lisede yaptıkları çalışmada 35 eser element ve toplam PM2.5 konsantrasyonları ölçülmüştür. Çalışmada her örnekleme noktasında örneklemeler 6 gün boyunca yapılmıştır. Birbirini takip eden örnekleme noktalarının birbirine yakın mesafelerde (hatta komşu) olmasına dikkat edilmiştir. Bu nedenle her bir çift iç ortam için bir adet dış ortam örneklemesi yapılmıştır. Dış ortam örneklemelerinde yerel emisyon kaynaklarının etkisini azaltmaması için örnekleyicilerin ana yollardan uzağa yerleştirilmesine dikkat edilmiştir. Örneklemede kullanılan impaktörler ile partikül çapı 2.5 μm’den büyük olan partiküller 47 mm

teflon filtrelerin üzerine toplanmaktadır. Eser element analizleri için ise XRF tekniği kullanılarak 35 eser elementin konsantrasyonu her bir ortam için ayrı ayrı belirlenmiştir. Eser element ölçümleri içerisinde en yüksek konsantrasyonlara kükürt ve silisyumun sahip olduğu görülmüştür (ağır sigara içicilerinin yaşadığı evlerin dışındaki evlerde). Ortalama toplam eser element konsantrasyonları iç ortamda dış ortama nazaran daha düşük bulunmuştur. Toplam eser element konsantrasyonlarının toplam PM2.5 konsantrasyonlarına oranı da iç ortamlarda, dış ortamlara göre düşük bulunmuştur. Evlerin ve okulların iç ortam eser element konsantrasyonları karşılaştırıldığında ise okullarda ölçülen konsantrasyonların evlerden daha düşük olduğu bulunmuştur. Sigara kullanılan ve kullanılmayan evlerde yapılan örnekleme sonuçları incelendiğinde ise sigara kullanımının toplam eser element konsantrasyonunu önemli derecede arttırdığı bulunmuştur. Ayrıca kanserojen eser elementlerin konsantrasyonları sigara içilen ve içilmeyen evlerde birbirinden oldukça farklı değerlerde bulunmuştur. Sigara içen kişilerin evlerinde en yüksek konsantrasyonlara sahip elementlerin potasyum ve klor olduğu belirlenmiştir. Yapılan değerlendirmeler sonucunda evlerde yanma kaynaklı elementlerin konsantrasyonlarının, toprak kaynaklı elementlerden yüksek olduğu görülmüştür.

Benzer Belgeler