PROBLEM ÇÖZMEYE ALTERNATİF BİR YAKLAŞIM: 5.SINIFLAR TERS YÜZ EĞİTİM İLE STRATEJİ ÖĞRENİYOR

Ayfer Dürnel

Terakki Vakfı Özel Şişli Terakki Ortaokulu Yeliz Aggül

Terakki Vakfı Özel Şişli Terakki Ortaokulu

Eleştirel düşünme ve problem çözme becerisi matematik öğretiminin en temel hedeflerindendir. 21. Yüzyıl becerileri arasında yer alan bu beceriyi geliştirmeye yönelik, öğretmenlerin alternatif yöntem ve tekniklere ihtiyacı her geçen gün artmaktadır. Bu ihtiyaç doğrultusunda okulumuz 5. sınıf öğrencileri için problem çözme stratejileri kullanmanın önemine dikkat çeken, ters yüz eğitim modelinin uygulandığı bir tasarım geliştirilmiştir. Bu çalışmada öğrencilere alternatif düşünme yöntem ve pratiklerini pekiştirecek rutin olmayan problemlere yer verilmiştir. Problem nedir, problem çözme basamakları nelerdir ve bu basamaklarda neler yapılmalıdır gibi sorulara cevap buldukları içerikler hazırlanmıştır. Öğrenciler, Moodle Öğrenme Yönetim Sistemi üzerinden Web 2.0 araçları kullanılarak

hazırlanan içeriklere ulaşmış ve bu içeriklere paralel olarak hazırlanan kitapçıklardaki problemleri çözmüştür. Sınıf ortamlarında yapılan grup çalışmaları ile yüz yüze aşaması da tamamlanan tasarımın verimliliği, uygulanan ön test ve son test ile

değerlendirilmiştir. Problem çözme becerisi kazandırmanın sürece yayılması gereken bir pratik olduğu inancı ile öğrencilere yıl boyunca düzenli olarak problem çözme çalışmaları yaptırılmıştır.

Güzel Sanatlar Öğrencilerinin Gözünden Türk Eğitim Tarihi Ayşegül Nihan Erol Şahin

Gazi Üniversitesi

"Türk Eğitim Tarihi dersi Gazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nde tüm öğretmen adaylarının aldığı zorunlu derslerden bir tanesidir. Haftada 2 saat süreyle işlenen bu

dersin amacı programda şu şekilde açıklanmaktadır. Türk Tarihinin en eski

dönemlerinden günümüze kadar geçen sürede eğitim sisteminin öğretilmesi, değişik dönemlerde uygulanan eğitim politikalarının başarılı ve başarısız yönlerinin

gösterilmesi, eğitim sistemimizin sorgulanmasını sağlamaktır. Öğretmen adaylarına 14 haftalık planlama ile bir dönemlik verilen bu derste eğitim öğretim ile ilgili kavramlar, eğitim kurumları ve anlayışlarının zaman içinde gelişimi gibi konular ele alınmaktadır.

Türk Eğitim Tarihi dersi içerdiği konular itibari ile sosyal alanlar eğitimcilerinin ilgi alanına girmektedir. Diğer alanlardan öğretmen adaylarının bazılarının bu dersle ilgili ön yargıları olduğunu ifade etmeleri üzerine güzel sanatlar eğitimi bölümü öğrencileri ile bir dönemlik farklı bir planlama yapılmıştır. Yapılan araştırmanın amacı farklı öğretim metotları ve teknoloji kullanılarak yaratıcı ve etkili bir ders dönemi geçirmektir.

Araştırma kapsamında 2016-2017 bahar döneminde 23 kişilik güzel sanatlar eğitimi fakültesi öğrencisinin ve araştırmacının birinci haftadan itibaren yaptıkları çalışmalar anlatılmaktadır. İlk ve son hafta öğrencilere sorular yöneltilmiş ve yazılı olarak cevaplamaları istenmiştir. Diğer haftalarda da araştırmacı tarafından planlanan çeşitli etkinlikler aracılığı ile konular öğrencilere aktarılmıştır. Ders planlamasında

“whatsup grubu üzerinden ders öncesi ve sonrası okumalar ve tartışmalar, zamanda yolculuk etkinliği, QR-Barkod okuyucu programı ile Gazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi Tarihçesi, Medresede bir gün” gibi farklı öğretim metotları kullanılarak dönem boyunca tüm öğrencilerin aktif olarak derse katılmaları hedeflenmiştir. Son 4 hafta ise öğrencilere bir soru yöneltilmiş ve kendi uzmanlık alanlarını kullanarak (resim- heykel- afiş- baskı) bu sorunun yanıtını hem yazılı hem de görsel olarak sunmaları istenmiştir. Araştırmanın sonunda öğrencilere dönem boyunca yazdıkları metinler analiz edilmiş ve hazırladıkları sunumlar değerlendirilmiştir.

Robotikte yaşantısal öğrenme: Kazanımlar ve Zorluklar Dr. Ebru Kılıç-Bebek

Özyeğin Üniversitesi

Robotik alanında dünya çapında gerçekleşen gelişmeler doğrultusunda oluşan eğitim hedeflerini gözden geçirme ihtiyacı, mühendislik eğitiminde öğrencilerin pratiğe dayalı öğrenme deneyimlerinin desteklenmesi gerekliliğini doğurmuştur. Öğrencilere pratiğe dayalı öğrenme deneyimi sunan robotik yarışmalarında öğrencilerin ne tür süreçlerden geçtikleri ve nasıl öğrendikleri literatürde az incelenmiş bir konudur. Bu çalışma, uluslararası bir Mars gezgini yarışmasına hazırlanan üniversite öğrencilerinin öğrenme deneyimlerini yaşantısal öğrenme

kuramı merceğinden değerlendirmekte, gösterdikleri öğrenme kazanımlarını ve karşılaştıkları zorlukları bildirmektedir. Veri toplama sürecinde öğrencilerin çalışmaları gözlemlenmiş, takım üyeleriyle görüşmeler yapılmış ve bir yıl arayla uygulanan bilgi testi sonuçları karşılaştırılmıştır. Bulgular, robotik eğitiminde öğrencilerin yaşantısal öğrenmesinin nasıl desteklenebileceği bağlamında tartışılmaktadır.

Çoklu Zeka Atölyesi: Bir Hayal Gerçek Oldu İbrahim Hakan Karataş

İstanbul Medeniyet Üniversitesi Ceyda Çavuşoğlu Deveci İstanbul Medeniyet Üniversitesi

Çoklu Zeka Atölyesi, yaratıcı fikirlerini hayata geçirmek için fırsat kollayan genç bir insanın girişimi ile başladı. İSTKA’nın Proje Teklifi Çağrısındaki hedeflerle uyumlu olan bu fikirler, bir oda dolusu akademisyenin kafa kafaya vermesiyle projeye dönüştü. Proje, muhtemel iştirakçilere ve ortaklara sunuldu. Ortaklar, iştirakçiler, muhtemel takım arkadaşları belirlendi. Tam olarak “doğmamış bebeğe don biçmek” gibi olmasa da ne ile karşılaşacağımızı bilmediğimiz bir tasarım, üretim ve tedarik sürecinin bütçesi hazırlandı. Bir hayal, Çoklu Zeka Kuramına göre Okul Öncesi Dönemde Özel Yetenekli Çocuklara yönelik Özel Tasarımlı Alanların Oluşturulması ismiyle Mart 2016’da proje teklifi olarak İSTKA’ya sunuldu. Okul öncesi dönemde zenginleştirme yaklaşımıyla özgün etkinlikler ve öğrenme alanları geliştireceğini vadeden proje bir eğitim Ar-Ge'si projesi olmayı hedeflemiştir. İSKTA’nın, 2016’nın Eylül ayında proje teklifini destekleyeceğini ilan etmesinin ardından yaklaşık dört aylık bir hazırlık sürecinin ardından 1 Ocak 2017 tarihinde Proje Destek Sözleşmesi imzalandı. Ekipler oluşturuldu, eğitimler alındı, etkinlikler tasarlandı. Etkinlik malzemelerinin üretimi için atölyelerde, ofislerde sabahlandı. İştirakçilerle,

üreticilerle, tedarikçilerle, uygulamacılarla tekrar tekrar görüşmeler yapıldı. Her ay, yapılanların hesabı tutuldu, verildi. Hatalar, eksikler oldu. Yeniden denendi. Bazen başa dönüldü. Ama hiçbir zaman vazgeçilmedi. Çoklu Zeka Atölyesi, çok yönlülüğü, uygulama ağırlıklı olması, gerçek hayatla ilişkisi ve çocukların farklılıklarını dikkate alması ile nitelikli eğitimin nasıl olması gerektiğine dair bir “iyi örnek” oldu. Çoklu Zeka Atölyesi, nitelikli eğitimin nasıl olacağına dair çözüm yollarının akademisyen, uygulamacı, bürokrat, üretici ve gönüllü işbirliği ile bulunabileceğine dair bir “iyi örnek” oldu. Çoklu Zeka Atölyesi projesi şu anda sınıflarda uygulama aşamasına

geçmiştir. Yapılacak olan sunumda projenin ilk 9 aylık süreci, oluşturulan etkileşimli malzemeler ve Çoklu Zeka atölyelerinin paylaşımı yapılacaktır.