• Sonuç bulunamadı

#34;Nymphomaniac: Vol I ve Vol II" (2013) filminin afişi

Filmin konusu: Joe, küçüklüğünde bu yana cinselliğe hastalık derecesinde bağımlı bir karakterdir. Filmde Joe’nun bu hali anlatılmaktadır. Ergen iken tanıştığı Jerome, Joe’nun ilk ve unutamayacağı aşkı olacaktır. O’nunla yıllar sonra yeniden karşılaşır ve evlenir. Ancak cinsel istekleri baskın çıkar ve Jerome’u terk eder. Film boyunca bir dizi olay yaşayan Joe’nun karşısına Jerome ve sevgilisi çıkar. Jerome, Joe’yu döver ve terk eder. Seligman, Joe’yu bulur ve evine götürür. Film, bu sahne ile açılır ve Joe’nun hayatını Seligman’a anlatmasıyla devam eder.

Joe ve Baştan Çıkartıcı Olarak Kadın

Film boyunca Seligman Joe'yu iyileştirmeye çalışırken karşılıklı konuşmalarıyla olaylar hakkında sorular sorar. Soru cevap şeklinde ilerleyen konuşmalar, ‘Antichrist'teki kadın ve erkek karakterin terapist hasta ilişkisini akla getirmektedir. Trier bu filmde de kadın ve erkek rollerine benzer görevler vermiştir. Erkek bilen kişidir, akıldır, mantıktır. Kadın ise duygusal olandır.

Duvarda gördüğü bir balık iğnesi hakkında sorular sormaya başlayan Joe, çocukluğuna gider. Babası ve annesinden bahseder. Kendisinden bahseder. Seligman, konuşmayı keser: "Joe: Seni sıkıyor muyum?/Seligman: Hayır, sadece konuyu buradan balık tutmaya nasıl bağlayacağını merak ediyorum"( 00:15:55- 00:15:58).

Konuşma boyunca Seligman, Joe'nun anlattıklarını bazı bilgilerle açıklar. Joe 3 ve 5 sayılarından bahseder. Seligman, bunların Fibonacci sayıları olduğunu

114

söyler. Joe, ergen bir genç kız iken arkadaşı ile yaptığı tren seyahatinin anlatır. Seligman bunu balıklar ile ilgili bir bilgi ile açıklar.

Joe, önce bundan rahatsız olur. Çünkü hayatından memnun değildir. Kendisinden de değildir.

Joe: Tek yorumun bu mu?

Seligman: Başka ne söylememi istiyorsun?

Joe: Yaptığımın kınanması gerektiğini./Anlattığım kadarıyla bile yaptıklarımın... beni iğrenç bir insan yaptığını (00:35:04- 00:35:19).

Seligman, Joe'yu anlatması için harekete geçirmek ister. O'nu kınamaz. Joe kendisini hasta olarak görmektedir. Çünkü cinsel ilişkiyi insan ilişkilerinde öncelikli görür. ‘Nymphomaniac’ ismi de Joe'yu nitelemek için verilmiş bir isimdir. Joe, yaşamı boyunca bu haldedir. Sonunda ise kendisini bu şekilde nitelendirmektedir. Çevresindekilerin de onu böyle gördüğü söylenebilir. Bu yüzden Seligman'ında kendisine bu şekilde davranmasını beklemektedir. Ancak Seligman tersine davranmaktadır.

Joe, aşka karşı başkaldırdığını söyler. Aşk ve aşka ile ilgili her şey Joe için kaçınılması gerekenlerdir. Cinsellik merkezdedir ve önemlidir. Joe'nun görevi ve yaşamı bunun üzerinedir. Kendisini böyle tanımlar: "Benim için aşk, kıskançlık eklenmiş tutkudan ibaretti (...) Aşk ise, yalanlarla sarılı en aşağılık içgüdülere hitap eder" (00:45:35). Joe, aşkın kadını toplumsallaştıran bir gücü olduğunu düşünmektedir. Aşk, aile kurmanın başlangıcıdır. Erkeğin kadın üzerine hakim olmasının aracıdır. Kıskançlık sayesinde romantik ve kadını ele geçiren bir tavır kendisini gösterebilir. Kadın aşk ile özgürlüğünü kaybedebilir. Cinsellik ise kadının kendi bedeni hakkında söz sahibi olmasıdır. Kıskançlık ise bunun engellenmesidir. Aşkın sürmesi için kadın bedenini kaybetmelidir. Joe, kendi amacından şaşmak istemez. Bunun için tıp okumaya karar verir. Ama yarım bırakır. Bunun nedeni kendi bedeni hakkında bilgi sahibi olmayı bu yol ile sağlayamayacağını fark etmesidir.

Filmin ikinci bölümünün ilk sahnesinde Joe gördüğü bir rüyayı anlatır. Bu rüyada biri boğaya binmiş, diğeri elinde bebek tutan iki kadın kendisine bakmaktadır. Rüyayı çocukken görmüştür. Rüyadaki kadınlar tarihte farklı ve tercihleri yüzünden garip görülmüş kadınlardır. Trier, bu sahne ile Antichrist'teki

115

cadı ve modern kadın ilişkisine benzer bir ilişki kurar. Burada günahkar veya suçlu olan kadınlar cinsel istekleri yüzünden aşırı olan kadınlardır. Joe'da Antichrist'teki kadın karakter gibi geçmiş zamandan gelen kökenlere sahiptir. Joe doğum yaparken bebeği doğduğunda kendisine gülerek baktığını anlattığı sahnede Seligman bunun şeytani bir işaret olduğunu söyler. Bu sahnede de Trier kadın ve şeytanilik arasında ilişki kurar.

Filmin son sahnelerinde Jerome ile Joe karşılaşır. Joe, Jerome'u öldürmek ister ama başaramaz. Jerome ise Joe'yu döver. Joe, içinde pişmanlıklar taşımaktadır. Birisini öldürmek istemiştir. Çocuğunu terk etmiştir. Seligman ise Joe'nun bu duygusundan vaz geçmesini ister.

Seligman: Sen hakkını talep eden bir insandın... hatta daha da fazlası... hakkını talep eden bir kadındın...

...

Nihayetinde, tüm o suçluluk hissi... yıllar boyunca birikti ve sana fazla/geldiğinde de agresif bir tepki verdin. Hatta bir erkek gibi tepki verdin. Karşı koydun. Yıllar boyunca baskı yapan, dayak/atan ve milyarlarca kadını öldüren... bir cinse karşı koydun (01:51:40- 01:52:55).

Seligman, Joe'ya yaptığı bu konuşmasında O'nu cesaretlendirir. Yaşadığı hayat için pişman olmamasını söyler. Joe filmin finalinde başka bir insan olmak istediğini, film boyunca izleyiciye anlattığı hikayedeki kadından kurtulmak istediğini Seligman'a söyler. Birisini öldürmediği için mutlu olduğunu söyler.

Seligman filmin son sahnesinde ise nedensiz şekilde Joe'ya cinsel istismarda bulunmak ister. Joe'da Seligman'ı daha önce ateş almamış silahıyla öldürür. Joe, istemediği şeyi yapmıştır. Birisini öldürmüştür. Suç unsuru burada kendisini göstermektedir. Burada öldürülen kadına tecavüz etmek isteyen eril tavırdır. Joe kendi bedeni ve arzuları konusunda istediği gibi davranmayı tercihini pişmanlık duyduğu kadın kimliğiyle özdeşleştirmiş, onu terk etmek istemiştir.

Değiştiğini söylediği, diğer insanlar gibi normal olmak istediğini söylediği zaman Seligman O'na zarar vermek istemiştir. Trier'in bu sahnede tarih boyunca erkeklerin kadınlara zarar vereceğini göstermek istediği söylenebilir. Trier bu sahneyle Joe'nun istediği hayatı elde edemeyeceğini kadınların her zaman zarar gören taraf olduğunu gösterdiği söylenebilir.

116 3.3. JACK'İN İNŞA ETTİĞİ EV (2018) Filmin künyesi:

Yönetmen: Lars von Trier

Senaryo: Lars von Trier ve Jenle Hallund

Oyuncular: Matt Dillon (Jack), Bruno Ganz (Verge), Uma Thurman (Kadın 1), Siobhan Fallon Hogan (Kadın 2), Sofie Gråbøl (Kadın 3), Riley Keough (Simple), Jeremy Davies (Al), Jack McKenzie (Sonny).

Lars Von Trier'in son filmi "Jack'in İnşa Ettiği Ev" (2018) (Görsel 85) uzun yıllar önce bir röportajda söylediği sözün yerine getirilmesi olarak görülebilir. "Bilmiyorum. Şu anda erkek oyuncuları olan bir film yapma eğilimim var" (Lumholdt, 2015: 210). 2000 tarihli bu röportajından 18 yıl sonra Trier "Jack'ın İnşa Ettiği Ev"i çeker. Film Jack isimli bir seri katili anlatmaktadır. Hayatı ve işlediği cinayetleri izlediğimiz Jack (Matt Dillion) filmin başrolüdür.