• Sonuç bulunamadı

3.3. İdari Yoldan Korumanın Usulü

3.3.3. Karar Aşaması

Karar aşaması başlığı altında, soruşturma yapıldıktan sonra infaz aşamasına geçilinceye kadarki prosedür anlatılacaktır.

3.3.3.1. Genel Olarak Karar

Karar, yetkili idari makam tarafından verilir. Yetkili idari makam tarafından verilen karar tecavüz veya müdahalenin önlenmesi şeklinde

178 ÖZKAN, a.g.e, s.64. 179 BİLGİN, a.g.e, s.87

180Ekşioğlu, s. 124 ; Kurt, s. 17. 181 ÖZKAN, a.g.e, s.65.

54

olabileceği gibi talebin reddi şeklinde de olabilir. Yetkili makamlarca verilen bu kararların nitelikleri; idari işlem niteliğinde olma, kesin nitelikte olma, idari yargı yolunun açık olması, adli yargı yolunun açık olması ve belirli bir süre içerisinde verilip uygulanması şeklinde ortaya çıkmaktadır183.

3.3.3.2. Karar Vermeye Yetkili Makam

Taşınmaz mal merkez ilçe sınırları içerisinde yer alıyor ise vali veya görevlendireceği vali yardımcısı, merkez ilçe sınırları dışında kalıyorsa o ilçenin kaymakamı tarafından karar verilir.

3.3.3.3. Kararın Verilmesi

3091 sayılı Kanunun Uygulama Yönetmeliğinin 35. maddesinde “Karar vermeye yetkili makam, soruşturma evrakı üzerinde en kısa zamanda gerekli incelemeyi yapar. Eksiklikler var ise evrakı soruşturma memuruna vererek tamamlattırır. Dosyadaki bilgilere göre tecavüz veya müdahalenin önlenmesine veya talebin reddine karar verir. Kararlarda, taşınmaz mal üzerinde üstün sayılabilecek bir hakkı olduğunu iddia edenlerin yargı yoluna başvurması gerektiği belirtilir. Talebin reddine ilişkin kararlarda soruşturma giderlerinin şikâyetçi üzerinde kalacağı, tecavüzün önlenmesine ilişkin kararlarda ise soruşturma ve infaz giderlerinin mütecavizden icra yolu ile tahsil edilerek şikâyetçiye ödeneceği belirtilir” denilerek kararın oluşma şekli anlaşılmıştır.

Uygulama Yönetmeliğinin 33. maddesinde “Soruşturma memuru, soruşturma bittikten sonra soruşturma evrakındaki bilgiler ile şikâyetçi, mütecaviz ve tanık ifadelerinin, bilirkişilerin görüşlerinin özetlerinin bulunacağı bir fezleke düzenler. Fezlekede bu ifade ve görüşleri ve diğer delilleri değerlendirerek durumun tartışmasını yapar ve verilecek karara esas olacak görüşünü belirterek fezlekeyi soruşturma evrakı ile birlikte en kısa zamanda valilik veya kaymakamlığa verir” şeklinde kanun maddesine detay kazandırılmıştır.

183BİLGİN, Hüseyin: Taşınmaz Mal Zilyetliğine Yapılan Tecavüzlerin İdari Yoldan Önlenmesi, Ankara

2005. 3091 Sayılı Yasa Uyarınca Taşınmaz Mal Zilyetliğine Yapılan Tecavüzlerin İdari Yoldan Önlenmesi, Ankara 2017, s. 94

55

3091 sayılı Kanun uyarınca verilen kararlar hiçbir vergi, harç ve resme tabi tutulmamaktadır.

3.3.3.4. Kararın Verilme Süresi

Uygulama Yönetmeliğinin 36. maddesinde “Başvuru tarihinden itibaren soruşturmanın en kısa zamanda yapılarak kararın 15 gün içerisinde verilmesi zorunludur. Çeşitli nedenlerle bu süre içerisinde karar verilememesi halinde durum sebepleriyle birlikte kaymakamlıklarca valiliklere, valiliklerce İçişleri Bakanlığına bildirilir” denilerek soruşturmaların yapılma süresi ile kararın verilmesi tek hükme bağlanmıştır. Anılan düzenleme ile soruşturmanın 15 günlük süre içerisinde tamamlanmaması halinde soruşturma memurunun durumu sebepleriyle birlikte kaymakamlıklarca valiliklere, valiliklerce de İçişleri Bakanlığı’na bildirilmesi şart koşulmuştur.

3.3.3.5. Kararın Niteliği

Yukarıda bahsedildiği gibi yetkili makamlarca verilen kararın nitelikleri idari işlem niteliğinde olma, kesin nitelikte olma, idari yargı yolunun açık olması, adli yargı yolunun açık olması ve belirli bir süre içerisinde verilip uygulanması şeklindedir.

a. İdari İşlem Niteliğinde Kesin Olması

Taşınmaz mal zilyetliğine yapılan tecavüzlerin idari yoldan önlenmesi, yetkili makam tarafından tesis edilen idari işlem ile olmaktadır184. İdarenin tek

yanlı irade beyanı ile belli bir kişi ya da durum hakkında hukuksal sonuç doğuran işlemlerine idari işlem denilmektedir185. Bir idari işlemin üç belirgin

özelliği bulunmaktadır. Tek yanlılık ve icrailik, hukuka uygunluk karinesinden yararlanma ve yargı denetimine tabi olmaktır. 3091 sayılı Kanunun yedinci maddesinde “Bu Kanuna göre verilen kararlar idari yargı yolu açık olmak üzere kesindir. Ancak, açık olan yazı ve hesap hataları karar veren yetkili makamca kendiliğinden düzeltilir. Taşınmaz mal üzerinde üstün sayılabilecek bir hakkı olduğunu iddia edenlerin yargı yoluna başvurması gerektiği kararda belirtilir” hükmünce verilen kabul veya red kararlarının idari

184Tan, Turgut: “İdarenin Kesin İşlemleri ve 5917Sayılı Kanun Uygulaması” Amme İdaresi Dergisi

1969, C2 S.109 Yenice a.g.m. s.20

56

işlem olarak kesin olduğu ancak verilen karara karşı yargı yolunun açık olduğu belirtilmiştir. Kesinlikten kastedilen yargısal anlamda kesinlik olmayıp, idari işlem olarak kesinliktir186. Yani tecavüz veya müdahale için verilen bu karara (idari işleme) karşı idari yargı yolu açıktır.

3091 sayılı Kanunun Uygulama Yönetmeliğinin 37. maddesindeki “3091 sayılı Kanuna göre verilen kararlar idari yargı yolu açık olmak üzere kesindir. Yetkili makam verdiği bu karardan dönemez, kararı kaldıramaz ve değiştiremez. Bu kararlar hiyerarşik denetime tabi tutularak üst makamlarca da kaldırılamaz, değiştirilemez. Tarafların kararın düzeltilmesine ilişkin talepleri dikkate alınmaz. Ancak verilen kararın esasına etkisi olmayan açık ve belirgin yazı ve hesap hataları gibi maddi hatalar kararı veren makamca düzeltilir” ifadesi ile idari işlemin kesin olduğu, herhangi bir hiyerarşik denetime tabi olmadığı vurgulanmak istenmiştir187. Diğer bir ifade ile kaymakamlık

makamının tesis etmiş olduğu işlemi vali; valilik makamının tesis etmiş olduğu işlemi İçişleri Bakanlığı kaldıramaz, değiştiremez ve geri alamaz188.

b. Yargı Yolunun Açık Olması

Yetkili makam tarafından müdahale ve tecavüz hakkında verilen karar bir idari karar olduğundan, bu idari karara karşı da, idari yargı yolu açıktır. Yetkili makam kararına karşı süresi içerisinde taraflarca idari yargı yoluna başvurulabilir. Anayasanın 125. maddesi ile 3091 sayılı Kanunun 7. maddesi bu imkânı tanımaktadır189.

3.3.3.6. Karara Karşı Başvuru Yolu

3091 sayılı Kanunun 7. maddesinde “Bu Kanuna göre verilen kararlar idari yargı yolu açık olmak üzere kesindir. Ancak, açık olan yazı ve hesap hataları karar veren yetkili makamca kendiliğinden düzeltilir. Taşınmaz mal üzerinde üstün sayılabilecek bir hakkı olduğunu iddia edenlerin yargı yoluna başvurması gerektiği kararda belirtilir” hüküm gereğince taşınmaz mal zilyetliğine yapılan tecavüz veya müdahalenin önlenmesine veya reddine ilişkin kararlara karşı idari yargıya başvurulabilir. Karara karşı yapılacak itiraz,

186BİLGİN, s. 94

187Ayan, Zilyetlik, s.86; Kaya, a.g.m. s.178; Ünal, Eşya Hukuku, s.154 188 ŞEN, a.g.e, s.168-169.

57

kararı veren idari makamın bağlı olduğu yetkili İdare Mahkemelerine genel dava açma süresi (60gün) içinde yapılacaktır.