• Sonuç bulunamadı

RASÛLULLAH’IN ÜSTÜNLÜKLERĐ

Hz. Peygamber’in üstünlükleri konusunda birbiriyle teâruz halinde rivayetlere rastlarız. Birinci gruptaki hadislerde Hz. Peygamber’in üstünlüğünün ağırlıklı olarak

766

Beyhakî, a.g.y.

767 Enfâl ( 8), 12. 768 Đsrâ (17), 79.

769 Ey Peygamber sana ve sana tabi olan müminlere Allah yeter. Ey Peygamber müminleri cihâda teşvik

et... Enfâl (8 ), 64- 65.

770 Ey Rasûl, küfürde yarışanlar seni mahzun etmesin... Mâide ( 5), 41; Ey Rasûl, rabbinden indirileni

tebliğ et... Mâide ( 5), 67.

771 Mâide ( 5 ), 116; A’râf ( 7 ), 144. 772 Nûr (24), 63. 773 Hucurât ( 49), 1- 4. 774 Beyhakî, Delâil, V, 498- 499.

işlendiğini, ikinci gruba giren hadislerde ise peygamberi peygamberden üstün saymanın uygun olmadığı intibâını veren ifadelerin yer aldığını söyleyebiliriz. Beyhakî, Delâil’ine her iki guruba giren hadislerden de almıştır. Şimdi birinci guruba giren hadisleri ele alalım.

Hz. Peygamber’in Mahlûkatın En Üstünü Olduğunu Đfade Eden Hadisler

1- Ebu Hüreyre (r.a.)’ın rivayetine Rasûlullah şöyle buyurdu: Ben Âdemoğullarının efendisiyim. Yer kendisi için ilk yarılacak olanım. Đlk şefaat edecek ve şefaatı kabul edilecek olanım775

.

2- Ebu Hüreyre (r.a.)’ın rivayet ettiği bir başka hadiste de Rasûlullah şöyle buyurdu: “Az sözle çok şey ifade yeteneği verildi. Düşmanıma korku salmakla yardım olundum. Ben uyurken yeryüzünün hazinelerinin anahtarları getirildi, önüme konuldu”. Ebu Hüreyre şöyle dedi: “Rasûlullah (aramızdan ayrıldı) gitti siz o hazinelere üşüşüyorsunuz”776.

3- Enes b. Malik (r.a.) anlatıyor: Rasûlullah buyurdu ki: “Ben kıyamet günü ilk şefaat edecek olanım. Ben peygamberlerin en çok tâbîsi olacak olanıyım. Peygamberlerden öyleleri olacak gibi kıyamet günü yanlarından onları tasdik etmiş kişi olarak bir kişiden başkası bulunmayacak”777.

4- Tufeyl b. Übey b. Ka’b babasından naklediyor: Rasûlullah şöyle buyurdu: “Kıyamet günü olduğunda ben insanların önünde olacağım. Đnsanların hatibi ve şefaatçısı olacağım. Bunda övünülecek bir şey yok”778

.

5- Enes b. Malik (r.a.)’ın rivâyetine göre Rasûlullah (s.a.) şöyle buyurdu: “Ba’s olundukları zaman ilk çıkacak olan benim. Heyet halinde geldiklerinde komutanları benim. Sustukları zaman hatipleri benim. Hapis oldukları zaman şefaatçıları benim. Ümitsiz oldukları zaman müjdecileri benim. O gün sancak da kerem de benim elimde olacak. Cennetlerin anahtarları benim elimde olacak. Rableri katında ben Âdemoğullarının en şereflisiyim. Bunda övünülecek bir şey yok. Benim etrafımda her biri saklı inciler gibi bin kişi hizmet edecek”779.

775 Beyhakî, Delâil, V, 476; Müslim, Fedâil, 3; Müsned I, 5, III, 2. 776

Beyhakî, Delâil, V, 470; Buhârî, Cihâd, 122; Müslim, Mesâcid, 27.

777

Beyhakî, Delâil, V, 479; Buhari, Tefsîru sûreti’l-Đsrâ, 5; Müslim, Îmân, 327

778 Beyhakî, Delâil, V, 480- 481;Tirmizî, Menakıb, 1. 779 Beyhakî, Delâil, V, 484; Tirmizî, Menâkıb, 1.

6- Ebu Hüreyre (r.a.) anlatıyor: “Âdemoğullarının efendileri beştir. Nuh, Đbrahim, Mûsâ, Îsâ ve Muhammed (s.a.). Bunların en hayırlısı da Muhammed’dir”780

. 7- Ebu Hüreyre (r.a.)’ın rivayetine göre Rasûlullah şöyle buyurdu: “Diğer peygamberlerden altı hususta üstün kılındım781. Az sözle çok şey ifade yeteneği verildi,

düşmanıma korku salmakla782 yardım olundum. Ganimetler bana helal kılındı. Yeryüzü

bana tertemiz bir mescid kılındı783. Bütün insanlara gönderildim ve benimle peygamberlerin ardı kesilmiş oldu”784.

8- Ebu Hüreyre (r.a.)’ın Rasûlullah (s.a.)’den rivayetine göre Hz. Peygamber şöyle buyurdu: “Allah Âdemi yarattığı zaman Âdem’in oğullarından bazılarını seçti. Bazısının faziletini bazısından üstün kıldı”. Âdem dedi ki: “Ey Allah’ım ben zürriyetimin altlarından bir nur görüyorum. Bu kimdir?” “O oğlun Ahmeddir” dediler. O evveldir, ahirdir ve ilk şefaatçidir785.

9- Ömer b. Hattab(r.a.)’ın rivayetine göre Peygamber(s.a.) şöyle buyurdu: Âdem Allah’ın yasak kıldığı işi yaptığı zaman şöyle söyledi:

“Allah’ım Muhammed’in hakkı için senden beni bağışlamanı istiyorum”. Allah Teâlâ buyurdu: “Ey Âdem henüz yaratmadığım halde Muhammed’i sen nerden tanıyorsun?” Âdem dedi ki: “Ya rabbi sen beni elinle yarattın, kendi ruhundan üfledin. Başımı kaldırdım bir de gördüm ki arşın direkleri üzerinde )ا ل!ر +', )ا-إ .إ -(La ilahe illallah Muhammedün Rasûlullah) yazıyor. Anladım ki sen ancak mahlûkatın içinde en sevdiğini ismine eklersin”. Allah Teâlâ buyurdu: “Doğru söyledin ey Âdem o mahlûkatın içinde en sevdiğimdir. Sen onun yüzü suyu hürmetine istiyorsan, seni

affettim. Zira Muhammed olmasaydı seni de yaratmazdım”786.

10- Cabir (r.a.)’ın rivayetine göre Rasûlullah(s.a.) şöyle buyurdu:

Peygamberlerin komutanı benim, övünmeye değmez. Peygamberlerin sonuncusuyum,

780

Beyhakî, Delâil, V, 485; Müstedrek, II, 542.

781 Beyhakî, Delâil, V, 472.

782 Bir rivayette “...düşmanıma bir aylık mesafeden korku salmakla yardım olundum...”( Buhârî, Salât

56.)

783 “...toprak bana temiz kılındı..” ( Müsned I, 301) “...toprak bana temiz bir mescid kılındı. Bir adama

namaz vakti erişirse, nerede olursa orada kılabilir. ” ( Buhârî, Salât, 56. )

784 Müslim, Mesâcid, 5. ( I, 371 )Başka bir rivayette bu sayılanlara ilave olarak “...bana şefaat da verildi.”

ibaresi geçmektedir. (Buhârî, Salât, 56.)

785 Beyhakî, Delâil, V, 483. 786

Beyhakî, Delâil, V, 489. Beyhakî, hadisin zayıflığına işaret etmiştir. Telîdî bu hadisin mevzu olduğunu söylemiştir. Bak. Đthâfü ehli’s-vefâ bi tehzîbi kitâbi’ş-Şifâ, s. 24.

övünmeye değmez. Đlk şefaat edecek ve şefaatı kabul edilecek olan benim, övünmeye değmez787.

Hz. Peygamber’in Kendisinin Üstün Tutulmasını Uygun Görmediği Hadisler

1- Ebu Hüreyre (r.a.) Rasûlullah’ın şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: Allah’ın peygamberleri arasında kimini kiminden üstün tutmayın788.

2- Ebu Hüreyre (r.a.)’ın rivayetine göre Rasûlullah şöyle buyurdu: “Her hangi bir kulun ben Yunus b. Mettâ’dan daha hayırlıyım demesi uygun düşmez”. Đbn Abbas’ın rivayetine göre de Rasûlullah şöyle buyurdu: “Herhangi bir kimsenin ben Yunus b. Mettâ’dan hayırlıyım demesi uygun düşmez. Yunus Peygamber’in nesebi annesi üzerinedir”789.

3- Enes b. Malik (r.a.)’ın rivayetine göre bir adam Peygamber (s.a.)’e “Yaratılmışların en hayırlısı”dedi. Rasûlullah “O söylediğin Đbrahim (a.s.)’dır”dedi790.

4- Benî Âmir heyeti geldiği zaman Rasûlullah’a şöyle dediler: “Sen Efendimizsin. Üzerimizde güç ve kudret sahibisin”. Bunun üzerine Rasûlullah şöyle buyurdu: “Bırakın bunları bırakın. Söyleyeceğinizi söyleyin. Şeytan damarlarınızda gezinmesin. Efendi olan Allah azze ve celle’dir”791.

5- Ömer b. Hattab (r.a.)’ın rivayetine göre Rasûlullah şöyle buyurdu: “Beni Hristiyanların Îsâ b. Meryem’i övdükleri gibi övmeyin. Ben ancak kulum. Allah’ın kulu ve rasûlü deyin”792.

6- Enes b. Mâlik (r.a.)’ın rivayetine göre bir adam Peygamber (s.a.)’e şöyle söyledi: “Sen Efendimizsin, Efendimizin oğlusun, hayırlımızsın, hayırlımızın oğlusun”. Bunun üzerine Rasûlullah şöyle buyurdu: “Ben Allah’ın kulu ve rasûlü olan Muhammed b. Abdullah’ım. Allah’ın beni çıkardığı dereceden üste çıkarmanızı istemiyorum”793.

Bu hadisleri toplu olarak değerlendirdiğimizde şunu görürüz. Bu iki gruba giren hadisler arasında teâruz gibi görünen şeyler vardır. Ancak hadisler arasında taban tabana bir zıtlık yoktur. Hz. Peygamber’in Allah katındaki üstün mevkisi hiç bir surette

787

Beyhakî, Delâil, 480.

788 Beyhakî, Delâil, 495; Buhari, Enbiyâ, 35; Müslim, Fedâil, 160. 789Beyhakî, Delâil, 495; Buhari, Enbiyâ, 35.

790

Beyhakî, Delâil, 497; Müslim, Fedâil, 150.

791

Beyhakî, Delâil, V, 498; Müsned, IV, 24.

792 Beyhakî, Delâil, V, 498; Müsned, I, 23, 24, 47, 55. 793 Beyhakî, Delâil, V, 498; Müsned, III, 153.

inkâr edilemez. Bu konuda Rasûlullah’ın da razı olmadığı bir mübalağanın varlığından söz etmek gerekir.

Beyhakî, bu konuyu “Peygamberler arasında tercih yapma hakkında gelen haberler bâbı”794nda tahlil etmiş ve kendi görüşünü bildirmiştir. Beyhakî önce “işte bu peygamberler ki onların bazısını bazısından üstün kılmışızdır”795 ayetini zikretmiş, sonra da peygamberlerin bazısını bazısına tercih etmenin Hz. Peygamber’den gelen hadislerle yasaklandığını söylemiştir. Bu konuda şu yorumu yapmıştır: “Ehl-i kitaptan kimselerle mücadele esnasında peygamberimizin diğer peygamberlerden üstün olduğunu söylemek yasaklanmıştır. Çünkü iki farklı dine mensup olan kimselerin, peygamberi peygamberden ayırt etmeleri halinde durum şöyle olur: Peygamberlerden birini yücelten kimsenin diğerini alçaltmadan bu işi yaptığına, kimse inanmak istemez ve karşısındakinin tezini inkâr eder. Fakat bir müslüman, gerçekten hangi peygamberin diğerinden üstün olduğunu anlamak için bunu yapmış ise bu yasaklanmış değildir”796.

Beyhakî, Peygamberlerin bir kısmını diğerinden üstün tutmanın yasaklığını ifade ederken şu hadisleri zikretmiştir:

Ebu Hüreyre(r.a.)’ın rivayetine göre bir müslümanla bir Yahudi birbiriyle sövüşmüştü. Müslüman, Muhammed’i âlemlere üstün kılan Allah’a yemin olsun ki diye söze başladı, Yahudi de Musa’yı âlemlere üstün kılan Allah’a yemin olsun ki diye söze başladı. Yahudi Hz. Peygamber’e gelerek kendisinin ve müslümanın ne söylediğini anlattı. Hz. Peygamber şöyle buyurdu: “Beni Musa’nın üstüne çıkarmayın. Đnsanlar bayılacak, ben ilk ayılan olacağım. Bir de göreceğim ki Musa arşın bir kenarından tutunmuş. Musa, bayılan ve benden önce ayılanlardan mıdır yahut Allah azze ve celle’nin bayılmasını istisna ettiği(bayıltmadığı) kimselerden midir bilemem”797.

Ebu Hüreyre(r.a.)’ın rivayetine göre Hz. Peygamber şöyle buyurdu: “Peygamberlerden bazısını bazısından üstün tutmayınız”798.

Ebu Hüreyre(r.a.)’ın rivayetine göre Hz. Peygamber şöyle buyurdu: “Bir kulun ben Yunus b. Mettâ’dan daha hayırlıyım demesi uygun düşmez”799.

794 Beyhakî, Delâil, V, 491. 795 Bakara (2), 253. 796 Beyhakî, Delâil, V. 491. 797 Beyhakî, Delâil, V. 492. 798 Beyhakî, Delâil, V. 492. 799 Beyhakî, Delâil, V. 494.

Bu hadisin bir başka tarikinde Hz. Peygamber, “hiçbir peygamber’in ben Yunus b. Mettâ’dan daha hayırlıyım demesi uygun değildir” buyurmuş, hükmü bütün peygamberlere teşmil etmiş ve kendisini bu peygamberler cümlesine dâhil kılmıştır800.

Hattâbî bu konuda şunları söylemiştir: “Peygamberlerden bazısını bazısından üstün tutmanın yasaklanmasının hikmeti şudur: Böyle yapmak bazen onlara olan itikadı bozmakta ve onların hukukunun gereğini yerine getirmeyi engellemektedir. Bunun anlamı bütün peygamberleri eşit saymak değildir. Çünkü Allah azze ve celle peygamberlerden bazısını, bazısından üstün tuttuğunu haber vermiştir”801.

Beyhakî, Hz. Peygamber’in hususiyetlerini ve üstünlüklerini bu çalışmasında ortaya koymuştur. Hz. peygamber’in nebevî yanını ortaya koyarken onu aşırı yüceltmemiştir. Hz. Peygamber’de gerçekten var olan meziyetler anlatılmıştır. Mesela kâinatın Hz. Muhammed’in nurundan yaratıldığını bildiren haberler ve meşhur “levlâke”802 hadisi Delâil’de yer almamıştır. Bütün bunlar Beyhakî’nin ne kadar itidal üzere bir yol takip ettiğini göstermektedir. Beyhakî, bu tür hadislere yer vermeden Hz. Peygamber’in nübüvvetini ispatlamıştır. Şimdi Beyhakî’nin Hz. Peygamber’in peygamberliğini ispat usulü üzerinde duralım.

III. BEYHAKÎ’NĐN PEYGAMBERLĐĞĐ ĐSPAT USULLERĐ

Nübüvvetin ispatı sadece kelamcıların değil, hadisçilerin de ilgi duyduğu bir konudur. Mucizelerle ilgili rivayetler naklî deliller kapsamındadır. Çünkü mucizelerle ilgili hadis dokümanları elde bulunmaktaydı ve bu dokümanların değerlendirilmesi gerekiyordu. Beyhakî, bir muhaddis olarak Hz. Peygamber’in nübüvvetini ispat etmiştir. Nübüvveti ispatta diğer muhaddisler gibi aklî mülahaza ve mütalaalardan uzak durmuştur. Ancak rivayetleri sıralarken belirli konular üzerinde fazlaca durmuştur. Bu da onun nübüvvete yaklaşımına ve ispatta kullandığı yönteme ışık tutmaktadır.