• Sonuç bulunamadı

3.5. Halkla İlişkiler Araştırmaları

3.5.1. Kamuoyu Araştırmaları

Kamu kavramı genel olarak halkın bir grubu anlamında kullanılmakla birlikte sözlük anlamı açısından, umumi, aleni ve halk kelimelerinin her birini içine almaktadır. Konu ile uğraşan bir çok sosyal bilimciye göre ise kamu, belli bir sorunla karşılaşmış, bu sorun etrafında toplanmış bireylerden oluşan gruptur (Bektaş, 1996:4).

Kamuoyu ise, belli bir zamanda, belli bir tartışmalı sorun karşısında, bu sorunla ilgilenen kişiler grubuna veya gruplarına hakim olan kanaattir (Kapani, 1989:147).

Kamuoyu araştırmaları, kamuoyunu temsil etmek üzere seçilen bir örnek grubu oluşturan bireylerle görüşülerek ya da onlara anket soru kağıdı gönderilerek belirli, bir ya da birkaç konu hakkındaki eğilimlerini, görüşlerini, kanaatlerini ya da kimi zaman tutum ve davranışlarını saptamak amacıyla yapılan araştırmalardır (Tufan ve Tutum,1995:10-11).

Özgür Yeğenoğlu’na (1988:159) göre ise kamuoyu araştırması; halkın tümünü veya belirli bir bölümünü meydana getiren kişilerin sosyal, kültürel faaliyetlerine bağlı olarak tutum, davranış, beklenti, eğilim, düşünce ve ihtiyaçlarının genel yapısının saptanması amacıyla gerekli bilgilerin sistemli olarak toplanması, objektif biçimde kaydedilmesi, sınıflandırılması, analiz edilerek sunulması olarak tanımlanmaktadır.

Kamuoyu nasıl oluşur? Kamuoyu oluşumu için bazı özel olguların varlığı gereklidir. Bu bakımdan çoğunlukla normal sürecin dışında oluşan olağanüstü durumlar ve olaylara karşı tepkisel bir davranış olarak doğar. Bireyin farkındalığıyla da ilişkili olan kamuoyu, bilinçlenme düzeyinin yükselmesine paralel olarak oluşan bir görüş birliği durumundadır. Kamuoyunu biçimlendiren ve oluşmasını sağlayan çevresel etkenler şöyle gruplandırılabilir:

• Kültür düzeyi • Eğitim öğretim düzeyi • Yasal ve siyasal kurumlar

• Haberleşme sistemlerinin durumu (Önal,1992:24-25).

Anket çalışmaları ve kamuoyu yoklamalarının, belediyeler tarafından kentin tüm halkına yönelik olarak genel nitelikte ya da belli bir halk kesiminin veya belli bir konuda halkın görüşünü öğrenmek amacıyla, sınırlı bir yaklaşımla yaptırmaları genelde pek yaygın değildir. Bu konuda yapılan bir araştırmanın sonucuna göre de, araştırma soru kağıdı gönderilen 71 il merkezi belediyesinden yanıt veren 49 belediye arasında değerlendirmeye alınan 39 belediyeden 29’u bu tür araştırmaları yaptırmadıklarını bildirmişlerdir. 10 belediyeden 7’si bu çalışmaları 1-7 kez, 2 belediye 4-6 kez yaptıkları yanıtını vermişlerdir (Acar, 1993:118-119).

Günümüzde bu araştırmaların önemi artmış ve kamuoyu araştırmaları konusuyla ilgilenen bir çok kuruluş kurulmuştur. Bu durum kamuoyu araştırmalarına ve bu araştırmalarla ulaşılan sonuçlara toplumun ilgisinin hızla arttığının bir göstergesidir (Gökçe,1992:72).

Kamusal anketler çevreyi tanımada kullanılan yöntemlerden biridir. Kamusal anketler kamuoyu yoklamaları içinde bir bölümdür ve kullanım amaçlarına göre 3’e ayrılmaktadır:

1. Her yurttaşa, başka yurttaşların oy ve tutumlarının ne olduğu konusunda bilmek için kamuoyu araştırmaları yapılır.

2. Kamuoyu araştırmaları, bir yandan ülkenin önderlerini, yöneticilerini halkla; bir yandan da herhangi bir toplumsal örgütün önderliğini bu örgütün üyeleriyle sıkı ilişkide tutabilmek için uygulanır.

3. Kamuoyu araştırmaları üçüncü olarak, yönetimin çözmesi gereken sorunların gerçek niteliklerini ortaya koymakta, halk gözünde

sorunun nasıl anlaşıldığı ve neler yapılması gerektiği konusunda önbilgi verici bir araç olmaktadır.

Kamusal anket denince daha çok üçüncü kümede sözü edilen amaç içinde kalan ve yönetimce yürütülen araştırmalar kastedilir. Kamuoyu araştırmasının sonuçlarına uyulup uyulmayacağının kararını yine yönetimin kendisi verir. Kuşkusuz bu aşamada ülkedeki yönetilenlerin örgütlü olup olmadıkları önemlidir. Örneğin Sağlık Bakanlığı’nın yaptığı kamusal ankette deneklerin önemli bir kesimi aile planlamasına karşı çıkmış olmasına karşın, bakanlık aile planlaması çalışmalarına ağırlık vermiştir. Ancak bunun yanında ailelerin gebeliği önleme yöntemlerinin uygulamasına da öncelik tanımıştır (Kazancı, 1999:123-124).

3.5.1.1. Kamuoyu Araştırmalarının Yararları

Belediyeler, kamuoyu araştırmaları sonucu elde edilebilecek bilgiler ile hizmet politikalarını düzenleyebilirler. Varsa yanlışları düzeltme şansı elde ederler. Bu tür sonuçlar özellikle seçilmişlerin kararlarının anlaşılmasına yardımcı olacağı için önemlidir. Elde edilecek bilgiler sonunda kimi hizmetlerin yürütülmesinden vazgeçilmesi ya da yeni hizmetlerin ele alınması da söz konusu olabilir. Bu yönüyle kamuoyu araştırmaları siyasal nitelikli bir araç olarak düşünülebilir. Araştırma sonuçları belediyeleri mevcut kaynakları ile hizmet programlaması yapmalarında yol gösterici olur. Kaynakların en etkin şekilde kullanılmasında tercihlerin yönlendirilmesi söz konusudur. Belediyenin yaptığı veya yapacağı bir kısım çalışmalardan olumsuz etkilenecek olan küçük ama etkili gruplara karşı yapılmış anket araştırması sonuçları bir dayanak olarak belediyelerce kullanılabilmektedir. Belediye çalışmalarında genelde halkın memnuniyetlerini belediyelere iletmeleri yaygın değildir. Böyle olunca da belediyelerin yaptıkları çalışmalar hakkında geri beslenme alınmamaktadır. Anket çalışmaları bunun için önemli bir fırsat oluşturabilmektedir. Anketlerle, halkın şikayet, istek veya başka türden beklentilerini dolaysız olarak belediye yönetimine iletmeleri mümkün

olmaktadır. Hatta kimi sorunların bu yolla büyümeden belediye yönetimlerince fark edilme imkanı da doğmaktadır (Yalçındağ, 1996:109- 110).

3.5.1.2. Kamuoyu Araştırmalarının Olumsuz Yönleri

İlk olarak bu tür araştırmalar bilimsel gerekliliklere uygun yapılmalıdır. Önyargılı, kasıtlı ya da bilgisizce hazırlanacak sorular, denek seçimi veya yorumlamada yapılan hatalar, halkın görüşlerinin yansıtılmasında güvenilir olmayan sonuçlar ortaya çıkaracaktır. Fakat daha önemli gibi görünen sorun da, soruların yanlış veya kasıtlı olarak gerçeğe uygun olmayan şekilde yorumlanmasıdır. Elde edilecek sayısal bilgilerden kimilerinin ilgili diğer bilgilerden soyutlanıp tek başına değerlendirilerek, önyargılı bir şekilde sunulması, dürüst olmayan bir tutumdur. Halkın nabzını tutarken kullanılacak anket çalışmalarında, sonuçları yalnız sayısal değerlendirmelerden çıkarmak da hatalı bir tutum olacaktır. Diğerlerinin aralarında birlikte değerlendirilmeye alınması gereklidir. Yapılacak araştırmaların basına açık bir şekilde yapılacak olması da, ilgililerin geniş katılımının sağlanmadığı durumlarda medyanın anket sonuçlarını yanlış ya da yanlı yansıtma ihtimali de önemli bir sorun olarak düşünülmektedir. Kamuoyu araştırmalarının aynı zamanda belediye yönetimlerince siyasal amaçları, oy potansiyellerini artırmak için kullanılmaları da bu tür çalışmaların olumsuz yönlerini teşkil etmektedir (Yalçındağ, 1996: 138).

3.5.2. Halkla İlişkilerde Uygulanan Araştırmaların Faydaları

Benzer Belgeler