İlgili Araştırmalar

Araştırma sürecinde en son literatör bilgilerinden yararlanmak ve bunları bir araya getirebilmek için çeşitli üniversite kütüphaneleri, bazı kurum ve kuruluşların kütüphaneleri, bilgi ve dokümantasyon merkezlerinden faydalanılmıştır. Yapılan araştırmalar sonucunda, konuyla ilgili doğrudan yayına ulaşılamamıştır; fakat dolaylı olarak konu ile ilgili araştırmalara tarih sırasına göre aşağıda yer verilmiştir:

TUNA(2003) : Ayak Muayene ve tanı adlı kitabında ayak hastalıkları ve ayak bakımı ile ilgili geniş bilgilere yer vermiştir ve içerik hazırlama konusunda kişilere yardımcı olacak nitelikte bir kaynak kitaptır.

ALTINTAŞ (2005): “Kuaförlük ve Güzellik Bilgisi Öğretmenlik Programında Yer Alan Cilt Bakım Kozmetikleri ve Bakım Teknikleri I-II ve Uygulamaları Derslerinin İçeriğine İlişkin Görüşler” adlı yayımlanmamış Yüksek Lisans Tez çalışması içerik hazırlamada program geliştirmecilere yardımcı olacak niteliktedir.

TUNA(2005) : “Ayak Hastalıklarında Pedobarografik Değerlendirme” başlıklı makalesi ayak basınç ölçümleri ile ilgili çalışmaları içerik oluşturmada kullanılabilir. Araştırmada her ayağa özgü her deformitenin farklı, kendine özgü sonuç ve biyomekanik etkileri olduğu sonucuna varılmaktadır.

YILDIRIM (2007): “Kuaförlük ve Güzellik Bilgisi Öğretmenlik Programında Yer Alan Saça Renk Verme Teknikleri ve Uygulamaları I ve Saça Renk Verme Teknikleri ve Uygulamaları II Derslerinin İçeriğine İlişkin Görüşler” adlı yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, içerik hazırlama konusunda program geliştirmecilere yardımcı olacak nitelikte bir çalışmadır.

EMAMİ (2008): “Refleksoterapist Eğitim Programı İçeriğinin Belirlenmesi” adlı yayımlanmamış Yüksek Lisans Tez çalışmasında Refleksoterapist eğitim programının içeriğini belirlemiştir. Bu çalışma içerik hazırlamada program geliştirmecilere yardımcı olacak niteliktedir.

BEK (2010) : “Çocukluklarda Ayak Gelişimini ve Deformite Oluşumunu Etkileyen

Faktörler” adlı makalesi ayak problemlerini anlamaya yardımcı bir yayındır. Makalenin özetinde “Ayak problemleri, günümüzde sıklıkla karşılaşılan ve bireylerin yürüme, ayakkabı giyme, ayakta durma gibi fonksiyonel aktivitelerini zorlaştıran sorunlardandır. Ne yazık ki, yetişkin birer birey olana dek, ayaklardaki sorunların habercisi olan bazı uyarılar dikkate alınmamakta, ayak problemlerinin hazırlayıcısı olan bazı faktörler gözden kaçırılmaktadır. Literatüre bakıldığında, yetişkin ayağında ortaya çıkan çoğu problemin okul çağına dayandığı belirtilmektedir. Bu nedenle çocukluk çağında ayağa yük bindirecek, normal yüklenmesini değiştirebilecek faktörler, bazı deformite ve bozukluklar için hazırlayıcı faktörlerin bilinmesi ve normal ayak gelişimi süresince göz önünde bulundurulması, ayak sağlığı açısından önem taşımaktadır.” der.

SARIKAYA ve ALTUNIŞIK(2011): “Kişisel Bakım Olgusu ve Kişisel Bakım Ürünlerine Yönelik Tüketici Tutum ve Tercihlerini Etkileyen Faktörler Üzerine Bir Araştırma” adlı çalışmasında tüketicilerin ayak bakımına ilişkin görüşleri hakkında fikir edinilebilir. Araştırmaya göre, tüketicilerce, kişisel bakım, ağırlıklı olarak vücut bakımı ve temizlik, ağız sağlığı, diş bakımı v.b. anlaşılmaktadır. Kişisel bakım bağlamında ayak bakımı çok fazla öne çıkan konulardan olmadığı gözlenmektedir. Katılımcıların tercih ettikleri ve kullandıkları kişisel bakım ürünleri arasında ayak sağlığı gibi sağlıkla ilgili ürünlerin ise görece olarak daha az kullanılmakta olduğuna işaret etmektedir. Markanın satın alma kararında etkili olup olmadığı sorusuna yönelik verilen cevaplarda da, özellikle cilt bakım, kozmetik ve vücut bakım ürünlerinde markanın önemli olduğu fakat ayak bakım ürünlerinde yine önemsemedikleri görülmektedir.

“Podoloji eğitimi piyasada çalışanların bilgi ve hizmet kalitesini arttıracak sertifika programları düzenlenmelidir. Ayrıca üniversitelerin bünyesinde önlisans programları olarak hazırlanmalıdır. Sağlık meslek liselerinde ise lise programı olarak ta hazırlanabilir. Podoloji öğretim programı ayakla daha ilgili olduğu için üniversitelerin Güzellik ve Saç Bakım Hizmetleri bölümünün kapsamında veya devamında olabilir. Fakat diyabetik ayak bakımı için yara bakımını tıp kökenli bir uzmanın yapması uygundur. Çünkü podolog ve hekimleri birbirinden ayıran en önemli nokta, podologlar

derinin epidermis tabakası ile ilgilidir, hekim ise derinin dermis ve daha alt tabakaları ile ilgilenir. Almanya da sistem bu şekilde, bu ayrıma uyularak işler ve podolog ve podiatristler işbirliği halinde çalışırlar. Halk sağlığı açısından podolojik uygulamalara ihtiyaç duyanların hepsi hasta kişiler değildir. Koruyucu bakım olarak hem sağlığını korumak isteyenler hem de daha bilinçli diyabet hastaları ayak bakımına ihtiyaç duymaktadır. Hastanelerdeki ayak bakım ünitelerine, insanlar hasta olduklarında gidilecek yer gözüyle bakmaktadırlar. Ayağındaki problemini de hastalık olarak değerlendirmediğinden ihmale getirip sorunun daha da büyümesine neden olmaktadırlar. Bunu aşmanın yolu var olan el-ayak bakımı uygulayıcılarınında faydalanabileceği, koruyucu bakım yapabilecek seviyede sertifika programları planlanmalıdır.”( İsveç Ayak Sağlığı Merkezi yönetici müdürü ve ayak sağlığı uzmanı (podolog) Özgül İŞGÖR ile kişisel görüşme,22.06.2011)

Ayak sağlığı firması olan BERCHTOLD, 2010 yılı itibarı ile Türkiye’nin dört bir yanında cihaz ve ürünleri ile hizmete girmiştir ve Almanya’dan onaylı eğitim sertifikası vermektedirler. Eğitim konuları: Podolojinin tarifi ve tarihçesi, Podiatrist kime denir ve özellikleri, Podiatrik tedavide temel ve teorik bilgiler, Podiatrik bakım alanlarından oluşmaktadır. Eğitimler 3 günlük periyotlar halinde gerçekleştirilmektedir. 3 günlük eğitim sonunda uygulamaya katılanlara Almanya’dan onaylı eğitim sertifikası verilmektedir.(Erdal MOLU, BERCHTOLD ayak sağlığı firmasının distribütörü ile kişisel görüşme,12.06.2012)

Türkiyede kurulan ilk ve tek Podoloji Derneği 2008 Ocak ayında Türkiye kanun hükümlülükleri çerçevesinde Ankara da kurulmuştur ve aynı zamanda faaliyete geçmiştir. Derneğin amacı ülkemizde meslek kanunu çıkmış, mesleki görev ve sorumlulukları belirlenmemiş olan “Podolog ve Medikal Ayak Bakımını” mesleki yönetmeliklerinin oluşturulmasını sağlamak. Bu süreç içerisinde üyeleri bir araya getirmek, kaynaşmalarını sağlamak ve güçlü bir çatı altında kurumlaştırmaktır.(Podoloji Derneği http://www.podoloji.org.tr)

BÖLÜM III

3. YÖNTEM

Bu bölümde; araştırmanın modeli, evren ve örneklemi, veri toplama araç ve teknikleri, verilerin analizi ve değerlendirilmesi aşamalarında yapılan çalışmalara ilişkin bilgiler yer almaktadır.