• Sonuç bulunamadı

Kitapta Görüşlerine Yer Verilen Diğer Alimler

BÖLÜM 2: MUHTELİFU’R-RİVÂYE ESERİNİN ANALİZİ

2.2. Muhtevası

2.2.2. Kitapta Görüşlerine Yer Verilen Diğer Alimler

Doktrinde fıkıh adına birtakım görüşleri ileri süren herkese aynı ölçüde değer atfedilmediği için hilâf eserlerinde sadece “eimmetü’l-fukaha” denilen büyük fakihlerin görüşlerine yer verilmiş, hilaf eseri yazanlar oldukça seçici davranmışlardır.4 Nitekim Ebu'l-Leys de Muhtelifu'r-rivâye’de Hanefi mezhep imamlarından Ebu Hanife, İmam Muhammed, Ebu Yusuf, Züfer ile birlikte Şafiî ve Malikî mezhebinin kurucuları olan İmam Şafiî ve İmam Malik’e yer vermiştir.

Ebu’l-Leys eserinde dört Sünnî mezhebin kurucu imamından üçünün görüşüne yer verip Hanbelî mezhebinin kurucusu Ahmed b. Hanbel’e yer vermemiş, sadece Şafiî’nin delil olarak zikrettiği hadisi kabul etmemesi sebebi ile bir yerde adını zikretmiştir.5 Ebu’l Leys’in yaşadığı asır, Ahmed b. Hanbel’in fakih kabul edilip edilmemesi tartışmasının

1 Ebu’l-Leys, Muhtelifu’r-rivâye, I, 306. 2 Ebu’l-Leys, Muhtelifu’r-rivâye, I, 283. 3 Ebu’l-Leys, Muhtelifu’r-rivâye, I, 307. 4 Özen, “Hilâf”, DİA, XVII, 534.

devam ettiği bir dönemdir. Nitekim Ahmed b. Hanbel’in vefatının akabinde birkaç asır bu tartışma sürmüş, İbn Kuteybe. İbn Cerîr et-Taberî, Tahâvî. Debûsî, İbn Abdülber, Gazzâlî gibi isimler tarafından fakih kabul edilmemiştir.1 Ayrıca Taberî,

İhtilafu’l-fukahâ adlı eserinde2 Ahmed b. Hanbel’in görüşlerine yer vermediği için Hanbeliler tarafından taşa tutulmuş, vefat ettiği zaman ancak gece defnedilebilmiştir.3 Ebu’l-Leys’in kaynaklarda bu konu ile ilgili bir beyanı olmamakla birlikte mezhep imamlarının ihtilaflı görüşlerini derlediği eserinde ona yer vermiyor oluşu, Ahmed b. Hanbel’i muhaddis kategorisinde değerlendirip fakih olarak kabul etmediğine işaret etmektedir.

Mezhep imamları haricinde de bazı Hanefi fakihlerine Muhtelifu'r-rivâye’de yer verilmiştir. Eserde çok az bir yer işgal eden bu fakihlerin fıkhî görüşleri ile birlikte isimlerine isnad zincirlerinde de rastlanmaktadır. Genelde imamlarla aynı görüşte olduklarına dair bilgi verilmekte, nadiren kendi görüşleri zikredilmektedir. İsa b. Ebân4, Ebu Mûtî el-Belhî5, Bişr b. Gıyas el-Merisî6, Hasan b. Ziyad7, Yahya b. Eksem8, Kerhî9, Tahâvî10, Hinduvânî11 bu fakihler arasındadır.

Ebu'l-Leys, Malik ve Şafiî haricinde, Hanefi mezhebine mensup olmayan bazı fakihlerin görüşlerine de eserinde yer vermiştir. Ancak bu kişiler daha çok sahabe12, tabiin ve tabie tabiin fakihleridir. Örneğin, şafağın rengi ile ilgili ihtilafta Ebu Hanife

1 Karaman, “Ahmed b. Hanbel” DİA, II, 79; İzmirli, İlm-i Hilaf, s. 7. 2 Bkz. Taberî, İhtilafu’l-Fukaha, (mukaddime) s. 15-16

3 İzmirli, İlm-i Hilaf, s. 6-7; Karaman, “Fıkıh”, DİA, XIII, 9. 4 Ebu'l-Leys, Muhtelifu’r-rivâye, III, 1511.

5 Ebu'l-Leys, Muhtelifu’r-rivâye, I, 199.

6 Ebu'l-Leys, Muhtelifu’r-rivâye, I, 305, III, 1370. 7 Ebu'l-Leys, Muhtelifu’r-rivâye, III, 1613. 8 Ebu'l-Leys, Muhtelifu’r-rivâye, I, 179.

9 Ebu'l-Leys, Muhtelifu’r-rivâye, II, 580, 653, 756. 10 Ebu'l-Leys, Muhtelifu’r-rivâye, II, 944.

11 Ebu'l-Leys, Muhtelifu’r-rivâye, IV, 1859.

12 Örneğin, “Bu Abdullah b. Abbas’ın görüşüdür”, şeklinde Şafiî’nin görüşüne karşı olan görüş teyit edilmiştir. Bk. Ebu'l-Leys, Muhtelifu’r-rivâye, III, 1175.

beyaz olduğu görüşündedir ve Ebu Bekir, Ömer b. Abdülaziz, Muâz, İbn Zübeyr’in de bu görüşte oldukları zikredilmiştir. Şafağın kırmızı olduğunu öne süren Ebu Yusuf ve İmam Muhammed ile de İbn Ömer, Şeddâd b. Evs, Ubâde b. es-Sâmit aynı görüşü paylaşmaktadır.1 Ayrıca, Ebu Ubeyd2, Abdullah b. Mübârek3, Şerîk4, Nehâî5, Süfyan es-Sevrî6, İbn Ebî Leylâ7 eserde ismi yer alan fakihlerdendir.

Eserde sadece fakihler değil, zikredilen delilleri kuvvetlendirmek için farklı ilim dallarındaki alimlerin görüşleri de zikredilmiştir. Hadisleri değerlendirirken sened tahliline pek yer vermeyen Ebu'l-Leys, muhalif tarafın hadisi eğer bazı alimler tarafından reddedilmişse o isimlere yer vererek hadisin güvenilir olmadığına işaret etmiştir. Başta Yahya b. Ma’în8 olmak üzere Ahmed b. Hanbel, Tahâvî9 hadislerin red veya kabulünde yer alan isimlerdir.

Tefsir alimlerinden Mücâhid (ö.103/723)10, dil alimlerinden Yahya b. Ziyad el-Ferrâ (ö.207/822)11 da zikredilen alimler arasındadır.

Ebu’l-Leys eserinde her zaman alimlerin ismini zikretmeyi tercih etmemiştir. Bazen “bazı alimler12”, “alimler13”, “bazıları14”, “diğerleri15” gibi görüşlerini aktardığı kişilerin

1 Ebu'l-Leys, Muhtelifu’r-rivâye, I, 105-106. 2 Ebu'l-Leys, Muhtelifu’r-rivâye, II, 1045-1046. 3 Ebu'l-Leys, Muhtelifu’r-rivâye, IV, 1969. 4 Ebu'l-Leys, Muhtelifu’r-rivâye, IV, 1969. 5 Ebu'l-Leys, Muhtelifu’r-rivâye, IV, 1969. 6 Ebu'l-Leys, Muhtelifu’r-rivâye, II, 956. 7 Ebu'l-Leys, Muhtelifu’r-rivâye, I, 305. 8 Ebu'l-Leys, Muhtelifu’r-rivâye, I, 337, II, 557. 9 Ebu'l-Leys, Muhtelifu’r-rivâye, II, 778. 10 Ebu'l-Leys, Muhtelifu’r-rivâye, II, 609, 814. 11 Ebu'l-Leys, Muhtelifu’r-rivâye, II, 804. 12 Ebu'l-Leys, Muhtelifu’r-rivâye, II, 649. 13 Ebu'l-Leys, Muhtelifu’r-rivâye, II, 557. 14 Ebu'l-Leys, Muhtelifu’r-rivâye, I, 173. 15 Ebu'l-Leys, Muhtelifu’r-rivâye, III, 1613.

ismini zikretmediği gibi, bazen de ilim dallarını belirtmekle yetinmiştir. Örneğin “tefsir imamları1”, “dil alimleri2” gibi, muhtelif disiplinlerden istifade ederek fıkhın hareket dairesini genişletmiştir.

Belh meşayihinin önde gelen isimlerinden biri olan Ebu’l-Leys, meşayihin görüşlerini derlediği Nevâzil adlı eserinde olduğu gibi Muhtelifu'r-rivâye’de isimlerine nadiren yer vermesiyle birlikte “meşayih” ifadesini kullanarak genellemede de bulunmuştur. Örneğin, sabah namazında imamın kunut duasını okuması halinde Ebu Yusuf’un imama tabi olunur, Ebu Hanife ve İmam Muhammed’in ise aksi görüşte olduğu mesele zikredilirken, Ebu'l-Leys tarafların görüşlerinin ardından meşayihin ihtilafına yer vermiştir. Meşayih bu konuda iki görüş arasında ihtilaf etmiş, bazıları muktedînin kıyama kalkıp sükut etmesi görüşünde iken bazıları da muktedînin oturup muhalif olduğunu göstermesi gerektiğini ifade etmişlerdir3. Şevval ayında altı gün oruç tutmanın mekruh olup olmadığı ile ilgili ihtilafta ise Meşayihin tutulan orucun fazileti üzerinde ihtilaf ettikleri belirtilmiştir.4