• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM 3: TÜRKMEN KİMLİĞİ VE RUHNAME

3.4. Ruhname

Ruhname’de Sovyet baskısından kurtulmuş ve bağımsızlığını yeni kazanmış bir milletin milli birlik ve beraberliğini sağlamlaştırmak için gerekli unsurlar sıralanmış ve pekiştirilmiştir. Bu amaçla, tarihle milleti bağlamanın sorumluluğunu üstlenen Türkmenbaşı, tarihi ve edebi yönü ağır basan Ruhname’yi hazırlamıştır.

Türkmenbaşı’nın pek çok dile çevrilen kitabı, daha önce hazırlanmış benzer çalışmalardan farklı olmakla birlikte tarih ile milleti birleştirmenin önemine değinen önemli bir kaynaktır. Türkmenbaşı, Ruhname’de geçmişini kurcalayan ve milletinin hafızasını yeniden canlandırmayı amaçlayan bir tarihçi ve milletini seven bir lider olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu bağlamda Ruhname’yi, bugünden bakışla geçmişi okuma çabasının bir görüntüsü olarak kabul etmek gerekir.

İlk cildi toplam beş bölümden meydana gelen ve yaklaşık 400 sayfadan müteşekkil Ruhname, sırasıyla “Türkmen”, “Türkmen’in Yolu”, “Türkmen Milleti”, “Türkmen'in Devleti” ve Türkmen’in Manevi Dünyasından oluşmaktadır.

Ruhname, geneli itibariyle Türkmen kimliğinde belirleyici bir niteliğe sahiptir. Ayrıca Türkmenlerin hafızasını oluşturmaktadır. Bunların yanı sıra Ruhname’nin Türkmenbaşı’nın edebi kişiliğinin tesiriyle Türkmen tarihinde yazılmış edebi eserler içerisinde önemli bir yeri vardır. Dil ve uslup olarak edebi motiflerin yoğun kullanıldığı, sözlerin Ruhname’de vurgulanması gereken temel niteliklerden biri de tarihi karakteridir. Din ve etnikliğe yaptığı vurgulama, bu iki unsurdan sonra gelir. Bunların hepsinin toplamı ise bir milletin şahsiyetini temellendirir. Ruhname’de bu unsurların hepsi vardır .

Ruhname’de dikkat edilmesi gereken diğer noktalardan biri de hem fiziki hem manevi bir Rus işgalinden sonra giderek artan ezilmişlik psikolojisi altında kalan bir millete verilen psikolojik destek ya da terapidir. Türkmenleri mevcut olan bu durumlarından tarih bilincine, kültüre, geleneklere ve milli birliğe yapılan vurguyla kimliklerine olan yabancılıklarını giderdiği gibi bu ezilmişlik psikolojisini de alt etme amacıyla hazırlanmıştır.

Ayrıca, dini bir içeriğe bürünen kitapta, milletin yaşam alanında din ve ahlak değerlerinin önem de görülmektedir. Genel olarak ise din ve tarih olgusunun kimlik oluşumunda karşılıklı uyumları fark edilir. Kültür ise bu ikisinin üzerinde genelleyici ve bağlayıcı bir şemsiye olarak durur.

Türkmenbaşı ile ilgili yapılan yorumların önyargılı olması, Ruhname’nin de aynı önyargılarla ele alınmasına neden olmaktadır. Ruhname’nin Türkmenistan’da özellikle eğitim sisteminden devlet kademelerine kadar hemen her alanda zorunlu olarak okutulması ve bilinmesi gerekli bir kitap olarak kabul edilmesi bu ön yargıların kaynağı olarak kabul edilebilir. Ancak Marksist ve Sosyalist dönemde uygulanan politikalardan kaynaklanan milliyet ve kimlik sorunu dikkate alındığında, Ruhname’nin içeriği bağlamında önemli bir amaca hizmet ettiği görülür.

3.4.1. Ruhname’de “Ruhname” Hakkında Geçen Tasvirler

Ruhname Türkmen milleti için önemli bir kaynaktır. Ruhname hakkında ilk bölümde verilen genel tasvirler, bunu göstermektedir. Ruhname’nin hakkında Türkmenbaşı ise eserinde çeşitli tasvirler yapar. Bunları değişik başlıklar altında sıralamak mümkündür. Türkmenbaşı Ruhname’de hazırladığı eseri, üçüncü bin yılın “oğuznamesi” olarak tasvir eder. Bu anlamıyla RUHNAME, millete yok gösteren bir ışıktır. Bir milletin yeniden canlanışının öyküsü olduğu gibi o milleti yeniden canlandıran öyküdür. Türkmenbaşı bu durumu şu şekilde ifade eder. “İnsanoğlu vefat eder, cesedi toprağa karışır, onun kalbi ise hafızalar yoluyla nesillerin dimağına ulaşır(…) Nesiller bu şekilde atalarının ruhunu kendi ruhlarına sindirerek güçlenir ve yücelirler” (Ruhname, 2001:72-73).

Başka bir bölümde Türkmenbaşı Ruhname’nin, Türkmen halkının temel başvuru kitabı olduğunu belirtmektedir. O’na göre Ruhname, Türkmen halkının binlerce yıllık tarihinde yaptığı işlerin, aklının, hikmetinin, gelenek ve göreneklerinin, örf adetinin, niyetlerinin ve amellerinin, yaptıklarının ve ülkülerinin toplamıdır.

“Tarihten alınan derslerin eksiklerinin tamamlanarak gelecek nesillere aktarılacağı bir mirastır! Bu bağlamda Ruhmane’nin bir bölümü, ilmin aydınlatamadığı Türkmen geçmişi olarak kabul edilirse, diğer bir bölümü de Türkmenlerin geleceğidir” (Ruhname, 2001:24.25).

Ruhname, öylesine bir zemin üzerine oturtulmuştur ki; bir tarafıyla geçmişe, bir tarafıyla geleceğe bağlıdır. Zemini tarih, dil ve din üzerine kurulan bir eser olamakla birlikte bir milletin birlik ve beraberliğini sağlamayı amaçlamıştır.

Ruhname hakkında eserde geçen diğer tasvirleri ise şu şekilde sıralamak mümkündür: “Ruhname, gönülleri açan (gönül, çeşme, kaynak anlamında) ve akılların susuzluğunu gideren (akıl, susuz teşne anlamında) kitaptır” (Ruhname, 2001:64-65).

“Ruhname’de, Türkmen halkı’nın binlerce yıl içerisinde olgunlaşan tarih şuuru, manevi güç ve kuvveti bir araya toplanmıştır” (Ruhname, 2001:69).

“Ruhname bir gemidir. Bu gemi, Türkmen tarihinin uçsuz bucaksız denizinde, geçmişin haberini geleceğe iletmekle görevlidir” (Ruhname, 2001:69).

“Ruhname bir çapardır. Bu çapar, geçmişin sırlı ve zaruri haberlerini geleceğe iletmektedir. İşte bu yüzden ben şöyle diyorum: Türkmen ruhu bir alem ise, Ruhname bu alemin yerini tam olarak tutamaz. Bu en azından hacim olarak imkan haricidir” (Ruhname, 2001:69).

Ruhname, bu alemin merkezi olmalıdır. Bu alemde meydana gelen ve meydana gelecek tüm kozmik cisimler, onun çekim alanında, kendi yörüngelerinde yaşamaya devam ederler (Ruhname, 2001:69).

“Ruhname, milletimizdeki manevi üreticilik kabiliyetlerini uyandıracak ve onları görülmemiş yüksek seviyede çalışkan hale getirecek bir kitaptır. Büyük maddi gelişmelerin göze görünmeyen manevi katalizörü olacak bu tarihi işte, bizim yardımcımız olan güç, geçmişimizden duyduğumuz gurur ve geleceğimize olan güvenimizdir. Ruhname’nin felsefesi, bu onur ve güvenin temeli; Ruhname’nin duygusal ciheti ise bu onur ve güvenin özüdür” (Ruhname, 2001:76).

Ruhaname, “Türkmenin gürül gürül yüreğinin, teşne ruhunun, hisli kalbinin, şairane gönlünün yüceliğini; içten gelen coşku ve heyecanlarının sönmemesini sağlayan eksilmez ruhi kaynak(…)” (Ruhname, 2001:19).

“Ruhname;birlik ve beraberliğin kitabıdır.çünkü o, Türkmen milletinin şimdiki zamanıyla tarihini birleştirecek temel tek esastır” (Ruhname, 2001:23).

“O, Türkmen halkının binlerce yıllık tarihinde yaptığı işlerin,aklının, hikmetinin, gelenek ve göreneklerinin, örf ve adetinin, niyetlerinin ve amellerinin, yaptıklarının ve ülkülerinin toplamıdır” (Ruhname,2001:25).

3.4.2. Ruhname’nin Önemi

Genel olarak ele alındığında Ruhname’nin önemini şu maddeler altında sıralamak mümkündür.

1. Ruhname, Türkmen toplumunun parçalanmış kimliğini onarmayı amaçlamıştır.

2. Ruhname’nin milli kimlik vurgusunda birlik ve beraberlik esastır. Buna göre temel felsefi değer, birlik ve bütünlük felsefesidir.

3. Milli kimliğin inşası sürecinde, maziyle bugün arasında tarihi-kültürel bir köprü oluşturulmaktadır.

4. Genel anlamıyla bir milletin inşa süreci amaçlanmaktadır. Türkmen kimliğinin temel değerlerine vurgu yapılmaktadır. Bir diğer ifadeyle Türkmen milleti yeniden oluşturulmaktadır.

5. Ruhname, yeniden inşa edilen Türkmen kimliğine ve ulusuna bir gelecek perspektifi vermektedir.

Belgede Türkmen kimliği ve ruhname (sayfa 59-63)