• Sonuç bulunamadı

MÝNAREDEN OKUNAN ÞÝÝR

Belgede Hadis ve Hadiselerin Diliyle HAC (sayfa 124-137)

Meþhur Osmanlý þairi Nabi, bir kervanla hac yolculuðuna çýkmýþtý. Kervanda üst rütbeli bir yet-kili de bulunmaktaydý. Medine'ye yaklaþtýklarýnda Nabi, Yeþil Kubbe'yi görünce sevinç gözyaþlarýný tutamadý. Bir ara gözü, ayaklarýný uzatarak oturan yetkiliye iliþmiþti. Adamýn, geldiði kutsal mekânýn heyecanýný duymadýðý her hâlinden belliydi.

Tahsil-Bu sýrada sabah namazý vaktiydi. Müezzin ezandan sonra minareden inmeden bir kaside oku-maya baþladý:

“Aman hata etme! Edepli davran Habîbullah þehri bu girdiðin yer Allah'týr buraya sevgiyle bakan Bu yer Mustafa'nýn, hayata deðer

Gökteki yeni ay açýlmýþ gönül Selâm kapýsýndan O'nu gözlüyor Cevza kandil olmuþ bekliyor ödül O da kaynaðýndan ýþýk özlüyor

Allah sevgilisi, yattýðý yerin Üstün deðerini erbabý bilir Üstünde iken arþ yedi göklerin Ravza'ya saygýyla, þevkle eðilir

Yokluk karanlýðý sýyrýlýp gitti Yerine bu toprak ýþýðý geldi Kör idi varlýklar çileler bitti O þifa sürmesi gözleri sildi Bu dergâha Nabi, edep þartýyla Gir de nasibini almaya bak sen

Kutsal varlýklarýn tavaf þavtýyla Ravza öpüþünde kalmaya bak sen 65 (Tercümesi)

Bu, Nabi'nin þiirinin aynýsýydý. Çok heyecanla-nan Nabi, koþarak minarenin kapýsýna varýp müez-zini beklemeye baþladý. Müezzin aþaðýya inince, he-men sordu:

– Allah aþkýna söyler misiniz, siz bu þiiri nere-den aldýnýz? Osmanlýca biliyor musunuz?

– Niçin sordunuz?

– Çünkü ben, bunun aynýsýný yazmýþ ve kimse-ye de göstermemiþtim.

– Nabi siz misiniz?

– Evet.

– Gece rüyamda Peygamber Efendimizi gör-düm. Bana "Dostumuz Nabi geliyor. Onu, bizim için yazdýðý þu þiiri minareden okuyarak karþýla."

buyurdu. Uyandýðýmda þiir ezberimde idi.

Nabi, "Demek Ýki Cihan Güneþi benim ismimi andý ha…" diyerek, gözyaþlarýný tutamadý. Efendi-mizin aþkýyla yanýp tutuþan þairin yaþadýðý bu olay-la, saygýsýz yetkili de dersini almýþtý. 66

KAYNAKLAR

6. Mâlik, Hac, 66; Ebu Dâvud, 1988; Tirmizî, 939;

Ýbni Mâce, 2993.

7. Buhârî, Umre, 4.

8. Bezzâr, 1082; Ýbni Hibbân, 1884.

9. Müslim, Hac, 412.

10. M. Asým Köksal, Ýslâm Tarihi, c. VII.

11. Mecma' c. III, s. 211.

12. Ahmed, c. I, s. 215; Buhârî, Bedi'u'l-Halk 7;

Müslim, Ýman, 268-269.

13. Müslim, Hac, 15/43; M. Asým Köksal, Ýslâm Tarihi, c. VIII.

14. Buhârî, Hac, 21.

15. Tirmizî, Hac, 14.

16. Tirmizî, Hac, 14.

17. Tirmizî, Hac, 83.

18. Rudanî, Büyük Hadis Külliyatý, Cem'ul-fevaid, c. 2, s. 126.

19. Buhârî, Hac, 104, c. II, 181; Müslim, Hac, 174; Nesâî, 50/1, c. V, 151-152; Tayalisi, nr. 1668;

Ahmed c. III, 320; Dârimi, c. II, 44; Ýbni Mâce, Hac, 3074.

20. Buhârî, Hac, 55; Ahmed, Hac, c. I, 297-298, 229, 233, 311, 369, 372; Müslim, Hac, 237;

Ebu Davud, 1885; Taberânî, 10625-10628;

Mâlik, Hac, 107; Ahmed, c. III, 388; Dârimi, c.

II, 42; Müslim, Hac, 235; Tirmizî, 857; Nesâî, Menâsýk 154, c. V, 230.

21. Ebu Davud, Menâsýk, 25.

22. Þafiî, Ümm, c. II, 97; Ahmed, 1, 219, 251, 329, 346, 359, 366; Dârimî, c. II, 40; Buhârî, Hac c. I, II, 40; Müslim, Hac, 407.

23. Ebu Davud, Menâsýk, 88.

24. Ferîdüddîn Attâr, Tezkiretü'l-Evliya, Ýstanbul, 2002.

25. Evliyalar Ansiklopedisi, Komisyon, Ýstanbul, 1987.

26. Ferîdüddîn Attâr, a.g.e., Ýstanbul, 2002.

27. Kâmil Miras, Tecrid-i Sarih Tercemesi, c. IX, s.

30. Ýbni Mâce, Hac, 2957.

31. Ýbni Mâce, 3062.

32. Ferîdüddîn Attâr, a.g.e., Ýstanbul, 2002.

33. Nesâî, Menâsýk, 134 c. V, S. 221; Ahmed, c. II, s. 89-95.

34. Tirmizî, Hac, 111.

35. Nesâî, Menâsýk, 148.

36. Ýbni Mâce, Hac, 3061.

37. Ýsmail Hakký Bursevî, Rûhu'l-Beyan, trc. Ko-misyon, c. IX. s. 93.

38. Evliyalar Ansiklopedisi, Komisyon, Ýstanbul, 1987.

39. Buhârî, Enbiya, 8.

40. Müslim, Hac, 15/43; M. Asým Köksal, Ýslâm Tarihi, c. VIII.

41. Müslim, Hac, 147-148, 347; Ebu Davud, Hac, 1905; Tirmizî, Hac, 862, 856, 2967

42. Nesâî, Hac, 175.

43. M. Asým Köksal, Ýslâm Tarihi, c. VIII.

44. Mecmau'l Evsat, c. III, s. 257.

45. Ebu'l-Leys Semerkandî, Tenbîhu'l-Gâfilîn, c. I, Ankara, 1997.

46. Ahmed, c. I, s. 297, Taberânî, Mecmau'l- Kebir, 10628.

47. Ahmed, Hac, c. III, s. 320; Dârimî, c. II, s. 44, Müslim, Hac, 147-148, Ebu Davud, 1905, 3035, Tirmizî, 862, 856, 903, 2967, M. Asým Köksal, Ýslâm Tarihi, c. VII.

48. Ahmed, Hac, c. III, s. 320; Dârimi c. II, 44;

Müslim, Hac, 147-148; Ebu Davud, 1905, 3035;

Tirmizî, 862, 856, 903, 2967; M. Asým Köksal, Ýslâm Tarihi, c. VIII.

49. Buhârî, Hac, 140-142; Nesâî, Menâsýk, 230.

50. Ahmed, c. I; Taberânî, M. El- Kebîr, 10628; M.

Asým Köksal, Peygamberler Tarihi.

51. Tirmizî, 1493; Ýbni Mâce, 3126. Rudani, Bü-yük Hadis Külliyatý; Cem'ul-fevaid, c. 2, s. 75.

52. Vâkýdî, c. II, s. 164.

53. Buhârî, Hac, 104; Müslim, Hac, 174; Ebu Da-vud, Hac, 1805.

54. Muvattâ, Hac, 178; Müslim, Hac, 348, 349.

55. Mâlik, Hac, 242; Tayâlisî, 285; Þafiî, Ümm, c.

II, s. 182; Ahmed, c. II, s. 159, 160, 192; Dârimi, c. II, s. 64, Buhârî, Ýlm, 23, Hac, 131, c. II, s. 190;

Müslim, Hac, 329-333; Ebu Davud, 2014; Tirmizî,

59. Buhârî, Hac, 33, c. II, s. 150-151; Müslim, Hac, 120,123; Buhârî, Umre, 7, 11, 201; Mâlik, Hac, 36.

60. Buhârî, Cihâd, 158.

61. Evliyalar Ansiklopedisi, Komisyon, Ýstanbul, 1987.

62. Ahmed, c. I, s. 169, 181, 185; Müslim, Hac, 459-460.

63. Veysel Akkaya, Evliyaullahtan Hac Hikâyeleri, Ýstanbul, 2005.

64. Rudani, Büyük Hadis Külliyatý, Cem'ul-fevaid, c. 2, s. 184.

65. Hayreddin Karaman, Dert Söyletir (Þiirler), 20, Ýstanbul, 2002.

66. Veysel Akkaya, Haccýn Sýrlarý, Yunus Vehbi Efendi, Ýstanbul, 2003.

SÖZLÜK

amel: Dinin emirleri doðrultusunda hareket et-me, ibadet.

Arafat: Mekke'nin 25 kilometre güneydoðu-sunda ova görünümünde düz bir alanýn adý. Ara-fat'ýn doðusu ve kuzeyi daðlarla çevrilidir ve orta-sýnda Cebel-i Rahme (Rahmet Daðý) vardýr.

arefe günü: Bayramdan bir gün öncesi veya bayrama yakýn günler.

ateþperest: Ateþe tapan, Mecusî.

berat: Kurtulma, baðýþlanma, af.

beyt: Ev, hane.

Beytullah: Allah'ýn evi, Kâbe.

cemre: Haccedenlerin Kurban Bayramý günle-ri Mina'da þeytan diye isimlendigünle-rilen yerlere attýkla-rý küçük taþlar. Bu taþlaattýkla-rýn atýldýðý yere de mecazî olarak cemre denir.

cihat: 1. Müslümanlarýn dinîne, vatanýna ve namusuna saldýran düþmaný defetmek için yapýlan

fiske: Parmaklardan birini baþparmaða tuttur-duktan sonra birden býrakarak vurulan darbe.

Hacerü'l-Esved: Kâbe'nin doðu köþesinde bu-lunan kýrmýzýmsý siyah ve parlak bir taþ. Bu taþ, Kâbe inþa edilirken Hazreti Ýbrahim ve Ýsmail tara-fýndan Ebu Kubeys Daðý’ndan getirilmiþ ve Kâbe'nin doðu köþesine tavafa baþlangýç iþareti ola-rak konulmuþtur.

helâk: Yok olma, mahvolma, harap olma.

humma hastalýðý: Ateþli hastalýk, sýtma.

icabet: Davete gitme, uyma, kabul etme.

iftihar: Övünme.

ihram: Müslümanlarýn hac sýrasýnda hacceder-ken büründükleri dikiþsiz beyaz örtü.

kafile: Beraber yolculuk edenler topluluðu, ker-van.

kefaret: Arýnma, yanlýþlýkla veya mecburiyet sonucu iþlenen günahýn baðýþlatýlmasý için verilen sadaka veya tutulan oruç.

köle: Hür olmayan, baþka birinin baðlýsý olan.

Kuba Mescidi: Peygamberimizin Mekke'den Medine'ye hicretleri sýrasýnda, Medine'ye 5 kilometre mesafede bulunan Kuba'da inþa ettiði mescit. Ýslâm âleminde cemaatle namaz kýlýnmak için yapýlan ilk mescit budur. Hazreti Peygamber saðlýðýnda,

cumar-tesi günleri Kuba Mescidi’ni ziyaret eder ve burada namaz kýlardý. Kuba Mescidi’ni ziyaret etmek ve bu-rada iki veya dört rekât namaz kýlmak makbuldür.

kurban: Ýbadet amacýyla belli þartlarý taþýyan hayvaný usulüne uyun olarak kesmek ve bu amaçla kesilen hayvan.

mahzun: Hüzünlü, kederli, üzgün.

Makam-ý Ýbrahim: Ýbrahim'in Makamý demek-tir. Hazreti Ýbrahim'in Kâbe'yi inþa ederken iskele olarak kullandýðý taþýn bulunduðu yerdir. Kâbe'nin doðu tarafýnda, zemzem kuyusu ile Kâbe'nin kapýsý arasýndadýr. Buradaki taþta Hazreti Ýbrahim'in ayak izi vardýr.

mertebe: Derece, basamak, makam, mevki, deðer.

Mescid-i Haram: Mekke'de ortasýnda Kâbe'nin bulunduðu cami. Buraya Harem-i Þerif de denir.

Yeryüzünde yapýlan ilk mescittir.

mest: Yumuþak deriden, hafif ayakkabý. Abdest alýndýktan sonra giyilen bu ayakkabýnýn üzerine, abdest bozulduðu andan itibaren 24 saat süre ile

ram günleri þeytan taþlama görevi burada yapýlýr.

Hac ile ilgili kurbanlar burada kesilir.

Münker-Nekir: Kabirde soru soran iki melek.

müþrik: Þirk koþan, Allah'ý inkâr eden, kâfir.

Müzdelife: Mekke'de, Mina ile Arafat arasýnda bulunan, Âdem Aleyhisselâmla Hazreti Havva'nýn yeryüzünde ilk buluþtuklarý yer. Hac sýrasýnda Ara-fat'tan dönüþte Müzdelife'de bir müddet durmak vaciptir.

Safa ve Merve: Kâbe'nin doðusunda bulunan iki tepenin isimleri. Hac görevlerinden olan sa'y, bu iki tepe arasýnda yapýlýr.

sa'y: Sa'y kelimesi; koþmak, hýzlý yürümek anla-mýna gelir. Hac ve umrede Kâbe'nin doðu tarafýndaki Safa ve Merve tepeleri arasýndaki gidiþ-geliþe denir. Bu gidiþ-geliþ, Safa tepesinden baþlayarak Merve tepesine dört gidiþ ve Merve'den Safa'ya üç dönüþ þeklindedir.

senâ: Överek anma, övme, methetme.

þefaat: Ricacý olma, ahirette Peygamber Efen-dimizin ve diðer Ýslâm büyüklerinin bazý müminle-rin affý için Allah’a ricacý olmalarý.

þöhret: Bir konuda adý halk arasýnda yayýlma, herkesçe tanýnýp bilinme, ün.

takva: Allah korkusuyla günahtan kaçýnma. Al-lah'ýn emir ve yasaklarýna uymakta titizlik gösterme.

tavaf: Hacerü'l-Esved'in hizasýndan baþlayarak Kâbe'yi sola almak suretiyle, yedi defa Kâbe etra-fýnda dönmek.

tecelli: Belirme, ortaya çýkma, görünme.

Hakk'a yönelen kalpte Allah'ýn nurunun belirmesi.

tekbir: "Allah her þeyden daha büyüktür." an-lamýnda "Allahü ekber." diyerek Allah'ý anmak.

telbiye: "Lebbeyk, Allahümme lebbeyk. Leb-beyk lâ þerîke leke lebLeb-beyk. Ýnnel hamde ve’n nime-te leke vel mülk lâ þerîke lek." sözlerini söylemek.

temettu haccý: Ayný yýlýn hac aylarýnda önce umre yapýp ihramdan çýktýktan sonra yeniden ihra-ma girilerek yapýlan hac.

tesbih: Allah'ý eksik sýfatlarýndan tenzih etme.

teþrik: Zilhicce ayýnýn 9. ve 13. günlerinde farz namazlardan sonra "Allahü ekber, Allahü ekber lâ ilâhe illâllahu vallahu ekber. Allahü ekber velillahil hamd." sözlerini söylemek.

umre: Belirli bir vakte baðlý olmaksýzýn usulü-ne göre ihrama girdikten sonra, tavaf ederek

Cebrail Aleyhisselâm aracýlýðýyla veya doðrudan ilâhî bilgileri aktarmasý.

vakfe: Vakfe, durmak demektir. Arafat Vakfesi, hac yapma niyetiyle ihrama girmiþ olan kimsenin Zilhicce ayýnýn 9. günü öðleden sonra ihramlý ola-rak Arafat sýnýrlarý içinde bulunmasýdýr. Süresi için-de Arafat'ta bulunamayanlar, o sene hacca yetiþe-memiþ sayýlýrlar.

vekil: 1. Baþkasýnýn yerine ve adýna hareket eden veya konuþan. 2. Asýl görevlinin yerine çalýþan, bir görevi geçici olarak idare eden.

zemzem: Kâbe'nin doðusunda, Yüce Allah'ýn Hacer ile oðlu Ýsmail'e verdiði suyun adý.

Belgede Hadis ve Hadiselerin Diliyle HAC (sayfa 124-137)

Benzer Belgeler