• Sonuç bulunamadı

4.7. İngilizce Öğretmenlerinin Konuşma Becerisi Ölçümü Alanına İlişkin Bilgi

4.8.2. Görüşme Bulguları

4.8.2.2. Planlama ve Notlandırmaya İlişkin Bulgular

Görüşme sorularının dördüncü bölümünün ikinci maddesinde kullanılan ifade konuşma etkinliklerinin nasıl planlandığına ve notlandırıldığına ilişkin bilgi edinmeyi amaçlamıştır ve şu ifade kullanılmıştır: “Konuşma etkinliklerini nasıl planladığınız ve puanladığınız hakkında bilgi verir misiniz?”. Bu maddeye tüm öğretmenler katkı sağlamıştır. Elde edilen yanıtlar, konuşma becerisini notlandırmayan ve notlandıran öğretmenler olarak iki grubun var olduğunu göstermiştir.

Birinci gruptaki 11 öğretmen planlamayı ders izlencesini takip ederek yaptıklarını, izlenceye koşut olarak kitaplarını kullandıklarını, öğrencileri konuşturmak için soru-cevap yöntemini sıklıkla kullandıklarını ve zaman zaman sesli okumalar yaptırdıklarını söylemişlerdir.

Konuşma becerisinin notlandırılması konusuna gelindiğinde, birinci gruptaki katılımcılardan dikkat çekici yanıtlar elde edilmiştir. Bu gruptaki öğretmenler öğrencilerin sınıf içi derse katılımlarına göre sözlü notu verdiklerini ifade etmişlerdir. Dört öğretmen sözlü notlarını gözlemlerine dayanarak verdiklerini, iki öğretmen öğrencilerin derse katılımlarına ilişkin not aldıklarını ve notlandırmayı bu notlara göre yaptıklarını bildirmişlerdir. Geriye kalan beş öğretmenden ikisi öğrenci isim listelerini kullanarak

103

öğrencilere derse katılımına göre artı-eksi verdiklerini ve son üç öğretmen de ölçek kullanarak sözlü notları verdiklerini ifade etmişlerdir. Ulaşılan bu verilere bağlı olarak daha sonra katılımcılara derse katılım, gözlem ve isim listesi kullanma kavramlarıyla ne ifade ettikleri sorulmuş ve çarpıcı yanıtlar elde edilmiştir AÖFİ1 şu ifadeyi kullanmıştır:

“…Öğrenci zamanında derse girmiş mi, kitabını, kalemini getirmiş mi; bunlara göre artı-eksi veriyorum…”. ADEO3 “… Derste yaramazlık yapıyor mu, dersi bölüyor mu, dersi takip ediyor mu bunlara bakıyorum, kriterlerim bunlar…” şeklinde yanıt vermiştir. Ölçek kullandığını söyleyen ADEL4 de “…Tablo oluşturdum sınavdan aldıkları notları ve ödevleri yapıp yapmadıklarını yazıyorum. Bunlara bakarak ortalama bir not veriyorum…”

ifadesini kullanmıştır.

Ulaşılan bu bilgiler, öğretmenlerin sahip olduğu kavramlar ile alan yazında kullanılan kavramların, özellikle ölçek kavramının, örtüşmediğini göstermiştir. Örneğin, öğrencilerin derse zamanında gelmelerinin; derste yaramazlık yaparak, dersi bölmelerinin ya da defterlerini/kitaplarını eksiksiz getirmelerinin konuşma becerisinin notlandırılmasında ölçüt olarak kullanıldığı anlaşılmıştır. Bu ölçütlerin alan yazında konuşma becerisi ölçüm süreçlerinde kullanılan ölçütlerle yakınlık göstermemesi oldukça önemli bir bilgidir. Dolayısıyla sormacanın 29. maddesinde, “kendi ölçeğimi hazırlıyorum”

diyen 238 öğretmenin ölçek kavramını hangi bağlamda kullandığı sorgulanmaya açıktır.

Not verme süreçlerine ilişkin görüşmelerde, birinci grupta yer alan ve lisede çalışan altı İngilizce öğretmeni zümreleriyle sorun yaşayabildiklerini, sınıflarda benzer uygulamalar yapılmadığını, benzer şekillerde ders işlenmediğini, bu nedenle her dönem en az bir kez yapılması gereken ortak sınavlarda tartışmalar yaşanabildiğini ifade etmişlerdir.

Bu tartışmalara neden olarak da soruların kim tarafından hazırlayacağı ve hangi soru türlerinin kullanılacağını göstermişlerdir.

104

Son olarak lisede çalışan bu altı İngilizce öğretmeni uygulama notu kapsamında öğrencilerin farklı becerilerinin notlandırılması gerektiğini ancak okullarında ortak uygulamalar yapılmadığını söylemişlerdir. Örneğin, Ankara’da bir lisede çalışan İÖL2

“Uygulama sınavının içeriğinde dört dil becerisi var. Aslında dört beceri de ayrı ayrı notlandırılmalı, ama her zümre ayrı karar alabiliyor. Eski okulumda okuma, dinleme ve yazma becerilerini birlikte ölçüyorduk. Konuşmayı da bir şekilde o nota dahil ediyorduk.

Dinleme ve konuşma becerisi ölçümüne ortak uygulamalar yoktu; ölçek de kullanılmıyordu. Şu anda iyi bir lisedeyim ama bu okulda uygulama sınavları yapılmıyor.

Aynı okulda birlikte iş yapmak istemeyen herkes kafasına göre takılıyor...”

Not verme süreçlerine ilişkin yukarıda ulaşılan bulguların, öğretmenlerin bireysel uygulamalarının boyutlarına yönelik önemli bilgiler içerdiği söylenmelidir. MEB (2018) programında, ölçme süreçlerinde yapılması gerekenler oldukça planlı bir biçimde anlatılmasına karşın, öğretmenlerin yaptıkları bireysel uygulamalarla, aynı okulda bile farklı sonuçlara ulaşılabileceği anlaşılmaktadır. Bu durumun değerlendirme süreçlerindeki nesnelliği ve güvenirliği olumsuz yönde etkilediği açıktır.

Diğer yandan, konuşma becerisini notlandırdığını söyleyerek ikinci grupta yer alan üç öğretmen, ilk grupta yer alan 11 öğretmenden farklı ifadeler kullanmışlardır. Planlama ve notlandırma konusunda yapılan görüşmelerde, DBL1 planlamayı öğrencileriyle birlikte yaptığını; izlenceyi göz önünde bulundurarak, programda edinilmesi gereken sözcük ve konuları derste işlediğini; ancak sıklıkla farklı etkinlikler kullandığını ve bu etkinlikleri öğrencilerin istekleri doğrultusunda hazırladığını söylemiştir. Bu katılımcı “… Bazen şarkılar dinliyoruz şarkı sözlerinde ne demek istediğini tartışıyoruz. Son dönemlerde gençlerin Kore kültürüne ilgileri çok örneğin. Beğenebilecekleri Korece şarkıları arayıp buluyorum. Sınıfta bu şarkıyı dinliyoruz, şarkıda nelerden bahsedilmiş olabileceğini

105

İngilizce tartışıyoruz; sonra şarkının sözlerinin İngilizce çevirisine bakıp ne kadar yaklaştığımıza bakıyoruz. Grup çalışması olarak planlıyorum bu tür etkinlikleri, böylece hem ben hem öğrencilerim çok keyif alıyoruz. Sınavlarımda önceden verdiğim konular hakkında 2-3 dakika konuşturuyorum. Zaman sorunu yaşayabiliyorum. Bazen ses kaydı yaptırıyorum, son sınavımı öyle yaptım örneğin. Teknolojiyi daha çok kullanmak lazım.

İşleri çok kolaylaştırıyor. Akıcılık, sesletim, doğru konuşma ve sözcük bilgisi ölçütlerim.

Bunlara göre değerlendirme yapıyorum…” şeklinde bir açıklama yapmıştır.

MTL1 video ve görselleri sık kullandığını, dinleme+konuşma veya okuma+konuşma şeklinde etkinlikler hazırladığını ifade etmiştir. Değerlendirmeyi farklı yöntemlerle yapabildiğini söylemiş ve şu ifadeleri kullanmıştır. “… Ne kadar doğru yapıyorum bilemiyorum ama verdiğim konuda konuşturup, ses kaydı yaptırıyorum. Onları evde dinleyip ne kadar doğru telaffuz etmişler ne kadar akıcı konuşmuşlar değerlendirip, notumu ona göre veriyorum. Not verileceğini duyunca sanki daha çok önem veriyorlar.

Grup çalışması planlamak istiyorum aslında dönem sonu notu için, sunum gibi bir şey mesela, iyi planlamam lazım. Nasıl yapsam diye araştırıyorum internetten…”

Bu grubun son üyesi olan İDEİ1 ise daha çok oyunlar planladığını, öğrencilerin hareketli olmaları nedeniyle bu tür etkinliklere çok katılım sağladıklarını söylemiştir. “…

genelde çizgi film izliyoruz ya da şarkılar dinliyoruz. Ardından sorular soruyorum, rol yapmakta ilk zamanlar zorlanıyordum, ama artık alıştım; sesimi ve mimiklerimi iyi kullandığımı düşünüyorum. Ben ne kadar rahatsam çocuklar da o kadar rahat ve mutlu; o yüzden sınıfta olan sınıfta kalır diyorum, eğlenmeye çalışıyoruz. Gözlemlerime göre not veriyorum, ölçek kullanmıyorum ama sesletime önem veriyorum daha çok ve gösterilen çabaya. Listem hep yanımda, not alıyorum. Ders saati az olduğu ve öğrenci çok olduğu için düzenli olmam gerekiyor.”

106

İki gruptaki öğretmenler kıyaslandığında, ikinci grupta yer alanların daha çok sorumluluk aldıkları, daha çok emek verdikleri ve öğrencileri konuşturmak için öğrencilerin ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak, neler yapabilecekleri konusunda çaba sarf ettikleri anlaşılmaktadır. Ulaşılan bu sonuç, odaklanılması gerekenin öğrencilerin güdülenmesinden çok öğretmenlerin güdülenmesi olması gerektiği şeklinde yorumlanmıştır. İyi güdülenmiş öğretmenlerin neler yapabilecekleri, yukardaki ifadeler dikkate alındığında oldukça net ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle öğrencilerin güdülenebilmeleri için öncelikle öğretmenlerin güdülenmesine yönelik çalışmaların yürütülmesi faydalı olacaktır.

107

BEŞİNCİ BÖLÜM 5. SONUÇ VE ÖNERİLER

Bu bölümde araştırma sorularının değerlendirilmesiyle ulaşılan sonuçlar ve bu sonuçlara getirilen öneriler sunulacaktır.