• Sonuç bulunamadı

3. MATERYAL VE METOT

3.2. Metot

3.2.1. Meyvelerin derimi, yapılan uygulamalar ve depolanması

Kiviler optimal derim zamanında derilmişlerdir. Derim zamanlarının belirlenmesinde meyvelerin ortalama SÇKM miktarları baz alınmıştır (Crisosto ve Kader 1999). Bu amaçla Ekim ayı ortalarından itibaren belirli aralıklarla toplanan 10 kadar meyvenin %SÇKM miktarları dijital refraktometre ile ölçülmüş ve ortalama SÇKM miktarları %7.5-8.5’e ulaştığında meyveler derilmiştir. Meyveler 2007/2008 deneme periyodunda 8 Kasım’da ve 2008/2009 deneme periyodunda ise 29 Ekim’de derilmiştir.

Optimal derim zamanında usulüne uygun olarak derilen meyveler Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Derim Sonrası Fizyolojisi Laboratuarına taşınarak ve çeşide özgü irilikte (80-110 g) olan sağlam meyveler denemelerde kullanılmak üzere seçilmiştir. Her iki deneme yılında da boylamadan geçirilen ve ön soğutması yapılan meyveler 4 gruba ayrılmıştır.

Birinci deneme yılında (2007/2008 periyodu) birinci grup meyveler, normal atmosferde etileni alınmış hava ile yani etilen kontrolü (EK) yapılarak (NA+EK) muhafaza edilmişlerdir. Bu amaçla meyveler kasalara aktarıldıktan sonra gaz geçirmez hücreler (220 lt’lik) içerisine yerleştirilmiştir. Bu sistemin havası sürekli olarak etilen absorbsiyon sistemi (içinde ticari potasyum permanganat granülleri bulunan hava yıkama kuleleri) üzerinden geçirildikten sonra etileni uzaklaştırılmış hava tekrar içeri geri verilmiştir.

İkinci grup meyveler, benzer şekilde gaz geçirmez hücreler (220 lt’lik) içerisine yerleştirilerek, etilen kontrolü aynı şekilde sağlanmıştır (Şekil 3.2). Ancak bu gruptaki meyveler %2O2 ve %5CO2 gaz konsantrasyonları sağlanan kontrollü atmosfer (KA)

koşullarında muhafazaya alınmışlardır (Crisosto ve Kader 1999). Dolayısıyla bu gruptaki meyveler kontrollü atmosfer koşullarında etilen kontrolü yapılarak (KA+EK) muhafaza edilmiştir. Bu oranları sağlamak için KA hücrelerinin ağızları hava geçirmeyecek şekilde kapatıldıktan sonra öncelikle hücrelerdeki O2 gazının yıkanması

gerçekleştirilmiştir. Bu amaçla %99.9 saflıkta Azot gazı kullanılmıştır. Bu azot gazı Delair marka Azot jeneratörü ile elde edilmiştir. O2 konsantrasyonu istenilen düzeye

kadar düşürüldükten sonra hücreye yeterli miktarlarda saf (%100) CO2 gazı gönderilerek

istenilen CO2 ve O2 konsantrasyonu elde edilmiştir. Muhafaza periyodu süresince

kivilerin solunum yapmaları nedeniyle azalacak olan O2 konsantrasyonu hücreler zaman

zaman havalandırılarak ayarlanmıştır. Solunumla artan CO2 konsantrasyonunu istenilen

düzeye düşürebilmek için ise sistemin havası içinde %20’lik KOH çözeltisi bulunan gaz yıkama kulelerinden (scrubber) geçirilmiştir. Hücreler ile gaz yıkama ve gaz verme sistemleri, gaz ölçüm cihazları ve kontrol panosu arasında polietilen hortumlar ile bağlantı kurulmuştur. Gaz geçirmez hücreler içindeki %CO2 gaz konsantrasyonları

BÜHLER marka CO2 gaz analiz cihazı (IR Analysator typ-3000) ile ölçüm yapılarak ve

%O2 gaz konsantrasyonları ise SERVOMEX marka O2 gaz analiz cihazı (Oxygen

analyser 570 A Inj.) ile ölçülerek ayarlanmıştır. Etilen konsantrasyonları ise Gaz Kromatografisi ile ölçülerek tespit edilmiştir.

Şekil 3.2. Birinci yıl denemede kullanılan kontrollü atmosfer hücreleri

Üçüncü grup meyvelere soğukta muhafaza başlamadan önce 1 m3 hacimli gaz geçirmez hücreler (Şekil 3.3) içerisinde 20oC’de 16 saat boyunca 0.5 µl.l-1 (500 ppb) dozunda 1-metilsiklopropen (1-MCP) uygulaması yapılmıştır (Boquete vd 2004). Dozun

ayarlanmasında üretici firmanın talimatnamesi kullanılmıştır. Bu amaçla, 500 ppb’lik doz ve 1 m3 hacim için 800 mg 1-MCP tartılmıştır ve toz halindeki 1-MCP 13 ml suyla çözünerek gaz formuna dönüşmüştür. Uygulamanın ardından meyveler etilen kontrolü yapılmadan yine gaz geçirmez hücreler (220 lt’lik) içinde muhafazaya alınmıştır.

Dördüncü grup meyveler kontrol meyvesi olarak hiçbir uygulama yapılmadan muhafazaya alınmıştır. Bu meyveler kendi arasında kapalı devre hava sirkülasyonu olan gaz geçirmez hücrelerde (220 lt’lik) normal atmosfer koşullarında etileni alınmadan depolanmıştır.

Şekil 3.3. Her iki deneme yılında da 1-metilsiklopropen (1-MCP) uygulaması yapılan hücrenin genel görünümü

İkinci deneme yılında (2008/2009 periyodu) ise birinci grup meyveler, benzer şekilde normal atmosferde etilen kontrolü yapılarak (NA+EK) muhafaza edilmişlerdir.

Bu amaçla meyveler kasalara aktarıldıktan sonra gaz geçirmez hücreler (1 m3’lük) içerisine yerleştirilmiştir. Ancak bu sistemin havası sürekli olarak başka bir etilen absorbsiyon sistemi (katalitik etilen konvertör) üzerinden geçirilerek tamamen etileni alınarak içeri geri verilmiştir.

İkinci deneme yılında ikinci grup meyveler, benzer şekilde gaz geçirmez hücreler (1 m3’lük) içerisine yerleştirilerek (Şekil 3.4), etilen kontrolü etilen konvertör ile sağlanmış ve meyveler yine %2O2 ve %5CO2 gaz konsantrasyonları olan kontrollü

atmosfer (KA) koşullarında muhafazaya alınmışlardır (Crisosto ve Kader 1999). Dolayısıyla bu gruptaki meyveler kontrollü atmosfer koşullarında etilen kontrolü yapılarak (KA+EK) muhafaza edilmiştir. Ancak bu deneme yılında kullanılan KA sistemi tamamen bilgisayar kontrollü ve otomasyonlu bir sisteme dönüştürülmüştür. Gaz konsantrasyonlarını sağlamak için benzer biçimde, KA hücrelerinin ağızları hava geçirmeyecek şekilde kapatıldıktan sonra öncelikle hücrelerdeki O2 gazının yıkanması

gerçekleştirilmiştir. Bu amaçla %99.9 saflıkta Azot gazı kullanılmıştır. O2

konsantrasyonu istenilen düzeye kadar düşürüldükten sonra hücreye yeterli miktarlarda saf (%100) CO2 gazı gönderilerek istenilen CO2 ve O2 konsantrasyonu elde edilmiştir.

Muhafaza periyodu süresince kivilerin solunum yapmaları nedeniyle azalacak olan O2

konsantrasyonu, sistemden hücrelere saf O2 verilmesiyle ayarlanmıştır. Solunumla artan

CO2 konsantrasyonunu istenilen düzeye düşürebilmek için ise sistemin havası otomatik

olarak devreye giren içinde aktif kömür bulunan bir gaz yıkama kulesinden geçirilerek sağlanmıştır. Hücreler ile gaz yıkama ve gaz verme sistemleri, gaz ölçüm cihazları ve kontrol panosu arasında polietilen hortumlar ile bağlantı kurulmuştur. Gaz geçirmez hücreler içindeki %CO2 gaz konsantrasyonları ve %O2 gaz konsantrasyonları sisteme

bağlı gaz analiz cihazları ile belli aralıklarla otomatik olarak ölçülmüş ve ayarlanmıştır. Etilen konsantrasyonları ise hücrelerden alınan gaz örneklerinin Gaz Kromatografisi ile ölçülmesiyle tespit edilmiştir.

Şekil 3.4. İkinci yıl denemede kullanılan kontrollü atmosfer hücreleri

İkinci deneme yılında üçüncü grup meyvelere ilk denemeyle aynı şekilde 0.5 µl.l-1 (500 ppb) dozunda 1-metilsiklopropen (1-MCP) uygulaması yapılmıştır (Boquete vd 2004). Uygulamanın ardından meyveler etilen kontrolü yapılmadan yine gaz geçirmez hücreler (1 m3’lük) içinde muhafazaya alınmıştır (Şekil 3.3)

İkinci deneme yılında dördüncü grup meyveler, ilk denemeyle aynı şekilde kontrol meyvesi olarak hiçbir uygulama yapılmadan muhafazaya alınmıştır. Bu meyveler 1 m3’lük hücrede kendi içinde hava sirkülasyonu yapılarak normal atmosfer koşullarında etileni alınmadan depolanmıştır.

Denemenin 1. yılında tüm uygulamalar boyunca meyveler, ikisinde 9’ar adet ve birinde ise 18 adet gaz geçirmez varil bulunan 3 ayrı soğuk hava deposunda, 2. yılında ise dört farklı gaz geçirmez hücrede tek bir soğuk hava deposunda, 0C sıcaklık ve %95

Benzer Belgeler