• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM 1: KONULU TEFSĐR BAĞLAMINDA SÛRE TEFSĐRĐ

1.4. Konulu Tefsirin Klasik Literatürdeki Referansları

1.4.5. Münasebet Đlmi

Konulu tefsirin klasik tefsir geleneğindeki referanslarından birisi de münasebet ilmidir. Müfessirlerin bir kısmı tefsirlerinde bir kısmı da yazdıkları müstakil eserlerinde ayet ve sûreler arasındaki münasebeti bahis konusu ederek bilgi vermişlerdir. Münasebet ilmini ilk ortaya koyan ve bu ilme dikkatleri çeken Ebû Bekr Muhammed b. En-Nisaburî (ö. 930)’dir.86

Kur’an-ı Kerim ayetleri çeşitli zamanlarda ve muhtelif sebeplere binaen nazil olmalarına rağmen aralarında çok sağlam bir irtibat vardır. Öyle ki bir ayetin içinde geçen kelimeyi bile yerinden oynatmak asla mümkün olmamaktadır. Belâğat ve ahenk bakımından Kur’an’ın böyle bir insicam ve tenasübe sahip olması, onun ebedî bir mucize olduğunun da delilidir.87

83

Cerrahoğlu, Tefsir Usûlü, s, 184.

84

Zerkeşî, Burhan, I,102; Suyûtî, Itkan, I,185.

85

Demirci, Muhsin, Tefsir Usûlü ve Tarihi, s, 180.

86

Zerkeşî, Burhan, I,36; Suyûtî, Itkan, II,108.

87

21

1.4.5.1. Münasebet Đlminin Tanımı ve Mahiyeti

Münasebet, lügatte yakınlık ve benzerlik demektir. Yakın akraba demek olan nesîb kelimesi de buradan gelir. Örneğin iki kardeş ve amca çocukları birbirinin nesîbidir.88 Terim olarak ise; “Birbirini takip eden kelime ve cümleler veya ardı ardına anlatılan hâdiseler arasındaki irtibat ve ilişki demektir.”89 Bu yüzdendir ki Zerkeşî münasebeti; arz edildiği zaman akıl tarafından makul karşılanan bir iş olarak tanımlamıştır.90

Ayetler ve sûreler arasındaki ilgi ve münasebetten (uygunluk ve tutarlılıktan) bahseden önemli bir ilimdir. Aralarında anlam irtibatı sağlayan umumî-hususî, aklî-hissî, hayalî ve buna benzer çeşitli alakalar yanında, sebep-müsebbep, illet-malûl, benzer-zıt vs. gibi zihnî bağların bulunmasıdır.91

Zerkeşî, bu ilmin şerefli bir ilim olduğunu onunla akılların değerinin ölçüldüğünü, bu ilmin faydasının ise, cümleleri bir anlamda zincir halkaları gibi dizmek ve aralarındaki bağı kuvvetlendirmek, böylece meydana gelen sözün, unsurları ve kısımları arasında uygunluk bulunan bir bina gibi sağlam olmasını sağlamaktır. Şeklinde ifade etmiştir.92 Kur’an’ın konularına göre tertip edilmiş bir kitap olmadığı göz önüne alınırsa, onun kendi bütünlüğü içinde anlaşılması akla ve muhakemeye önemli ölçüde ihtiyaç gösteriyor demektir. Aklın bu konudaki fonksiyonu, Kur’an parçaları arasında esasen mevcut olan irtibatları tespit etmek ve bu parçalardaki açıklayıcı unsurları bulup çıkarmaktır. Đrtibatlar, bazen açık iken, çoğu zaman fevkalade yoğun bir zihnî konsantrasyon gerektirecek ölçüde kapalı olabilmektedir.93 Bikâî bu ilmin değer ve önemini belirtirken; nahiv ilminde beyanın yeri ne ise, tefsir ilminde de tenasübün ifade ettiği mananın aynı olduğu görüşünü belirtir. “Münasebatü’l-Kur’an ilmi, Kur’an-ı Kerim’in ayet ve sûrelerinin tertibindeki hikmeti anlatan bir ilimdir. Bu ilim, manaların duruma uygunluğunu tahkik eden belâğatın gayesidir. Zira kelamın güzelliklerinin anlaşılması sûrenin maksudunun bilinmesine bağlıdır. Belâğattan istenen de budur. Bu da Kur’an-ı Kerim’in bütün

88

Zerkeşî, Burhan, I,35.

89

Demirci, Muhsin, Tefsir Usûlü ve Tarihi, s, 198.

90

Zerkeşî, Burhan, I,35.

91

Mollaibrahimoğlu, Süleyman, Celâlüddin es-Suyutî ve Merasidü’l-Metalî fi Tenasübi’l-Mekatî

ve’l-Metalî Đsimli Eseri, Dernek Pazarı Kültür ve Dayanışma Vakfı Yayınları, Đstanbul, 1994, s, 15. 92

Zerkeşî, Burhan, I/35; Cerrahoğlu, Đsmail, Tefsir Usûlü, s, 204.

93

22

cümlelerinin maksadının bilinmesini ifade eder. Đşte bu sebeple bu ilim çok büyük bir değer taşımaktadır”94

1.4.5.2. Kur’an’da Münasebet Çeşitleri

Kur’an’ın gerek her sûre bir bütün olarak ve gerekse rastgele incelenecek cüzler arasında tam bir ahenk ölçülülüğüne sahip oluşu ona eşsiz bir makam kazandırmıştır.95

Kur’an sûrelerindeki eşsiz âhenk isimli eserinde, Faruk Tuncer, münasebeti beş çeşit

olarak ele almış bunları örneklerle açıklamıştır. Biz bunların detayına girmeden burada sadece isim olarak zikredeceğiz.

a. Ayet içi münasebet

b. Sûreler arası münasebet.

c. Peşpeşe gelen sûreler arası münasebet.

d. Sûrenin başı ile bir önceki sûrenin sonu arasındaki münasebet.

e. Sûrenin başı ile sonu arasındaki münasebet.96

Başka bir sıralamaya göre ise münasebet şekilleri: 1. Ayetin kendi içindeki münasebeti. 2. Ayetler arasındaki münasebet. 3. Sûreler arasındaki münasebet.97 Şeklinde tasnif edilebilir.

Suyûtî’nin naklettiğine göre bazı müteahhirûn uleması şöyle demiştir: “Kur’an’da ayetler arasındaki münasebeti gösteren umumî esaslar şunlardır. Sûrenin hangi gaye ile ilgili indiğini bilmek bu gayeye götüren sebepleri araştırmak. Bu sebeplerin

94

Bikâî, Burhaneddin Ebi’l Hasen Đbrahim b. Ömer, Nazmü’d-Dürer fî Tenasübi’l-Âyati

ve’s-Suver, Mektebetü Đbn Teymiyye, Kahire 1982, I,6. 95

Salih, Subhi, Mebahis fiUlûmi’l-Kur’an, s, 268.

96

Tuncer, Faruk, Kur’an Sûrelerindeki Eşsiz Ahenk, s, 34–36.

97

Yılmaz, Gülhan, Kalem, “Hakkâ ve Meâric Sûreleri Arasındaki Konu Bütünlüğü”,

23

birbirine yakınlık ve uzaklık durumunu incelemek, ayetlerin birbirini takibinde dinleyenin merakını dikkate almak, belâğatın gerektirdiği hususlara önem vermek.”98 Ayetler ve sûreler arasındaki münasebet, Kur’an metninin parçaları birbiriyle bağlantılı yapısal bir birlik oluşturduğu temeline dayanır. Müfessirin görevi, hem ayetleri hem de sûreleri birbirine bağlayan ilişki ve münasebetleri açığa çıkarmaktır. Şurası açık ki bu ilişkilerin ortaya çıkarılması müfessirin gücüne ve metnin derinliklerine nüfûz etmedeki keskin zekâsına dayanır. Şüphesiz bu ilişkiler kimi zaman âmm, kimi zaman hâss, kimi zaman da aklî, zihnî yahut hissî veya varsayıma dayalı olur.99

98

Suyûtî, Itkan, III,370

99

Ebû Zeyd, Nasr Hâmid, Đlâhî Hitabın Tabiat, Çev. M. Emin Maşalı, Kitâbiyât, Ankara. 2001, s, 198.

24