• Sonuç bulunamadı

Nusayriliğe Giriş Töreni ve Amcalık Kurumu

Belgede Nusayrilik Sır ve direniş (sayfa 47-50)

3. Nusayrilerde Kültürel Bellek: İnancın ve Sırrın Yeniden Üretimi

3.5. Nusayrilerde Kültürel Bellek ve Hatırlama

3.5.1. Nusayriliğe Giriş Töreni ve Amcalık Kurumu

Nusayrilikte hatırlama figürleri ve Nusayri kültürel belleğinin iĢleyiĢ biçimi araĢtırılmaya baĢlandığı anda belirtilmesi gereken en önemli noktalardan biri “amcalık kurumu” ve Nusayriliğe giriĢ ritüelleridir. Burada altı çizilmesi gereken iki nokta kurumsallaĢmıĢ bir ritüelin uygulayımsal yapısı ya da iĢleyiĢi ve dinsel törenin dilidir. Connerton dinsel tören dilinin belli bir “eylem” biçimi olduğunu söyler ve bu dilin kendi içinde, kendisinin bir eylemi olduğunu vurgular. (Connerton, 1999:67) Dolayısıyla bu eylemin doğasında iki özellik vardır. Bu iki özellik dil öğelerinin varlığı ve etkililiği ve dinsel törenin bellek destekleme aracı olarak ne kadar güçlü iĢlediğidir. Nusayriliğe giriĢ ritüelleri, Nusayriler için bütün inancı ve sırrı ayakta tutan temel sistemdir. Çünkü “sır” ve Nusayri doktrini, gerçekliğe ve Nusayri felsefesine hakim olmanın yolu bu geleneksel dinsel törenden geçer. Bu tören öyle merkezi bir noktada durur ki bu eğitimi almayan çocuk cemaatin

bir üyesi olarak bile görülmeyebilir. Bu ritüelin yalnızca “erkekler”e zorunlu olup, uygulandığı kadınlara sırrın verilmediğini de vurgulamak önemlidir. Devreye giren unsurlar bu dinsel törene ve iĢleyiĢine nasıl bir kutsallık atfedildiğini anlamak için yeterlidir: döngüsel zaman, dil ve sır. Connerton törenler içinde en yaygın kullanılan öğelerin, fiiller, lanet okumalar ve ant içmeler olduğunu belirtir. (Connerton, 1999:70) Nusayrilikte de bu sistem aynı Ģekilde iĢler. Nusayrilik eğitimi alacak olan aday, “amca”sının, yani din öğreticisinin yanında yaĢayıp bütün bir “öğretiyi” kendi diliyle öğrenir ve bu doktrini hayatının her aĢamasında, her yerinde kullanacağına, artık “dini bağlamda yetiĢkin” biri olarak sırrı deĢifre etmeyeceğine ant içerek, “amca”sı hazır olduğunu düĢündüğü zaman evine döner.

Amcalık kurumunun temel iĢlevi ortak hafızaya sahip bireyler yetiĢtirmektir. Amca ve ailesi ile kurulan akrabalık kimlik içerisinde bir bütünleĢme ve dayanıĢmaya iĢaret eder. OluĢturulan akrabalık aynı zamanda iki aile arasında sosyal bağların da güçlenmesini sağlar. Aday, eğitimini tamamlamadan önce ve tamamladıktan sonra, aile üyeleri amcayı yemeğe davet eder. Bu, aday ile amcanın birbirini tanıması ve kurulan akrabalığın resmileĢmesi için gelenekselleĢen bir uygulamadır. Ayrıca aday amcasının evinde kaldığı sürece amcası, yengesi ve varsa onların çocukları adayın ailesidir. Dolayısıyla artık eğitimi veren amcasının çocukları -dinden- kardeĢleridir. Bu nedenle Nusayrilerde bu akrabalığın kurulduğu aileler arasında evlilik yasaktır. Bu durum içerideki kardeĢliğin yansımasıdır. Eğitimini tamamlayan aday, artık ayrıĢmıĢ ve “biz”, “onlar” dilini

kullanmaya baĢlamıĢtır. Dinsel törenin bu biçimcilik özelliği ve bilginin kuĢaktan kuĢağa aktarılması, “Nusayriliğe giriĢi” temel bir kültürel bellek taĢıyıcısı ve üreticisi haline getirir.

Kimliğin simgesel biçimleri, Nusayri etno-dinsel kimliğinden bahsederken kaçınılmaz olarak karĢımıza çıkar. Dilde var olan yalnızca zahir, yani görünendir; ancak gerçeğin bilgisi Nusayri için görünenin ötesinde kalbinde, cevizin kırılıp içindeki bilgiye ulaĢılması gibidir. Bu bilgi nura ulaĢmak dolayısıyla sırra ehil olmaktır. Simgesel olarak dine giriĢ ritüelinden sonra artık bireyin kimliğinin inĢası tamamlanmıĢtır. Yapılan görüĢmelerde en çok dikkati çeken noktalardan biri, iki erkek çocuğun bu “batın” bilgiye eriĢmenin hayatlarını nasıl doğrudan değiĢtirdiğini ifade etmeleriydi.

“Bu eğitimi almadan önce din ve inanmanın ne kadar önemli ve hayati olduğunu hiç düĢünmemiĢtim. Kendi adıma, bu eğitimden önce Allah‟a inanıyorum demek yetiyordu. Ben öğrendikten sonra güven içinde ve tam hissetmeye baĢladım. Ġlk öğrendiğimde çok huzurluydum çünkü ileriye bakarken doğruyu ve yanlıĢı çok net Ģekilde ayırt etmeye baĢladım. GeçmiĢe dair o kadar çok Ģey öğreniyorsun ki o hataları ve o zamanlarda verilen mücadeleyi o zaman öğrendim. Hayata bakıĢım tümüyle değiĢti demek yanlıĢ olmaz.

(Tolga,16, Öğrenci) “Beni en çok etkileyen konulardan biri bana öğreten “amca”mdı. Amcam aynı zamanda Hatay‟ın en önemli Ģeyhlerinden biri. Onun bu dini yaĢayıĢ biçimini gördüm bir ay onunla yaĢadım ve Ģu an örnek aldığım nadir insanlardan biri. Örneğin, benim amcam kendine zarar verebileceğini düĢündüğü hiçbir Ģeyi yapmaz, kahve bile içmez. Çünkü ses tellerine zarar verebilir diye düĢünüyordu. Dinden kardeĢlerimi yetiĢtirme biçimini gördüm. Arındım ve artık namazlara katıldığımda o cemaatin bir parçası olduğumu çok daha derinden hissediyorum”

(Yalçın,17, Öğrenci) Görüldüğü üzere, özellikle sırrı öğrenmek Nusayri varlığını anlamlandırmakla kalmıyor, aynı zamanda, kiĢi kendini “tam” olarak tanımlıyor. Aslında, burada açıkça vurgulanan, sırrın edinimi üzerinden

etno-dinsel kimliğin nasıl inĢa edildiğidir. Ritüeller kimlik sisteminin alt yapısını, kimliği kollayıcı anlamın aktığı kanalları, “damarları” oluĢturur. Kültürel anlam, Nusayriler için, zaten gerçekliğin ve düzenin kendisidir. Her yerde ortaya çıkan “düzensizlik” ve “çürüme” eğilimine karĢı düzen ritüel yoluyla korunmalı ve yeniden üretilmelidir. Nusayrilerde “ritüel iletiĢim” (Assmann, 2001:143) kimlik ile doğrudan iliĢkilidir. Çünkü ortak bellek kimliği kollayan bilginin dolaĢımını sağlar ve her an yeniden üretir. Burada üretilen de kuĢaklar boyunca aktarılan ve amcalık kurumu sayesinde aktarılacak olan bir kültürel sisteme denk düĢer.

Nusayri cemaati için, daha önceden belirtildiği üzere, en çok öne çıkan ritüel, dine giriĢ ritüelidir. Çünkü sır bu ritüel aracılığıyla öğrenilir ve içte sağlanan kesin birliğin belleğe yerleĢmesi bu ritüel ile sağlanır. Ayrıca Nusayrilikte kutsal zamanların ve mekanların çokluğu hem ritüelleri sayıca arttırır hem de topluluk içinde bu ritüellere katılma yükümlülüğü duygusunu arttırır. Erkekler her ritüelde namaz kılarak sırrı –baĢlıca hatırlama olgusu olarak- tekrarlar, böylece hatırlar, kadınlar kutsal mekanlara çocuklarıyla ve genelde topluca giderek hem bedensel pratikleri çocuklarına aktarır hem de zamanın ve mekanın kutsallığını hatırlar.

Belgede Nusayrilik Sır ve direniş (sayfa 47-50)