• Sonuç bulunamadı

Bu kapsamda, mülga Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı 2019-2023 Stratejik Planın- Planın-da Bakanlığımız sorumluluğunPlanın-da bulunan 75 göstergeye ilişkin hedefe ulaşma oranı 2021 yılı

Belgede STRATEJİK PLANI (sayfa 27-44)

sonu itibarıyla %88 olarak gerçekleşmiştir.

C. ME VZU AT ANAL İZ İ 21.04.2021 tar ihli v e 31461 sa yılı R esmi G az et e’ de y ayımlanan 73 No ’lu C umhur başk anlığ ı K ar ar namesi ile mülga A ile , Ç alışma v e S osy al H izmetler Bak anlığ ı; A ile v e S osy al H izmetler Bak anlığ ı v e Ç alışma v e S osy al Güv enlik Bak anlığ ı olmak üz er e ik i Bak anlık olar ak t eşk i- la tlandır ılmıştır . A ile v e S osy al H izmetler Bak anlığ ının y etk i, gör ev v e sorumluluk lar ı 10.07.2018 tar ihli v e 30474 sa yılı R esmi G az et e’ de y ayımlanan 1 No ’lu C umhur başk anlığ ı K ar ar namesinde , 73 No ’lu C umhur başk anlığ ı K ar ar namesi ile y apılan değ işik lik ler le belir lenmiştir . Bu bölümde ger ek sö z konusu K ar ar name v e ger ekse Bak anlığ ımızın faaliy et alanını düz enley en diğer t emel mevzua ttan k aynak lanan hususlar ın analiz edilmesine v e yük ümlülük ler in net bir şek ilde or ta ya konulmasına çalışılmıştır . A yr ın tılı mevzua t analizi Tablo 3’ te y er almaktadır . Tablo 3: M evzua t A nalizi

YASAL YÜKÜMLÜLÜKDAYANAKTESPİTLERİHTİYAÇLAR 41 inci madde; “Aile, Türk toplumunun temelidir ve eşler arasında eşitliğe dayanır. Devlet, ailenin huzur ve refahı ile özellikle ananın ve çocukların ko- runması ve aile planlamasının öğretimi ile uygulanmasını sağlamak için gerekli tedbirleri alır, teşkilatı kurar.” 10 uncu madde; “Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet, bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür. Bu maksatla alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı olarak yorumlanamaz. “Çocuklar, yaşlılar, engelliler, harp ve vazife şehitlerinin dul ve yetim- leri ile malûl ve gaziler için alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı sa- yılmaz.

AnayasaModernleşme ve küreselleşme sürecinin olumsuz etkileri; doğum oranları, dinamik nüfus yapısı, boşanma oranları üzerinde et- kili olup aile yapımızda değişimlere neden olmaktadır. Ülkemizde ailenin korunmasına yönelik toplumsal bilinç düzeyi oldukça yüksektir. Medya ve bilgi teknolojilerine bağımlılığın artması aile içi iletişimin zayıflamasına ne- den olmaktadır. Bakanlığımız tarafından yürütülen prog- ram ve hizmetler konusunda toplumun bazı kesimleri yeterli bilgiye sahip değildir. Beklenen yaşam süresindeki artış gibi ne- denlerle ülkemizde genç nüfusun pagi- derek azalmaktadır. Çocuk bakımı sorumluluğu nedeniyle ka- dınlar ya çalışma hayatından kopmakta ya da istediği sayıda çocuk sahibi olmaktan vazgeçmektedir.

Daha fazla kişiye, daha fazla hizmet çeşidi ve sunum kanalı ile ulaşılmalıdır. Sosyal Hizmet Merkezleri (SHM) yaygınlaştırı- larak eğitim, danışmanlık ve rehberlik hizmet- lerine erişilebilirlik artırılmalıdır. Dinamik nüfus yapımızı korumak için evlilik kurumunun sağlam temeller üzerine kurul- ması ve boşanma aşamasına gelen çiftlerin danışmanlık hizmeti alarak doğru karar vere- bilmelerine destek olunması gerekmektedir. Modernleşme ve küreselleşme sürecinin olumsuz etkilerine karşı milli ve manevi de- ğerlerimizi korumak için aile üyelerinin ihti- yaç duydukları alanlarında sistematik olarak bilgilendirilmesi ve bilinçlendirilmesi gerek- mektedir. Sağlıklı, mutlu ve müreffeh ailelerin kurulma- sı amacıyla evlilik çağındaki bireyler ile evlilik hazırlığında olan çiftlere yönelik farkındalık ve bilinçlendirme çalışmalarının yapılması ge- rekmektedir.

YASAL YÜKÜMLÜLÜKDAYANAKTESPİTLERİHTİYAÇLAR Tüm dünyada madde bağımlılığı ve aile içi iletişim sorunları son yıllarda ön plana çık- maktadır. Ergen sahibi ailelerin; ergenlik dönemi ve bu dönemdeki değişimler, ergenlikte risk- li davranışlar, sorun alanları ve yapılması gerekenler hakkında bilinçlenerek berabe- rinde uygun ebeveyn tutumlarını ve mü- dahale yöntemlerini uygulamada yetkinlik kazanmalarının bağımlılıkla mücadeleye katkı sağladığı görülmektedir.

Madde bağımlılığı konusunda farkındalık eği- timleri yapılması gerekmektedir. Bilgi teknolojilerinin gelişimiyle medya okur- yazarlığının da aynı oranda gelişmesi için aile üyelerinin eğitilmesi gerekmektedir. Sosyal hizmetler ve yardımlara ilişkin ulusal düzeyde politika ve stratejilerin geliştirmesi amacıyla gerekli çalışmalar yapmak, uygulamak, uygulanmasını izlemek ve ortaya çıkan yeni hizmet modellerine göre güncelleyerek geliştirmek, Sosyal ve kültürel dokudaki aşınmalara karşı aile yapısının ve değerlerinin korunarak gelecek nesillere sağlıkbiçimde akta- rılmasını sağlamak üzere; ulusal politika ve stratejilerin belirlen- mesi amacıyla gerekli çalışmaları koordine etmek, aile bütünlü- ğünün korunması ve aile refahının artırılmasına yönelik sosyal hizmet ve yardım faaliyetlerini yürütmek, bu alanda ilgili kamu kurum ve kuruluşları ile gönüllü kuruluşlar arasında işbirliği ve koordinasyonu sağlamak, Çocukların her türlü ihmal ve istismardan korunarak sağlıklı ge- lişimini temin etmek üzere; ulusal politika ve stratejilerin belir- lenmesi amacıyla gerekli çalışmaları koordine etmek, çocukla- ra yönelik sosyal hizmet ve yardım faaliyetlerini yürütmek, bu alanda ilgili kamu kurum ve kuruluşları ile gönüllü kuruluşlar arasında işbirliği ve koordinasyonu sağlamak, Kadınlara karşı ayrımcılığı önlemek, kadının insan haklarını ko- rumak ve geliştirmek, kadınların toplumsal hayatın tüm alan- larında hak, fırsat ve imkanlardan eşit biçimde yararlanmaları- nı sağlamak üzere; ulusal politika ve stratejilerin belirlenmesi amacıyla gerekli çalışmaları koordine etmek, kadınlara yönelik sosyal hizmet ve yardım faaliyetlerini yürütmek, bu alanda ilgili kamu kurum ve kuruluşları ile gönüllü kuruluşlar arasında işbir- liği ve koordinasyonu sağlamak,

1 No’lu Cum- hurbaşkanlığı Teşkilatı Hak- kında Cum- hurbaşkanlığı Kararnamesi Madde: 65 10 Temmuz 2018 tarihli ve 30474 sayılı Resmi Gazete

Bakanlık politikalarını oluşturmak ama- cıyla ihtiyaç duyulan sağlıklı bilgi mev- cut bilgi sistemleri üzerinden istenilen düzeyde üretilememektedir. İş süreçlerinin e-dönüşümü sağlayacak şekilde yeniden gözden geçirilmesi ge- rekmektedir. Bakanlığın ana hizmet birimlerinin ulus- lararası kuruluşlarla çalışma konusunda tecrübeli olmalarına rmen tüm Ba- kanlığı kapsayan genel bir çalışmanın yürütülmesi noktasında aksaklıklar ya- şanmaktadır. Sosyal hizmet ve sosyal yardım modelle- rinde standartların eksikliği veya yeter- sizliği, uygulama, izleme ve değerlendir- me sorunlarına yol açabilmektedir. Sosyal hizmetler alanında toplumun ih- tiyaçları tetkik edilmeden yapılan plan- lamalar ve harcamaların toplumsal ta- leplerle uyumlu olmaması halinde kamu kaynaklarının etkin kullanımı mümkün olmamaktadır.

Sunulan hizmetlerin yönetimi ve izlemesin- de bütüncül ve entegre yazılımlar ile bilgi teknolojileri etkin olarak kullanılmalı, bu amaçla hizmetlerin ve hizmetten faydala- nanların izlenmesini ve bilgiye dayalı karar vermek için gerekli veri altyapısını sağlaya- cak Aile Bilgi Sistemi kullanımının yaygın- laştırılması desteklenmelidir. Sosyal hizmet ve sosyal yardım sunumunda paydaşların da dahil edildiği, bütüncül bir model geliştirilmelidir. Uluslararası platformlarda yürütülen bütün çalışmalarda (katılım sağlanan toplantılar, görüş sunulan raporlar ve imzalanan an- laşmalar) ilgili Bakanlık birimleri tarafından sahiplenilen bir koordinasyon sisteminin kurulması ve çalışma alanlarımıza giren ko- nularda Bakanlığımızın ortak bir söylemi- nin oluşturulması gerekmektedir. Teknik ve fiziki alt yapı geliştirilmelidir. Sosyal hizmet kuruluşlarının hizmet stan- dartlarına ve bu alanda çalışanların mesleki standartlara uygunluğunu değerlendirecek bir sistem oluşturulmalıdır. Gündüzlü hizmetlere olan ihtiyacın artma- sına paralel olarak yaşlılara yönelik evde bakım modelleri geliştirilmelidir.

YASAL YÜKÜMLÜLÜKDAYANAKTESPİTLERİHTİYAÇLAR Engellilerin ve yaşlıların her türlü engel, ihmal ve dışlanma- ya karşı toplumsal hayata ayrımcılığa uğramadan ve etkin bi- çimde katılmalarını sağlamak üzere; belirlenen ulusal politika ve stratejilerin uygulanmasını koordine etmek, engellilere ve yaşlılara yönelik sosyal hizmet ve yardım faaliyetlerini yürüt- mek, bu alanda ilgili kamu kurum ve kuruluşları ile gönüllü kuruluşlar arasında işbirliği ve koordinasyonu sağlamak, en- gellilerin mesleki rehabilitasyonunu sağlayacak tedbirler al- mak, Şehitlerimizin hatıralarının yaşatılması, şehit yakınları ile ga- zilerin her türlü mağduriyet ve mahrumiyetten korunması amacıyla; ulusal politika ve stratejilerin belirlenmesi amacıyla gerekli çalışmaları koordine etmek, şehit yakınları ile gazilere yönelik sosyal hizmet ve yardım faaliyetlerini yürütmek, bu alanda ilgili kamu kurum ve kuruluşları ile gönüllü kuruluşlar arasında işbirliği ve koordinasyonu sağlamak, Toplumun sosyal yardım ve korumaya ihtiyaç duyan kesim- lerine yönelik yardım faaliyetlerini düzenli ve etkin biçimde yürütmek; yoksullukla mücadeleye ilişkin ulusal politika ve stratejilerin belirlenmesi amacıyla gerekli çalışmaları koordi- ne etmek, bu alanda ilgili kamu kurum ve kuruluşları ile gö- nüllü kuruluşlar arasında işbirliği ve koordinasyonu sağlamak, Öncelikle çocuğun aile içinde yetiştirilmesi ve desteklenme- si amacıyla aileyi eğitim, danışmanlık ve sosyal yardımlarla güçlendirmek; korunmaya, bakıma ve yardıma muhtaç çocuk, kadın, engelli ve yaşlıların tespiti, bunların korunması, bakımı, yetiştirilmesi ve rehabilitasyonlarının sağlamak üzere gerekli hizmetleri yürütmek, bu hizmetler için gündüzlü ve yatılı sos- yal hizmet kuruluşları kurmak ve işletmek, Ailenin bütünlüğünü korumak, parçalanmış ailelerin korun- maya, yardıma ve bakıma muhtaç fertleriyle çocuklarına her türlü maddi, manevi ve sosyal destek sağlamak; bu amaçla ge- rekli planlamaları yapmak, eğitim faaliyetlerinde bulunmak, Afet ve acil durumlarda kurumlar arası koordinasyon ve işbirliği gelişime açıktır. Teknolojinin ilerlemesi ile birlikte yaşam kalitesinin yükselmesi, doğuşta bekle- nen yaşam süresinin uzaması ve toplam nüfus içerisinde yaşlı nüfusun oranı art- masıyla gündüzlü hizmetlere olan ihtiya- cın artması beklenmektedir. Yurtdışında yaşayan Türk kökenli vatan- daşlarımızın bir kısmının, bulundukları ülkenin sosyal hizmet faaliyetlerinden faydalanma noktasında bilgi eksikliği ya- şadığı görülmektedir. Yurtdışı teşkilatında daha fazla sayıda personele ihtiyaç duyulmaktadır. Bakanlığımız hizmetlerinin çeşitliliği, yaygınlığı ve hizmetlerin 7/24 sunulu- yor olması, sınırlı iç denetim kaynağının daha etkili bir şekilde kullanılmasını zo- runlu kılmaktadır. İç denetim, raporlama ve aksiyonların alınmasına ilişkin sürele- rin kısaltılması gerekmektedir. Kurumsal aidiyet duygusunun gelişime açık olduğu tespit edilmiştir. Bakanlık hizmetlerinin etkili ve verimli olarak yürütülmesinde yeterli sayıda ni- telikli personel istihdamı büyük önem arz etmektedir. Norm kadro uygulamasına geçilememiş- tir.

Hedeflenen kitlelerin tamamının etkili kul- lanımının sağlandığı erişilebilir elektronik uygulamalar geliştirilmeli ve mevcut uygu- lamaların erişilebilirliği sağlanmalıdır. Hizmet standartları için belirlenen süre- lerin azaltılabilmesi için insan kaynakları planlaması yapılmalıdır. Bakanlığın kurumsal hedeflerine ulaşması için uygulayacağı politikaları toplumsal talepleri dikkate alarak geliştirmesi gerekmektedir. Bakanlığın sosyal politika çalışmaları için teknik anlamda kapsamlı sosyal araştırma- lar gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Afet ve acil durumlarda kurumlar arası ko- ordinasyon ve işbirliğinin iyileştirilmesi ge- rekmektedir. Afet ve acil durumlarda psikososyal destek hizmeti sunan personele bu alanda eğitim verilmesine ihtiyaç duyulmaktadır. Yurtdışında yaşayan vatandaşlarımızın ge- rek yaşadıkları ülkeye uyumlarının geliş- tirilip sosyal ve ekonomik statülerinin iyi- leştirilmesi, gerekse Türkiye ile bağlarının güçlü bir şekilde devam ettirilebilmesi için politikalar geliştirilmesi ve danışmanlık hiz- metleri verilmesi gerekmektedir. Türk vatandaşları ve Türk kökenliler arasın- da koruyucu ve bakıcı aile olma bilinci yük- seltilmelidir. Ataşelik ve müşavirliklerimiz tarafından su- nulacak hizmetler tanıtılmalı ve vatandaş- larımız bilgilendirilmelidir. Sosyal hizmet ve yardımlar bilgi sistemleri üzerinde, tanımlanan göstergeler aracılığı ile anlık izleme ve iç denetimler yapılabil- meli, tedbir alınması gereken durumlar, yö- netime kısa sürede bildirilebilmelidir.

YASAL YÜKÜMLÜLÜKDAYANAKTESPİTLERİHTİYAÇLAR Kamu kurum ve kuruluşları, gönüllü kuruluşlar ile gerçek ve tüzel kişiler tarafından yürütülen sosyal hizmetler ve yardım- lara ilişkin ilke, usul ve standartları belirlemek, bu çerçevede denetimini yapmak, bu alanda faaliyet gösteren kurum ve ku- ruluşların taşıması zorunlu olan nitelikleri ve bunlara rehber- lik edecek programlan geliştirmek, Sosyal hizmet ve yardım faaliyetleriyle bunlardan yararlanan- lara ilişkin bilgileri merkezi bir sistemde oluşturulacak veri ta- banı aracılığıyla işlemek, kontrol etmek, izlemek ve geliştirile- cek politika, strateji ve önlemler bağlamında değerlendirmek, Sosyal hizmetler ve yardımlar alanlarındaki uluslararası geliş- meleri ve faaliyetleri izlemek, bunlara katla vermek ve yürü- tülecek çalışmalarda yararlanmak üzere değerlendirmek, bu alanda taraf olduğumuz uluslararası sözleşme ve anlaşmaların ulusal düzeyde uygulanmasını sağlamak.

Bakanlığa bağlı sosyal hizmet ve sosyal yardım kuruluşlarının etkin biçimde denet- lenerek hizmet kalitesinin artırılması gerek- mektedir. Bakanlığa uygun norm kadro çalışması ya- pılarak uygulamaya konulmalıdır. Bakanlığın ihtiyacı olan ve norm kadro be- lirlenmesi sonrası ortaya çıkacak kadro ihti- yacını karşılamak üzere kanunla yeni kadro ve pozisyon ihdası yapılmalıdır. Aile Sosyal Destek Programı (ASDEP) kap- samında yeni istihdam yetkisi verilmelidir. İnsan kaynakları bilişim altyapısı güçlendi- rilmelidir. zleşmenin temel hedefi, toplumsal yaşamın her alanında kadın- erkek eşitliğini sağlamak amacıyla, kalıplaşmış ka- dın-erkek rollerine dayalı önyargıların yanı sıra geleneksel ve benzer tüm ayrımcılık içeren uygulamaların ortadan kaldırıl- masını sağlamaktır. İhtiyari Protokolü onaylayan ülkeler, CEDAW Komitesine Söz- leşmenin tanıdığı hakların ihlali konusunda bireylerce veya gruplarca veya onların rızası ile onlar adına yapılan şikâyetleri kabul etme ve inceleme yetkisini tanımışlardır.

BM Kadınlara Yönelik Her Tür Ayrımcılığın Önlenmesi zleşmesi (CEDAW) ve İhtiyari Protokolü zleşme 14.10.1985 tarihli ve 18898 sayılı Resmi Gazete İhtiyari Protokol 18.09.2002 tarihli ve 24880 sayılı Resmi Gazete

Türkiye’de kadınların güçlenmesi konu- sunda yapılan çalışmalar ile kız çocukla- rının okullaşma oranı artmış; anne ölüm oranları azalmış; kadınların işgücüne ka- tılım oranı ve karar alma mekanizmaları- na katılım oranı artış göstermiştir. İşgücü piyasasında kadınların güçlen- mesi, çalışma hayatına katılımlarının ar- tırılması konularına üst politika metinleri ve programlarda geniş bir şekilde yer verilmektedir. Türkiye’de uygulanmakta olan Program Bütçe Sistemi, yapısı itibariyle kadın-er- kek eşitliğine duyarbütçelemeye geçil- mesine olanak verecek özelliklere sahip- tir. Kadın-erkek eşitliği konusuna verilen önemin giderek artması, kurumların kendi görev alanına dair politikalarında kadın-erkek eşitliğine duyarlı hareket et- mesinde etkili olmaktadır.

Kamu çalışanları başta olmak üzere farklı hedef gruplarının kadın erkek eşitliği ve kadının güçlenmesi konusunda bilgi ve far- kındalığının artırılması gerekmektedir. Kadın-erkek eşitliği farkındalık itimleri ilkokul düzeyinde başlayarak eğitim-öğre- tim müfredatına eklenmelidir. Medyada kadın-erkek eşitsizliği içeren tem- sillerin asgariye indirilmesine yönelik çalış- malar yapılmalıdır. Merkezi yönetim ve yerel yönetimlerin bütçeleme sürecinin tüm aşamalarına ka- dın-erkek eşitliği bakış açısı kazandırılma- lıdır. Ülkemizdeki istihdamda ve eğitimde yer almayan kadınların sorun ve ihtiyaçlarını daha görünür hale getirerek, bu alanda mekanizmalar oluşturmak gerekmektedir. Kadın kooperatifleri güçlendirilmeli, sür- dürülebilirlikleri sağlanmalı ve kurumsal kapasiteleri geliştirilmelidir.

YASAL YÜKÜMLÜLÜKDAYANAKTESPİTLERİHTİYAÇLAR Son yıllarda hayata geçirilen izin, esnek çalışma ve bakım konularını içeren iş ve aile yaşamının uyumlaştırılması politika- larına ilişkin kamuoyu farkındalığı yeter- sizdir. Dar gelirli aileler mevcut kreş ve gündüz bakımevlerinin ücretlerini karşılamada zorluk yaşamaktadırlar. Kreş ve gündüz bakımevi hizmetleri için çalışanlara yönelik teşvik mekanizmaları yeterli düzeyde değildir. Özel kreş ve gündüz bakımevlerinin üc- retsiz hizmet sunan kontenjanları yeter- sizdir.

Kadınların geleneksel istihdam alanlarıyla sınırolmayan mesleklere yönlendirilmesi sağlanmalıdır. İş ve aile yaşamının uyumlaştırılması poli- tikalarına ilişkin bilinçlendirme çalışmaları- nın artırılması gerekmektedir. Özel krve gündüz bakımevleri ile çocuk kulüplerinin ücretsiz bakım hizmeti kontenjanının kulla- nımı artırılmalıdır. Çocuk sahibi olan kadınların sosyal hak- larını artırmak ve bu vesileyle istihdamı desteklemek için gerçekleştirilen mevzuat düzenlemelerinin pratikte uygulanabilirliği sağlanmalıdır. zleşmenin amacı, tüm insan hak ve temel özgürlüklerinden tam ve eşit şekilde yararlanmasını teşvik ve temin etmek ve insanlık onurlarına saygıyı güçlendirmektir. Engelli kavramı, diğer bireylerle eşit koşullar altında topluma tam ve etkin bir şekilde katılımlarının önünde engel teşkil eden uzun süreli fiziksel, zihinsel, düşünsel ya da algısal bo- zukluğu bulunan kişileri içermektedir. İhtiyari Protokolü onaylayan ülkeler, Engelli Hakları Komite- si’ne Sözleşme’nin tanıdığı hakların ihlali konusunda bireyler- ce veya gruplarca veya onların rızası ile onlar adına yapılan şikâyetleri kabul etme ve inceleme yetkisini tanımışlardır.

Birleşmiş Milletler Engellilerin Haklarına İlişkin zleşme ve İhtiyari Protokolü zleşme 14.07.2009 tarihli ve 27288 sayılı Resmi Gazete İhtiyari Protokol 10.02.2015 tarihli ve 29263 sayılı Resmi Gazete

Kamu kurum ve kuruluşlarında ve özel kuruluşlarda görev yapan teknik per- sonelin, üniversitelerde görev yapan mimar, mühendis ve diğer teknik işlerle meşgul personel ve öğrencilerin engel- li erişilebilirliği hakkında bilgi ve bilinç düzeyinin arttırılması ihtiyacı bulunmak- tadır. Çalışma hayatında yaşanan gelişmeler engelli istihdamında da farklı modelle- ri gündeme getirmektedir. Ülkemizde farklı istihdam modelleri uygulanmakla beraber taraflar arasında daha sıkı bir iş- birliğine gerek duyulduğu düşünülmek- tedir. Mevcut korumalı işyerlerinde çalışan engellilerin ve ailelerinin uygulamadan memnuniyet düzeyleri yüksektir. İş arayan engelliler için kamuda memur olmak önemli bir hedeftir.

Engelli ve yaşlılar başta olmak üzere herkes için erişilebilirlik yaygınlaştırılmalıdır. Erişilebilirlik konusunda bilgi ve bilinç dü- zeyinin artırılması ve erişilebilirliğin hayata geçirilmesinin desteklenmesi gerekmekte- dir. Erişilebilirlik mevzuatında yapılan değişik- liklerle ilgili kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapan teknik personelin bilgilendiril- mesi gerekmektedir. Engelli istihdamını artırılmasının destek- lenmesi ve farklı istihdam modellerin ge- liştirilmesi amacıyla kamu kurum ve kuru- luşlarının, işçi ve işveren temsilcilerinin, akademisyenlerin ve STK’larla işbirliği ile çalışmalar yürütülmelidir. Engelli vatandaşların temel hak ve hizmet- lere tam erişimlerinin sağlanmasına yönelik faaliyetler yürütülmelidir.

YASAL YÜKÜMLÜLÜKDAYANAKTESPİTLERİHTİYAÇLAR zleşme dünyanın neresinde yaşarlarsa yaşasınlar bütün halklar için aynı anlamı taşımaktadır ve ırk, dil, din, cinsiyet, etnik ya da toplumsal farklılık, mülkiyet, engellilik, doğum ya da başka farklılık gözetilmeksizin bütün çocuklar için eşit öl- çüde geçerlidir. zleşmenin temel ilkeleri, ayrım gözetmeme, yaşama ve ge- lişme ve çocuğun yüksek yararıdır. Sözleşme çocukların hak- larının gözetilmesinde asgari standardı tespit eder, çocuğun öncelikle aile içinde ve aile çevresinde bakılıp korunmasını öngörür. Çocuğun kendisi ile ilgili kararlarda görüş bildirmesi ve bu görüşün dikkate alınmasını emreder.

Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair zleşme 27.01.1995 tarihli ve 22184 sayılı Resmi Gazete

Doğal afetler sonrası zarar gören ailele- rin çocukları, maden kazalarında zarar gören ailelerin çocukları, doğu illerimiz- de bulunduğu mahalleden göç eden vatandaşlarımızın çocukları, hain darbe girişimi sonrasında şehit ve gazilerimi- zin çocukları, anne ve/veya babası vefat eden çocuklar ile ekonomik yoksulluk sebebiyle çocuklarına bakmakta güçlük çeken ailelerimizin çocuklarının ekono- mik ve sosyal olarak desteklenmesi ge- rekmektedir. Uluslararası göç, değişen toplumsal yapı ve teknolojinin yoğun bir şekilde kullanı- çocuklara ilişkin risklerin farklılaşma- sına neden olmaktadır.

Risk grubunda yer alan çocukların sosyal ve ekonomik yönden desteklenmesine ihtiy duyulmaktadır. Çocuklara yönelik belirlenen risk alanları için müdahale yöntemlerinin geliştirilmesi gerekmektedir. Bu Kanunun amacı; şiddete uğrayan veya şiddete uğrama teh- likesi bulunan kadınların, çocukların, aile bireylerinin ve tek taraflı ısrarlı takip mağduru olan kişilerin korunması ve bu ki- şilere yönelik şiddetin önlenmesi amacıyla alınacak tedbirlere ilişkin usul ve esasları düzenlemektir.

6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun Kabul Tarihi: 08/03/2012

Kadına yönelik şiddet tüm dünyada ol- duğu gibi ülkemizde de bir sorun olmaya devam etmektedir. “Kadına Yönelik Şiddetle ve Aile İçi Şid- detle Mücadele ve Önleme konusunda 6284 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesi sonucu yasal altyapı güçlendirilmiştir. Kanun’un Uygulama Yönetmeliği, Kadın Konukevlerinin Açılması ve İşletilmesi Hakkında Yönetmeliği ve Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi (ŞÖNİM) Yönetmeliği yürürlüktedir. “Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele 4. Ulusal Eylem Planı (2021-2025)” 30 Ha- ziran 2021 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Ulusal Eylem Planları ve kadına yönelik şiddet konusuna ilişkin ulusal düzeyde izleme ve değerlendirme Kadına Yönelik Şiddet İzleme Komitesi ile gerçekleştirilmekte- dir. Yerelde ise İl Eylem Planlarının

Kadına yönelik şiddet tüm dünyada ol- duğu gibi ülkemizde de bir sorun olmaya devam etmektedir. “Kadına Yönelik Şiddetle ve Aile İçi Şid- detle Mücadele ve Önleme konusunda 6284 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesi sonucu yasal altyapı güçlendirilmiştir. Kanun’un Uygulama Yönetmeliği, Kadın Konukevlerinin Açılması ve İşletilmesi Hakkında Yönetmeliği ve Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi (ŞÖNİM) Yönetmeliği yürürlüktedir. “Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele 4. Ulusal Eylem Planı (2021-2025)” 30 Ha- ziran 2021 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Ulusal Eylem Planları ve kadına yönelik şiddet konusuna ilişkin ulusal düzeyde izleme ve değerlendirme Kadına Yönelik Şiddet İzleme Komitesi ile gerçekleştirilmekte- dir. Yerelde ise İl Eylem Planlarının

Belgede STRATEJİK PLANI (sayfa 27-44)