• Sonuç bulunamadı

BULGULAR VE YORUMLAR

4.3. Mavisel Yener’in Eserlerinde Anlatım Metotları

4.3.3. Kişileştirme

hiç bilmediği yollarda soruların yanıtlarını daha kolay bulur.Yol en iyi öğretmendir.Haydi size iyi yolculuklar.” (S.43-44)

“Evet, mağaranın çıkışını bulmuştuk.

‘Burdur Gölü’ne geldik. Burası Burdur Gölü’ diye haykırıyordum. Geçip gitmiştik de nasıl anlayamamıştık gözümüzü kamaştıran şeyin gün ışığı olduğunu. Demek bazen doğru yolun yanından geçip gidiyorduk göremeden.” (S.71)

4.3.3. Kişileştirme

Yener, hayvanlar ve bitkileri insan gibi algılayarak, insana özgü nitelikleri o varlıkların bu özelliklere sahip olduğunu kabul ederek hikayelerinde kullanmıştır.

Zaman Torbası kitabının “Kadişon” öyküsünde öykünün hayvan kahramanlarından olan Kadişon, merak etmek, düşünmek gibi insani özelliklere sahiptir.

“ Kadişon hep merak ederdi, bir eşeğin başına püsküller takılmazsa, eşek yükünü taşımaz mıydı?” (S.18)

“Kadişon püskülü satılmadığı için seviniyordu ama merak ediyordu. Eşeği olmayan bu adamlar ne diye püskül almak istiyorlar ki? (S.23)

Kızlar Sünnet Olur mu? kitabının “Dişini Arayan Çocuk” öyküsünde hayvan ve bitkiler insan gibi konuşturularak bir kişileştirme yapılmıştır.

“ Belki bilirler diye bulutlara seslenmiş. Bulutlar: ‘dişinin başına bekçi koyup bekletseydin.’ deyip gözden kaybolmuşlar.” (S.31)

“ Kara köpek, dişimi kaybettim. Nerede olduğunu biliyor musun?” (S.31)

“ ‘Ben bahçeyi beklerim, başka bir şey bilmem hav hav hav’ demiş kara köpek.” (S.31)

“ Bahçedeki papatyaya ilişmiş gözü. Bir kez de onlara sormuş.” (S.31)

“ ‘Dişinin sana bin selamı var ama bilmiyoruz yerini’ diye şaka yapmışlar.” (S.31)

4.3.4. Betimleme

Mavi Zamanlar romanında olaylar anlatılırken çevre gözümüzde çok iyi

canlandırılmış ve güçlü tasvirler yapılmıştır.

“Ot kokuları, ılık meltemin büyüsüyle canlanıp Alyonoi eteklerinde nazlı nazlı dolandı bir süre; sonra uzak dağların doruklarına doğru yükseldi. Gecenin hiç beklenmedik bir anında, birden sabaha dönüştü sanki karanlıklar. Umutsuzlara umut, sevgililere aşk dağıtan, dev bir top fırladı ağaçların ardından; gitti gitti, ot kokularına bulanan dağın doruğuna durdu... Gümüş rengi gece kuşları, kartal süzülüşüyle konuverdi hatları ay ışığıyla çizilmiş billûr dağın doruğuna. Yıldızları kulaçladı bakışları. Mavi kanatlı kelebek, uyumayı unutan tırtıl, aydınlığa koşan pervaneler, sevgilisiyle ilk kez buluşmaya gidecek bir genç kızın heyecanını yaşardı her dolunayda. Tıpkı o gece olduğu gibi... Ay ışığı İlya'da yıkanırken, yer gök sus pus oldu. Ortalıkta çıt yoktu... Çocuklar dehlizin kapağını açtıkları gibi içeri atladılar.” (S.162)

Sırsayar romanında da Ada ve Umut arasında diyaloglardan yola çıkarak

çarpıcı tasvirlerde bulunuluyor ve Umut’un dünyayı Ada’nın gözleriyle görmesine yardımcı olunuyor. Umut da söyledikleriyle Ada’nın düşüncelerini zorlar.

Umut, Ada’dan denize bakınca neler gördüğünü anlatmasını istiyor. Ada da denizi ve karşıdaki kayalığı anlatmaya başlıyor. Umut belki bir gün sen de kayalığın hikâyesinde bir yer alırsın diyerek Ada’nın kafasını karıştırıyor.

Zeki’nin Zekâsı Kaçtı öyküsünde de betimlemeler vardır.

“Kuşun gagası turuncumsu, vücudunun büyük bölümü açık yeşil, sırtının ortası sarı, kanatları gri ve koyu yeşildi. Başının arkasında ve boynunda incecik sarı çizgiler vardı.” (S.10)

Zeki’nin Zekâsı Kaçtı kitabının “Bir Soru Bin Yanıt” öyküsünde de yine

muhabbet kuşu betimlemesi aynı biçimde karşımıza çıkar.

“Birkaç gündür evde bir de muhabbetkuşu vardı. Açık yeşil, sırtının ortası sarı, kanatları gri ve koyu yeşildi. Boynunda ve başının arkasında incecik sarı çizgileri olan bu şirin kuşu pencerelerinin kenarında bulup içeri almış, sonra da beslemeye başlamışlardı. Kuş Barış’la iyi arkadaş olmuştu.” (S.24)

BÖLÜM V

SONUÇ

Çocukluk yıllarında tanıştığı kitaplardan kendisini kurtaramayan ve yazmayı tutku haline getiren yazar, kitaplarının yazılış amacını, çocuklara okuma sevgisi kazandırmak olarak açıklar. Çocuk edebiyatının görevinin kitapsever bireyler yetiştirmek olduğunu söyleyen yazar, eserlerinde, çocuklardaki merak duygusunu ve hayal gücünü geliştirmeye çalışır.

Yener, eserlerinde okuyucuyu güldürür. Ancak, güldürürken argo ifadeler, küfürler, karalamalar kullanmaz. Mizahi anlatımı sağlamak için, Türkçe’nin zengin

kelime hazinesinden ve kelime oyunlarından faydalanır. Mizahı kullanırken ölçülüdür ve amaç olarak çocukları güldürmeyi değil, öğretmek istediklerini, vermek istediği mesajları çocukları sıkmadan ve eğlendirerek vermeyi hedefler. Bunu da başarır.

Mavisel Yener’in kitapları tema bakımından oldukça zengindir. Ele aldığı bütün temaları kahramanları aracılığıyla oldukça sağlam ve eğlenceli kurgulamalarıyla okuyucu kitlesine vermeyi başarır. Kitaplarında, eğitim, öğretmen, dostluk, sevgi, çocukların edinmeleri gereken yararlı davranışlar ( diş fırçalamak, sorumluluk sahibi olmak, çalışmak…), konukseverlik, anne baba ve çocuk, hayvan sevgisi, bilim, tarih gibi temaları ele alır ve bunları çocukların okumaktan zevk alacağı olay örgüleri oluşturarak anlatır.

Öykülerinde yer alan çocuklar araştırmaya oldukça meraklı, okumayı seven, birbirleriyle iyi geçinen tiplerden oluşur. Çocuklar kendilerine güvenir, hayata

olumlu bakar, sorunların üstesinden dayanışma ile gelebileceklerini kavrar ve arkadaşlıklarını da bu temel üzerine kurarlar.

Kahramanlarını genellikle kitap okumayı seven, zeki, sorumluluklarını bilen, başarılı ve sevilen karakterler olarak kurgular. Tam tersi olarak seçtiği kahramanları ise olay örgüsü içerisinde mutlaka hatalarından ders alan tipler olarak hedef kitlesinin karşısına çıkarır.

Kitaplarında ülkemizin tarihi zenginlikleri oldukça güçlü betimlemelerle, mistik olaylarla gözler önüne serilir. Yazarın kitaplarını okuyan çocuklar oldukça canlı yapılan bu tasvirler sayesinde söz edilen yerlere gitmiş kadar olurlar. Ayrıca, tarihi zenginliklerin korunmasında da çocuklara bazı görevlerin düşeceğini, yine kahramanları aracılığıyla ortaya korymaktadır.

Yener, eserlerinde yabancı kökenli kelimeler yerine Türkçe kelimeleri kullanarak okuyucu kitlesini Türkçe kelimeleri kullanmaya ve Türkçe düşünmeye özendirir. Ayrıca dil kurallarına da dikkat eder ve kahramanlarının yaptığı dil yanlışlarını yine kahramanları aracılığıyla eleştirir.

Eserlerinde sade ve anlaşılır bir dil kullanır ve kısa cümleleri tercih eder. Anlatımlarında bazen üçüncü tekil kişiyi bazen de birinci tekil kişiyi kullanır.

Kitaplarında yer alan çocuk kahramanlar karşılaştıkları sorunlara pratik zekâlarını ve teknolojiyi kullanarak farklı çözüm yoları ararlar. Böylece teknolojide Yener’in kitaplarında oldukça önemli bir yer tutar. Çocuk kahramanlarının hepsinin cep telefonu vardır ve hepsi de bilgisayarı sorunlarını çözmede kullanacakları bir araç olarak görürler. Bilgisayar onlar için bir oyun aracı değildir. Ancak çocukların küçük yaştan itibaren ellerine cep telefonu verilmesi eleştirilecek bir noktadır.

Konularını ve kahramanlarını gerçek yaşamdan seçer. Karşımıza çıkan olaylar ve tipler, günlük hayatta karşılaşacağımız niteliktedir.

Mavisel Yener’in kitaplarında okul ve öğretmen çocuğun gelişiminde oldukça önemli bir yere sahiptir. Okul çocuğun kendini her yönüyle ifade edebildiği, sosyal ve kültürel anlamda geliştiği bir kurum olarak, öğretmen de onu yönlendiren, destek veren olarak karşımıza çıkar.

Yazar, insanlara ön yargılı yaklaşmanın doğru olmadığını, ön yargılarımızın bizi yanıltabileceğini yine kahramanları aracılığıyla ortaya koymaktadır.

Türk toplumun önemli bir özelliği olan misafirperverlik, Mavisel Yener’in kitaplarında da kendini gösterir ve çocuklara misafir ağırlamanın nasıl olacağı ve misafirlere nasıl davranılması gerektiği öğretilmeye çalışılır.

Kahramanları genelde hayvanları seven çocuklardan ve büyüklerden oluşur. Böylece çocuklara hayvan sevgisi verilmeye çalışılır.

Yazar, eski eşyalara değer verilmesi gerektiğine inanır ve bunu da kahramanları aracılığıyla çocuklara öğretmeye çalışır.

Atatürk’e olan bağlılığını da yine bir kitabında ele almış ve çocuklara Atatürk’ü farklı bir biçimde tanıtmaya ve sevdirmeye çalışmıştır.

Yazar, çocukların bakış açıları ile büyüklerin bakış açıları arasındaki farkı ortaya koyarak büyüklerin çocukların hayal güçlerinden yararlanabileceklerini göstermeye çalışır.

Mavisel Yener’in kitaplarında anne, babalar çocuklarıyla arkadaş gibidir ve her zaman onlara destek olurlar.

Çocuklara kıskançlığın kötü olduğunu, onları zor ve gülünç durumlara düşürebileceğini kahramanlarının başına gelenlerle gösterir.

Yazar, öykülerinde, çocuklara hangi alanda olursa olsun başarılı olmaları için kendilerine inanmaları ve güvenmeleri gerektiğini yine kahramanları aracılığıyla göstermeye çalışır.

Mavisel Yener’in günümüz çocuk edebiyatı açısında oldukça önemli bir yere sahip olduğunu, eserleriyle ve kullandığı dille çocukların ruhsal, bilişsel, dilsel ve motor gelişimlerine büyük katkı sağladığını söyleyebiliriz.

KAYNAKÇA

Aytaş, G. (1999). Çocuk Edebiyatı Etrafında. Cemre. Sayı 11.

Çakır, S. (2006). Bir Kitap- Bir Yazar: Mavisel YENER. http://www.benimblog. com/alisahin/5647/Bir+Kitap-Bir+Yazar%3A Mavisel +YENER +Seda+ % C7AKIR.html (31.01 2006)

Ciravoglu, Ö. (1999). Çocuk Edebiyatı. İstanbul: Esin Yayınevi.

Çelik, S.Ö. (1998). Çağdaş Türk Edebiyatı. Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi, İlköğretim Öğretmenliği Lisans Tamamlama Programı, Ünite 1-12, Eskişehir: Açıköğretim Fakültesi Yayınları.

Gökşen, E. N.(1980). Örnekleriyle Çocuk Edebiyatımız. İstanbul: Remzi Kitabevi.

Güleryüz, H. (2002). Yaratıcı Çocuk Edebiyatı. Ankara: Pegem Yayıncılık.

Karakuş, I.Ş. (2006). Çocuk Edebiyatı Ürünlerinin Okuma Gelişimine Etkisi. Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü

Lüle, E. (2007). Yedi Farklı Çocuk Kitabının Çocuk Yazını İlkelerine Uygunluğunun Değerlendirilmesi. İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi. Sayı 8(14). 17–30

Rüzgâr, E. (2005). Varlık Dergisi Kitap Eki. İstanbul: Varlık Yayınları

Sezgin, H. (2009). 20 Yılda 47 Eser ve Karşınızda Mavisel Yener. http://www.haberhurriyeti.com/IcerikDetay/222-20-yilda-47-eser-ve-

karsinizda-mavise l-yener.aspx. (19 Mart 2009)

Şirin, M.R. (1998). 99 Soruda Çocuk Edebiyatı. İstanbul: Çocuk Vakfı Yayınları.

TDK (1998). Türkçe Sözlük. Ankara: TED Yayınları.

Topaç, H. (2006). Çocuk Edebiyatının Tarihçesi. http://www.benimblog. com/alisahin/7734/B%DDR+%22%C7OCUK+EDEB%DDYATI%22+S%D DTES%DD.html. (14 Mayıs 2010)

Tuncer, H. ve Yardımcı, M. (2000). Eğitim Fakülteleri İçin Çocuk Edebiyatı, Ankara: Ürün Yayınları.

Yalçın, A. ve Aytaş, G. (2002). Çocuk Edebiyatı.Ankara: Akçağ Yayıncılık.

Yiğit, E. (2005). Peyami Safa’nın Server Bediî İmzalı Polisiye-Macera Türündeki Eserlerinin Çocuk Edebiyatı Açısından İncelenmesi. Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Abant İzzet Baysal Üniversitesi, SBE.

EKLER