• Sonuç bulunamadı

2.7. Eğitim Yöneticileri ve Teknolojik Liderlik

2.7.1. Liderlik Tanımı ve Kuramları

Örgütsel davranış alanında gerçekleştirilen bilimsel çalışmalarda örgüt içinde "yöneten" ve "yönetilen" ayrımının olması önemli ve ortak bir değerlendirme olarak ifade edilmektedir. Bireylerin "yöneten" ve "yönetilen" gibi tek taraflı bir etkilenme yerine, karşılıklı bir iletişim ve etkileşim içinde oldukları anlayışı daha doğru bir yaklaşımdır. Liderlik/yöneticilik sorumluluğu almış bireylerin, insan davranışlarının oluşumuyla ilgili temel bilgi donanımına veya iletişim becerilerine sahip olması gerekir (Zel, 2001). Yönetim gücü örgüt yapısından gelmektedir. Durağanlık, düzen ve problem çözücülük bu yapının içerisindedir. Öteki taraftan liderlik gücü, kişisel yapıyla ilgili olup örgüt olgusundan ayrışmaktadır. Bunun içinde kişisel ilgiler, amaçlar ve değerler mevcuttur (Weimeister, 1997). Liderlik konusu, yönetim alanında

* Teknoloji kullanımıyla ilgili avantaj ve dezavantaj algısı

* Teknoloji kullanımının gerekliliği

* İşin gerçekleşmesi için teknoloji kullanımın zorunlu

olması

* İşin gerekliliğiyle ilgili bilgi ve beceri eksikliği

* İşle ilgili rutin işleyişi daha açık bir şekilde deneyimlenmesi

* BİT teknolojilerinin uygulanması hakkında açıklık

* İşlemlerin sıraya konması

* Teknik anlamda uygunluk İş deneyimi Bilgi ve hüner

Harici (dıştan) güdülenme

Kişisel güdülenme BİT kullanım amacı

Örgütte BİT kullanımı ve entegrasyonu

araştırma yapan bilim adamlarının çok yoğun olarak çalıştıkları bir konu olmuştur. Liderlik konusunda çok değişik tanımlar yapılmıştır. Liderlik konusunda önemli görülen tanımlar aşağıdaki gibi sınıflandırılabilir (Çelik, 2013, s.1):

 Liderlik, grup etkinliklerini grup hedeflerine ulaşma doğrultusunda etkileme sürecidir. (Bass,1985).

 Liderlik, görüşleri, eylemleri ve eğilimleri, etkileme, yönlendirme ve yönetmedir (Bennis ve Nanus, 1985, s.56).

 Liderlik, lider ile her bir izleyici arasında oluşan çift yönlü bir etkileşimdir (Graen, 1976, s.l 16).

 Liderlik, güçlü bir etkidir (Argyris, 1976, s.227).

 Liderlik, etkili kişisel özelliklere bağlı bir güçtür (Etzioni, 1964).

 Liderlik, izleyicilerin düşünce ve eylemlerini etkileme doğrultusunda güç kullanmadır. (Zaleznik, 1977, s.267).

Lider ve yönetici, terimleri literatürde ve örgütlerle ilgili tartışmalarda birbirlerinin yerine kullanılırlarsa da aralarında farklar bulunmaktadır (Sergiovanni, 1982). Liderlik, yöneticilikten daha duygusal bir süreç olarak tanımlanmaktadır. Bu yüzden liderler, karizmatik ve ilham vericilik terimleriyle tanımlanır. Yöneticilik ise daha akılcı bir süreçte, mantığın kalpten daha fazla kullanıldığı bir alan olarak görülmüştür. Yöneticilik deyince akla verimlilik, planlama, dökümantasyon, yöntemler, düzenlemeler, kontrol ve tutarlılık gelmektedir. Liderlikten ise risk alma, dinamik, yaratıcılık, değişim ve vizyon kelimelerinin birleşimi anlaşılmaktadır (Huges, 1993, s.60). Lider örgütsel yol göstericilere (emir, direktif, kararname) mekanik olarak uymanın üstünde ve ötesinde bir etkileme gücüne sahip olan kişidir. Bu anlamda liderlik, bir örgütün amaçlarını gerçekleştirme ya da bu amaçları değiştirmek için yeni bir yapı ve prosedür başlatma olarak tanımlanabilir. Buna göre bir yönetici, yönettiği personelin düşüncelerini, duygularını, değer yargılarını, inançlarını ve davranışlarını etkilemede ve yönlendirmede, alışılmış uygulamaları ve belirli otorite kaynaklarını aşabilmişse liderlik özelliğini de sergilemiş olur. Bir başka ifade ile lider, doğru olan şeyleri yapmayı hedeflerken yönetici, işleri doğru yapmaya odaklanır (Erdoğan, 2003, s.35). Lipham, yönetimsel davranışla liderlik davranışını birbirinden ayırmaya çalışmıştır. O’na göre liderlik, “bir örgütün amaçlarını gerçekleştirmek ya da bu amaçları değiştirmek için yeni yapı ve prosedürün başlatılmasıdır.” Yönetici ise, “bir örgütün amaçlarını gerçekleştirmek için, var olan örgüt yapısını ve prosedürü kullanan kişidir (Aydın, 2000, s.130).

Lider, grubun gücünden yararlanan kimsedir. Karar sürecinde en büyük payın liderde olması gerekmez ve payın küçük oluşu liderliğe zarar getirmez. Lider büyük planların yaratıcısı ve başlatıcısıdır. Bu planların geçekleştirilmesini de yöneticiler sağlar. Tarih boyunca bu fark görülmüştür. Ancak birkaç lider iyi yönetici olabilmiş, ancak birkaç iyi yönetici lider olabilmiştir. İkisini birleştirebilenler ender kişilerdir (Bursalıoğlu, 2002).

Liderlik Kuramları

Liderlikle ilgili literatürde bir takım teori ve modeller geliştirilmiştir. Ayrıca, geçmişte farklı kuramsal temellere dayalı olarak liderlikle ilgili çeşitli araştırmalar yapılmış ve yapılmaktadır. Bu araştırmalarda liderlerin bireysel özellikleri, liderlik stilleri, durumsal faktörler, yönetsel davranışlar gibi konular üzerinde durulmuştur. Bu teoriler, yaygın bir şekilde (a) özellikler kuramı, (b) davranışsal kuram ve (c) durumsal kuram olmak üzere üç başlıkta toplanlamaktadır. Bu başlıklar aşağıda kısaca ele alınmaya çalışılmıştır. (Şişman, 2004, 5–6).

Özellikler kuramı başlığı altında toplanabilen bazı yaklaşımlarda, özellikle başarılı olmuş bazı devlet adamları ve askerler incelenerek bunların belli başlı liderlik özelikleri araştırılmıştır. Bunun sonucunda lider konumunda olan insanlarla ilgili olarak ortak bazı özellikler belirlenmeye çalışılmıştır. Bu kuramın hareket noktası, “lider olunmaz, ancak lider olarak doğulur” şeklinde özetlenebilir. Kuramda liderle ilgili olarak bakılan başlıca özellikler, fiziksel özelikler, (boy, ağırlık, yaş, sağlık durumu, çehre vb.) ve kişisel özellikler (zekâ, eğitim durumu, konuşma yeteneği, sosyal ilişkiler, iletişim gücü, güven verme, girişim, risk alma, cesaret, kendine güven vb.) olarak gruplandırılabilir. Yapılan çalışmaların sonucunda, araştırılan liderlerle ilgili ortak özellikler belirlenememiştir.

Davranışsal kuram başlığı altında toplanan liderlik yaklaşımlarında ise liderlerle ilgili ortak bir takım genel özelliklerin söz konusu olamayacağı noktasından hareketle lider özelliklerinden çok lider davranışları inceleme konusu yapılmıştır. Başarılı olmuş liderlerin gösterdikleri davranışlar incelenerek lider davranışları profili belirlenmeye çalışılmıştır. Davranışsal kuram içinde yer alan başlıca araştırmalar ise, Ohio Devlet Üniversitesi Araştırmaları, Michigan Üniversitesi Araştırmaları, Yönetim Gözeneği Kuramı (Robert Blake ve Jane Mouton) gibi çalışmalardır.

Durumsal kuram olarak ifade edilen yaklaşımların çıkış noktası ise “her ortamda geçerli bir liderlik özelliği ve davranışı söz konusu değildir” anlayışına dayanmaktadır. Kurama göre, farklı ortam ve farklı gruplarda farklı liderlik davranışları söz konusudur. Bu başlık altında toplanan bazı yaklaşımlar ise, Yol Amaç Kuramı (Robert House ve Martin Evans), Fiedler’in Durumsal Liderlik Kuramı, Vroom ve Yetton’un Normatif Kuramı, Paul Hersey ve Kenneth

Blanchard’ın Durumsal Liderlik Kuramı, Reddin’in Üç Boyutlu Liderlik Kuramı gibi yaklaşımlardır. Liderlikle ilgili, lider özelliklerine dayalı, eylem merkezli, olumsal, durumsal, bağlamsal, stratejik liderlik gibi adlar altında da bazı kuramlar geliştirilmiştir. Özetle liderlikle ilgili kuram ve yaklaşımlar incelendiğinde, örgütler açısından liderlik davranışlarıyla ilgili temelde “ilişki merkezli” ve “görev merkezli” iki kategoriden söz edilebilir. Liderler değişimi yönetebilmeli toplumda, ailede, öğrenci tutumlarında ve teknolojide meydana gelen değişiklikten de sorumlu olmalıdır (Harris, Day, Hopkins, Hadfield, Hargreaves, ve Chapman, 2005, s.175).