• Sonuç bulunamadı

6. BEKLENEN MARMARA BÖLGESİ DEPREMİ VE KONUTLAR İÇİN TAHMİNİ HASAR BOYUTU

6.1 Hasar Parametreleri

Depremin büyük bir yıkıma sebep olması beklenen durumdur. Bu yıkımın boyutunu farklı açılardan analiz etmek üzere pek çok bilimsel çalışma yapılmış ve kamuoyunun bilgisine sunulmuştur. Burada değinilecek olan ise deprem sonrası ağır hasarlı konutların yıkılarak yeniden inşası ve orta hasarlı konutların onarılarak yeniden iskana açılması gereği ile doğacak kalıcı barınma ihtiyacının maddi boyutunun nasıl karşılanacağıdır. Kaynak arayışından önce yapılması gereken ise beklenen depremin sebep olabileceği tahmini hasar tutarının belirlenmesidir.

Bu maksatla öncelikle Türkiye’de yaşanmış geçmiş depremler esnasında devlet tarafından yapılmış olan harcamalar incelenmiştir. Geçmiş depremlerin etkilediği bölgelerin (Erzincan, Dinar ve Ceyhan) nüfus yoğunluğu ve yapılaşma açısından olduğu kadar ekonomik yapı açısından da beklenen Marmara Depremi’nin etkileyeceği bölgeden büyük farklılık göstermesi sebebiyle esas alınması uygun görülmemiştir.

Sonrasında 1999 yılında Marmara Bölgesi’nde meydana gelmiş olan iki büyük depremin sigorta sektörü açısından elde edilebilmiş verileri incelenmiştir. Hasar görmüş olan konut sayılarının bölgelerde sigorta şirketlerince açılmış olan dosya sayılarına oranlarının düşüklüğü

(% 7 - 13), tahmini hasar tutarı yaklaşımı için bu verilerin dikkate alınmasının da sağlıklı olmayacağını düşündürmüştür.

19 Ağustos 1999 depreminin merkez üssü olarak beklenen Marmara Depremi’ne daha yakın bir odağa sahip olması sebebiyle bu deprem esnasında oluşan endüstriyel hasarlarda incelenmiştir. Endüstriyel yapıların konutlara nazaran daha fazla mühendislik hizmeti almış yapılar olduğu bilinmektedir. Ticari ve sınai işletmelerde meydana gelen hasarların makine, emtea, iş kaybı gibi farklı boyutları olması ve çoğu zaman bina dışı hasarların bina hasarlarından daha büyük tutarlara ulaşması, endüstriyel hasar verileri dikkate alınarak konutlar için tahmini hasar tutarı yaklaşımı sergilemenin, beklenen hasarın ötesinde büyük bir değer ortaya çıkarabileceği düşünülmüştür.

19 Ağustos 1999 depremi esnasında konutlarda oluşan ve sigorta şirketlerince ödenen hasarlar ile ilgili kesin veriler elde edilememiştir. Ayrıca müşterek sigorta, muafiyet, eksik sigorta gibi ödenmiş hasarlara eksi yönde katkısı olan uygulamalar söz konusu olduğu da bilinmektedir. DASK’ın karşılamakla yükümlü olduğu olası hasar tutar hesaplanırken DASK mevzuatı ve hasar hesaplama kriterleri dikkate alınarak değerlendirme yapılmasının daha gerçekçi bir yaklaşım sergileyeceği düşünülmüştür. Bu maksatla aşağıdaki kabuller yapılmıştır.

6.1.1 Hasarlı Konut Sayısı

Hasarlı konut sayısının belirlenebilmesi için öncelikle beklenen depremden en çok etkilenecek bölgenin belirlenmesi gereklidir. Marmara Denizi içinde ve kıyısında meydana gelmiş olan geçmiş depremler esnasında kırılan fayların haritası incelendiğinde, Şarköy ile İzmit Körfezi açıkları arasında Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde kırılma beklemenin gerektiği görülebilecektir. Tabi ki bu fayın yapısı (Ek F – Le Suroit gemisi fay haritası) ve kırılma şekli depremin olası etkilerini belirleyecektir. Fakat bu haritalardan görülen odur ki İstanbul’un Marmara Kıyıları depremden ilk etapta etkilenecek bölgelerdir.

İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi’nin bir yayımında, İstanbul’da senaryo depremi dikkate alınarak oluşacak en büyük yer ivmeleri ve buna bağlı olarak ortaya çıkacak şiddet dağılımı incelenmiştir (Ek F). Bu haritalar şehrin nüfus ve betonarme bina yoğunluğu haritaları ile çakıştırıldığında (Ek F), İstanbul’un Avrupa yakasının Büyükçekmece Gölü ile İstanbul Boğazı arasında kalan kısmının Kuzey Batı yönünde azalan bir şekilde deprem hadisesinden etkileneceğini göstermektedir. Bu bölgede 19 Ağustos 1999 depremi esnasında 1736 ağır hasarlı, 5061 orta hasarlı ve 3621 az hasarlı konutun bulunduğu Avcılar ilçesinin de yer aldığı unutulmamalıdır. Beklenen deprem Avcılar’a muhtemelen 1999’dan daha yakın bir kaynaktan etki edecektir.

İstanbul Büyük Şehir Belediyesi’nin hazırlatmış ve resmi web sayfasında yayınlamış olduğu deprem raporunda, yangın risk haritası (Ek F) ve beklenen deprem esnasında konutların yıkılması sonucu ulaşıma kapanabilecek yolların haritası da sunulmuştur. DASK’ın deprem sonucu oluşacak yangın hasarlarını da karşılayacak olması sebebiyle yangın risk haritası kayda değer bir veridir. Fakat tahmini hasar analizini en iyimser senaryo üzerine kurabilmek amacıyla burada sadece depremin sebep olabileceği hasarlar dikkate alınmaya çalışılacaktır. Yol risk haritasının (Ek F) diğer bir ifade ile bize gösterdiği beklenen deprem sonrası yıkılma riski en yüksek olan binaların bulunduğu bölgelerdir. Diğer haritalar ile bu çalışma sonuçları üst üste getirildiğinde yine aynı sonuç göze çarpmaktadır. İstanbul’un en yoğun betonarme yapılaşma görülen bölümü depremden en çok etkilenmesi ve hasar görmesi beklenen bölge olarak ortaya çıkmaktadır.

Beklenen depremin İstanbul’a etkilerinin ötesinde aslında Marmara Bölgesine etkilerinin dikkate alınması gerekmektedir. Bu maksatla yapılmış olan bir çalışma sonucu hazırlanan ekli (Ek F) risk haritasına göre geçmiş 17 Ağustos 1999 depreminde konut hasarları meydana gelmiş olan bölgeler, beklenen Marmara Depremi esnasında da risk altındadır. Ayrıca olası deprem odağının Marmara Denizi içine doğru kayması beklendiğinden, İstanbul ile Tekirdağ arasındaki ve Tekirdağ’dan sonra Gelibolu Yarımadası yönündeki Marmara kıyılarında sahil şeridinden itibaren içerilere doğru risk altındadır.

İncelenen veriler doğrultusunda, beklenen Marmara Depremi esnasında hasar görmesi beklenen konut sayısının, 19 Ağustos 1999 depremi esnasında hasar görmüş konut sayısı olan 213.850 adete eşit alınmasının iyimser bir yaklaşım olacağı kanaatine varılmıştır.

İstanbul Valiliği'nin belirlemelerine göre İstanbul'da ruhsatlı konut sayısı 850.000, imar afları ile yasalaşan konut sayısı 750.000, kaçak konut (gecekondu) sayısı ise 400.000’ dir.

Yukarıda beklenen Marmara Depremi esnasında hasar görmesi ihtimal dahilinde olan toplam konut sayısı için dikkate alınan 213.850 adet konutun, sadece İstanbul’da beklenen deprem sonrası hasar görmesi muhtemel konut sayısı bile olabileceği de göz önüne alınmalıdır. Burada en iyimser yaklaşımı ortaya koyacak verinin kullanıldığı düşünülmektedir.

6.1.2 Hasar Düzeyleri

Tahmini hasarlı konut sayıları için 19 Ağustos depremi verileri dikkate alınırken az, orta ve ağır hasar düzeyleri içinde yine aynı deprem kayıtlarının dikkate alınması uygun görülmüştür. Ağır hasarlı 66.441 adet, orta hasarlı 67.249 adet ve az hasarlı 80.160 adet konut dikkate alınarak hesaplama yapılacaktır.

6.1.3 Ağırlıklı Hasar Yüzdeleri

Ağır hasarlı konutlar için bu oran % 100 olarak dikkate alınacaktır. Orta hasarlı konutlar için % 30 ve az hasarlı konutlar için % 5 oranları ile hesaplama yapılacaktır.

Orta hasar düzeyinin % 20 - % 50 aralığı olduğu göz önünde bulundurulduğunda, orta hasarlı konutlar için beklenen ortalama hasar yüzdesinin alt ve üst sınır değerler ortalamasının altında bir değer olarak seçildiği görülebilecektir.

Az hasarlı konutlar için de % 0- % 20 hasar aralığının alt ve üst sınır değerler ortalamasının altında bir değer belirlenmiştir.

6.1.4 Birim Alan Değeri

Hazine Müsteşarlığı tarafından belirlenerek Resmi Gazete’de yayınlanmak suretiyle yürürlüğe giren yapı sınıfına göre 2006 yılı birim alan değerleri Tablo 6-2’de verilmiştir. Şu an yürürlükte olan bu tabloya göre betonarme yapılar için birim alan değeri 410,00 YTL/m²’dir.

6.1.5 Brüt Kapalı Alan

Devlet Planlama Teşkilatı 'nın yaptığı bir araştırmaya göre, gecekonduların % 40'ının büyüklüğü 75-99 m² arasında değişirken, % 35'i ise 50-74 m² ‘yi bulmaktadır.

Marmara Bölgesi ve ağırlıklı olarak İstanbul’un konut yapısı ve yoğunluğu dikkate alınarak, DASK kapsamına giren tapulu ve iskana açılmış konutlar da ortalama 90 m² brüt kapalı alan kabulüyle hesap yapılması uygun görülmüştür.

6.1.6 Muafiyet Uygulaması

Yukarıda bölüm 6.6.2 altında detaylı olarak izah edilmiş olan hasardan tenzil edilecek tutar, DASK sigorta bedelinin % 2’si olarak kanun hükmünde kararname ile belirlenmiş genel bir hükümdür. Muafiyet tenzili tutarı hesabında çarpan olarak 0,02 şeklinde ifade edilmesi de mümkündür.

6.1.7 Hesap Yöntemi

Olası hasar tutarının hesabı için aşağıdaki formül kullanılacaktır. DHT = (BKA x BAD) x AHY – (BKA x BAD) x 0,02

Burada, DHT kısaltması DASK Hasar Tutarı, BKA kısaltması Brüt Kapalı Alan, BAD kısaltması Birim Alan Değeri, AHY kısaltması Ağrılıklı Hasar Yüzdesi yerine geçmektedir. Bu formül kullanılarak Tablo 6.1 ve Tablo 6.2 hazırlanmıştır.