• Sonuç bulunamadı

İnançlı İşleme İlişkin Unsurlar

1. Genel Olarak İnançlı İşlemler ve Teminat Senedi

İnançlı işlem, inanan ile inanılan arasında yapılan, inananın malvarlığına dair bir şey veya hakkı inanılana devretmeyi, inanılanın ise bu şey ve hakkı aradaki inanç anlaşmasına uygun olarak kullanmayı ve şartlar oluştuğunda kararlaştırılan şekilde

64 Gürbüz, s. 533; İnan, s. 45; Sayhan, s. 160-162; Faruk Acar, Kambiyo Senetlerinde Bedelsizlik İddiası, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Kütahya, 1996, s. 67.

65 Gürbüz, s. 533; İnan, s. 46; Erol Ertekin, İzzet Karataş, Uygulamada Ticari Senetler Hukuku, Seçkin Yayıncılık, Ankara, 1992, s. 608; Sayhan, s. 161.

66 Gürbüz, s. 533; İnan, s. 46; Sayhan, s. 160; Acar, s. 67.

67 Türk, s. 141.

inanana veya üçüncü bir kişiye devretmeyi üstlendiği sözleşmedir68. İnançlı işlemler, tarafların yaptıkları sözleşmenin hiç hüküm doğurmaması veya görünüşteki sözleşmeden başka bir sözleşmenin hükümlerini doğurması için yaptıkları muvazaalı işlemlere69 benzese de bunlardan farklıdır. Zira muvazaalı işlemlerde hakkın devri gerçekten istenmemekle birlikte inançlı işlemlerde devir gerçekten istenmektedir70.

İnançlı işlemler kendi içinde saf ve karma inançlı işlemler olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. İnanan yararına yapılan inançlı işlemler saf inançlı işlemler olarak isimlendirilirken, inanılanın yararı esas alınarak yapılan inançlı işlemler karma inançlı işlemler olarak isimlendirilir71. Teminat senetlerinde de inanılan alacaklı lehine bir teminat sağlanması söz konusu olduğundan bu senetlerin düzenlenmesi bir karma inançlı işleme vücut verecektir72.

İnançlı işlemlerin gizleme, alacaklılardan mal kaçırma, hukuki işlemi dolanma veya sadeleştirme, teminat sağlama gibi fonksiyonları bulunmaktadır73. Teminat senedi düzenlenmesi işleminin de teminat sağlamaya yönelik bir inançlı işlem olduğu açıktır. Zira pozitif hukukun sağladığı teminat araçları, günlük hayatın karmaşıklığı içinde yetersiz kalmış ve pratik hayat kendisine yeni teminat araçları yaratmış, bunlardan birisi de inançlı işlemler olmuştur74. Bu kapsamda bir alacak veya şeyin teminat amacıyla inançlı işlemle devredildiği sözleşmeler ortaya çıkmıştır75. Teminat amacıyla mülkiyetin devri ve teminat amacıyla alacağın temliki sözleşmeleri de böylece oluşmuştur76. Elbette bu sözleşmelere bir kıymetli evrakın konu olması da mümkündür.

68 Özsunay, s. 1; Fikret Eren, Borçlar Hukuku Genel Hükümler, 22. bs., Yetkin Yayınları, Ankara, 2017, s. 383; Kemal Oğuzman, Turgut Öz, Borçlar Hukuku Genel Hükümler, C. I, 16. bs., Vedat Kitapçılık, İstanbul, 2017, s. 423.

69 Turhan Esener, Türk Hususî Hukukunda Muvazaalı Muameleler, Fakülteler Matbaası, İstanbul, 1956, s. 7; Eren, s. 367; Oğuzman/Öz, s. 127

70 Özsunay, s. 233; Oğuzman/Öz, s. 134.

71 Ayrıntılı bilgi için bkz. Özsunay, s. 43-78; Eren, s. 383.

72 Nitekim Özsunay; karma inançlı işlemleri bir kredi alacaklısı olarak ortaya çıkan inanılanın, inanç konusunu doğrudan doğruya kendi yararına elinde bulundurduğu işlemler olarak ifade etmiş ve bu işlemleri alacağın teminat amacıyla devri, bir şeyin teminat amacıyla devri ve teminat amacıyla inançlı ciro olmak üzere üç grupta incelemiştir (Özsunay, s. 56-78). Eren, s. 383; Ayanoğlu Moralı, s. 66.

73 Ayrıntılı bilgi için bkz. Özsunay, s. 27-34; Şafak, s. 53-55.

74 Özsunay, s. 36; Parlak Börü, s. 237; Oktay Özdemir, s. 265.

75 Özsunay, s. 36; Atiye Uygur, “Teminat Amaçlı İnançlı İşlemler”, Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, C. X, S. 1-2, 2006, s. 177,

76 Özsunay, s. 36; Uygur, s. 177.

Aşağıda da inceleyeceğimiz üzere77 teminat senetlerini, teminat amacıyla bir kıymetli evrakın devri (emre ve hâmiline yazılı senetlerde mülkiyetin devri, nâma yazılı senetlerde alacağın devri) sözleşmelerinden ayıran, senedin devredilme değil, düzenlenme amacının teminat sağlama olmasıdır. Bu kapsamda ayrı bir çerçevede incelenecek olan teminat senetlerinin tıpkı kıymetli evrakın mülkiyetinin devri ve kıymetli evraktaki alacağın temliki sözleşmeleri gibi bir inançlı işleme vücut verdiği kesindir78. Söz konusu inançlı işlemde inanılan taraf, senedi inanç anlaşmasına uygun kullanacağını taahhüt eden alacaklı iken, inanan, senedi alacaklı yararına düzenleyen keşideci borçludur.

2. Kazandırıcı İşlem (Teminat Konusu Riskin Gerçekleşme Olasılığına Karşı Bir Kambiyo Senedi Düzenlenmesi)

İnançlı işlemlerde kazandırma, inanç konusunun doğrudan doğruya inanan veya üçüncü bir kişi tarafından inanılana kazandırılması anlamına gelir79. Söz konusu kazandırma, inceleme konumuzu oluşturan teminat senetlerinde borçlu keşidecinin alacaklıyı lehtar olarak gösterdiği bir kambiyo senedi düzenlemesi ve alacaklıya teslim etmesiyle gerçekleşmektedir.

3. İnanç Anlaşması

İnanç anlaşması, inananın inanılana bir kazandırmada bulunacağını, inanılanın ise inanç konusu bu kazandırmayı idare ya da teminat amacıyla kullanacağını, inançlı işlemin sona ermesinden sonra ise şeyi veya hakkı inanana yeniden devredeceğini taahhüt ettiği sözleşmedir80. O hâlde teminat senedi düzenlenmesine ilişkin inanç anlaşmasını da, inanan borçlunun, teminat konusu riskin gerçekleşme olasılığına karşı,

77 2. Bölüm. II.

78 İnan, s. 48.

79 Özsunay, s. 86. Bununla birlikte inançlı işlemin unsurlarından biri olan kazandırıcı işlem, öğretide genellikle devir (temlik) işlemi olarak adlandırılmakta ve inananın sözleşme konusu şey veya alacağı inanılana devretmesi gerektiği ifade edilmektedir (Aydıncık, s. 164; Oktay Özdemir, s. 675;

Ayanoğlu Moralı, s. 134; Şafak, s. 131). Ancak söz konusu ifade şekli bir inançlı işlem türü olan teminat amacıyla kambiyo senedi düzenlenmesi işlemlerini kapsamına almamaktadır. Zira burada ifade edildiği üzere bir devir olmayıp, senet zaten alacaklı lehine bir teminat olarak oluşturulmaktadır.

80 Özsunay, s. 6.

alacaklı lehine kambiyo senedi düzenlemeyi ve alacaklıya teslim etmeyi, inanılanın ise bu senedi teminat amacıyla sınırlı bir çerçevede kullanmayı ve teminat konusu riskin gerçekleşme olasılığının kalmaması üzerine de inanana iade etmeyi üstlendiği sözleşme olarak tanımlayabiliriz81. Söz konusu sözleşme kanunda düzenlenmiş sözleşmelerin unsurlarını içermediğinden kendine özgü yapısı olan (sui generis) bir sözleşmedir82. Bununla birlikte her iki tarafa da borç yükleyen söz konusu sözleşmede borçlar karşılıklı olarak ve aynı anda değil, sıra ile doğduğundan sözleşmenin eksik iki tarafa borç yükleyen bir sözleşme olduğu kabul edilmelidir83.

V. TEMİNAT SENEDİ DÜZENLENMESİNE İLİŞKİN İNANÇLI İŞLEMDE TARAFLARIN BORÇLARI