• Sonuç bulunamadı

[s. 4]

Bi-ismihî Subhânehû ve Te‘âlâ ve’l-hamdülillahi’l-aliyyi’l-a‘lâ vessalâtü alâ

nebiyyihi’l-Mustafa ve alâ âlihî ve evlâdihi’l-müctebâ Hâzihî kuyûdu müştemiletü alâ ahkâmi’ş-şikâyât fî zamân-ı sadr-ı sudûru’l-vüzerâ Hazret-i Mehemmed Paşa yesserallâhu limâ yürîd ve mâ yeşâ ve fî ibbâni reisü’l-küttâb el-fâdıl el-tahrîr Ebûbekir Efendi tâle bekâhu ve nâle mâ yetemennâhu el-vâkı‘ fî evâsıt-ı cumâdiye’l-ûlâ sene seb‘a aşera ve mie ve elf

Hüküm No: 1

Kırşehri Sancağı beyine ve Ezine-i Kazdağı’ndan munfasıl mevlânâ Ahmed zîde fazluhûya hüküm ki:

Bi’l-fi‘l Anadolu kādîaskerim olan Ebûbekir edâmallâhu fezâiluhû arzıhâl gönderüp Kırşehri sâkinlerinden iken bundan akdem vefât eden Arab Ömer Paşa’nın {}135 muhallefâtı tahrîr ve beyne’l-verese alâ-mâ-faradallâhu Te‘âlâ tevzî‘ ve taksîm idüp ve sen ki mîr-i mîrân-ı mûmâ-ileyhsin {} vech-i meşrûh üzere amel oluna deyu yazıldı.

Fî evâsıt-ı Ca sene 1117

Hüküm No: 2

{} keşhâne emîni olan Tanas nâm zimmî zimmetine cihet-i şer‘den hüccet-i şer‘iyye {} kuruş hakkı olup taleb eyledükde nice dürlü illet ve bahâne ile {} içün emir yazılmışdır.

Fi evâsıt-ı Ca sene 1117

Hüküm No: 3

{} ve tevâbi‘i karyelerinin defterde mukayyed {} itmekle kaldurup gönderüp {}. Fî evâsıt-ı Ca sene 1117

[s. 5]

Hüküm No: 4

135Bundan sonra bu işaret, defterin gördüğü zarardan dolayı metinde mevcut olmayan yazılara işaret etmek için kullanılacaktır.

Tımışvar vâlisine ve kādîsına hüküm ki:

Tımışvar Kal‘ası’nda vâkı‘ kırk sekiz cemâ‘atin çorbacısı olan Mehmed zîde

kadruhû gelüp kazâ-i mezbûra tâbi‘ Flordin palankası kurbında Müstahfizân-ı Enderûn

Ağası Bayram ve Fârisân Ağası Bekir ve Topciyan Ağası Abdurrahman bin yüz on senesinde palanga-i mezbûr neferâtın def‘ u ref‘leri içün müstahık oldukları bin yüz on bir senesi mevâcibleri mâlından vermek üzere her biri kefâletleriyle temessükleri mûcebince bundan beş yüz yirmi buçuk kuruş istikrâz ve neferât-ı mezbûreye tevzî‘ ve taksîm itmişler iken yevmî deftere meblağ-ı merkûmı edâ eylemeyüp ta‘allül etmekle temessükleri mûcebince şer‘le alıverilmek içün yazılmışdır.

Fî evâsıt-ı Ca sene 1117

Hüküm No: 5

Sivas vâlisine Sivas ve Sivas ili kādîlarına hüküm ki:

Zikr olunan kazâlarda sâkin zimmî reʻâyâ tâ’ifesi gelüp bunların bin yüz on senesine mahsûb olmak üzere üzerlerine edâsı lâzım gelen cizye-i şer‘iyyelerin taht-ı kazânızda sâkin cizyedârları (boşluk) ve (boşluk) yedlerine verilen berât-ı âlişânımda taʻyîn ve tasrîh olduğu üzere bi’t-tamâm edâda kusurları yoğiken cizyedârları kanâʻat itmeyüp ziyâde atlu ve adam ile karyelerin mesken edüp berât-ı âlişânımda taʻyîn olunandan ziyâde beher evrakında kendü içün beşer rubʻ ve yazıcı ve hidmetkâr harcı ve üzerlerine kulumu gönderüp havâle akçesi nâmıyla beşer kuruşların ve müft ü meccânen yem ve yemek ve koyun ve kuzu ve bal ve yağ ve sâ’ir zahîrelerin alup bunun emsâli hilâf-ı şer‘-i şerîf zulm u te‘addîlerinin nihâyeti ol[ma]duğın bildirüp şer‘le görülüp berât-ı âlişânda taʻyîn olunandan ziyâde bi-gayrı hakkın kendüsiyçün alduğı girü alıverilüp ta‘allül etdürmemek bâbında hükm ricâ itmeğin şer‘le görülmek içün yazılmışdır.

Fi evâsıt-ı Ca sene 1117

Hüküm No: 6

Haleb vâlisine ve monlasına hüküm ki:

Zuamâdan Mehmed kilâr-ı çukadâr-ı şehriyâri-i sâbık zîde kadruhû gelüp Haleb Sancağı’nda Sarmin Nâhiyesi’nde Bencedîd nâm karye ve gayrıdan otuz bir bin otuz iki akçe zeʻâmete berât-ı şerîfle mutasarrıf olup Bencedîd nâm karye nezdinde hâric-ez-defter ber- vech-i tahmîn bin akçe yazusu {} zeʻâmeti mülhakātından diğer Havâss-ı hümâyûnumdan nefs-i Sermin hâs zâbiti olanlar mûmâ-ileyhin zeʻameti aklâmından {}

hilâf-ı {} olunduğun bildirüp menʻ u defʻ olunmak bâbında hükm ricâ etmeğin defter {} ve mufassala mürâcaʻat olundukda Bencedîd nâm karye nezdinde hâric-ez-defter {} zîde kadruhûnun zeʻâmeti aklâmından olduğu mastûr u mukayyed bulunmağın {}. [s. 6]

Hüküm No: 7

Diyarbakır vâlisine ve Palu hâkimine ve (boşluk) ve kādîlarına hüküm ki: Hasan nâm kimesne gelüp bu Kigi Sancağı’nda vakıʻ Giransor nâm karyede kendü hâlinde sâkin iken bin yüz on senesinde Şirinanlu Aşîreti’nden Nebî Bölükbaşı nâm kimesne hevâsına tâbiʻ kırk elli nefer eşkiyâ ile gelüp koyun kömecin basup hilâf-ı şerʻ-i şerîf çobanın urup mecrûh dört yüz seksen koyunun gasb u gāret ve firâr üzere oldukların bildirüp şerʻle görilüp ihkāk-ı hak olunmak bâbında hükm-i hümâyûnum ricâ itmeğin mahallinde şerʻle görilüp icrâ-yı hak olunmak içün yazılmışdır.

Fî evâsıt-ı Ca sene [1]117

Hüküm No: 8

Erzurum ve Diyârbekir paşalarına ve Erzurum ve Amed monlalarına ve (boşluk) ve kādîlarına hüküm ki:

Kigi Kazâsı’na tâbiʻ Herzif nâm karye sâkinlerinden Minas nâm zimmî ve sâ’irleri gelüp bunlar bin yüz on senesinde gelin götürürler iken Kigi Kazâsı’na tâbiʻ Dergûh dimekle maʻruf kûhistanda tavattun üzere olan Disimli Aşîreti’nden Alihanvirdi oğulları ve Berîmoğulları hevâlarına tâbiʻ eşkiyâ ile yollarına gelüp emvâl ve erzâkın gāret ve fiʻl-i şeniʻ kasdıyla ellerinden gelini alup birkaç gün salıvirmeyüp mezbûrların bu makūle hilâf-ı şerʻ-i şerîf fesâd u şekāvet âdet-i müstemirreleri olduğun bildirüp mezkûrlar hâlâ taht-ı kazâ ve hükûmetinizde konup göçmeleriyle bulundukları mahalde ele getürilüp ahvâlleri şerʻle görilüp icrâ-yı hak olunmak bâbında hükm ricâ eyledikleri ecilden şerʻle görülüp icrâ-yı hak olunmak içün yazılmışdır.

Fî evasıt-ı Ca sene [1]117

Hüküm No: 9

Tımışvar vâlisine Tımışvar kādîsına hüküm ki:

Kanorta nâm Yahudi gelüp Tımışvar Kalʻası’nın fârisân-ı evvel ağası olan Kılıç Ali ve Serdengeçidi Ağası Mehmed bundan akdem bin yüz on senesinde mahrûsa-i Edirne’ye baʻzı mesâlihleri içün geldiklerinde bunun ticâretde şerîki olan İsak nâm Yahudiden hüccet-i şerʻiyye ile yirmi yedi bin üç yüz elli sekiz kuruş istikrâz idüp almadın karındaşı mezbûr İsak mürd olmağla meblağ-ı merkūmdan kendü dahı asâlaten

ve mürd-i mezbûrun eytâm-ı sıgārının vasîsi olmağla vesâyeten taleb eyledükde virmekde taʻallül eyleyüp meblağ-ı mezbûrun ekserin emel-i malı olmak ihtimâli nevbeten ahs u habs ve kefîle virilüp {} olduğun bildirüp meblağ-ı merkūme yedinde hüccet-i şerʻiyye mûcebince bi-eyyi hâlin şerʻle tahsîl itdirüp taʻallül ve muhâle[fet] {} sen ki vezîr-i müşârün-ileyhsin ve mevlânâ-yı mûmâ-ileyhsin hüccet-i şerʻiyyesi mûcebince tahsîl olunup {} eylemeleri içün yazılmışdır.

Fî evasıt-ı Ca sene 1117

Hüküm No: 10

Erzurum ve Diyârbekir paşalarına ve Erzurum ve Amed monlalarına ve Gemin? ve (boşluk) ve (boşluk) ve kādîlarına hüküm ki:

Hınıs Kazâsı’na tâbiʻ Hırdıve? nâm karye sâkinlerinden Helkûn? nâm zimmî gelüp yine Hınıs Kazâsı’na tâbiʻ Dergûn? dimekle maʻrûf kûhistan dağda tavattun iden Yalyanoğlu Battal ve Süleymân ve Hasan ve Mustafa ve Bîveoğlu Mehmed nâm şakīler bin yüz on senesinde {} eşkiyâ ile gelüp bunun evin basup ve karındaşı İgob? nâm {} gayrı yirmi dört re’s {} bildirüp {} şerʻle {} .

[s. 7]

Hüküm No: 11

Uluborlu ve (boşluk) kādîlarına ve Hamid sancağı mütesellime hüküm ki: Sen ki Uluborlu kādîsı mevlâna-yı mûmâ-ileyhsin mektûb gönderüp Uluborlu Kazâsı’nda Yörükkubbeci nâm karye ahâlîsi meclis-i şerʻa varup Uluborlu Kazâsı’nda vakıʻ Yaylak-ı celeb-i akormar ve Çayır-ı celeb-i ormar kadîmü’l-eyyâmdan berü davarları raʻy olunup otundan ve suyundan intifâʻ idegeldikleri kadîmî mahsûs yaylakları iken civârında Senirkend nâm karye ahâlîsi ve karyeleri zeʻâmetine mutasarrıf olan Selîm ve Muharrem Çavuş’un berâtları dâhilinde olan mârrü’z-zikr Senirkend karyesinin hâsılı tahtında resm-i kanâre iki koyuna bir akçe alunur deyu mukayyed olmağla minvâl-i meşrûh üzere defterde mutasarrıf ve hâlâ karye-i mezbûrda (…) vâr iken yaylağımız temessükümüzde vâkıʻ Fenârekaya taʻbîr olunan mahal bizim yaylağımız deyü taʻarruz itmeleriyle bundan akdem sâbık Anadolu Vâlisi Nuʻmân Paşa huzurunda mürâfaʻa olunduk deyu taʻcizden hâlî olmadıkların der-i devlet-medârıma iʻlâm ve ahvâlleri şerʻle görülmek içün emr-i şerîf ısdâr idüp mahall-i nizâʻın üzerine varılıp şerʻle görüldükde yaylak-ı mezbûr Yürekkkubbeci nâm karyenin ahâlîsi abâ-an-ceddin çıkup otundan ve suyundan intifâʻ idegeldikleri müstakil yaylakları olduğu sâbit u zâhir olmağla Senirkend ahâlîsinin yedlerinde olan senedleri sarf ve zabt içün bin yüz

on altı senesinde yedlerine virilen hüccet ve Defterhâne-i âmireye kayd ve karye-i Senirkend ahâlîsi yaylak-ı mezbûra müdâhaleden menʻ birle emr-i şerîfim verilmişken Senirkend ahâlîsi kāniʻ olmayup hevâlarına tâbiʻ kādîdan hüccet ittirdiler deyu bizim hüccetimizde [muharer] mahdûd eliniz[de] olan Celeb-i çayır-ı ormar’da vakıʻ Mahalle-i Fenârekaya taʻbîr olunan [mahal] SenMahalle-irkend ahâlîsMahalle-inMahalle-in yaylağıdır deyü Defterhâne-Mahalle-i amireye kayd ittürdükleri hüccet refʻ olmuşdur deyü emr-i şerîf ısdâr idüp ilâ-hâza’l-ân çıkıp intifâʻ idegeldikleri müstakil yaylaklarına taʻarruz ve ehl-i örfe iki bin kuruşdan mütecaviz akçelerin aldırmağla karyelerinin perâkende vü perişân olmalarına bâʻis olup yaylak-ı mezbûr bu âna gelince Senirkend ahâlîsi baʻdehû gelmeyüp daʻvâları şirret-i mahz olduğun bî-garaz müslimînin alâ-tarîki’ş-şehâde ihbârlarıyla arz eyledükleri ecilden Defterhâne-i amirede mahfûz olan rûznâmçe-i hümâyûn ve defter-i icmâl ve mufassala mürâcaʻat ulundukda Uluborlu nâhiyesine tâbiʻ on üç bin yedi yüz on dört akçe yazar karye-i Yörükkubbeci tîmâr karyelerinden ve nâhiye-i mezbûra tâbiʻ on bir bin yüz akçe yazar karye-i Senirkend ve hâsıl ile mahsûb resm-i kanâre hâric-ez-defter iki koyuna bir akçe alınagelmiş ol dahı tîmâr karyelerinden olmak üzere tahrîr ve Yaylak-ı celeb-i akormar ve Çayırormar ve yaylaklar otlağından Uluborlu subaşıları tasarruf itdürdüp mukātaʻa ve haymâne-i Uluborlu ve gayrı ile bir görilüp yedi bin akçe bir icmâl olmak üzere ol dahı tahrîr lâkin Kubbeci nâm karye ahâlîsine verilen hüccet ve defterden ihrâc ve Senirkend nâm karye ahâlîsine verilen hüccet hıfz olunduğun bi’l-fiʻl defter emîni olan Mehmed dâme mecduhû arz idüp zikr olunan husûs vech-i şerʻî üzere görüldükde husemâ hâzır olmağla {} tarafeyn mevcûd olmamağla istimâʻa mesâğ yok lâkin husemâları hâzır oldukları sûrette bin yüz on beş senesinde husûs-ı mezbûre {} Senirkend nâm karye ahâlîleri yedlerine virilüp anlar dahı bir tarîk-ile Defterhâne’ye kayd itdürdüklerin ihticâc {} altı senesi cumâdiyelûlâsında müvellâ olan Uluborlu kādîsı Ali ve müfettişi Süleymân Kubbeci nâm karye {} imza idüp Defterhâne’ye kayd baʻde’l-kayd-ı terkīn olunan hüccetin mazmûnıyla {} Abdullah iʻlâm itmeğin mevlânâ-yı müşârün-ileyhin iʻlâmı mûcebince amel {} .

Hüküm No: 12

{}Taraklıborlu {} kazâ-i mezbûr ahâlîsi olmayup {} fukarânın üzerlerine {} olmağın fîmâ baʻd kendi hâlinde olup hilâf-ı şerʻ {} .

[s. 8]

Hüküm No: 13

Hâssa silahşörlerinden Osmân zîde mecduhû gelüp Girid Ceziresi sâkinlerinden Hüseyin nâm kimesne zimmetinde deyn temessükü mûcebince cihet-i karz-ı şerʻden alacak hakkı olup taleb eyledikde virmekde taʻallül ve muhalefet eyledüğin ve mezbûr hâliyâ Rodoscuk’da olduğun bildirüp Âstâne-i saʻâdetime ihzâr ve ihkāk-ı hak olunmak bâbında emr-i şerîfim ricâ eyledüği ecilden vech-i meşrûh üzere ihzâr olunmak içün yazılmışdır.

Fi evâsıt-ı Ca sene 1117

Hüküm No: 14

Ankara Sancağı alaybeyine hüküm ki:

Ali nâm sipâhî arzıhâl ider Ankara Sancağı’nda Ayas Nâhiyesi’nde Kargın nâm karye ve gayrıdan beş bin akçe bir kılıç tîmâra tahvîl hükmü ile mutasarrıf ve Bağdad seferinde Nehr-Ziyâb’da mevcûd olmağla hidmeti mukābelesinde yine livâ-i mezbûrda ve nâhiyesinde İlbari? nâm karye ve gayrıda beş bin akçe kılıç tîmârdan iki bin akçesi kendüye tevcîh olunup berât itdürdüp üzerinde iken Kargın nâm karye ve gayrıda beş bin akçe bir kılıçı sâbıka livâ-i mezbûr alaybeyisi Süleymân hilâf-ı inhâ bir tarîk-ile üzerine berât itdirdüp küllî gadr itmekle mağdûr olmakla istidʻâ-yı inayet itmeğin sen ki alaybeyi-i merkūmesin mahallinde zuʻamâ ve erbâb-ı tîmârdan su’al ve sıhhati üzere iʻlâm eylemen içün yazılmışdır.

Fi evâsıt-ı Ca sene [1]117

Hüküm No: 15

Battalı mahfûzdur. Fî kîse S sene [1]118

Bosna paşasına ve Bosna Sancağı alaybeyi ve livâ-i mezbûrda vâkıʻ zuʻamâ ve erbâb-ı [tîmâr] zîde kadruhuma hüküm ki:

Hasan gelüp Bosna Sancağı’nda Saray Nâhiyesi’nde nefs-i Toluk? ve gayrıdan otuz bir bin dokuz yüz akçe zeʻamete bundan akdem Bosna Alaybeyi Ömer’in fevtinde Ahmed’e virilüp ol dahı şehiden fevt oldukda karındaşı İbrâhîm’e badehû oğlı Mustafa’ya andan sonra Fazlullah’a ve diğer Ömer’e ve badehû hem yine Mustafa’ya tevcîh olunup berât itdürüp mutasarrıfken bin yüz dört senesinde merkūm Mustafa hüsn-i rızâsıyla Cafer’e kasr-ı yed eyleyüp ol dahı berât itdirüp alaybeyinin bayrağı altında sancağı askeriyle vâkıʻ olan mühimmât ve sâ’ire mevcûd iken bin yüz doksan dört senesinde Nemçe Seferi’nde fevt olan Ömer’in akrabasından Durmuş Hersek Sancağı’nda vâkıʻ olan {} zeʻmeti âhara kasr-ı yed eyleyüp zeʻamet-i mezbûr

sonra fevt olup mezkûr Hasan ammîsi oğlı olmağla zeʻâmet-i mezbûr kendüye tevcîh olunup {} kılınıp alaybeyinin bayrağı altında sancağı askeriyle vâkıʻ olan sefer ve sâ’ir hidemât {} merkūm Durmuş zeʻâmet-i mezbûru üzerinden alup gadr itmekle mezbûr {} vezîrim el-Hâc İbrâhîm Paşa edâmallâh u Teʻâlâ iclâlehû arz ve livâ-i Bosna’nın zuʻamâ {} vezîr-i müşârün-ileyh ve mûmâ-ileyhimsiz mezbûrlar birbirlerin gıyabında arz {} ve mahzar olduğu maʻlûm olmayup iştibah olunmağla cümle zuʻamâ ve erbâb {} nizâʻ olunmayup katʻ-ı nizâʻ olunmak üzere hak kimin ise sıhhati üzere {} .

Fî evâsıt-ı Ca sene 1117

Hüküm No: 16

Haleb vâlisine ve monlasına hüküm ki:

{} nâm kimesne gelüp medîne-i Haleb’de Kesine Mahallesi’nde {} karşısındavâkıʻ mutasarrıf ve mâlik olduğu {} nâmıyla hilâf-ı şerʻ-i şerîf {} olunmak bâbında hükm ricâ {} .

[s. 9]

Hüküm No: 17

Şâm Beylerbeyi Mehmed Paşa’ya ve Şâm-ı şerîf monlasına hüküm ki:

Hâlâ Dîvân-ı hümâyûnumda çavuşbaşı olup Şâm-ı şerîfde müteveffa Sâlih Paşa Evkāfı’nın mütevellîsi olan Yûsuf dâme mecduhû gelüp müteveffâ-yı mûmâ-ileyh kazâ-i mezbûrda vâkıʻ sâdât-ı mısrıyyûn evkāfından olan arsa-kazâ-i hâlkazâ-iyeden mukaddemâ bkazâ-ir mikdârın istîcâr ve üzerine beher sene taraf-ı vakfa (boşluk) akçe icâre-i mü’eccele virmek üzere baʻzı akār binâ edüp icâre-i mü’eccelesi kendü vakfının mütevellîleri yediyle beher sene sâdât-ı mısrıyyûn evkāfı tarafına virilmek üzere vakfiyyesinde taʻyîn itmişken sâdât-ı mısrıyyûn evkāfı mütevellîsi olan el-Hâc Mehmed nâm kimesne müteveffâ-yı mûmâ-ileyhin vakfiyyesine mugāyir izdiyâd icâre ve avâyid talebiyle bunı rencîde itmekle vâkıf-ı mûmâ-ileyhimin vakfiyyesinde beher sene sâdât-ı mısrıyyûn evkāfına ne mikdâr akçe icare verilmek tasrîh olunmuş ise ol mikdâr akçe vakf içün ahz olundukdan sonra ziyâde icâre ve avâyid talebiyle mütevellî vekîli olan rencîde vü remîde eylememek üzere vakf-ı mezbûr nazırı olup bi’l-fiʻl Dârü’s-saʻâdetim ağası olan Süleymân Ağa dâme uluvvuhû tarafından mühürlü mektûb virilmekle mûcebince hükm-i hümâyûnum rhükm-icâ hükm-itmeğhükm-in vech-hükm-i meşrûh üzere amel olunmak hükm-içün yazılmışdır.

Fî evâsıt-ı Ca sene 1117

Kazâ-i mezbûra tâbiʻ Soma nâm karye sâkinlerinden İvaz Çavuş gelüp bunun üzerine şerʻan nesne sâbit u zâhir olmuş değil iken karye-i mezbûrede sâkin serdengeçdi ağalarından Şerîf ve Osmân ve İsmâʻîloğlı Mehmed ve Muslı ve Tarhala Kasabası sâkinlerinden el-Hâc Mehmed ve Şeyhoğlı (boşluk) nâm kimesneler bin yüz on senesinde bunu ahz ve bi-gayrı hakkın iki yüz doksan kuruşun aldıklarından mâʻadâ mezbûr Şerîf iki dişin şikest ve bağları kürumu ihrâk-ı bi’n-nâr idüp ziyâde teʻaddî vü fesâd eylediklerin bildirüp şerʻle görilüp bi-gayrı hakkın aldıkları akçesi girü alıvirilüp icrâ-yı hak olunmak bâbında hükm-i hümâyûnum ricâ eyledüği ecilden sen ki mîr-i mîrân-ı mûmâ-ileyhsin mahallinde şerʻle görülüp icrâ-yı hak olunmak içün yazılmışdır. Fî evâsıt-ı Ca sene 1117

Hüküm No: 19

Kesriye ve (boşluk) kādîlarına hüküm ki:

Sâbıkā süvari mukābelecisi Hüseyin Sekri zîde mecduhû gelüp berât-ı şerîfimle mutasarrıf olduğu zeʻameti karyelerinden kazâ-i mezbûra tâbiʻ Selîm nâm karyenin hudûdu mümtâz ve muʻayyen iken mürûr u eyyâm ile bozulup sınıru belürsüz olmağla civârı {} re’s kara sığır {} karyelerimiz toprağındandır deyu baʻzı yerlerine müdâhale idüp taʻaddî eylediklerin bildirüp ol diyâr {} olmağla bu makūle {} mahall-i nizâʻın üzerine varılup keşf ü tahrîr ve vazʻ-ı alâ’im olunup {} zikr olunan vech-i meşrûh üzere şerʻle görilmek emrim olmuşdur deyu yazılmışdır {} .

Hüküm No: 20

{} defteri {} bildirüp {} mahsûlü alıvir {} mahfûz {} çayır-ı Sağdırına der {} Ulyâ ve Süflâ nâm karye reʻâyâ der-tasarruf-ı ahâlî {} Hüseyin’in zeʻâmeti mülhakātından olduğı {} dahl u taʻarruz olunmamak içün yazılmışdır {} .

[s. 10]

Hüküm 21

Edirne bostâncıbaşısına Gümülcine ve Sultânyiri nâ’iblerine hüküm ki:

Gümülcine Kasabası muzâfâtından Cenil? Nâhiyesi’ne tâbiʻ Ada nâm karye ahâlîsi gelüp Gümülcine’de Sultânyiri Kazâsı’nda Eşmebayırı? ve Moralıbayırı? nâm mahaller cibâli kayalı olmağla kadîmü’l-eyyâmdan berü bunlar odun ve kerestesin katʻ ve intikāl idüp bir vechle dahl îcâb etmez iken kurbında vâkıʻ Soralı? ve Çalçeker? nâm karyeler ahâlîlerinden Hacı Süleymân ve Abdullah ve Zülfikar Hâce ve sâ’irleri bî-vech mümânaʻat itmeleriyle bundan akdem mahallinde mürâfaʻa-i şerʻ-i şerîf olunduklarında

menʻ birle ve bunlara hükm birle virilen hüccet-i şerʻiyye mûcebince emr-i şerîf dahı virilmişken âna mugāyir birbirleriyle yekdil ve yekcihet ve ber vech-i meşrûh üzere mümânaʻat ve bin yüz on senesinde bir nefer ademlerin taʻarruz kasd idüp taʻaddî itmeleriyle tekrar ahvâllerin iʻlâm eylediklerinden sen ki bostâncı başı mûmâ-ileyhsin mübâşeretinle şerʻle görülmek üzere virilen emr-i şerîfim mûcebince varup mürâfaʻa olmak istediklerinde itâʻat-i emr-i şerîf etmeyip icrâ-yı hak olmaduğun bildirüp hüccet-i şerʻiyyeleri mûcebince şerʻle görülüp ihkāk-ı hak olunup ve mezbûr zikr olunan Maya Dağlar’dan kadîmî üzere odun ve kereste katʻ itmelerine mümânaʻat itdürülmemek bâbında hükm ricâ eyledüği ecilden maʻrifetinle mahalline şerʻle taʻaddîleri menʻ olunmak içün yazılmışdır.

Fî evâsıt-ı Ca sene 1117

Hüküm No: 22

Şâm monlasına hüküm ki:

Eyâlet-i Şâm’ın Çavuşân Kethudâsı Hacı Mustafa zîde kadruhû gelüp Şâm Sancağı’nda Vadi-yi Berede nâhiyesinde Emre? nâm karye ve gayrıdan yirmi üç bin iki yüz on akçe zeʻamet ile eyâlet-i mezbûrenin çavuşlar kethudâlığına sefer vâkıʻ oldukça iki nefer cebelü akçesi teslîm-i hazine itmek şartıyla ber vech-i tekâʻüd berât-ı şerîfimle mutasarrıf olmağla seferler vâkıʻ oldukça berâtı mûcebince iki nefer cebelü akçesi taraf-ı mîriden cemʻine me’mûr olanlara virüp dahl olunmak îcab etmez iken Şâm vâlileri tarafından cebelü bedeliyyesi akçesi talebiyle rencîde olunduğın bildirüp ol bâbda hükm ricâ itmeğin Defterhâne’de mahfûz olan rûznamçe-i hümâyûnuma mürâcaʻat olundukda zeʻâmet-i mezbûr ile eyâlet-i Şâm’ın çavuşlar kethudâlığı sefer vâkıʻ oldukça iki nefer cebelü akçesin teslîm-i hazîne itmek şartıyla ber-vech-i tekâʻüd {} mastûr u mukayyed bulunmağın berâtı mucebinc amel olunup berâtına mugāyir rencîde {} içün {} .

Fî evâsıt-ı Ca sene [1]117

Hüküm No: 23

{} gelüp berât-ı şerîfimle mutasarrıf olduğu zeʻameti aklâmından kazâ-i mezbûrda {} ahâlîlerinin mezrûʻâtların telef itmeleriyle ashâbına ve mûmâ-ileyhimin zeʻameti mahsulüne {} şerʻle görülmek içün yazılmışdır.

Fî evâsıt-ı Ca sene 1117

Hüküm No: 24

Kazâ-i mezbûra tâbiʻ Hasköy sâkinlerinden kiremidci tâ’ifesinden Marzo ve (boşluk) ve (boşluk) nâm zimmîler gelüp Simavon? nâm zimmînin Ayas nâm kimesneye olan bin beş yüz kuruş deynine bunlar {} meblağ-ı merkûmun bin dört yüz

Benzer Belgeler