• Sonuç bulunamadı

FOMC tutanaklarında FED’in parasal destek paketinin yakın zamanda geleceğine yönelik beklentileri kuvvetlendirmesiyle Ekim ayı boyunca yatırımcıların gelişmekte olan ülke eurotahvillerinde alış tarafında kalmaya devam ettiğini gördük. Ay sonuna doğru yapılan G20 toplantısından çıkan kararların yanı sıra ABD’de beklentileri karşılayan 3. Çeyrek bilançolarının ve istihdam sektörü dışındaki makroekonomik verilerin olumlu gelmesinin etkisinde geçtiğimiz aydan bu yan gelişmekte olan ülke kıymetlerinde gözlemlenen değer artışlarının ivmesi azalsa da devam ettiğine şahit olduk. Yoğun gündeme rağmen FED’in uzun vadeli tahvil geri alımlarıyla faiz oranlarını düşük seviyelerde tutmaya devam edeceği ve yeni bir parasal gevşeme paketi açıklayacağına yönelik inancın artması bol likidite ve düşük faiz beklentisiyle gelişmekte olan ülke uerotahvillerine olumlu yansıdı. FED’in bu hareketiyle faizlerin uzun süre düşük seviyelerde kalmaya devam edeceği algısıyla ABD Hazine tahvil getirileri rekor düşük seviyelerde kalmaya devam etti. Ekim ayına %2,50 seviyesinden başlayan ve %2,39’a kadar gerileyen ABD Hazine tahvil getirileri ay sonuna doğru FED’den gelecek paketin büyüklüğünün beklentilerin altında olabileceği endişesiyle % 2,71’e kadar yükseldi. Eylül ayında $42,4 milyara ulaşan gelişmekte olan ülke ve şirket birinci piyasa ihraçları Ekim ayında da benzer şekilde $38,5 milyar seviyesinde gerçekleşti. “Yatırım yapılabilir” kredi notuna sahip kıymetlere oranla oldukça cazip getiriler sunan gelişmekte olan ülke ve şirket tahvillerine olan talebin artışı ihraççıları da mevcut düşük faiz seviyelerinden borçlanmaya teşvik ederken ve eurotahvil birinci piyasasını hareketlendirdi. Ekim ayı boyunca Orta Doğu, CIS ve Asya şirketlerinden ard arda yeni ihraç açıklamaları geldi. Eurotahvil ihracı yapan şirketlere baktığımızda Hindistan’ın en büyük gruplarından Reliance Holding, Rus bankaları Nomos ve SberBank, dünyanın en büyük petrol üreticisi Saudi Aramco gibi isimler dikkat çekici isimler de göze çarptı. EMBI+ Endeksi Eylül ayını %1,82’lik artışla kapatırken, Türkiye Endeksi ise %2,88 değer kazandı. %15,36’lık artışla en iyi performans gösteren Ekvador olurken en kötü performans gösteren %0,34’lük yükselişle Endonezya oldu.

FED’in gereken durumlarda piyasaya müdahale edebileceğinin sinyallerini vermesi ve tahvil geri alımlarıyla faizleri uzun süre düşük seviyelerde kalacağı beklentisinin piyasada yükselmesiyle düşük faiz ortamını sabit getirili menkul kıymetlerle değerlendirmek isteyen yatırımcıların Türkiye gibi nispeten daha stabil kredilere yönelmesiyle Türk eurotahvil getirileri tarihi düşük seviyelere ulaştı. Bir süredir piyasada konuşulan kredi notu arttırımına yönelik ilk hareket uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s ten geldi. Moody’s Türkiye’nin durağan olan görünümünü “olumlu”ya çevirirken Türk ekonomisinin kriz öncesine göre dayanıklı olduğunu belirtti ve 2010 ve 2011 için büyüme tahminlerini sırasıyla %6,5 ve %5’e yükseltti. Öte yandan Moody’s Merkez Bankası’nın TÜFE’nin yıl sonuna doğru düşüş eğiilimine gireceğine dair görüşünü paylaştığına da belirtti. Bu gelişmelerin etkisinde Türk eurotahvillerinde Eylül ayında başlatyan ralli Ekim ayının ilk yarısına kadar hız kesmeden devam etti. Eylül ayının ikinci yarısında bir miktar kar satışı gözlemlense de satışların oldukça sınırlı kaldığını gördük. Özellikle Ekim’in son haftasında Templeton Fonu yöneticisi Mark Mobius’un yıl sonuna kadar Türk kıymetlerinde %10-15’lik bir düşüş yaşanabileceği fakat önümüzdeki yıl yükselişin devam etmesini bekledikleri yönündeki açıklamaları hisse senedi piyasalarına satış getirse de eurotahvil piyasasaındaki etkisi oldukça sınırlı kaldı. USD cinsi getiri eğrisinin tamamında bir önceki aya göre getirilerde 30-50 baz puan aralığında gerileme gözlemlenirken bu gerileme 7 yıl vadede 70 baz puana ulaştı. 2030 vadeli gösterge Eurotahvil $6,60’a kadar değer kazanarak ay ortasında $183,10 (%5,06ytm) seviyesine kadar yükseldi.

Türk şirket eurotahvillerine baktığımızda benzer bir seyrin hakim olduğunu görüyoruz.

Çalık 2012$, Bank Pozitif 2012-2013-2014$, Yasar 2015$, Yasar2011€ ve Yapı Kredi Bank 2015 kıymetlerinde $2,00 -4,00 varan yükselişler yaşandı. FcFin 2013, Akbank 2015 ve Vestel 2012 kıymetlerinde de $0,5-1 değer artışı gördük. Ekim ayının en iyi

Kasım 10 32

Diğer şirket tahvillerindeki hızlı yükselişleri takip etmekte bir süredir geri kalan Glyhot 2012 kıymeti Ekim ayını $14 değer artışıyla $85/$90 seviyesine yükselerek sonlandırdı.

Yukarı yönlü fiyat hareketliliğine ek olarak Akbank’ın ardından bir eurotahvil ihracı gerçekleştirmesi bir süredir beklenen Yapı Kredi Bankası $750 milyon büyüklüünde 5 yıl vadeli eurotahvil ihracı gerçekleştirdi. Hem yerli hem de yabancı yatırımcı talebinin oldukça yüksek olduğu ihraçta Yapı kredi Bankası 5 yıl vadede %5,875 seviyesinden borçlanmayı başardı. $100 fiyattan ihraç edilen kıymet global piyasalardaki iyimser havanın da yardımıyla ikinci piyasada da iyi performans gösterirken $$102,0/102,75 seviyesinden Ekim ayını sonlandırdı. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Yaşar Holding’in görünümünü negatif’ten durağan’a yükseltti, B olan kredi notunu da teyit etti. Görünümdeki iyileştirmenin sebebi olarak geçtiğimiz ay başarıyla gerçekleştirilen değişim ihalesi sonucunda şirketin refinansman riskindeki azalma gösterildi. İnşaat sektörünün önde gelen kuruluşlarından Yüksel İnşaat önümüzdeki günlerde geerçekleştirmeyi planladığı eurotahvil ihracı için BNP Paribas ve Standard Chartered Bank’e yetki verdi. Şirketin önümüzdeki günlerde yatırımcı görüşmelerine başlaması bekleniyor.

Ekim ayında gelişmekte olan ülkeler arasında en zayıf performansı gösteren Rusya ve CIS bölge eurotahvilleri oldu. Brezilya ve Türk eurotahvillerinde yaşanan $2-4 bandındaki yükselişin yanında Rusya kamu eurobondları sadece $0,25-0,50 değer kazandı. Ekim ayında sene başından bu yana en kötü performansını sergileyen Rusya ekonomisinin makroekonomik trendlerinde büyük bir değişlik olmasa da yaz aylarında yaşanan kuraklık ve dolayısıyla yükselen enflasyon ilk defa bu ay büyüme ve üretim verilerine yansıtıldı. Bu çerçevede beklentilerin altında kalan ekonomik büyüme rakamı hayal kırıklığı yarattı. Resmi rakamlara göre 2010’da büyüme %4 olarak beklenirken birçok uluslararası yatırım bankasının tahminlerinde bu rakam %5. Citi Grup’un Ekim ayında Rusya’nın büyüme beklentisini %5’ten %4 çekmesi sert satışlara sebep olmasa da yükselişleri engelledi. Ekim ayında Rusya eurobond piyasasında gördüğümüz yatay seyirin bir başka nedeni ise global piyasalarda oluşan olumlu hava sayesinde eurobond arzında yaşanan artış. 2010 yılında düşük faiz olanaklarından faydalanmaya çalışan Rus kurumları uluslararası eurobond birinci piyasasını sık sık ziyaret etti. Çin’den gelen faiz artırımı önümüzdeki dönemde global trendlerde değişikliğe işaret ederken Rus kurumları 2010 yılı bitmeden yeni ihraçlarla gündeme geldi. Ekim ayında yeni eurobond ihraçları gerçekleştiren kurumlar arasında devlet ortaklı Sovcomflot ve Alrosa, özel kurumlar arasında Nomos Bank, Alfa Bank, Severstal ve enerji devi Lukoil yer aldı. Yatırımcılar yeni ihraçlara oldukça yüksek ilgi gösterdi ve tüm Rus kurumlar hedefledikleri büyüklükte ve tahmin edilen getiri bandında borçlanmayı başardı.

17/8 27/8 6/9 16/9 26/9 6/10 16/10 26/10 5/11

4/8/10 18/8/10 1/9/10 15/9/10 29/9/10 13/10/10 27/10/10

Endeks

Tarih Gelişmekte Olan Piyasalar Tahvil Endeksi (EMBI-Gün Sonu Kapanış)

Ancak artan arz ve Ekim ayı sonunda FED toplantısı öncesinde artan tedirginlik nedeni ile yeni ihraçların ikinci piyasa performansları çok başarılı olmadı. Yeni ihraç edilen tahvillerde $0,50 yakın değer kaybı kaydedildi. Rusya’nın genel makroekonomik trendinde ciddi değişikliler olmaması göz önnüde bulundurulduğunda emtia ve petrol piyasalarında ciddi olumsuz gelişmeler yaşanmadığı sürecinde eurobond piyasasında önümüzdeki günlerde toparlanma yaşanabilir.

Ukrayna eurotahvilleri Rusya piyasalarına paralel hafif değer kayıplarıyla Ekim ayını sonlandırdı. Ekim ayı başında yaşanan olumlu gelişmeler arasında uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s in Ukrayna’nın kredi notunu B2 olarak teyit ederken görünümü Negatif ’ten Pozitif’e yükseltmesi oldu. Bu değişiklik büyük ölçüde önceden beklendiğinden dolayı Ukrayna eurobond piyasası haberlere fazla tepki vermedi.

Ukrayna kamu tahvilleri Ekim’de $0,75 yakın değer kazanırken özel sektör şirketlerin eurobondlarında yatay seyir hakimdi. Ukrayna için sakin geçen bu ayın ardından Kasım’da yapılması beklenen IMF ara dönem değerlendirmelerinin piyasaya hareketlilik getirebileceği görüşündeyiz. IMF ve Hükümet’ten gelebilecek açıklamalar aynı zamanda Ukrayna’nın önümüzdeki dönem ekonomik performansıyla ilgili önemli ipuçları da verebilir.

Geçtiğimiz ay da bahsettiğimiz gibi global bono piyasalarında tahvil faizlerinin rekor düşük seviyelere gerilemesiyle tahvil ihraç etmeyi planlayan şirketler oldukça uzun vadeleri de seçenekler arasına eklemeye başladı. Özellikle kredibilitesi yüksek Latin Amerika şirketleri ardarda perpetual (uzun vadeli) tahvil ihraçları gerçekleştirmeyi tercih ediyor. Ortalama bir yatırımcı için “fazla” uzun vadeli de olsa ihraçların emeklilik fonu, hayat sigortası tarzı portföylerin yüksek talebiyle karşılandığını gözlemliyoruz. Meksika Hükümeti Ekim ay başında 100 yıl vadeli USD cinsi eurotahvil ihracı gerçekleştirerek bu kervana katıldı. Meksika 100 yıl vadede %6,10 seviyesinden $1 milyar borçlandı.

Meksika2nın ardından ABD’li yatırım bankası Goldman Sachs da 50 yıl vadeli USD cinsi tahvil ihracı gerçekleştirdi. 50 yıl vadeli tahvil ihracı yoluyla 250 milyon Usd civarında borçlanmayı planladığını açıklayan Goldman Sachs ihraca gelen yüksek talep üzerine ihraç büyüklüğünü $1,3 milyara yükseltti. Getiri guidance’ı %6,25 olarak açıklanan 2060 vadeli ihracın getiri seviyesi gelen yüksek talep üzerine %6,125 olarak gerçekleşti. Bugüne kadar çoğunlukla reel sektör şirketlerinden görmeye alışık olduğumuz uzun vadeli eurotahvil ihraççıları arasına Goldman Sachs’ın başarılı geçen ihracı ardından önümüzdeki günlerde diğer bankalar da katılabilir.

Eylül ayındaki rekor borçlanmanın ardından Ekim ayında da gelişmekte olan ülke ve şirket birinci piyasasında eurotahvil ihraçları hız kesmeden devam etti. Sene başından bu yana $260,2 milyara ulaşan gelişmekte olan ülke ve şirket eurotahvil ihraçları global ekonomik büyümeye ilişkin tedirginliklerin devam ediyor olmasına rağmen Ekim ayında

$38,4 milyara ulaştı. İhraçların bölgesel dağılımına baktığımızda toplam ihraç büyüklüğünün %30’unun Asya’dan, %53’ünün ise Doğu Avrupa ve Orta Asya Bölgesi’nden geldiğini Latin Amerika kredilerinin payının ise %17 olduğunu görüyoruz.

Ekim ayı boyunca düşük seviyedeki borçlanma maliyetlerinin avantajını kullanmak üzere borçlanmak için Meksika, Slovakya, Buenos Aires, Cordoba Brezilya ve Arnavutluk gibi ülkeler uluslararası piyasalara başvurdu. Ekim ayı boyunca eurotahvil borçlanması gerçekleştiren kredilerin vade seçimlerinin uzun vadelere kaydığını gördük. Türkiye’den Yapı Kredi Bankası gerçekleştirdiğ 5 yıl vadeli USD cinsi ihraçla

$750 milyon borçlandı. Ekim ayı boyunca gerçekleştirilen çok sayıda ihraçtan Rusya’dan VTB Bank, SberBank, Severstal, Nomos Bank, SovcomFlot, Rushydro, Alrosa ve Lukoil; Brezilya’dan BicBanco; Orta Doğu’dan Qatar Telecom, Dubai electricity and Water Authority, HSBC Middle East, Meksika’dan Pemex gibi isimler öne çıktı.

Kasım 10 34

Ayın Konusu

Benzer Belgeler