• Sonuç bulunamadı

Misal/Temsil İçerikli Ayetlerin Karşılaştırılması

Misal/Temsil’in kök anlamları arasında “benzer, denk, aynı cinsten olan şey, bir şeyin herhangi bir manada diğerine benzemesi, başkası örnek alına-rak yapılan veya düşünülen şey, darb’ı mesel, örnek, atasözü580 gibi anlam-lar bulunmaktadır. Benzetmek, benzeri ve dengi olduğunu söylemek581 de-mek olan misal, Kur’an-ı Kerim’de “ibret, delil, söz ve sıfat anlamlarında da kullanılmıştır.582 Her dilde sözü güçlendirmek, daha etkili söylemek, dikkat çekici bir üslupla söylemek için birtakım edebi sanatlar kullanılır. Kur’an-ı Kerim’de bahsi geçen edebi sanatları sıkça kullandığı için müelliflerin bu sanatları değerlendirme biçimleri birbirlerinden farklılık arz etmektedir. Bu nedenle inceleme konusu olan iki Meal, Misal/Temsil içerikli ayetler bağla-mında değerlendirilecek, gerekli karşılaştırmalar yapılacaktır. Misal/Temsil

579 İslâmoğlu, s. 158.

580 Cevheri, es-Sihah, s. 971; el-Müfredat, s. 987-988.

581 Elmalılı, Hak Dini Kur’an Dili, I/218; Durmuş, İsmail, “Temsil” DİA, İstanbul, 2011, XL/434.

582 Altuntaş, Halil, Kur’and’a Temsili Anlatım, Diyanet İlmi Dergi, Cilt: 26 -Sayı: 4, (Ekim-Kasım- Aralık), 1990, s. 53.

içerikli ayetlerin içerisinde lafzî olarak Misal/Temsilin yer aldığı durumlar vaki olduğu gibi yer almadığı durumlar da vakidir. Her iki durum da ayrı ayrı incelenmiştir.

1. İçerisinde Misal/Temsil Kelimesi Yer Alan Ayetlerin Karşılaş-tırılması

Yunus 10/24’ün ilgili bölümü, inceleme konusu Meallerde şu şekilde yer almaktadır:

Esed Meali: Bu dünyadaki hayatın örnekçesi gökten indirdiğimiz yağmurunki gibidir.”583

İslâmoğlu Meali: “Bu dünyanın cezbedici hayatı, olsa olsa şu misale ben-zer”584 şeklinde yer almıştır. Görüleceği üzere İki Meal arasında herhangi bir benzerlik söz konusu değildir. Misal/Temsil kelimesinin Esed Meali’ndeki karşılığı örnekçe ile karşılanmışken İslâmoğlu Meali’nde “misal” şeklinde yer almıştır.

Misal/Temsil’in yer aldığı diğer bir ayet olan Zümer 39/29, ilgili Meal-lerde şu şekilde yer almaktadır:

Esed Meali: (Bu amaçla,) Allah size bir örnek olay anlatmaktadır: Tümü birbi-riyle ihtilaflı birçok ortağı olan kimsenin emrindeki adam ile tamamen bir kişiye bağlı bulunan adam(ın hikayesi); içinde bulundukları şartlar açısından bu iki adam eşit olabilir mi? (Hayır,) bütün övgüler (yalnız) Allah’a mahsustur; fakat çoğu bu-nu anlamaz.585

İslâmoğlu Meali: (Bu bapta) Allah size hepsi birbirine rakip birçok ortağın em-ri altında bulunan bir adamla, sadece bir kişiye bağlı bir adamın durumunu misal

583 Esed, I/397.

584 İslâmoğlu, s. 375.

585 Esed, III/941.

gösterir: bu ikisinin durumu eşit midir? Allah’a hamd olsun ki hayır, ama onların çoğu bunu kavramaktan bile acizdirler.586

İki Meal arasında ciddi farklılıklar bulunmaktadır. Bu farklılıklar tefsir bölümünde de varlığını hissettirmiştir. Esed Meali’nde birçok ortağın, efen-dileri çok olan, ilahi güçlerin çokluğu şeklinde izah edilirken İslâmoğlu Mea-li’nde bu konuya temas edilmemiştir. Ayrıca yine Esed MeaMea-li’nde örnek olay/kıssa meselin Latince “parable” demek olduğu esas olarak bir benzer-liği yani bir şeyin başka bir şeye benzerbenzer-liğini gösterdiği, ancak bazen, sı-fat/tabiat veya hâlet bir şeyin “durum”u olduğu belirtilmektedir. 29. ayette belirtilen durumun, bu anlamlardan sonuncusuna daha uygun düştüğü, çünkü insanın iki çatışan davranışının getirdiği duruma işaret edildiği, bir taraftan Allah’ın aşkın birliğine ve benzersizliğine inanmak, diğer taraftan yaratılmış varlıklara yahut Allah’ın, suretleri olduğu varsayılan varlıklara ilahî güçler ve sıfatlar yakıştırma anlamına geldiği belirtilmiştir.

Misal/Temsilin örnek anlamına geldiği ayetlerden Nahl 16/75, inceleme konusu Meallerde şu şekilde yer almıştır:

Esed Meali: Allah (işte size iki insan) örneği veriyor: (biri) hiçbir şeye gücü yetmeyen, başkasına bağımlı bir köle; (diğeri de) kendisine katımızdan (bir armağan olarak) güzel bir rızık bahşettiğimiz (özgür) bir insan ki, o rızıktan gizli açık (gön-lünce, doğru yolda) harcamalar yapıyor. İmdi, (düşünün), bu iki insan hiç bir tutu-labilir mi? Bütün övgüler Allah’a yakışır: ama onların çoğu bunu bilmezler.587

İslâmoğlu Meali: (İşte, örnek olarak) Allah size şu misali verir: Başkasının bo-yunduruğu altındaki köle sınıfına mensup birini (düşünün; bir de) kendisine tara-fımızdan güzel bir rızık verdiğimiz ve ondan açık ve gizli hayırda bulunan (hür) birini... Şimdi bunların (ikisi de) bir tutulabilir mi? Övgülerin en mükemmeline

586 İslâmoğlu, s. 916.

587 Esed, II/544.

yalnız (iradeyi yaratan) Allah layıktır: fakat onların çoğu (bunun dahi) farkında değiller!588

Dikkat edildiği gibi temsil kelimesi ile ilgili bölüm her iki Mealde de farklı işlenmiştir. Ayetin geri kalan kısmında iki eser arasında normal karşı-lanabilecek bazı benzerlikler söz konusudur. Şöyle ki işte örnek olarak ifade-sinin yazımı, hür/özgür kelimeifade-sinin parançalışmale verilmesi buna örnek gösterilebilir. Ayetin tamamı için ise iki Mealde de birbirlerinden farklı ke-limler, cümle kuruluşu ve üslup benimsenmiştir.

Ayrıca bu şekilde kısmi benzerlik olup, genelde farklı olan ayetlerden bazıları şunlardır: Haşr 59/21, Nahl 16/60, Cuma 62/5, Araf 7/176, Rum 30/58, Hac 22/73, Ankebut 29/41.

Ayrıca bazı ayetlerde ise ortak kelimelerin kullanıldığı, cümle kuruluşu ve perspektifin aynı olduğu görülmektedir. Bunlardan bazıları şunlardır:

Rad 13/35, Şura 42/11, Bakara 2/261, İbrahim 14/24-25-26.

2. İçerisinde Misal/Temsil Kelimesi Yer Almayan Temsil / Misal İçerikli Ayetlerin Karşılaştırılması

Bu başlık altında içerisinde Misal/Temsil kelimesi geçmediği halde Mi-sal/Temsil içerikli olan ayetler incelenmiştir. Edebiyatta bir hakikati, diğer bir hakikate, bir hayale veya meşhur bir mesele benzeterek örneğe ait bir şekilde ifade etmeye “temsil” adı verilir ki teşbih veya istiare, hakikat ve mecaz kısımlarına ayrılır. 589Kur’an-ı Kerim, baştan sona edebî sanatları içe-risinde barındıran, benzerinin insanlar tarafından bir araya getirilmesi mümkün olmayan bir kitaptır. İ’cazı, sadece muhtevasıyla değil, kullandığı dilsel özellikleriyle de kendini göstermektedir. Bu yönünün diğer dillere çevrilmesi öteden beri mümkün görünmemiş, sadece, yaklaşık anlamıyla çevrildiği için “Meal” adıyla anılmıştır. Meallerde bu edebi zenginliğe

588 İslâmoğlu, s. 512.

589 Elmalılı, Hak Dini Kur’an Dili, I/218.

nelde dikkat edilmeye çalışıldığı halde ara sıra dikkat edilemediği de ifade edilmiştir. İnceleme konusu Meallerin bu konudaki yaklaşımları incelenmiş, gerekli mukayeseler sınırlı ayetler çerçevesinde yapılmaya çalışılmıştır. Bu ayetlerden Bakara 2/18, inceleme konusuMeallerde şu şekilde yer almıştır:

Esed Meali: Onlar, sağır, dilsiz, kördürler ve (artık) geriye dönüşleri de yok-tur.590

İslâmoğlu Meali: Sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler: artık onlar (hakikate) dö-nemezler.591

Her iki Mealde farklı üslup kullanılmış, seçilen kelimleler de birbirile-rinden farklı tercih edilmiştir. Esed Meali’nde dipnotlarda herhangi bir açık-lamaya gidilmemiştir. İslâmoğlu Meali’nde ise insanın âdeta tüm duyuları-nın iptal olduğu hipnoz durumunun resmedildiği yorumu yapılmıştır.

Ayette yer alan “kör, sağır ve dilsiz” ifadeleri hakaret olmayıp temsilî olarak “hakikatten o kadar uzaklaşmışlar ki şaşkın ve sersem” olduklarını ima ile ifade etmek üzere kullanılmışlardır.592

Diğer bir ayet olan Hac 22/11’de “gönülden, içten gelerek değil de, bir kenardan, belli bir maksat için dindarlık eder veya dil ucu ile Müslüman olana benzetilen “uçurumun kenarındaymış gibi kulluk edenlere” değinil-miş,593 inceleme konusu Meallerde şu şekilde yer almıştır:

Esed Meali: Ve insanlardan kimi de vardır ki, Allah’a (imanla küfrün) sı-nır(ın)da kulluk eder; öyle ki, başına bir iyilik gelse, O’ndan hoşnut olur; ama başına sınayıcı bir güçlük gelse hemen bütünüyle yüz çevirir ve böylece dünyayı da, ahireti de kaybeder; zaten, hiçbir şeyle kıyaslanamayan kayıp da gerçekte budur!594

590 Esed, I/7.

591 İslâmoğlu, s. 10.

592 Elmalılı, Hak Dini Kur’an Dili, I/218.

593 Elmalılı, Hak Dini Kur’an Dili, V/476.

594 Esed, II/669.

İslâmoğlu Meali: Yine insanlardan kimileri de vardır ki, Allah’a (iman ve küf-rü birbirinden ayıran) sınırda kulluk eder; öyle ki, eğer kendisine bir iyilik dokunsa onunla tatmin olup sevinç duyar; fakat başına bir musibet gelse yüzüstü dönüverir;

dünyayı da ahireti de kaybeder: nitekim telafisi en zor kayıp da budur.595

İki Mealin cümle kuruluşu, kullandıkları kelimler, “َ ف ْرَح/harfin” tabiri-ne verdikleri çeviri, parançalışma içerisitabiri-ne iman ve küfür yerleştirip ekleme-leri ortaktır. Bu kadar benzerlikten dolayı, İslâmoğlu Meali’nde kaynak be-lirtilmeden Esed Meali’nden iktibas yapıldığı izlenimi söz konusudur.

Ayrıca temsil konusuna örnek olabilecek ayetlerden Fatır 35/13, Hucu-rat 49/12, Kaf 50/30 ve Sad 38/23’te ortak bakış açıları sergilenmiş, kaynak gösterilmeden iktibas yapıldığı izlenimi hâsıl olacak ölçüde benzerlikler söz konusudur.

Bununla beraber Lokman 31/27, Nisa 4/49, Zilzal 99/7-8, Fussilet 41/11, Tevbe 9/109, Araf 7/154, Hac 22/31 ve Yasin 36/51-52’de de birbirle-rinden farklı bakış açıları sergilenmiş olup farklı çeviriler tercih edilmiştir.

Burada karşılaştırma konusu yapılan ayetler seçilirken Diyanet İslam Ansiklopedisi Temsil maddesi,596 Elmalılı Tefsiri597 ile Seyyid Kutub’un Kur’an’da Edebi Tasvir598 isimli eserinden yararlanılmıştır.