• Sonuç bulunamadı

2.1. Saç ve Saçlı Deri

2.1.4. Saç Bakım Kozmetikleri

2.1.4.6. Saça Kalıcı Renk Değişikliği Sağlayan Ürünler

Saç rengini değiştirmek, farklı renk tonları sağlamak ve beyaz saça istenilen rengi vermek amacıyla kullanılan kozmetiklerdir (Alpmen, 1978: 88).

a) Saç Boyaları: Rengi açılmış, beyazlamış saçı boyayarak daha genç bir görünüm sağlamak, saçın rengini değiştirerek modaya uygun hale getirmek için kullanılan kozmetiklere saç boyaları kozmetiği denir (Bouillon, 2002).

Bitki Boyaları

:

En eski boyalar olup en tutulan bitkisel boya kınadır. Afrika ve Asya’da yetişen kına bitkilerinin saplarından ve yapraklarından elde edilen boya,

saçlara turuncu- kırmızı renkler verir. Bir çivit ( endigo) bitkisinin kuru ve toz yapraklarından elde edilen boya, mavimsi renk tonları verir. Bunun kınayla karışımından açık kahverenginden siyaha kadar tonlar elde edilir. Papatya, somak, ceviz, meşe kabuğu karışım oranına, konsantrasyonuna ve bekleme süresine göre sarı, kahverengi ya da koyu renkler verir (Şenol, 2002: 144).

Bu bitki boyalarının kullanımları genellikle aynı biçimdedir. Kuru öğütülmüş bitki parçacıkları (yapraklar, çiçekler, saplar, kabuklar v.b.) sıcak suyla bir bulamaç haline getirilir ve saça sürülür.

Metal Tuzu Boyaları: Eski çağlarda kurşun, bizmut, bakır, gümüş ve demir

tuzları çözeltileri saç boyamak için kullanılırlardı. Bu boyalar kaş, kirpik boyaları için günümüzde de kullanılmaktadır. Bu metal tuzları saç keratini içinde bağlanmış kükürt ile kahverengi ve siyah gibi saçı koyuya boyayan renkler oluşturur (Çelebi ve Yıldırım, 2007).

Kombine Boyalar: Bitki boyası ve metal tuzu karışımları ile bekleme süresi

kısaltılmış ve özellikle koyu renklerde büyük renk tonu çeşidi elde edilmiştir. En önemli örnek rastıktır. Örneğin, kınaya metal tuzları eklenerek elde edilir. Bu boyalar 1930 yılına kadar kullanılmıştır (Çelebi ve Yıldırım, 2007).

Oksidasyon Boyalar: İlk sentetik saç boyası olarak 19. yy’in ortasında pirogallol

ortaya çıktı. Alkali içerikleri ve hava oksijeni ile birlikte kahverengi bir birleşik oluşturuyorlardı ve bu yüzyılda parafenilen daimin Paris’te oksidasyon saç boyası olarak patent aldı. Bugün kullanılan oksidasyon boyalardaki renk oluşturucuların en bilinen örneği paratolien daimindir. Oksidasyon boyalarının karakteristik özelliği oksidasyon yoluyla yapay boya pigmentlerini oluşturan renksiz renk oluşturucu moleküller meydana getirir. Bunlar kolay kullanılabilir, doğal bir sürü renk sunup pigmentsiz saçı bile iyi örtüp diğer kimyasal işlemlerin yapılmasına olanak verdiklerinden bitki ve metal boyaların yerini almışlardır (www.sagliksifa.com).

b) Saç Boyalarının Sınıflandırılması: Saç boyaları, saç üzerindeki dayanıklılık sürelerine göre sınıflandırılır.

Geçici Saç Boyaları: Geçici saç boyaları çubuk, jel, sprey veya köpük şeklinde

olabilir. Saçta uzun süre kalmaz ve şampuanla kolaylıkla uzaklaştırılır. Geçici boyalarda kullanılan saç boyaları keratin bakımından zayıf olmalı, ışığa karşı dayanıklı olmalı, yastığı ve kıyafetleri boyamaması için friksiyona dayanıklı olmalı ve şampuanla kolayca yıkanabilmelidir. Geçici saç boyaları genellikle sulu, losyon ya da sprey şeklinde bulunur. Aynı zamanda saç şekillendirmeye katkıda bulunan, saçın dolaşmasını önleyen, yumuşaklık ve esneklik sağlayan aniyonik ve katyonik polimerler içerir. Bu tür boyamanın yararları saçtan kolayca çıkarılabilmesi, doğal ya da boyalı saça uygulanabilmesi, kolay uygulanması ve yan etkilerinin olmamasıdır (Çelebi ve Yıldırım, 2007).

Yarı Sabit Saç Boyaları: Yarı sabit saç boyaları sıvı, jel veya krem şeklinde

olabilir. Bu boyalar keratin bakımından daha güçlü, üst deriye nüfus edecek kadar küçük, saç korteksine tutunan moleküllerdir. Saçı yapısında hiçbir değişikliğe uğratmadan saçı doğrudan boyar. Yıkama sıklığına bağlı olarak 3-6 hafta sonra saçtan çıkar (Yıldırım, 2002: 2).

Yarı kalıcı boyama özellikle, hisrojen peroksit bazlı saç boyası kullanmak istemeyen bayanlarca tercih edilir. Kolay kullanımıyla doğal ya da rengi açılmış saça doğal renk ve ton çeşitliliği sunar, sık yıkamayla etkileri azaltılabilir, saça renk vermek için hidrojen perokside ihtiyaç yoktur ve saç liflerinin bozulmasına neden olmaz. Yarı kalıcı boya, saçtaki beyaz oranı % 30’u aşmıyorsa beyazları yeterince kapatır. Bu boyalar peroksit içermediği için saça parlaklık vermez (Çelebi ve Yıldırım, 2007).

Sabit Saç Boyaları: Sabit saç boyaları geçici ve yarı sabit saç boyalarından çok

daha kalıcı saç boyama etkisine sahiptir. Bu grupta oksidasyon, bitkisel bazlı ve metalik bazlı saç boyaları yer alır (Yıldırım, 2002: 2).

c) Saç Açıcılar: Saçın rengini açmak amacıyla üretilen kozmetiklere renk açıcılar denir. Saçın rengini açıcı preparatlar, saça rengini veren melanin pigmentini okside ederek saçın rengini açar. Çoğu saç rengini açıcı ürün, kullanılacağı zaman karıştırılan iki ayrı preparattan oluşur (www.sagliksifa.com).

Bunlar:

• Emülsiyon, krem, jöle ya da toz halde bulunan renk açma maddesi • Oksidasyon maddesidir.

Renk Açma Maddesi: Amonyak ve çeşitli alkali tepkimeli tuzlar gibi

alkalileştirme maddeleri, renk açma preparatlarının en önemli bileşenleridir (www.sagliksifa.com).

Oksidasyon Maddesi: Bu madde %6 – 12 arasındaki nadir olarak da % 18’lik

konsantrasyonda olan hidrojen peroksittir. Oksidasyon yoluyla renk açma işlemini sağlar (www.sagliksifa.com).

2.2. İlgili Araştırmalar

Angun (2011), “Mağazasız Perakendecilik Aracılığıyla Tüketicilerin Kozmetik Ürün Satın Alma Davranışlarını Etkileyen Faktörler ” adlı tezinde, Tokat merkezindeki tüketicilerin, mağazasız perakendecilik yoluyla kozmetik ürün satın alırken etkilendikleri faktörleri belirlemeyi amaçlamıştır. Araştırmada kozmetik ürün tüketicilerinin en çok kültürel faktörlerden etkilendiklerini ve sağladığı kolaylıklar sebebiyle en çok mağazasız perakendecilik türünü tercih ettiğini ortaya çıkarmıştır. Barış (1999), “Seçkin Bayan Kozmetik Ürünlerine İlişkin Müşteri Tercihlerinin Belirlenmesi ve İşletmelerin Tutundurma Fonksiyonun Tercih Oluşturmada Etkenliğinin Saptanması ” adlı tezinde kozmetik sektöründe, seçkin kozmetik ürünlerini pazara sunan işletmelerin müşteri tercihi oluşturmak için uyguladıkları tutundurma fonksiyonlarının etkenliğini ortaya koymuştur. Birinci bölümde, seçkin kozmetik ürünlerin pazar yapısını ve hedef pazarları incelemiştir. İkinci bölümde, müşteri tercihi belirlemede, araştırmaya konu olan seçkin kozmetik ürünlerinden “Lancome ve Biotherm” in etkenliğini değerlendirmiştir. Araştırmayı, sekiz ayrı hipotezin anket yöntemiyle cevaplanan sorularının değerlendirilmesi ve yorumlanmasıyla sonuçlandırmıştır.

Çelebi ve Yıldırım (2007), “Türk Pazarında Bulunan Kalıcı Saç Boyalarının Değerlendirilmesi” adlı makalesinde Türk kozmetik pazarında bulunan kalıcı krem saç boya ürünlerini incelemişlerdir. Tarama yöntemini kullanarak Türkiye pazarında 36 adet kalıcı krem saç boya ürününün olduğunu, bunlardan 9 firmanın piyasada birden fazla sayıda farklı özellikte kalıcı krem saç boyama amaçlı renklendirici kozmetik ürününün, 5 firmanın ise tek bir ürününün olduğunu tespit etmişlerdir.

Çelebi, (2004) “Türk Toplumunda Kozmetik Tüketici Davranışları ” adlı makalesinde tarama modelini kullanarak Türkiye genelinde yaşayan 18-59 yaş arası erkek ve kadınların kişisel bakımları için yaptıkları uygulamaları, kullandıkları kozmetik ürünleri ve bu ürünleri kullanma alışkanlıklarını belirlemek amacıyla 7 (yedi) coğrafi bölgeye bağlı 15 (on beş) ilde yaşayan 18-59 yaş arası toplam 2050 kişiye (1025 kadın+1025 erkek) anket uygulamıştır. Araştırmada; 18 ile 25 yaş arasındaki erkek ve

kadınların % 89,85’inin kozmetik ürün kullanmayı tercih ettiği, % 35,5’inin kozmetik ürün alışverişini parfümeriden yaptığı sonucuna ulaşmıştır.

Değer (2003), “Üniversite Öğrencilerinin Kişisel Saç Bakımları Konusundaki Bilgi ve Alışkanlıklarının İncelenmesi” isimli Yüksek lisans tezinde Gazi Üniversitesi öğrencilerinin sahip oldukları saçın özellikleri, bakım yaptırma nedenleri, saç bakımına ilişkin bilgi kaynakları, kozmetik ürün seçiminde dikkat ettikleri özellikler ve en sık karşılaştıkları saç problemlerini araştırmıştır. Araştırma 450 öğrenci ile yürütülmüş ve bu öğrencilerle anket çalışması yapılmıştır. Öğrencilerin en sık karşılaştığı problemlerden %32.9'unun saç dökülmesi, %13.1'inin kırılma ve çatallaşma olduğu görülmüştür. Öğrencilerin kozmetik ürün seçerken en çok dikkat ettikleri özelliği saçların yapısına uygun olması gerektiğini belirtmişler ve bu konuda en çok reklamlardan etkilendiklerini ifade etmişlerdir. Öğrencilerin saç yıkamayla ilgili görüş ve alışkanlıklarına ait bilgilerin verildiği bölümde üniversite öğrencisi bayanların %98.2'sinin saçlarını yıkamak için şampuan kullandıkları tespit edilmiştir.

Emami (2005), “ Türk Kadınlarının Kozmetik Ürün Kullanma Sıklıkları, Yaş, Medeni Durum, Eğitim, Meslek, Gelir Durumu ve Kozmetik Ürüne Ayırdığı Bütçe Değişkenlerine Göre Değerlendirilmesi” adlı Yüksek lisans tezinde Türkiye’nin 7 coğrafik bölgesinde 48 şehirde anket uygulaması yapmıştır. Araştırmada 2150 kadının yaş, medeni durum, eğitim durumu, çalışma durumu, eve giren toplam aylık gelir, kişisel aylık gelir ve kozmetik ürünlere ayrılan aylık bütçe gibi faktörlerine göre kullandıkları ürünler belirlenmiştir.

Koçak (1993), “Türk Toplumunda Saç Sağlığı Ve Bakımı Konusunda Bilgilerin Araştırılması” isimli Tıpta Uzmanlık araştırmasında, Türk toplumunun saç sağlığı ve bakımı konusundaki bilgi seviyesinin, ilgisinin, temizlik ve bakım alışkanlıklarının ve saçla ilgili eğilimlerinin saptanması amacıyla 1000 kişilik bir popülasyon grubu üzerinde araştırma yapmıştır. Sonuç olarak Türk halkının saç ve saç bakımı hakkında bilgi seviyesinin çok düşük olduğu, ufak bir kesim dışında saç konusunda danışma ve bilgi alma yoluna başvurmadığı, saçla ilgili ürünleri bilinçsizce ye rast gele kullandığı, saç sağlığı konusunda yanlış kanıları olduğu ve doktora başvurma oranının çok düşük olduğu tespit edilmiştir.

Şendur (2010), “Erkeklerde Saç Bakım Ürünleri” adlı derlemesinde kozmetik ihtiyacının kültürlere göre değişiklik gösterdiğini ve erkekler tarafından en çok aranan ürünlerin saç bakım ürünleri olduğunu belirtmiştir. Bu ürünlerden beklenenlerin sırasıyla; etkili bir temizlik, kolay şekil verme, nemlendirme, saçın renk ve şeklinde iyileştirme olduğuna dikkati çekmiştir.

Vural ve Çelebi (2003), “Yaşlı Türk Kadınlarında Saç Bakımı Ve Kozmetolojik Alışkanlık Profili” isimli makalesinde, kozmetik ürün seçiminde dikkat edilen noktalar, kadınların kişisel bakımları için salonlarda yaptırdıkları işlemler, saç yıkama alışkanlıkları, saç temizliğinde kullanılan kozmetik ürünler, saçta meydana gelen değişiklikler ve buna karşı alınan önlemler araştırılmış, deneklerin eğitim durumları ile kozmetik ürün alırken dikkat ettikleri noktalar ve gelir durumları ile kozmetik ürün alırken dikkat ettikleri noktalar incelenmiştir. Ankara, İstanbul ve İzmir huzurevlerinde yaşayan, altmış beş yaş ve üzeri 523 bayan üzerinde yapılan araştırma sonuçlarına göre, bayanların büyük bir çoğunluğunun rast gele ve bilinçsizce kozmetik kullandıkları belirlenmiştir. Ayrıca bayanların kozmetik kullanımında en önemli faktörün ise ürünün fiyatı olduğu tespit edilmiştir

BÖLÜM III

YÖNTEM

Bu bölümünde, araştırmanın yöntemi, evreni ve örneklemi açıklanarak, veri toplama araçlarının nasıl hazırlandığına ilişkin bilgiler ile verilerin toplanmasında ve analizinde uygulanan istatistiklere yer verilmiştir.

3.1. Araştırmanın Yöntemi

Bu araştırmada, 18 yaş üzeri çalışan erkek ve kadınların saç bakımı, saç şekillendirme ve kozmetik ürün kullanımı hakkındaki bilgi düzeylerini, cinsiyet farklılıkları doğrultusunda belirlemek amacıyla tarama modeline dayalı betimsel araştırma yöntemi kullanılmıştır. ‘Tarama modelleri, geçmişte ya da halen var olan durumu var olduğu şekliyle betimlemeyi amaçlayan araştırma yaklaşımlarıdır. Araştırmaya konu olan birey ya da nesne, kendi koşulları içinde ve var olduğu gibi tanımlanmaya çalışılır.’ (Karasar, 1998: 77). “Betimsel (survey) araştırmalar kullanılan tekniklere göre; ‘anket survey, mülakat survey, gözlem survey gibi’ adlandırılmaktadır.” (Kaptan, 1998: 61).

Bu bilgilerden yola çıkarak, bu araştırma bir anket-survey yöntemiyle yapılmıştır.

3.2. Evren ve Örneklem

Araştırmanın evrenini; 2008 yılı Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine

göre kentsel alanda yaşayan, çeşitli meslek alanlarında istihdam edilen ve saç bakım ürünü kullanma alışkanlığı yüksek olduğu varsayılan 18 yaş üstü toplam 7.362 bin kadın ve erkek tüketiciler oluşturmuştur.

Araştırmanın örneklemi; istatistiksel olarak d= ± 0.05/P=0.05 örneklem hatası

hesaplamasına göre 7.362 bin kişiden seçilen 768 ±2= 770 kişi olması düşünülmüştür. Bu örneklem grubunu, Türkiye’nin yedi coğrafi bölgesinden nüfus yoğunluğuna göre seçilecek olan yedi ildeki kişiler oluşturmuştur. Bu illerin; Ankara, İstanbul, İzmir, Antalya, Samsun, Gaziantep ve Erzurum olması planlandığı halde araştırmanın imkanları ölçüsünde küçültmeye gidilmiştir. Sadece İstanbul’dan 770 kişinin %27’si tesadüfi örnekleme ile seçilmiştir. Bu grup 201 kişidir. Bu grubun 144’ü kadın, 55’i de erkek kullanıcılardır.

3.3. Verilerin Toplanması

Bu araştırmada; tüketicilerin saç bakım ürünlerini kullanma düzeylerini saptamak amacıyla veri toplama aracı olarak araştırmacı tarafından hazırlanan anket formu kullanılmıştır. Anket önce uzman görüşüne sunulmuş, alınan öneriler doğrultusunda gerekli düzeltmeler yapılarak 20 kişilik bir gruba pilot uygulama da yapıldıktan sonra ankete son şekli verilmiştir.

Anket formu 3 bölümden oluşmaktadır. Anketin 1. bölümünde kişisel bilgilerle ilgili 4, saç bakımı ile ilgili genel bilgi ve görüşlerin alındığı 2. bölümde 16 soruya yer verilmiştir. Anketin 3. bölümünde ise saç bakım ürünleri hakkında bilgi düzeylerinin yer aldığı 30 maddelik dörtlü likert ölçeği yer almaktadır. Likert tipi ankette yer alan “çok önemli” seçeneğine 4, “önemli” seçeneğine 3, “kısmen önemli” seçeneğine 2 ve “önemli” seçeneğine 1 sayısal değerleri verilmiştir.

Bu seçeneklere verilen puanlar ise;

Çok önemli, 3,26 - 4,00

Önemli, 2,51 - 3,25

Kısmen Önemli, 1,76 - 2,50

Önemli Değil, 1,00 - 1,75 aralığında düşünülmüştür. 2,51 ve üzeri puanlar önemli kabul edilmiştir.

Hazırlanan anket, İstanbul ilinde tesadüfi örnekleme yöntemiyle belirlenen tüketicilere uygulanmıştır. Anket sonuçlarından elde edilen veriler değerlendirilmiş, tüketicilerin saç bakım kozmetiklerini kullanmalarına ilişkin bilgi düzeyleri belirlenmiş ve bilgi düzeyleri ile cinsiyetleri arasındaki farklılıklar ortaya konulmuştur.

3.4. Verilerin Analizi

Ankete katılan tüketicilerin görüşlerinin değerlendirilmesi yapılırken; “Ek 1”de verilen anket formu ile elde edilen istatistiksel analizi için aşağıdaki sıra izlenmiştir.

Ankete cevap veren örneklem grubunun, saç bakım ürünlerini kullanımlarına yönelik hazırlanan ankete verdikleri cevaplardan elde edilen veriler 4-1 derecelendirme ölçeğinde SPSS 18.0 istatistiksel paket programında bilgisayar ortamına aktarılmış, frekans (N) ve yüzde dağılımları hesaplanmış, 3. bölüm için verlerin aritmetik ortalamaları alınmıştır.

1- Anketin birinci ve ikinci bölümüne verilen cevapların analizinde, frekans ve yüzde dağılımları kullanılmıştır.

2- Anketin üçüncü bölümünde yer alan likert tipi sorulara verilen cevaplar analiz edilirken verilerin aritmetik ortalamaları alınmıştır.

3- Kadın ve erkek grupların görüşleri arasında anlamlı bir fark olup olmadığının belirlenmesinde t testi hesaplanmış, veriler p = 0.05 anlamlılık düzeyinde incelenmiştir.

BÖLÜM IV

BULGULAR VE YORUM

Bu bölümde, araştırmanın genel amacı doğrultusunda cevap aranan sorulara ilişkin toplanan veriler, sorular bazında çözümlenmiş, elde edilen bulgular ve bu bulgulara ilişkin yorumlar sunulmuştur.

4.1. Demografik Özellikler

Alt Amaç 1: Tüketicilerin demografik özellikleri nasıldır?

Araştırma kapsamına alınan 201 tüketicinin kişisel bilgilerine ilişkin elde edilen veriler aşağıda tablolar halinde sunularak yorumlara yer verilmiştir.

Tablo 3

Tüketicilerin Demografik Özellikleri İle İlgili Frekans ve Yüzde Dağılımları

Yaş Aralıkları Frekans Yüzde

18-28 95 47,3 29-39 61 30,3 40-50 34 16,9 51 ve üzeri 10 5,0 Cevaplamayan 1 0,5 Toplam 201 100,0

Cinsiyet Dağılımı Frekans Yüzde

Erkek 55 27,4

Kadın 144 71,6

Cevaplamayan 2 1,0

Toplam 201 100,0

Eğitim Durumu Frekans Yüzde

İlköğretim 43 21,4 Ortaöğretim 84 41,8 Ön Lisans 18 9,0 Lisans 31 15,4 Yüksek Lisans 19 9,5 Doktora 6 3,0 Toplam 201 100,0

Çalışılan Kurum Frekans Yüzde

Kamu Kuruluşu 55 27,4

Özel Sektör 59 29,4

Serbest Meslek 78 38,8

Cevaplamayan 9 4,5

Toplam 201 100,0

Tablo 3’te verilen bilgiler incelendiğinde; ankete cevap veren tüketicilerin %47,3’ünün 18-28, %30,3’ünün 29-39, %16,9’unun 40-50 ve %5,0’inin 51 ve üstü yaş grubunda yer aldıkları görülmektedir. Bu veriler doğrultusunda saç bakım ürünü kullanan tüketicilerin 18-39 yaş grubu arasında genç bir kitle olduğu söylenebilir.

Tablo 3’te tüketicilerin cinsiyet dağılımları incelendiğinde; ankete cevap veren tüketicilerin %71,6’sının kadın, % 27,4’ünün erkek olduğu görülmektedir. Kadınların kozmetik ürün tüketimlerinin erkeklere göre daha çok olduğu söylenebilir.

Tablo 3’te tüketicilerin eğitim durumları incelendiğinde; ankete cevap veren katılımcıların %21,4’ünün ilköğretim, %41,8’inin ortaöğretim, %9,0’unun ön lisans, %15,4’ünün lisans, %9,5’inin yüksek lisans ve %3,0’ünün doktora mezunu oldukları görülmektedir.

Tablo 3’te tüketicilerin çalıştıkları kurum dağılımları incelendiğinde; ankete cevap veren katılımcıların %27,4’ünün kamu kuruluşunda, %29,4’ünün özel sektörde istihdam edildikleri ve %38,8’inin serbest meslek ile uğraştıkları görülmektedir.

Benzer Belgeler