• Sonuç bulunamadı

Sınıfa Özgü Alınacak Tedbirler

1. Öğretmenin Yapması Gereken Hazırlıklar

1.3. Sınıfa Özgü Alınacak Tedbirler

Geleneksel öğretim yöntemlerinin kullanıldığı eğitim ortamlarında, öğrenciler sadece dinleme ve yazma ile ilgili etkinliklerde bulunur, bilişsel süreçlerini bilgi ve kavrama düzeyinde kullanır, ders dışı etkinliklerle daha çok ilgilenir, sadece verilen bilgileri kalıp halinde alıp tekrar ederler. Bunun sonucunda eğitim ortamında düzen ve disiplin ile ilgili sorunlar yoğun olarak yaşanır ve gerekli hedef davranışlar öğrencilere istenilen düzeyde kazandırılamaz.61

Çocuğun ilk üç yaştaki öğrenme merakının yetişkinlik yıllarında nereye gittiği öğretmenlere ve okula sorulmalıdır. Bu doğal merakın okulun ilk yıllarından başlayarak, sınıfın tehdit edici ortamında yavaş yavaş söndüğü vurgulanmaktadır. (Holt’tan aktaran Kılıççı, 1989). Bu nedenle çocukların keşfetme ve tanıma çabaları desteklenmelidir. Daha da önemlisi deneme-sorgulama yönündeki cesaretlerinin kırılmaması gereklidir. Sınıf içinde başarısız olma ve yanlış yapma korkusu gerçek öğrenmeyi engellemekte, onun yerine ezberleme ve doğru cevabı sadece bilgi düzeyinde tekrarlamaya dayalı ölü bir öğrenmeyi ortaya çıkarmaktadır.

Çağdaş bir öğrenme sürecinde öğrenenlerin aktif ve sorumlu olması gerekir. Öğrencilerine sorumluluk veren, onları işbirliği içerisinde destekleyen, yönlendiren öğretmenlerin sınıflarında yüksek başarının ve olumlu sosyal ilişkiler geliştiği gözlenmektedir.62

Eğitim sistemimiz siyasi sistemimizin istediği insan tipini yaratmaya devam etmektedir. Dinleyen, sorgulamayan, yargılamayan, merak etmeyen söylenenin koşulsuz doğru olduğunu kabul eden tepkisiz öğrenciler mezun olmaya devam ediyor.

Ders anlatılırken öğretmenin planını dahilinde belli bir temposu vardır. Öğretmen tempoyu azaltıcı davranışlara fırsat verilmemeli: Etkili bir dersin gerçekleşmesi için belli bir temponun yakalanması ve bu temponun sürdürülmesi önemlidir. Bu arada birçok davranış temponun kesilmesine yol açabilir. Bu ise dersin akışını ve etkililiğini olumsuz yönde etkileyebilir. Bu nedenle öğretmen derste yakalanan tempoyu azaltan davranışlara yer vermemelidir. Bunu yapmanın en iyi yollarından biri soru sormaktır. Soru sormak öğretimin

61 Đra, ss:34–39.

62 Yaşar Uğürol, “Öğrenen Sınıfta Davranışlar”, Kuram Ve Uygulamada Eğitim Yönetimi Yaz, Pagem, sayı 15, 1998, ss:344–345

gerçekleşmesi ve sınıf yönetimini en önemli silahlarından biridir. soru sorulurken dikkat edilmesi gereken noktalar vardır. Sorulan soru

• Öğrencileri öğrenmeye güdülemeli • Dersi öğrencilerle ilişkilendirme

• Öğrencilerin neleri hatırlayabildiklerini anlama • Ders ile ilgili geribildirim alma

• Öğrencilerin konuşmalarına ve derse katılmalarına yardımcı olma

• Problemleri çözme, Öğrencilerin birbirlerinden öğrenmelerini sağlama, Sınıfı kontrol altına alma.

Soru sorarken yukarıda sıralanan amaçların gerçekleşmesi için sorulan soruların her birinin her amacı gerçekleştirmesi mümkün değildir. Sorular, hatırlamayı yoklayan sorular, Cevabı tek ve önceden belli olan sorular, Cevabı birden çok olan ve önceden belli olmayan sorular, Bir değerlendirme sonucunda cevaplanabilecek sorular gibi kategoriler ayrılabilir. Öğretmen sınıfının akademik düzeyine göre bu soru türlerinden istediklerini istediği sayıda sorabilir. Sorular öğrencilere düşünme ve konuşma alışkanlıklarını kazandırma bakımından önemlidir. Ancak soruların etkili ve doğru bir şekilde sorulması da önemlidir. Soru sorarken aşağıdaki hususlar dikkate alınmalıdır.

• Sınıfın tümünü ilgilendiren sorular herkese sorulmalı ve bütün sınıfın düşünmesine imkân sağlanmalıdır.

• Soruyu cevaplaması istenen öğrencinin belli olması durumunda ise yine önce soru sorulmalı, bütün sınıfın düşünmesi için beklenilmeli ve cevap vermesi için öğrenciye söz hakkı verilmelidir.

• Derse katılmayan, utangaç veya geç algılayan öğrenciler için önce öğrencinin adı söylenmeli, sonra soru doğrudan onlara yöneltilmelidir.

• Sorular tüm sınıfa değil de belirli öğrencilere yöneltiliyorsa, oturma sırası, numara sırası gibi belli bir sıraya göre değil, seçkisiz yolla sorulmalıdır. Bu şekilde tüm sınıfın dikkatli ve ilgili olması sağlanmış olur.

• Doğru cevaplar anında pekiştirilmelidir. Cevapların doğru verilmesi için ipuçları kullanılmalı ya da yan sorular sorulmalıdır.

• Soruyu sorduktan sonra, düşünmesi için öğrenciye zaman bırakılmalıdır.

• Öğrencilerin öğretmene ya da diğer öğrencilere soru sormalarına olanak verilmelidir. • Çok sayıda soru sormaktan kaçınılmalıdır.

• Soru soran kişinin konudan uzaklaşmasına müsaade edilmemelidir.

• Cevapların uzun olmamasına özen gösterilmelidir.63

Sınıfta fiziksel ve ruhsal açıdan farklılık gösteren öğrenciler bulunabilir. Bu öğrencilerin sınıf ortamında özel olarak ele alınması gerekir.

Bunlardan öğrenme yetersizliği olan öğrencilere diğer öğrencilerden daha fazla yardım edilmeli ve daha fazla ipucu verilmelidir. Bu doğrultuda derste hızlı ve yavaş öğrenen öğrenciler için ilave etkinlikler düzenlenmelidir. Diğer taraftan, dikkat eksikliği ve aşırı hareketlilik sorunu olan öğrencilerin de derse başlamadan önce dikkatlerini derse verdiklerinden emin olmak gerekir.

Düşük başarı gösteren öğrenciler için de daha fazla etkileşim ortamı yaratılmalıdır. Bu öğrencilerin daha rahat yardım alabilecekleri yerlere oturtulmaları gerekir.64

Öğrencilerin etkinliklere etkin ve verimli katılması için en önemli üç etmeni Erdem şöyle ifade etmektedir.

1.öğrencinin işi bitirebileceğine dair beklentisi: öğrencinin bir işe girişmesi için o işi yapabileceğine inanması gerekir.

2.Đşe verilen değer: öğrenciler kendileri için bir değeri olan işi yapmaya istekli olurlar. Öğrencinin bir işe verdiği değer üç türlü olabilir.

a. Öğrencinin yapılan işe ilgi duyması ve yaptığı işten hoşlanması b. iş tamamlandığı zaman öğrencinin başarı elde etmesi

c. Yapılan işin, öğrencinin kariyerine ya da diğer kişisel amaçlarına fayda sağlaması. 3.Đş yapılırken bireyler arasındaki ilişkinin niteliği: Đş yapılırken bireyler arasındaki ilişkiler sıcak ve destekleyici olursa, öğretmen öğrencilere gerektiği zaman rehberlik yaparsa öğrenciler işe katılmakta isteklilik gösterirler.

Suçlama, problemin gerçek nedenlerinin araştırılmasını engeller. Genellikle şimdiki problemler, önceki problemlerin dünkü çözümlerinden kaynaklanır. Eğer nedenlere inilmezse, bu günün problemleri ile dünkü problemin çözümü arasında bir bağlantı kurulamayacaktır.65

Sınıftaki ilk günlerde sınıf kuralları öğrencilerin önerilerini alarak öğretmence veya Öğretmen liderliğinde öğrencilerce belirlenmelidir. Kurallar daha sonra belirlenirse, kuraldışı davranışa alışan öğrencilerin kurallara uyması güçleşir. Sınıf kuralları beklentileri iletmeli, okulun politikalarına uygun ve yazılı olmalı, kuralların mantığı açıklanmalıdır Öğrenciler de düzensizliği sevmez, baskıcı olmayan, yaşamın doğasından gelen bir düzen ister Bu düzen

63 Đrfan Erdoğan, ss:58–61. 64 Đrfan Erdoğan, ss:70–71. 65

kurallar aracılığıyla, herkesin yanlışını kabul edeceği bir ortam sağlamalıdır. Öğretmenler koyulan kurallara uyulup uyulmadığını kontrol etmelidir. Onlara uyulmasını sağlamalıdır. aksi taktirde Öğrenciler, ilk düzensizlik izlenimini aldıklarında başkalarını da ararlar, ama öğretmenin sınıf düzenini sağlamada kararlılığını anlarlarsa, yanlış davranışları azalır. Kuralları bilmesi ve onun kontrol edildiğini bilmesi öğrencinin kendine güveni, morali, başarısı üzerinde etkili olmaktadır.

Kuralların yazılı olmasını savunanlar kadar, informal olmasını savunanlar da vardır Bu konuda alışkanlık ve uyum sağlanana kadar, alt sınıflarda yazılı, üst sınıflarda yazısız kurallar kullanmanın yararlı olduğu söylenebilir.66

Kurallara ilişkin davranışın değiştirilmesi sürecinde, engelleme yerine, öğrencinin mantığına seslenme yolu seçilmelidir. Çünkü engellenme, hırçınlık, direnme, olumsuz davranış yaratır. Beklentileri anlatış şeklimiz, görünüşümüz, ses tonumuz, yüz ifademiz, olumluluk ve iyi niyet yansıtmalıdır. Kullanılan dilin yönelimi için, "iyi söyleyin, iyi olsunlar, olumlu konuşun, olumlu olsunlar" deyişi kullanılabilir.

Đlişki kurarak bir hayat düzeni sağladığınız zaman, etrafınızda hep ilişki var diye bir şeylere baktığınız zaman gerçekten ilişki kurulur. Biz o zaman Tarih’te Fen’de Coğrafya’da Türkçede sürekli ilişki kurarak ve ilişki kurdurarak bir şeyleri kazandırırsak, öğretirsek, daha kalıcı bir öğrenmeyi gerçekleştirmiş oluruz.67

Öğretimle ilgili kitapların çoğu, değişik yaştaki gençler için değişik beceri, yaklaşım ve yöntem gerektiğini ileri sürer; sanki her yaş grubu için öğretmenin ayrı pedagojik yaklaşım uygulaması gerekirmiş gibi. Okul öncesi çağındakilerin öğretiminin lise öğrencilerinin öğretiminden çok farklı olduğu söylenir. Her ne kadar çocuğun değişik gelişim evrelerinin özellikleri, gereç ve eğitim deneyimlerinin seçiminde dikkate alınması gerekirse de, temelde öğretmen ve öğrenci arasındaki insan ilişkileri hep aynı kalmaktadır deyip her öğrencinin farklı bir birey olduğunu ve farklı davranılması gerektiği tezine karşı çıkanlarda var.68

Bir öğretmenin sağlıklı bir sınıf havasını yaratabilmesinin ilk adımı; kendisini iyi tanımasıdır. Öncelikle, kendi kuvvetinizi, kendi zayıf yanlarınızı, kendi amaçlarınızı, kendi kişilik özelliklerinizi ve çok özel niteliklerinizi gerçekçi olarak tanıdığınız takdirde çok etkili ve zevkli bir sınıf ortamı yaratabileceğinizi umut edebilirsiniz. 69

Sağlıklı bir sınıf ortamının oluşturulmasının ikinci adımı, öğrencileri iyi tanımaktadır. Samimi, öğretmenin doğrudan yönetimi ele almadığı, pek çok öğrencinin kararlara katıldığı

66

Başar, s:61.

67Đrfan Erdoğan,”Sınıf Yönetimi ve Öğretim Stratejileri Konferansı”, Bahçelievler de Eğitim Dergisi, Sayı 3, 2004

68 Gordon, s:11. 69

bir sınıf yönetimi, belirli bir grup öğrenci ile başarılı olarak çalışabilir, ancak bir başka grup öğrencide başarısız kalabilir. Bir öğretmen olarak sınıfınızdaki öğrencilerin olgunluğunu, kişilik özelliklerini, ihtiyaçlarını ve yeteneklerini kendinizde olduğu gibi çok iyi ölçmelisiniz. Her sınıfın özellikleri diğerlerinden farklıdır, dolayısıyla bazı durumlar önceden kesin sınırlarla belirlenmekten çok, ortaya çıkacak koşullara göre esnek bırakılmalıdır. 70

2. Dersliğin Fiziki Şartlarının Organizasyonu

Sınıf organizasyonu, okulun amaçlarına ulaşabilmesi için hangi işlevleri yapması gerektiğine ve bu işlevleri yapacak bölümlerin birbirleriyle ahenkli çalışacak şekilde oluşturulmasına, bu organlarda çalıştırılmak üzere gerekli olan personel (öğretmen), uygun ilke, yöntem ve ders araç gereçlerinin uyumlu hale getirilmesine ilişkin süreçlerden oluşur.71 Bu süreçler oluşurken Organizasyon;

• Süreç sonucunun amacına ulaşabilmesi için, hangi işlevi yerine getirmesi gerektiğine, • Bu süreç süresince birlikte çalışacak birimlerin birbiriyle ahenkli çalışmasına

• Bu birimlerde çalıştırılmak üzere gerekli olan insan gücün ve sermaye unsurlarının temini ve uyumlulaştırılmasına ilişkin süreçlerden oluşur.

Öğretmen Sınıfta fiziki şartların organizasyonunu gerçekleştirirken tüm eğitim sistemin içinde bulunan programları, öğrenci, öğretmen, yönetim kadrosunu, okul binasını tüm bölümleriyle(kantin, yemekhane, kütüphane…) , araç gereç gibi girdiler amacımıza uygun bir biçimde organize edilerek belli bir çabalardan sonra en yüksek verimi almak için organizasyonun organlarına tahsis edilirler.

Sınıf yönetimi açısından da sınıf atmosferi, iletişim, düzen ve disiplin gibi değişkenler öğretimin niteliğini arttıracak şekilde biçimlenir ve etkili bir sınıf yönetimi sağlanmış olur.72

Cumhuriyetimizin kurulduğu yıllarda yurdumuzda bulunan 40 bin köyün ancak 4.999’unda ilkokul vardı. Bunların çoğunluğu da üç sınıflı ilkokullardı. Bu okullara öğrenci bulmak bir sorun olduğu gibi; okula devam eden öğrencilerin sağlıkları, beslenmeleri, ders araçları ve kitapları bakımından da bugünlerle kıyaslanmayacak kadar ilkel durumlardaydı.

70 Direk, s:52–62.

71 Küçükahmet, s: 150. 72

Bugün bunların çoğunluğu problem olmaktan çıktı ama, yeni gelen problemlerin çözümü de bitmedi.73

Benzer Belgeler