DEĞERLENDİRİLMESİ
2.2.3. Mülk Satışları
Şer‘iyye Sicillerinde yer alan mülk satışları, Osmanlı tebaasının ekonomik ve sosyal durumu hakkında önemli bilgiler içermektedir. Mülk ifadesinin karşılığı “bir şeye sahip olmak, tasarrufta
95
(VŞS), Defter No 8 (1132), ss. 21a/1, 21a/2, 22a/2.
96
(VŞS), Defter No 8 (1132), ss. 21b/3.
97
(VŞS), Defter No 8 (1132), ss. 10a/5.
98
(VŞS), Defter No. 8 (1132), ss. 15b/8, 48a/1, 48a/2.
12% 3% 3% 9% 12% 3% 3% 3% 15% 37% Alıkoyma Darp Gasp Haneye Tecavüz Hırsızlık Kaçırma Teşebbüsü Mülke Zarar Verme Öldürme
Sürgün Yaralama
bulunmak” şeklindedir.99
Mülk satışlarında bolca geçen “bey‘” sözcüğü ise satış sözleşmesi olarak geçmektedir.100
Sicilde toplamda mülk satışlarıyla alakalı 26 adet kayıt101 bulunmakta olup, defterde nicelik bakımından miras ve borç-alacak kayıtlarından sonra gelmektedir. Mülklerin çeşitlilik barındırdığını söyleyebilmekteyiz. (Bkz. Grafik 2) Bazen satıştaki mülkün bahçeli bir ev veya dükkan bazen de arsa olduğunu görmekteyiz.
Satış prosedürüne baktığımızda genel itibariyle bir standart oluşturulmuştur. Şöyleki, hemen hemen bütün satış kayıtlarında aynı işleyiş ve düzenin varlığını görmekteyiz. Kayıtlarda da geçtiği üzere alım-satım işlemleri meclis-i şer‘ karşısında gerçekleşmiştir. Mülkün yer aldığı konum belirtilmiş ve sonrasında dört bir tarafında olan mülklerin kimlere ait olduğu ifade edilmiştir. Mülk satışının genelinde “icap” ve “kabul” ifadeleri yer almaktadır. Mülkün satışı akabinde mülk satın alan kişinin tasarrufuna bırakılmaktadır. Sicilde kişinin tasarrufuna bırakılması hususunda,
“menzil-i mahdûd-ı mezkûr mülk-i müşterası ve hakk-ı sarfıdır keyfemâ yeşâ ve yehtâr mutassarıfı olsun” ifadesi yer almakla birlikte bazı kayıtlarda da “hakk ve alacağım kalmamıştır” ibaresi yer
almaktadır. Mülk satıldıktan sonra kişilerin talebi üzerine satış kayıt altına alınmaktadır. Kişilerin talebini “mâ-vâki‘ bi’t taleb ketb olundu” cümlesinden anlamaktayız. Mülk satışlarında ev tarifi yapılırken ayrıntılara önem verilmiştir. Bahçeli olup olmadığına veyahut içerisindeki ağaçların meyveli olup olmadığına, avlusuna, mahzenine, kilerine, müştemilatına kadar en ince detayına kadar yer verilmiş olup, ayrıca evlerin oda ve kat sayıları da belirtilmiştir. Aşağıda verilen örnek kayıt yukarıda anlatılmak istenileni izah etmektedir.
Medîne-i Vidin sâkinlerinden Mustafa Beşe ibn-i Ali Beşe meclis-i şer‘-i hâtır-ı lâzımü’t- tevkîrde işbu bâ‘isü’s-sicil El-Hâc Ali bin Abdullah mahzarında ikrâr ve takrîr-i kelâm idüb bey‘ ‘âtîyü’z-zikre gelince silk-i mülkümde münselik olub Debbâğ Pervane Mahallesinde vâki‘ bir tarafdan Kara Mustafa Beşe ve bir tarafdan Monla Yakub dükkânı ve bir tarafı Kürd oğlu kahvehânesi ve bir tarafı El-Hâc Osman Ağa’nın vakf dükkânları ve ba‘zân Değirmenci Mustafa Beşe menzili ve ba‘zân Hamide Hâtûn menzili ve bir tarafı tarîk-i âm ile mahdûd bir sobalı oda ve matbah ve kilâr ve iki kıt‘a yazlık sofa ve bağçe ve havluyu müştemil ve bağçede olan eşcâr-ı müsmire ve gayr-i müsmire mülki menzilimi cümleti’t-tevâbi‘ ve’l-levâhık iki yüz on guruşa tarafından icâb ve kabûlü hâvî bey‘ bât-ı kat‘i ile bey‘ ve teslîm ol dâhi iştirâ ve kabz ve teslîm kıldıktan sonra semeni olan meblağ-ı mezkûr iki yüz on guruşu bi’t-tamâm ahz eyledim min-ba‘ad menzili mahdûd mezbûr cümleti’t-tevâbi‘ ve’l-levâhık müşterâ-i mûmâ-ileyh Hâcı Ali’nin silk-i mülk-ü müşterâ ve hakk-ı sarfıdır benim dürlü hakk ve alâkam kalmamışdır keyfemâ yeşâ ve hasebi yehtâr mutasarrıfı olsun dedikde mukırr-ı mezbûr Mustafa Beşe’nin ikrârını el-mukarrer el-mezbûr vechen bâ-tasdîke ve tahkîk edicek mâ-hüve’l-vâki‘ bi’t-taleb ketb olundu. Cerâ zâlike ve hurrire fî selh-i Ramazânü’l-Mübârek sene isneyn ve selâsin ve mi’e ve elf.
99
M. Macit Kenanoğlu, ‘‘Mülk’’, DİA, 31, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, İstanbul, 2006, s. 540.
100
Ali Bardakoğlu, ‘‘Bey‘’’, DİA, 6, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, İstanbul, 1992, s. 13. TH.W.Tuynboll, ‘‘Bey‘’’, İA, 2, MEB Yayınları, İstanbul, 1949, s. 581.
101
(VŞS), Defter No. 8 (1132), ss. 3b/1, 3b/2, 4a/2, 4a/3, 4a/4, 6a/3, 8b/1, 8b/3, 13b/3, 19a/4, 20a/1, 20a/2, 20a/3, 20a/4, 20b/1, 20b/2, 24b/1, 24b/2, 25b/1, 26b/3, 26b/4, 27a/2, 27b/5, 31a/1, 32a/1, 32a/3.
Mülk satışları sadece Müslümanların kendi arasında değil Müslümanlar ile Gayr-i Müslimlerin arasında da olduğunu ifade etmekten kaçınmamak gerekmektedir. Cinsiyet bağlamında baktığımızda ise kadınların da mülk alışverişinde bulunduğu karşımıza çıkmaktadır. Satış şekline göz atıldığında ise genel olarak “bey‘ ve bey‘ bât-ı kat‘i” ifadeleri geçmektedir.102
Mülk satışları, kişilerin dini kimliği, mülklerin konumu, satış şekli, mülkün çeşidi ve ücreti başlıklar halinde belirtilmiştir. (Bkz. Tablo 2)
Grafik 2: Mülk Satışlarının Çeşitliliği
Tablo 2: Mülk Satışlarının Dini Gruba, Şekline, Mevkiine, Türüne ve Ücretine Göre Dağılımı Kayıt
No
Kişilerin Dini
Kimliği Satış Şekli Mahalli Türü Ücreti
3b/1 MM Bey‘ bât-ı
sahîh Mezid Beg Mahallesi Ev 80 Guruş
3b/2 MM Bey‘ Hâcı Ferruh
Mahallesi Dükkan Yeri 13 Guruş
4a/2 GMM Bey‘ Tekye Mahallesi Ev 550 Guruş
4a/3 MM Bey‘ Alaca Tekye
Mahallesi Arsa 11 Guruş
4a/4 MM Bey‘ bât-ı
kat‘i
Debbâğ-hâne
Câmi‘ kulbinde Ev 152 Guruş
6a/3 GMM Bey‘ bât-ı
kat‘i Vidin Dükkan 300 Guruş
8b/1 MM Bey‘ bât-ı
kat‘i
Debbâğ Pervane
Mahallesi Bahçeli Ev 210 Guruş
8b/3 GMM Bey‘ bât-ı
kat‘i Vidin Dükkan 124 Guruş
102
Şer‘iyye Sicillerinde Mülk satışları ve şekilleri hakkında ayrıntılı bilgi için bkz. Halil Cin-Ahmet Akgündüz, Türk-İslâm Hukuk Tarihi, 2, İstanbul, 1990. Miraç Tosun, Şeriye Sicillerine Göre Trabzon’da Mülk Satışları (1148-1735/1153-1741), Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Trabzon, 2005.
Tablo 2: (Devamı) Kayıt
No
Kişilerin Dini
Kimliği Satış Şekli Mahalli Türü Ücreti
13b/3 MM Bey‘ bât-ı
kat‘i
Şeyh Ahmed
Efendî Mahallesi Ev 100 Guruş
19a/4 MM Bey‘ bât-ı
kat‘i
Kapan Câmi‘-i
Şerîf-i kurbinde Dükkan 96 Guruş
20a/1 MM Bey‘ Orşic hududunda Kovanlık yeri
ve kovan 133 Guruş
20a/2 GMM Bey‘ Mezid Beg
Mahallesi Ev 70 Guruş
20a/3 MM Bey‘ bât-ı
kat‘i
Çeribaşı
Mahallesi Ev 70 Guruş
20a/4 MM Bey‘ Bedreddin
Mahallesi Ev 80 Guruş
20b/1 MM Bey‘ Hâcı Ferruh
Mahallesi Arsa 25 Guruş
20b/2 GMGM Bey‘ Boyar Mahallesi Ev 230 Guruş
24b/1 MM Bey‘ bât-ı
kat‘i Alaca Tekye Mahallesi Bahçeli Ev 135 Guruş
24b/2 MM Bey‘ bât-ı
kat‘i Vidin Bahçeli Ev 200 Guruş
25b/1 MM Bey‘ El-Hâc Ferruh
Mahallesi Ev 145 Guruş
26b/3 GMM Bey‘ bât-ı
kat‘i
Şeyh Ahmed
Mahallesi Ev 110 Guruş
26b/4 MM Bey‘ Balcı Kenan Hanı Dükkan 110 Guruş
27a/2 GMM Bey‘ bât-ı
kat‘i Tekye Mahallesi Ev 48 Guruş
27b/5 GMM Bey‘ Jalonik Paritova Arazi 20 Guruş
31a/1 MM - Vidin Arsa 24 Guruş
32a/1 MM Bey‘ bât-ı
kat‘i
Alaca Tekye
Mahallesi Ev 120 Guruş
32a/3 MM Bey‘ Alaca Tekye
Mahallesi Ev 125 Guruş
İncelemiş olduğumuz 26 adet mülk satış kaydınının analizi yapıldığında bunların 6 adedinde fiyat aralığının 1-49 kuruş, 5 adedinde 50-99 kuruş, 9 adedinde 100-149 kuruş, 1 adedinde 150-199 kuruş ve 5 adedinde ise fiyat aralığının 200 kuruş ve üzerinde olduğu tespit edilmiştir. (Bkz. Tablo 3) Kayıtlarda ücretlendirme ifade ettiğimiz üzere kuruş üzerinden yapılmıştır.103 Bu analiz ile mülklerin özelliğine göre değer biçildiğini görmekteyiz. Şöyle ki, bazı evlerin fiyatları 70 kuruş iken bazılarının fiyatları ise 200 kuruşa hatta 550 kuruşa kadar çıkmaktadır. En düşük fiyat 11 kuruş ile bir arsaya ait iken en yüksek fiyat ise 550 kuruş ile bir eve aittir.
103
1 Osmanlı kuruşu 120 akçeye eşittir. Kuruş hakkında ayrıntılı bilgi için bakınız Şevket Pamuk, Osmanlı İmparatorluğu’nda Paranın Tarihi, İstanbul, 2003, s.174-187.
Tablo 3: Mülk Satışlarının Fiyat Aralıkları ve Dağılımı
Fiyat Aralığı Adet Oran
1-49 Kuruş 6 %23 50-99 Kuruş 5 %19 100-149 Kuruş 9 %35 150-199 Kuruş 1 %4 200 Kuruş ve üzeri 5 %19 2.2.4. Vesâyet
Vesayet kelimesi, “eklemek, bitişmek: birinden bir işi üzerine almasını istemek” manasına gelen “vasy” sözcüğünden meydana gelmiştir. Vesayet, ölüm sonrasında verilen yetki olup, kişinin bizzat koruyamadığı mallarının kişi adına koruma teşebbüsüdür. Vesayet anlayışıyla birlikte kişinin haklarının muhafaza edilmesi ön plana çıkmıştır. Kişinin haklarını muhafaza eden kişiye vasi ismi verilmektedir.104 Vasiyi kişi ölmeden önce tayin eder ise buna “vasi-i muhtar”, hâkim tayin eder ise “vasi-i mensub” denilmektedir. Vasiler, genellikle kişilerin yakın akrabalarından tayin edilirken güvenilir ve eda ehliyetinin bulunmasına ehemmiyet verilirdi. Bir kişiye vasi tayin edilirken vasiye de gözetmek amaçlı nazır tayin edilmektedir.105
Vesayet ile alakalı elimizde ki defterde 6 adet kayıt bulunmaktadır.106 Kayıtlarda kişilerin ölümünden sonra mallarının muhafaza edilmesi amacıyla vasi tayin edilmiştir. Gerek erkek gerekse kız çocuklarının mallarının korunmasıyla güven duygusu oluşturulmuştur. 6 kaydın sadece 1 adedinde kişinin ölümü öncesinde vasi tayin ettiğini görmekteyiz. Kişi hasta olduğunu şayet ölür isem vasim şu kişi olsun diyerek hayatta iken vasisini belirtme yoluna gitmiş ve sicilde vasi-i muhtâr olarak geçmiştir.107
Ayrıca kayıtlardan birinde kişinin ninesinin vasisi konumuna geçtiğini görmekteyiz. Kayıt özetle şöyledir; “Flordîn sâkinelerinden iken bundan akdem bi emrillahi te‘âlâ
fevt olan Rabia bint-i İbrahim’den sagîr oğlu Dervîş Abdullah’a isâbet iden malını hıfs-ı tarafı şer‘den vasî nasb olunan ceddesi Kerime bint-i Muhammed yedinde olan mal-ı…”108
Kayıttan yola
çıkarak sadece erkeğin değil kadının da vasi olabildiğini söylemek mümkündür.
104
Ali Bardakoğlu, ‘‘Vesâyet’’, DİA, 43, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, İstanbul, 2013, s. 66.
105
Rıfat Özdemir, ‘‘Tokat’ta Ailenin Sosyo-Ekonomik Yapısı (1771-1810)’’, Belleten, LIV(211), Ankara, 1990, s. 1029-1031.
106
(VŞS), Defter No. 8 (1132), ss. 23a/1, 24b/4, 48b/4, 48b/5, z2/3, z2/5.
107
(VŞS), Defter No. 8 (1132), ss. 23a/1.
108
2.2.5. Veraset
Veraset, hukuki olarak “müteveffaya ait hak ve borçların kanun hükmü ile veya ölüme bağlı
tasarrufla muayye kimselere intikal etmesi” şeklinde belirtilmektedir.109 Çalıştığımız defterde veraset kayıtlarıyla ilgili toplamda 10 adet kayıt110
bulunmaktadır. Kayıtlarda ki kişilerin dini kimliğine göz attığımızda 10 kaydın 9’u Müslüman arasında iken yalnızca 1 adedi111 Gayr-i Müslim arasında meydana gelmiştir. Gayr-i Müslime ait kayıt kısaca şöyledir;
…Petre veled-i İstefan nâm zımmî meclis-i şer‘de Abacıyandan Yane veled-i Yuve zımmî mahzarında da‘vâ ve takrîr-i kelâm idüb emmüm oğlu Miro veled-i Radol nâm zımmî mezbûr Yane’nin hidmetinde iken mürd ve helâk olub metrûkatına mezbûr Yane zımmî vazi‘ü’l-yed olub hâlik-i mezkûrun mîrâsı hâzır ana münhasır iken vermede te‘allül ider suâl olunub alıverilmesi matlubumdur…
Kayıttan da anlaşılacağı üzere, genel itibariyle kişilerin hak arayışı içerisinde olduklarını kendilerine düşen hisselerin intikali için mahkemeye başvurduklarını ve şahitler huzurunda bir sonuca varılması hususunda talepleri olduklarını fark etmekteyiz.