• Sonuç bulunamadı

Solmaz (2006) tarafından ‘‘Milli Eğitim Bünyesindeki Okullarda Beden Eğitimi Derslerinin İşlevsel Durumu’’ konulu Kocaeli ilindeki devlet okullarında görev yapan toplam 50 beden eğitimi öğretmeninin örneklem olarak alındığı araştırmada şu bulgular elde edilmiştir:

1. İlköğretimin birinci kademesinden itibaren beden eğitimi derslerinin, beden eğitimi öğretmeni tarafından işlenilmesi gerektiği sonucu ortaya çıkmıştır.

2. Kocaeli İli’ne bağlı okulların genelinde, araç-gereç eksikliği olduğu okulların kendilerine ait salonlarının olmasının, beden eğitimi derslerinin verimliliğini arttıracağı yönünde bir sonuca ulaşılmıştır.

3. Beden eğitimi öğretmenlerinin, daha sıkı hizmet içi eğitime tabi tutulması gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.

Ünlü (2008) tarafından ‘‘Beden Eğitimi Öğretmenlerinin Yeterlikleri ve Sınıf Yönetimi Davranışları’’ konulu Kırşehir, Aksaray, Konya, Kayseri ve Yozgat illerinde görev yapan rastgele seçilmiş 262 beden eğitimi öğretmeninin örneklem olarak alındığı araştırmada şu bulgular elde edilmiştir:

1. Beden eğitimi öğretmenleri, tüm yeterlik alanlarında kendilerini yeterli düzeyde algılamaktadırlar. Ağırlıklı ortalamalara göre beden eğitimi öğretmenleri “öğrenciyi tanıma yeterliklerini” en yüksek ve olumlu düzeyde algılamaktadırlar.

2. Cinsiyete göre öğretmen yeterlik algılarına bakıldığında, “örgenciyi tanıma” ve “kişisel, mesleki gelişim” yeterliği dışındaki tüm boyutlarda gruplar arasındaki puan farkı anlamlıdır. Anlamlı fark çıkan boyutlardan sadece “okul aile ilişkileri” boyutunda bayan beden eğitimi öğretmenlerinin erkek meslektaşlarına kıyasla daha yüksek bir ortalama elde ettiği görülmektedir. Buna karsın program bilgisi, öğrenme-öğretme sürecinde yeterlik, öğrenme ve gelişimi izleme değerlendirme ve toplam puanlarda ise erkek beden eğitimi öğretmenleri kendilerini daha yeterli algılamaktadırlar.

3. Öğretmenlik yeterlik algısının dört boyutu ve toplam puanlarla beden eğitimi öğretmenlerinin mesleki kıdemleri arasında anlamlı ilişki bulunmuştur. “Program ve içerik Bilgisi, Öğrenme ve Öğretme Süreci, Öğrenmeyi, Gelişimi İzleme ve Değerlendirme, Öğrenciyi Tanıma ve Toplam Yeterlik Puanları”, mesleki kıdemle anlamlı ilişki göstermiştir. Adı geçen bu boyutlarda mesleki kıdem arttıkça yeterlik algısının da anlamlı düzeyde yükseldiği görülmüştür.

4. Beden eğitimi öğretmenlerinin branşlarına göre öğretmen yeterlik algılarında anlamlı bir farklılık gözlenmemiştir. Bireysel ve takım sporları yapan beden eğitimi öğretmenlerinin yeterlik puanları arasında anlamlı bir farklılık bulunmamıştır.

5. Beden eğitimi öğretmenlerinin hizmet içi eğitim alma durumlarına göre öğretmen yeterlik algılarında anlamlı farklılıklar vardır. Program ve içerik bilgisi, Öğrenme ve öğretme süreci; Öğrenmeyi, gelişimi izleme ve değerlendirme; Kişisel ve mesleki gelişim; toplam yeterlikte gruplar arasındaki puan farkı anlamlıdır. Anlamlı fark çıkan boyutlarda, hizmet içi eğitim programlarına katılan beden eğitimi öğretmenlerinin, katılmayan meslektaşlarına kıyasla daha yüksek bir ortalama elde ettiği görülmüştür.

6. Beden eğitimi öğretmenlerinin görev yaptıkları okul türlerine göre öğretmen yeterlik ölçeğinin üç boyutunda anlamlı farklılıklar vardır. Program ve içerik bilgisi; Öğrenme ve öğretme süreci, Öğrenmeyi, gelişimi izleme ve değerlendirme boyutlarında hesaplanan ortalamalar 0,05 manidarlık düzeyinde anlamlı bir farka yol açmıştır. Adı

geçen boyutlarda ilköğretim öğretmenleri, ortaöğretim düzeyinde görev yapan beden eğitimi öğretmenlerine kıyasla kendilerini yeterli algılamaktadırlar.

Özçakır (2007) tarafından ‘‘Beden Eğitimi Öğretmenlerinin Sınıf Yönetimi Anlayışları’’ konulu Düzce ilinde görev yapan 64 kadrolu, 11 sözleşmeli olmak üzere toplam 75 beden eğitimi öğretmeninin katıldığı araştırmada şu bulgular elde edilmiştir:

1. Beden eğitimi öğretmenleri; öğrencilerle aralarında belirgin bir mesafe bırakma, tek bilgi kaynağı olarak kendilerini görme, kararları tek başına verme, sınıflarında yaptıkları her şeyin yasal zemin üzerine oturtma, istenmeyen davranışları cezalandırma ve saygı görmek için otoriter olma konularında çoğunlukla otoriter eğilim gösterdikleri ortaya çıkmıştır.

2. Öğretmenler; derslerde öğrencilerinin çekingen ya da saldırgan davranmaları, eğitim etkinliklerinin temelinde bilginin yer alması, öğrencileri başarılı olmaları için notla teşvik etmeleri, öğrencilerinin eleştirmelerinden rahatsız olmaları, öğrencilerle derste konu dışı konuşmaktan kaçınmaları ile ilgili maddelerde otoriter olma davranışlarını en az düzeyde sergiledikleri sonucuna varılmıştır.

3. Araştırma sonuçlarına göre, öğretmenler demokratik sınıf yönetimi anlayışına ait maddelerde yüksek oranda demokratik bir eğilim taşımaktadırlar.

4. Beden eğitimi öğretmenlerinin otokratik sınıf yönetimi anlayışını sergileme düzeylerine ilişkin görüşleri, öğretmenlikteki kıdemlerine göre farklılık göstermemektedir. Belirlenen üç kıdem grubundaki öğretmenlerin görüşlerine göre öğretmenler otokratik sınıf yönetimi anlayışını benzer düzeyde sergilemektedirler. Öğretmenlerin, kıdemleri ile demokratik sınıf yönetimi anlayışlarına iliksin görüşleri arasındaki farklılık anlamlı değildir. Ancak ortalamalara göre, 5 yıl ve daha düşük kıdeme sahip öğretmenler diğer iki kıdem grubundaki öğretmenlere göre daha demokratik bir eğilim taşımaktadırlar.

Avşar (2006) tarafından ‘‘Beden Eğitimi Öğretmenlerinin Kendilerine Yönelik Hizmet İçi Eğitim Programlarını Değerlendirmesi’’ konulu Ankara ilindeki okullarda görev yapan 187 beden eğitimi öğretmeninin örneklem olarak alındığı araştırmada şu bulgular elde edilmiştir:

1. Beden eğitimi öğretmenleri ihtiyaç duydukları hizmet içi eğitimin; değişik türde yapılmasını uygun bulmaktadırlar. En çok tercih edilen türler “kurs” ve “internet” yoluyla eğitimdir. Zamanlamasına ilişkin farklı dönemleri uygun bulmaktadırlar. En çok tercih edilen zamanlar “Haziran ve Eylül seminer” ya da sınav dönemleridir.

2. Beden eğitimi öğretmenleri; değişik öğrenme alanlarına ihtiyaç duymaktadırlar. En çok ihtiyaç duyulan öğrenme alanı “bilgisayar ve internet” ile teknolojinin beden eğitimi dersinde kullanımıdır. Katıldıkları hizmet içi eğitim etkinliklerinde çeşitli sorunlarla karşılaşmaktadırlar. En çok, hizmet içi eğitim merkezlerini mekan olarak ve fiziki şartlar bakımından sorunlu olarak görmektedirler.

Göktaş (2007) tarafından ‘‘Beden Eğitimi Öğretmenlerinin İş Doyumu ve Bazı Değişkenlerle Olan İlişkisinin İncelenmesi’’ konulu Balıkesir ilindeki okullardan random yöntemi ile seçilen 106 beden eğitimi öğretmeninin örneklem olarak alındığı araştırmada şu bulgular elde edilmiştir:

1. Beden Eğitimi öğretmenlerinin iş doyum düzeyi ile cinsiyet, mesleki kıdem, yaş, ücret ve araç-gereç değişkenleri arasındaki ilişkiye bakıldığında, iş doyumu ile cinsiyet, aylık gelir ve mesleki kıdem değişkenleri arasında farklılık görülmezken, yaş grupları, maaş memnuniyeti ve araç-gereç yeterliliği arasında farklılıklar tespit edilmiştir.

2. 20 maddelik Minnesota iş tatmin anketi faktör analizine tabi tutulmuş ve çapraz yüklenen maddeler analizden çıkarıldıktan sonra kalan 17 maddeye yapılan faktör analizi içsel ve dışsal etmenler olarak ele alınmıştır.

İçsel etmenler; “Öğrencileri yönlendirmek için fırsat verdiğinden”, “Yaptığım iş karşılığında duyduğum başarı hissinden”, “Kendi yeteneklerimi kullanarak bir şeyler yapabilme”, “İşimle ilgili alınan kararların uygulamaya konması bakımından”, “Başkaları için bir şeyler yapabildiğimi hissetmem bakımından”, “Ara sıra değişik şeyler yapabilme şansının olmasından”, “Toplumda “saygın bir kişi” olma şansını bana vermesi bakımından”, “Beni her zaman meşgul etmesi bakımından” “Bağımsız çalışma imkânı olması açısından”, “Bana garantili bir gelecek sağlaması yönünden”, “Vicdani bir sorumluluk taşıma şansını bana vermesinden” ve “Çalışma saatleri bakımından” olarak belirlenmiştir.

Dışsal etmenler; “Yöneticimin karar verme yeteneği bakımından”, “Yaptığım iş sonrası taktir edilmem açısından”, “Yöneticinin emrindeki kişileri iyi yönetmesi bakımından”, “Çalışma arkadaşlarının birbiri ile anlaşmaları açısından” ve “Mesleğimi yaparken kendi yöntemlerimi kullanabilme serbestliği bakımından” faktörleridir (Tablo1). İkizler, Kepoğlu ve Koldaş (2000) Sakarya bölgesinde çalışan 80 spor yöneticisine “Minnessota İş Tatmini” anketinin 20 maddelik kısa şeklini (uzun şekli 100 madde) uyguladıkları çalışmada genel olarak spor yöneticilerinin mesleklerini sevdikleri, bu işi yapmaktan dolayı hoşnut oldukları görülmüştür.

Yılmaz ve ark. (2010) tarafından ‘‘Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenlerinin mesleklerine ilişkin öz yeterlik düzeylerinin incelenmesi’’ konulu Nevşehir ilindeki okullarda görev yapan 92 beden eğitimi öğretmeninin katıldığı araştırmada şu bulgular elde edilmiştir:

1. Beden eğitimi ve spor öğretmenleri aldıkları eğitim, deneyim ve uzmanlık sonucu kendilerini beden eğitimi ve spor öğretmeni olarak oldukça yeterli görmektedirler. Bilindiği gibi beden eğitimi ve spor öğretmenliği bölümü sporla ilgili özel yetenek sınavıyla öğrenci alan bir bölümdür. Bu anlamda bu bölümü tercih eden öğrenciler daha önce sporla ilgili belli bir birikim ve deneyime sahip olarak bölüme gelmektedirler. Yine bölümde okuyan öğrencilerin birçoğu aktif olarak spor kulüplerinde görev almaktadırlar. Bu durumlara ilave olarak, okulda yürütülen eğitim öğretim faaliyetlerinin iyi düzeyde olması öğrencilerin öz yeterlik düzeylerinin yüksek olmasında etkili olduğu söylenebilir. Ayrıca beden eğitimi ve spor öğretmenlerinin göreve başladıktan sonra da beden eğitimi ve sporla iç içe olmaları, hizmet içi eğitim programları ve seminerlere katılmalarının öz yeterliklerinin yüksek olmasında etkili olduğu düşünülmektedir.

2. Kişinin gelecekte yapacağı işle ilgili olarak kendine güvenmesi ve öz yeterliğe inanması mesleki başarıya ulaşma konusunda etkili olacaktır. Bireylerin öz yeterlik inançları, gerek mesleki eğitim sırasında gerekse iş yaşamlarında karşılaşacakları problemlerle mücadele ve bunlarla baş etme konusunda önemli rol oynayacaktır. Aynı zamanda böyle bir inanç bireyleri mesleki yaşamda motive eden ve başarıya götüren bir etkiye de sahip olacaktır. Yaş değişkenine bağlı olarak beden eğitimi öğretmenlerinin öz yeterlik düzeyleri arasındaki farka ilişkin Pearson momentler çarpım korelasyon katsayısı değerlendirildiğinde; öğretmenlerin yaşları ile öz yeterlik düzeyleri arasında pozitif yönde bir ilişki olmasına rağmen, 0,05 düzeyinde anlamlı bir ilişki bulunamamıştır. Buna göre öğretmenlerin yaşları ile öz yeterlik düzeyleri arasında birbiri ile ilişkili olarak artma ya da azalma olmadığı söylenebilir.

3. Cinsiyete göre beden eğitimi öğretmenlerinin öz yeterlik düzeyleri puan ortalamaları arasında bir fark olup olmadığını belirlemek için yapılan iki ortalama arasındaki fark, t-testi analiz sonucuna göre 0,05 düzeyinde bayanlar lehine anlamlı bulunmuştur. Bu sonuca göre bayan öğretmenlerin erkek öğretmenlerden daha yüksek öz yeterliğe sahip olduğu görülmüştür.

Aybek (2007) tarafından ‘‘Öğrencilerin Beden Eğitimi Dersine ve Ders Dışı Etkinliklere Yönelik Tutumlarında Beden Eğitimi Öğretmenlerinin Rolü’’ konulu

Samsun, Sivas ve Tokat illerindeki sosyo-ekonomik düzeyi orta seviyede olan liselerden tesadüfi seçilen 990 öğrenci örneklem olarak alındığı araştırmada şu bulgular elde edilmiştir:

1. Beden eğitimi ders programlarının çeşitli olmaması, araç gereç ve tesis yetersizliğinden kaynaklanan problemler sonucunda öğrencilerin ilgi duydukları farklı spor branşlarına iştirak edememeleri klasik beden eğitimi dersi anlayışı, kız öğrencilerin beden eğitimi dersine karsı ilgilerini azaltmaktadır. Ayrıca düzenlenen etkinliklerin kız örgencilere hitap etmemesinden dolayı öğrenciler beden eğitimi dersi yerine başka aktivitelere katılmak istediklerini belirtmişlerdir.

2. Beden eğitimi öğretmenlerinin öğrencileri derse motive etmekte önemli bir davranış olan sözlü ödüllendirme oranlarının da düşük olduğu sonucuna varılmıştır. Ama, bunun yanı sıra beden eğitimi öğretmenlerinin öğrencilere iyi davrandıkları belirtilmiştir.

3. Kız ve erkek öğrencilerin beden eğitimi öğretmenlerine bakış açılarının farklı olduğu anlaşılmaktadır. Kız ve erkek öğrencilerin derse motive olma ve ders ortamının eğlenceli olma durumları karşılaştırıldığında, kız öğrencilerin hem derse, hem de öğretmene olumlu yaklaştığı söylenemez. Kız öğrencilerin dersi ve aktiviteleri algılamada erkek örgencilerden farklı oldukları gözlenmiştir.

Çelik (2008) tarafından ‘‘Beden Eğitimi Öğretmenlerinin Okul İçi ve Okul Dışı Faaliyetlerde Karşılaştıkları Sorunların İncelenmesi’’ konulu Trabzon ili merkezindeki ilköğretim ve ortaöğretim okullarında çalışan 20 beden eğitimi öğretmeninin örneklem olarak alındığı araştırmada şu bulgular elde edilmiştir:

1. Beden Eğitimi öğretmenlerinin, Beden Eğitimi dersi ve genel anlamda spora karşı yüksek düzeyde olumlu tutuma sahiptirler. Beden eğitimi dersinin öğrencilerin ve genel anlamda bireylerin sağlıklı yetişmelerinde önemli bir yere sahip olduğu sonucuna ulaşılmıştır.

2. Araştırma bulgularına göre okullarda Beden Eğitimi dersi programının etkili bir şekilde uygulanması için gerekli fiziki koşullar yetersizdir. Özellikle çoğu okulda Beden Eğitimi aktiviteleri için salon eksikliği mevcuttur.

3. Buna bağlı olarak araştırma bulgularına göre Beden Eğitimi okul programının okulda uygulanma düzeyi pek yüksek değildir. Orta düzeyde olduğu belirtilen düzeyi etkileyen en önemli faktör programda belirtilen kazanımlara ulaşılması için gereken fiziki koşulların yetersizliğidir. Bunun dışında branş dışı öğretmenlerin ve okul

yöneticilerinin ilgisiz tutumu da programın istenen düzeyde uygulanmasını engelleyen diğer faktörlerdir.

4. Beden Eğitimi öğretmenlerinin okul dışı faaliyetlerde bulunma düzeyleri yüksek olmasına rağmen, bu faaliyetleri yürütmek için izin alma konusunda çok zorlandıkları ve yasal engellerin kendilerinin moral ve motivasyonlarını olumsuz yönde etkilediğini ortaya koymuştur.

Aydoğan (2006) tarafından ‘‘Beden Eğitimi Öğretmenlerinin Meslekte Karşılaştıkları Sorunlar’’ konulu Trabzon ilinde görev yapan 200 beden eğitimi öğretmeninin örneklem olarak alındığı araştırmada şu bulgular elde edilmiştir:

1. Araştırmadan elde edilen sonuçlara göre; okul ve fiziki şartlarla ilgili sorunlar ile cinsiyet arasında, aldıkları eğitim yönünden karşılaştıkları sorunlar ile cinsiyet arasında anlamlı bir ilişki bulunamamıştır. Baykoçak’ a (2002:99) göre, erkek beden eğitimi öğretmenlerinin aldıkları eğitim yönünden okul idaresi ile daha fazla sorun yaşadıkları görülmektedir.

2. Okul yönetimiyle karşılaşılan sorunlar ile cinsiyet arasında anlamlı bir ilişki bulunmuş, bayan beden eğitimi öğretmenlerinin okul yönetimiyle daha fazla sorunla karşılaştığı sonucuna ulaşılmıştır. Baykoçak’ ın (2002:99) Bursa ilinde yapmış olduğu araştırmaya göre; okul yönetimiyle erkeklere nazaran bayan beden eğitimi öğretmenlerinin daha fazla sorun yaşamakta olduğu ortaya çıkmıştır.

3. Öğrenci ve ailesiyle karşılaşılan sorunlar ile cinsiyet arasında da anlamlı bir ilişki bulunmuş, bayan beden eğitimi öğretmenlerinin öğrenci ve ailesiyle daha fazla sorunla karşılaştığı sonucuna ulaşılmıştır. Ayrıca, Trabzon ilinde görev yapan beden eğitimi öğretmenlerinin büyük çoğunluğunun çalışma sürelerinin 6-10 yıl arasında olduğu sonucu ortaya çıkmıştır. Baykoçak’ ın (2002:99-100) yapmış olduğu araştırmada da; bayan beden eğitimi öğretmenlerinin öğrenci ve ailesiyle daha fazla sorunla karşılaştığı görülmüş, çalışma süresi 6-10 yıl arası olan beden eğitimi öğretmenlerinin özellikle öğrenci ve ailesiyle ilgili problemleri daha üst seviyede yaşamak da olduğu sonucuna ulaşılmıştır.

4. Strese neden olan sorunlar ile cinsiyet arasında anlamlı bir ilişki bulunmuş, bayan beden eğitimi öğretmenlerinin strese neden olan sorunlarla daha fazla karşılaşmakta olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Tural’ ın (1994:38) İzmir ilinde yapmış olduğu araştırma sonuçlarına göre; strese neden olan sorunlar ile cinsiyet arasında herhangi önemli bir farklılık bulunamamıştır.

Derbedek (2008) tarafından ‘‘İlköğretim Okul Müdürlerinin Öğretimsel Liderlik Özelliklerinin Öğretmenlerin Öz yeterlikleri Üzerindeki Etkileri’’ konulu Bursa ilinde görev yapan rastgele seçilen 372 sınıf ve branş öğretmeninin örneklem olarak alındığı araştırmada şu bulgular elde edilmiştir:

1. İlköğretim okulu öğretmenlerinin, okul müdürlerinin öğretimsel liderlik özelliklerine ilişkin algı puanlarında cinsiyet değişkenine göre anlamlı bir fark bulunmamıştır.

2. İlköğretim okulu öğretmenlerinin, okul müdürlerinin öğretimsel liderlik özelliklerine ilişkin algı puanlarında kıdem değişkenine göre anlamlı bir fark bulunmuştur. Fark kıdemleri 6-10 ile 21 yıl ve üzeri ve 11-15 ile 21 yıl ve üzeri olan öğretmenler arasındadır. Buna göre kıdemleri 21 yıl ve üzeri olan öğretmenlerin müdürlerinin öğretimsel liderlik özelliklerine ilişkin algıları 6-10 yıl ve 11-15 yıl arası çalışanlardan daha yüksektir.

3. İlköğretim okulu öğretmenlerinin, okul müdürlerinin öğretimsel liderlik özelliklerine ilişkin algılarında yas değişkenine göre anlamlı bir fark görülmektedir. 31- 40 yaş ile 41 ve üzeri olan öğretmenlerin okul müdürlerinin öğretimsel liderlik özelliklerine ilişkin algıları arasında bir fark olduğu görülmektedir. Buna göre 41 ve üzeri yastaki öğretmenlerin okul müdürlerinin öğretimsel liderlik özelliklerine ilişkin algıları 31-40 yas arasındakilerden daha yüksektir.

4. İlköğretim okulu öğretmenlerinin, okul müdürlerinin öğretimsel liderlik özelliklerine ilişkin algılarında eğitim durumu değişkenine göre anlamlı bir fark bulunmamıştır.

5. İlköğretim okulu öğretmenlerinin öz yeterlik algı puanları “orta” düzeydedir. Öğretmenlerin % 66.7’si “orta” düzeyde, % 19.1’i “yüksek”, % 14.2’si ise “düşük” düzeyde öz yeterliğe sahiptir.

6. İlköğretim okulu öğretmenlerinin öz yeterlik algıları ile cinsiyetleri arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır.

7. İlköğretim okulu öğretmenlerinin öz yeterlik algıları arasında kıdem değişkenine göre anlamlı bir fark bulunmuştur. Buna göre kıdemleri 6-10, 11-15 yıl ile 21 yıl ve üzeri olan öğretmenler arasındadır. Buna göre kıdemleri 21 yıl ve üzeri olan öğretmenlerin öz yeterlik algıları 6-10 yıl ve 11-15 yıl arası çalışanlardan daha yüksektir.

8. İlköğretim okulu öğretmenlerinin öz yeterlik algıları arasında yas değişkenine göre anlamlı bir fark bulunmuştur. Bu fark yasları 30-40 arasında olan öğretmenleri ile

41 ve üzeri olan öğretmenler arasındadır. Buna göre yasları 41 ve üzerinde olan öğretmenlerin öz yeterlik algıları 30-40 arasında olan öğretmenlere oranla daha yüksektir.

9. İlköğretim okulu öğretmenlerinin öz yeterlik algıları arasında eğitim durumu değişkenine göre anlamlı bir fark bulunmuştur. Buna göre yüksek lisans mezunu öğretmenlerin öz yeterlik algılarının lisans mezunu öğretmenlerden daha yüksektir.

Hacısalihoğlu (2006) tarafından ‘‘Beden Eğitimi Öğretmenlerinin Ders Performanslarının Öğrenciler Tarafından Değerlendirilmesi’’ konulu İstanbul ili Kartal ilçesinde rastgele seçilen 10 okulun ve 500 öğrencinin örneklem olarak alındığı araştırmada şu bulgular elde edilmiştir:

1. Araştırmaya katılanlar öğrencilerin, beden eğitimi dersi işlenirken öğretmenlerin konu ile ilgili oyun ve güvenlik kurallarını anlatıp anlatmadıkları hususunda %70.6’sının katılıyorum, %15.2’sinin kararsızım, %14.2’sinin ise katılmıyorum şeklinde cevap verdikleri tespit edilmiştir.

2. Öğrencilerin beden eğitimi dersinde genellikle serbest kalıp kalmadıklarına ilişkin %46.2’sinin katılıyorum, %20.6’sının kararsızım, %33.2’sinin ise katılmıyorum şeklinde görüş bildirdikleri tespit edilmiştir.

3. Katılımcılar, beden eğitimi dersinde ders başladıktan sonra öğretmenlerin dersten ayrılıp ayrılmadığına dair verdikleri cevaplarında %34.8’inin katılıyorum, %15.4’ünün kararsızım, %49.8’inin katılmıyorum yönünde görüş bildikleri tespit edilmiştir.

4. Öğrencilerin beden eğitimi öğretmenlerinin ders bitiminde değerlendirme yapıp yapmadıkları hakkında %54.4’ünün katılıyorum, %21.6 sinin kararsız, %24’ü ise katılmıyorum şeklinde görüş bildirdikleri tespit edilmiştir.

Beden eğitimi öğretmeninin özel alan yeterliklerini şu şekilde sıralayabiliriz (MEB, 2008);

1. Eğitim sürecini planlama ve düzenleme;

- Öğretime uygun planlama yapabilme,

- Öğretime uygun öğrenme ortamları düzenleyebilme.

2. Öğretim sürecini planlama ve düzenleme;

- Öğretim sürecine uygun araç – gereç ve kaynakları kullanabilme, - Okul takım çalışmasını yapabilme,

- Öğretimin amaçlarının gerçekleştirilmesi sürecinde teknolojik kaynakları kullanabilme,

- Öğretimde özel eğitimi gereksinim duyan ve özel gereksinimli öğrencilere (BEP) yönelik planlamaları yapabilme.

3. Fiziksel performans geliştirmeyi sağlama ve koruma;

- Öğrencilerin temel ve özelleşmiş hareket, bilgi ve becerilerini geliştirebilme, - Öğrencilerde düzenli fiziksel etkinlik ve sağlıklı yaşam bilinci oluşturabilme, - Öğrencilerin müsabakalara katılımını ve çalışmaların yürütülmesini

sağlayabilme,

- Öğrencileri sağlıklı beslenme konusunda bilinçlendirebilme, - Spor sakatlanmalarında ilk yardım kurallarını uygulayabilme,

- Öğrencilerin liderlik, sorumluluk alma, paylaşma ve birlikte iş yapma becerilerini geliştirebilme,

- Doğayı tanıma ve çevreyi koruma bilinci oluşturabilme,

- Kişisel güvenlik ve kazalardan korunma bilgi ve becerisini kazandırabilme, - Öğrencilere spor ve spor organizasyonları bilinci ve sevgisi kazandırabilme, - Beden eğitimi dersi öğretiminde eğitsel oyunları etkili kullanabilme,

- Özel eğitime gereksinim duyan öğrencilere yönelik etkinlikler düzenleyebilme.

4. Ulusal bayramları anlam ve önemine yaraşır şekilde kutlama;

- Atatürk’ün beden eğitimi ve sporla ilgili duygu ve düşüncelerini uygulamalarına yansıtabilme,

- Ulusal bayramlarda ve özel günlerde sportif etkinlikler yapabilme.

5. Gelişim performansını izleme ve değerlendirme;

- Yapacağı ölçme ve değerlendirme uygulamalarının amaçlarını belirleyebilme, - Ölçme ve değerlendirme, araç ve yöntemlerini kullanabilme,

- Öğrencilerin bedensel gelişimlerini belirlemeye yönelik yapılan ölçme sonuçlarını yorumlama ve geri bildirim sağlayabilme.

6. Okul, aile ve toplumla işbirliği yapma;

- Öğrencilerin fiziksel, zihinsel ve ruhsal yönden geliştirilmesinde ailelerle ve toplumla işbirliği yapabilme,

- Öğrencilerin ve çevrenin ulusal bayram ve törenlerin anlam ve öneminin farkına varmaları ve törenlere aktif katılımlarını sağlayabilme,

- Okulun kültür ve öğrenme merkezi haline getirilmesinde toplumla işbirliği yapabilme.

7. Mesleki gelişimi sağlama;

- Mesleki yeterliliklerini belirleyebilme,

- Beden eğitimi dersi öğretmenine ilişkin kişisel ve mesleki gelişimini

Benzer Belgeler