• Sonuç bulunamadı

2 - MEVCUT VERİ SORUNLARI VE BELEDİYE VERGİ TAKİBİNİN CBS ORTAMINDA YAPILMASI

İdari ve Tapu Mahalle Sınırlarının Farklı olması

Mahalle sınırları ile Tapudaki mahalle sınırlarının aynı olmaması rayiç ve konuma bağlı vergi alınan emlak vergilerinin takibinde ciddi bir zorluğa neden olmaktadır. Bu sorun özellikle TEXT tabanlı olarak kurgulanmış mahalle ilişkisi de string bir adres key ine bağlanmış bir taşınmazın, elde doğru olduğuna inandığınız ada ve parsel şeklinde var olan bir tapu ve kadastro verisi ile kıyasladığınızda ortaya çıkmaktadır. Vergilendirme beyana göre yapılmaktadır. Beyanda ise vatandaşın ödeyeceği vergiye esas teşkil eden rayiç unsurlardan birisi arsa veya binanın tapudaki mahallesi değil belediyenin belirlediği idari mahalle sınırlarıdır. Tapudaki Ada ve Parsel bilgisi aynı numaranın birden fazla tekrar etmesi veya ada numarası olmadan sadece parsel numarası faktörü olan yerlerde SQL tablolarının kıyaslamasında mahalle faktörünü devreye sokulmasını gerektirmekte-dir.

Şekil 8 Verilerin karşılaştırılması sırasında problemlerden biri de Tapudaki mahalle sınırları ile idari mahalle sınırların aynı olmamasıdır.

Belediyenin elinde yıllara yaygın, bağlı kalmak zorunda olduğu emlak vergilerine ait veriler mevcuttur. Veri-leri reel e kıyaslayıp nerelerden nasıl vergi alınıyor veya alınmıyor u görmek istendiğinde, tapu verisinde aynı ada ve parsel numarası birden fazla tekrar ettiği bu nedenle iki farklı unsuru veri tabanında aynı numara ile

Mavi çizgiler ve etiketler tapu mahalle sınır ve adlarını kırmızı çizgiler ve sarı etiketler ise idari mahalle sınır ve adlarını göstermek-tedir

94

temsil edilmeyeceğinden ayrım yapmak için geriye mahalle kriteri kalmaktadır. SQL cümlelerini bu şekilde tasarlayarak parsellere referans tanımlaması yapılmaktadır . TAKBİS de aynı mahallede tekrar eden ada ve parsel numaraları olduğunda ise bu hususu raporlayıp tapu ve kadastro bilgilerinin düzeltilmesini beklemekten başka bir çareniz kalmamaktadır. Bir ada parsel numarasının aynı il içinde ikinci bir kez daha tekrarlamaması, ada numarası olmayan parsellere ada numarası verilmesine yönelik TAKBİS tarafında ayrıca bir çalışma yapılması gerekmektedir.

Burada esas sorun, emlak verisinde mahalle bilgisi alınan rayiç gereği belediye tarafından belirlenen idari mahalle sınırlarına göre her ne kadar ada parsel numarası girilse de beyan aslında arsanın veya binanın adresi-ne göre tahakkuk ettirildiğinden, tapudaki mahalle, idari mahalleyi ifade eden sınır ile aynı olsa idi sorun kal-mayacaktı. Emlak beyanındaki mahalle ada parsel eşittir Tapudaki güncel mahalle ada ve parsel bilgisine olacakken beyandaki mahalleyi hiç dikkate almadan (Çünkü bu bilgi emlak verilerinde genellikle yanlış) ada parseli esas alıp bunu coğrafyaya taşıyıp, coğrafyada var olan idari mahalle sınırını beyan veri tabanına atıl-maktadır.

Mahalle sınırları belediyeler tarafından çok zaruret olmadıkça değiştirilmemeli, ama değiştirilme zarureti orta-ya çıkınca da tapuda aynı değişiklik orta-yapılmalıdır.

Emlak Beyanına dair vergilendirmenin esasında, beyan verilen taşınmazın bulunduğu cadde ve sokakların esas alınması yerine, kadastro ada ve parsellerine göre veya konum koordinat bilgisine göre rayiç belirleme bir yöntem olarak belirlenebilir. Cadde- sokak, adres bilgisinin bu konudaki etkinliği ortadan kaldırılabilir. Klasik TEXT tabanlı yöntemlerle bu işi yapmak mümkün ve işlevsel değildir ancak CBS tabanlı ve TAKBİS ile en-tegreli bir emlak veri tabanı ile bu iş oldukça kolay ve adaletli olacaktır.

Beyana Bağlı Vergi Alınma Yönteminden Kaynaklı Mevcut Veri Sorunları

e-Belediye uygulamalarında belediyelerin elinde yıllara sari hukuken dikkate alınması gerekli olan mevcut verilerin olduğu gerçeği göz ardı edilmemelidir. ADNKS öncesinde numarataj yönetmeliğinin araziye uygula-nılması istenmiş ve bu durumda şehirlerde numarataj nerede ise %60-70 oranında değişime tabi olmuştur. Eski numaralar sistemde tutulmadığı için bir ilişkilendirme yapılamamaktadır. e-Belediye çalışmalarında bilinmeli-dir ki Belediye yasal olarak elinde var olan her türlü vergi kaydını esas almak zorundadır. Bu kayıtlar hiç yokmuş gibi bir sistemin kurgulanmaması gerekir. Beyana bağlı vergi alınma yöntemi(yanlış bir yöntemdir)ile bir kişinin malik bulunduğu mülklerin kişinin verdiği bilgilere göre doldurulduğu bir işlemdir. Kişi bu bilgileri verir iken çok eski tarihlerden kalma bir tapu ile Emlak beyanı verebilmektedir. Uygulamada belediye “beya-nını dolayısı ile paranı alamam” lüksüne ve yasal yetkisine sahip değildir. Bu durum başka sakıncalar da oluş-turmaktadır ancak en basitinden eski ada parsel numarası ile beyan vermekte, vasfını tarla olarak vermekte, hatta çoğu arsanın yeri ana bir caddeye bakmakta iken ara bir sokağa bakıyor gibi gösterilmektedir. Şekil9

Şekil:9 Kırmızı Çizgiler Tapu Mahallesi(Meram İlçesi,3 ve 5 Mahalle) ,Siyah noktalı çizgiler İdari Mahal-le(Meram İlçesi,Cedidiye ,Abdülaziz,Bahçelievler.),Kapalı alan Kırmızı renkler emlak beyanında idari olarak Cedidiye olduğu beyan edilen mülklerin SQL ile elde edilen gösterimi, Cedidiye mahalle sınırı içinde kalan mavi renkler hiç beyan vermeyen mülkiyetler,Cedidiye dışında genel olarak yeşil ve mavi(tapudaki 3 ve 5 mahalle) alan içindeki kırmızı alanlar yanlış adrese beyan veren beyan sahipleri(Cedidiye Mahallesi şeklinde adres verilmiş ancak başka mahallerde ve rayici farklı yerlerde oldukları ortaya çıkmaktadır)

Bu durum bir kaydın doğru veri ile karşılaştırması sırasında Aksaray ve Meram Belediyelerinde yapılan ça-lışmada görülmüştür bu parselin aslında bir imar uygulaması gördüğü parselin vasfının arsaya çevrildiği ada parsel numarasının değiştiği hata üzerinde lüks bir villa olabildiği verilen beyanın konumsal bilgisinin ana caddeye cephe olup rayiç bedeli verilen beyanın aslında iki katı olduğu gibi sonuçlarla karşılaşılmakta-dır.Şekil10

Şekil10 Beyan verilir iken arsa beyanı verilmiş bir parselin üzerinde bina olduğu hâlihazırdan görülmekte Konya Kent Bilgi Sisteminde binaların fotoğrafları çekildiğinden, güncellemenin de yapıldığı veri tabanına bakılarak arsanın üzerinde öncelikle arsanın üzerinde hâlihazır veya numaratajdan bir ev olduğu görülmekte arkasından bu evin nasıl bir yapı olduğuna bakılabilmektedir. Örnekte arsa beyanı verilen bir yerde bina

oldu-96

ğu görülmektedir. Beyan bina beyanı olarak alınmalıdır. Yapı 3.sınıf bir yapıdır. Buna göre beyan alınma-sı/verilmesi gereklidir. Kimi zaman uygulamada fotoğraflar vasıtası ile beyan verilen binanın sınıfının da yan-lış verildiği anlaşılmaktadır.

Meram Belediyesi ile yapılan çalışmada beyan verilen kaydın ada ve parsel numarası referans alınıp, bu ada ve parselleri güncelliğinden emin olunan ada ve parseller ile karşılaştırmaktadır. Ada ve parseller eşleşmemesi durumunda bir parselin his toriği TAKBİS te olmadığı için(TAKBİS te hem objesel anlamda hem de TEXT tabanında bir parselin fenni anlamda parselin ilk kadastrolanmasından son duruma kadar başına gelenler tu-tulmalıdır.) TAKBİS te uygulama başlamasına müteakip bu tarihçe tutulmaya başlanmıştır. Ancak eski kayıt-larda bu ilişki veri tabanında bulunmamaktadır. TAKBİS de Tapu Kadastro verilerinin zamansal verilerine yönelik herhangi bir tasarım yapılmamıştır (3) Hâlbuki TAKBIS projesinde kullanılan yazılımlar zamansal verilerin sistemde saklanılması ve analiz edilmesine olanak tanımaktadır. Zamansal Tapu Kadastro bilgilerinin TAKBIS ’te saklanılmaması ve tasarımın bu yönde yapılmamasından dolayı, Tapu Kadastro verilerinin za-mansal analizleri TAKBİS sistemiyle de karşılanamayacaktır.(4)

Yukarıdaki durum nedeni ile belediye imar uygulama kayıtlarına, kadastroda fen klasörlerine, kişilerin tecrü-beleri ile belediyeye bir şekilde beyan verilen ada parselin karşılığı TAKBİS ‘ teki karşılığı klasik çalışmalar ile bulunmakta bu sayede öncelikli eşleme yapılmakta verilen beyan coğrafyaya getirilmektedir. Daha sonra parselin beyan adresi topolojik “KEY” den alınmakta böylelikle parselin gerçek adresi ortaya çıkarılmakta akabinde bu parsel üzerinde bina var ise (TOPOLOJİK –SPATİAL KEY -ilişkisinden )çıkmakta bu durum da yukarıdakinin tersine coğrafyadan TEXT e taşınmaktadır. Bazı durumlarda eski tapu üzerinde eskiden var olan kerpiç bir eve emlak beyanı alındığını arsa olarak beyan verilen bir yerde aslında 5 katlı bir apartman olduğu ve apartmanın ruhsatsız ya da kat mülkiyetine geçmeyen bir yapı olduğu görülebilmektedir.

Bu kısımda objeye dayalı işlemlerin etkinliği anlatılmış olup e-belediyede ADNKS nin de coğrafya üzerinde temsil edilmesinin gerekliliği bir kez daha vurgulanmış olmaktadır.

Şekil 11

Belediye vergi veri tabanında parselin malikinin yazışma adresleri genellikle alınmamış veya güncel ve stan-dart adres bilgisini ihtiva etmemektedir. Bu nedenle vergi veri tabanında vatandaş adresleri dikkate alınma-maktadır. Bunun yerine eğer kazara! varsa kişinin T.C kimlik numarası, yoksa isimden baba adından doğum yılından bir şekilde kendine mahsus yöntemler kullanılarak ADNKS den T.C kimlik numarası elde edilmekte, akabinde ADNKS den tebligat adresi çıkartılmakta. Beyana davet mektupları gönderilerek, işlem Emlak Ser-vislerine havale edilmektedir. Konya Kent Bilgi Sistemi olarak ilçe belediyelerine;

1. Vergi beyanı verenlere ait kayıtlarının düzeltilmesi, borcu bulunanlara ve yanlış beyan verenlere hukuki tebliğin sağlanması.

2. Emlak Beyanında hiç bulunulmamış taşınmazların tespiti ve maliklerine beyana davet mektubu gönderilme-sinin sağlanması.

3. Veri Tabanının düzenlenmesi (adres unsurlarının güncellenmesi vb) düzeltilmesinin hemen akabinde Emlak Beyan vb. İşlemlerin bundan sonraki süreçte KBS Veri tabanı(içinde ADNKS TAKBİS vb hususların yer aldığı) ile bütünleşik olarak çalışması ve oluşan yeni durumların burada zamanla düzeltilerek işlemlerin ya-pılmasın noktasında yönlendirme yapılmıştır.

2 İlçe belediyesinde yukarıda sayılan yöntemlere göre çalışma yürütülmektedir.

Şekil 11 de belirtildiği üzere önce belediye vergi veri tabanı referans alınarak 1.aşama olarak belirlenen filtre-leme unsurları yapılarak mükellefler taranmakta, tarama sonucunda bir takım veriler doğrudan 3.Adıma hazır hale gelmekte(bu arada borcu olanlara tebliğ yapılarak tahsilât yapılmakta)Düzeltilmesi gereken bilgiler bazı yöntemlerle(araştırma,süzme filtreleme,geçmiş tecrübeler vb.) düzeltildikten sonra ,hiç düzeltilemeyen kayıt-lar başka bir veri tablosuna ayrılmakta bu veriler ilgili vatandaşkayıt-ların beyan vermesi sırasında sorukayıt-larak düzel-tilmektedir.Akabinde 2.Adıma düzeltildiğinden emin olunan belediye vergi veri tabanı Şekil 11 deki akış şeması tersine çalışmakta bu sefer CBS-ADNKS-TAKBİS referans alınarak hiç beyanda bulunmamış taşın-mazların maliklerine beyana davet mektupları gönderilerek kişi kayıt altına alınmaktadır. Meram Belediyesi ile yapılan ortak çalışmada henüz 10 mahallede %45 bağımsız bölümün bina beyanı vermemiş olduğu bu yöntemlerle bulunarak beyana davet mektupları kişilere gönderilmiştir.

Birçok proje/yazılım firması anahtar teslim fikri ile 3. adımı taahhüt olarak belediyelere vermektedir. Ancak 1.

ve 2. adımların gerçekte muhatabı belediyenin kendisi ve personelidir, kendi işleyişidir. Bu nedenle bu işlem-lerin tamamı tecrübeli bir belediye kadrosu ile yapılmalı (bu kısımların belediye dışından gelecek bir firma tarafından yapılması ilgililerin ilgili belediyenin işleyişi ile ilgili bilgisi olamayacağından mümkün değildir.

Sorunlar matematik ile veya iki SQL tablosunun karşılaştırılması mantığına göre çözümlenecek sorunlar de-ğildir. İnsan tecrübesi ve bilgisi ile bu işlemin yapılacağını, en iyi sistemi bu işin gerekliliğine inanmış mevcut idarelerce kurulacağını düşünülmektedir. Belediyeler bu işlemleri bir yazılıma, bir firmaya mahsus bir olay olarak görmemeli, mevcut kullana geldikleri yazılımların her derde deva olmayacağını, önemli olan yazılım veya firma değil, Uluslar Arası Standartlara göre oluşturulmuş veri tabanına hükmedebilen ve Obje tabanlı SQL işlemlerine hâkim olan personellerin istihdam edilerek işin çoğunluk kısmında hiçbir bağımlılık oluştur-madan bu işlemlerin yürütülebileceğinin bilinmesidir.

Bu işlemlerin adı hiçbir zaman Kent Bilgi Sistemi değildir. Kent Bilgi Sistemi yönetim anlayışının ve felse-fesinin değişimi demektir.

1. ve 2. Adımlar yapılmadan 3.adıma geçmek mümkün değildir. Bu nedenle

e-Belediye çalışmalarına başlamadan önce İçişleri Bakanlığı bir genelge yayınlamalı bu genelge, belediyelerin elinde bulunan eski verilerden kişi temelli olanlarda T.C kimlik numaralarının, mülkiyet temelli olanlarda son ada ve parsel numarasının, beyan verilen yere ait adresin(ADNKS den alınarak) düzettirilmesi veya yeni ka-yıtlarda bu duruma dikkat edilmesi ve buna yönelik bir iş-sistem kurallarının konulması konusunda olmalıdır.

98

Bu konuda ayrıca” işi sadece bu iş” olan personeller(uygulamada bu konuda pek de işe yaramadığı düşünü-len,”hadi sizde şunu yapın denilen kişilere” veya zaten rutin işleri oldukça fazla olan personellere verilmekte-dir. Bu işi yapabilecek kişiler belediyenin işlerine hâkim, bilgi işlem, harita, gelir servislerinden nitelikli, konuya hâkim ve bu işi gönül işi olarak gören insanlar olmalıdır. İdareciler tarafından da bu kişiler onurlandı-rılmalı, teşvik edilmelidir ) istihdam edilmesi gerekmektedir.

Kat İrtifası Ve Ruhsatsız Yapılar

Bir arsa üzerinde arsa vergisinin tebligatını yapma noktasında takip etmek malik in T.C numarası elde edebili-yorsa, sorun olmayacak şekilde çözülmektedir. Fakat bina beyanında üzerinde 10 daire olan bir binada ada parselden yola çıkarak 10 ayrı malikin daha önce beyan verip vermediği verdi ise nereye beyan verdiğinin araştırılmasını gerektirmektedir. Bazen de tapu veri tabanında 10 daire gözükmekte ama reel hayatta 14 daire olabilmektedir. Bu durumda bu 4 daire ye nasıl beyan alınacağı bilinmemektedir. Bu durumda bir Encümen Kararı alarak bu durumu tutanağa bağlayıp kaçak olan yerlerin adreslerine(coğrafya ilişkisinden elde ederek) (isme değil) beyana davet mektubu göndermek en iyi yoldur. Esas sorun ise beyan verilir iken arsa beyanı veren ama iskân almadığı için tapuda arsa olarak gözüken ya da kat irtifaklı olarak kalıp cins değişikliği ya-pılmadığı için tapuda bina gözükmeyen yerlerdir. Bu konuda kesinlikle yasal değişikliğe ihtiyaç vardır. Özel-likle çok katlı olan bina olan yerlerde arsa olarak beyan verilmesi, ciddi gelir kaybına yol açmaktadır. Bina beyanı arsa beyanına göre vergi matrahı(binde6-binde2)düşük olmasına rağmen bina beyanı verilecek bağım-sız bölüm sayısı arttıkça vergi kaybı oluşmaktadır. Aksaray da 2000-2004 yıllarında yapılan bir çalışmada, tapuda arsa gözüküp üzerinde aslında bina olan ve içerisinde 140 daire olan bir örnekte belediyenin yıllık sadece 100 milyon TL arsa beyanı aldığı ama aslında burada nerde ise 140x100 milyon TL kadar bina beyanı alınması gerektiği tecrübe edilmiştir.Şekil 12

Şekil 12: Emlak veri tabanında arsa beyanı verenlerin etkileşimli olarak görülmesi, akabinde CBS den bina ilişkisi kurularak arsa beyanı verip üzerinde bina olan parsellerin tespit edilmesi(Aksaray)

Tapu kütüklerinde kat irtifası kurulabilmesinin yeniden değerlendirmeye ihtiyacı bulunmaktadır. Bir bina vardır ya da yoktur. Bu durum tapuda gösterilir tapusunda bina var olan binanın vergisi alınır yok olanın ise arsa beyanı alınır ve diğer her tür işlemi de bu duruma göre yürütülür. Tapuda bina var ise elektrik su bağlanır yok ise bağlanmaz binanın var olması kat mülkiyeti ile olur yokluğu ise arsa tapusudur. Aksi durumda istis-marlar olmaktadır. Kat irtifası kaldırılır ise bundan tek zararlı mali durumu zayıf olan yap satıcılar olacaktır, çünkü vatandaştan para alıp aldıkları parayı inşaata vermekte; ortada buna devlet güvencesini de eklersek kat irtifası bina gerçekte yapılıncaya kadar hukuki bir güvence olarak sunulmaktadır. Uygulamada bina bitimi akabinde kat irtifasından sonra çoğu kez değişik faktörler nedeni ile kat mülkiyeti işlemi yapılmamaktadır.

Uygulamada bütün istismarların vergi kayıplarının en temel sıkıntısı kat irtifası kurulma sorunudur. Bunu tamamen ortadan kaldırmak yerine yasal değişiklik yaparak, irtifa işlemlerinin noterlere verilmesi bu anlamda da hukuksal bir güvencenin sağlanmasını sağlayacaktır. Ayrıca bu durum her önüne gelenin inşaat yaptığı, kontrolün sıkıntılı olduğu memleketimizde daha ehliyetli müteahhitliğe teşvik ederek kaliteli inşaatlaşmaya da vesile olacaktır. (Tabi inşaat kalitesi sadece bu hususa da bağlı değildir.)

Kat irtifasını kaldırıp, tüm binaların iskân belgesi almak zorunda olduğu bir yapıya geçilmez ise(iskân belgesi verilmezden önce sigorta borcu ilişiğinin kesilmesinin istenmesi yine vergi ilişiğinin kesilmesinin istenmesi, yanlıştır. Fenni olmayan her türlü sorun iskân belgesi vermeye engel teşkil etmemelidir. Bir taraftan vergi almak için yapılan bir müeyyide diğer tarafta daha büyük bir vergi kaybına yol açmaktadır) resmi kayıtlarda şu anda olduğu gibi bir zaafla karşı karşıya kalınmaktadır. Devletin aslı kaydı tapudur ve bu asli kayda göre Konya Kent Bilgi Sistemi çalışmalarına göre Konya da Tipi Yapı olan Taşınmaz sayısı 127599 iken tapu kayıtlarında toplam 459057 olan taşınmazdan(tapu) 58382 âdetinin üzerinde bir yapı olduğuna dair kayıt olduğudur. Bu husus devletimizin bir zaafıdır. Bunu teknik anlamı dışında en basitinden vergilendirmede, nedenli adaletsizlik oluşturduğu dikkatlere sunulmuştur.

Başka bir yöntem ise iskân akabinde cins değişikliği ve kat mülkiyetine geçilmesini beklemek (binanın tapu üzerinde gösterilmesi) yerine vergilendirme konusunda adaletin sağlanması için, belediyelere resen bir yetki vererek belediye encümenine tapu üzerinde bina olmayan veya tapuda, tarifi dışında bina olan yerlerde tutana-ğa bağlı olarak(şekilsiz), tapu kütüğünün beyanlar hanesine şerh düşürebilme yetkisi verilmesidir. Bu şerhe dayanarak kütükte beyanlar hanesine yazılan husus, tapu üzerinde “sınırı” şeklinde ifade edilen kısmına geçiri-lebilir. Bina varlığının encümen kararı ile tapu kütüğüne yazdırılabilmesi, belediyelere yasal bina beyanı ala-bilme yetkisi verecektir

SONUÇ

1. e-Belediyenin iki asli unsuru TAKBİS(Tapu ve Kadastro Bilgi Sistemi) ve ADNSK(Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi) olmalıdır.

2. ADNKS ve TAKBİS arasında gerekli bütünleşme sağlanması için ise ADNKS de bulunan Adres unsuru-nun coğrafyada temsili gerekmektedir.

3. Coğrafyada temsil edilen ADNKS, coğrafyada temsil edilen Kadastro, Halihazır vb unsurlar ile entegre edilerek daha güncellenebilir bir alt yapı sağlayacaktır.

4. Bu amaçla mevcut Ulusal Adres Veri Tabanı, CBS temelli bir ULUSAL COĞRAFİ BİLGİ VERİ TA-BANI olarak dönüşüme uğratılmalı ve bu veri tabanı ülke genelinde DPT Bilgi Toplumu Eylem Planı ile hedeflenen tüm unsurların merkezi bir veri tabanı olmalıdır.

100

5. CBS temelli bir veri tabanı ülke genelinde tüm kurumların web ara yüzleri vasıtası ile verileri güncellediği bir veri tabanı olmalı ve bu merkez verinin sorumlusu kendi iç kurumsallaşmasını tamamlamış bir kurum olmalıdır.

6. Bu sayede ülke genelinde örneklem yöntemler ile yanlış hedefler ortaya koyan(doğru bir sistemle bir gecede kişi başına gelirimiz epey miktar değiştiği için) istatistik anlayışımızın değişeceği ve bu aşamadan sonra reel planlama ve devletimiz yönetenlerine gerçek bilgilere dayanan, daha hesap sorabilir, daha iyi yönetebilir BİLGİ verilebilecektir.

7. CBS, kadastro, harita, konum, koordinat gibi unsurlar vurgulandığında sözel tabanlı meslek disiplininde bulunan kişiler, bundan Haritacılık, mühendislik mesleğini ön plana çıkarıldığı gibi bir zanna kapılmakta-dır. Ancak bilim taassupların değil gerçeklerin üzerine kurulu ise “aklın yolu birdir” deyiminin burada söylenmesi gerekmektedir, harita sadece Harita Mühendislerine ait bir olgu değildir. Bu tabana ihtiyaç duyulması doğal gereksinimlere bağlıdır. Harita ortamından ürkmenin veya CBS yi Harita Mühendisleri-nin mesleklerini ön plana çıkarmak için vurguladıkları bir husus olarak değerlendirmek ülkemize zarar vermektedir.

8. Coğrafi Bilgi Sistemi Avrupa Birliğince İnspire ilkeri - Infrastructure for Spatial Information in Europe(Avrupa CBS alt yapısı) gereği, ileride bir şekilde bu sistemlere geçiş yapmamız gerekeceğinden bir bütün halinde olmasa da etap etap uygulamalarla, planlı bir süreç ve hedef belirleme akabinde TAKBİS Tapu ve Kadastro işlemlerinin bittiği yerlerden başlayarak bir süreç başlatılabilir. Başlamak her zaman bitirmenin yarısıdır.CBS temelli bir veri tabanının uygulanamayacağını veya maliyet açısından kaldırılamayacağını düşünülebilir. TAKBİS başlamadan önceki durumla şu andaki durum arasında ciddi farklılıklar olduğu bir gerçektir. Türkiye’nin problemi mevcut kaynaklarını yeterince bilmemesi ve var olanları da uygun kullanmamasıdır. Ülke olarak petrolümüz olmayabilir(inşallah yakında bir yerlerde çı-kar) ancak mevcut kaynaklarımızı yeterince iyi kullanabilirsek, beyhude anketler ile veri toplayıp istatistik yapma, aynı verinin defalarca kez farklı kurumlarca toplaması, harcadığımız insan, zaman, maliyet faktör-lerini göz önüne aldığımızda, iradeli bir yönetim anlayışının desteği ile bunlara verdiğimiz maliyetin bir kısmını CBS temelli ulusal veri tabanı kapsamındaki yatırımlara harcar ve bu veri tabanının sorumluluğu-nu bir kuruma (TUİK-DPT-Uygun bir Bakanlık) sağlar, busorumluluğu-nu bir Devlet politikası haline getirir isek,

8. Coğrafi Bilgi Sistemi Avrupa Birliğince İnspire ilkeri - Infrastructure for Spatial Information in Europe(Avrupa CBS alt yapısı) gereği, ileride bir şekilde bu sistemlere geçiş yapmamız gerekeceğinden bir bütün halinde olmasa da etap etap uygulamalarla, planlı bir süreç ve hedef belirleme akabinde TAKBİS Tapu ve Kadastro işlemlerinin bittiği yerlerden başlayarak bir süreç başlatılabilir. Başlamak her zaman bitirmenin yarısıdır.CBS temelli bir veri tabanının uygulanamayacağını veya maliyet açısından kaldırılamayacağını düşünülebilir. TAKBİS başlamadan önceki durumla şu andaki durum arasında ciddi farklılıklar olduğu bir gerçektir. Türkiye’nin problemi mevcut kaynaklarını yeterince bilmemesi ve var olanları da uygun kullanmamasıdır. Ülke olarak petrolümüz olmayabilir(inşallah yakında bir yerlerde çı-kar) ancak mevcut kaynaklarımızı yeterince iyi kullanabilirsek, beyhude anketler ile veri toplayıp istatistik yapma, aynı verinin defalarca kez farklı kurumlarca toplaması, harcadığımız insan, zaman, maliyet faktör-lerini göz önüne aldığımızda, iradeli bir yönetim anlayışının desteği ile bunlara verdiğimiz maliyetin bir kısmını CBS temelli ulusal veri tabanı kapsamındaki yatırımlara harcar ve bu veri tabanının sorumluluğu-nu bir kuruma (TUİK-DPT-Uygun bir Bakanlık) sağlar, busorumluluğu-nu bir Devlet politikası haline getirir isek,

Benzer Belgeler