• Sonuç bulunamadı

5. ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA

5.3. İşletmelerdeki Havuzların Özellikleri

İldeki alabalık yetiştiricilerinin sahip oldukları toplam 379 adet çeşitli özellikte havuz ve ağ kafesteki üretim alanı 14 069 m2’dir. İşletme başına ortalama havuz –ağ kafes sayısı 27,1 adet, alanı ise 1004 m2’dir. İşletme başına düşen ortalama havuz sayısı ve

29% 21% 14% 7% 29% Baraj Gölü Artezyen Dere Suyu +Kaynak Suyu Kaynak Suyu Dere suyu

alanları Sivas ilinde 37,9 adet, 579 m2 (Karataş ve ark., 2008), Tokat ilinde 19,9 adet, 453m2 (Adıgüzel ve Akay, 2005) tespit edilmiştir. Adı geçen illere göre işletme başına düşen ortalama havuz- ağ kafes alanı Erzincan ilinde daha büyüktür.

Anaç balık sahibi olup yumurta elde eden ve yavru balık üretimi yapan işletmelerin oranı %57’dir, bu işletmelerin sahip oldukları değişik tip kuluçka dolabı işletme başına ortalama 12,5 adettir.

Entansif üretimde işletme başına çeşitli ebat ölçü ve tipte ortalama 30,5 adet havuz bulunmakta ve ortalama sahip oldukları üretim alanı 608,6 m2’dir. Ortalama havuz büyüklüğü ise 19,95 m2’dir. Havuz tipleri büyük ölçüde dikdörtgen şeklinde beton havuzdur.

Yarı entansif üretim yapan işletmelerin sahip oldukları ağ kafesleri sayı ve ebatları Çizelge 5.5’de verilmiştir. İşletme başına ortalama ağ kafes sayısı 18,5 adet, ortalama sahip oldukları üretim alanı ise 1 995,7 m2’dir. Ortalama ağ kafes alanı ise 108 m2’dir. Ağ kafesler daire şeklinde dayanıklı plastik malzemeden yapılmıştır.

İşletmelerin proje üzerindeki üretim kapasiteleri ve tahmini fiili balık stoklarına ait bilgiler elde edildiğinde toplam üzerinde kapasite kullanımı %85 bulunmuştur. Proje kapasitesinin üstünde balık stoğu bildiren işletmelerin oranı %29’dur. İşletmelerin %36’sı proje kapasitesinin altında balık stoğu olduğunu bildirmiş, geri kalan %36’sı da işletme kapasitesini %100 olarak ifade etmiştir. İşletmelerin %64,3’ü kapasite artırmayı düşündüğünü ifade ederken, bunların %44,4’ü resmi olarak proje kapasite artırımı için TKB’na başvuru yapmıştır.

İşletmeler havuz temizliğini; %42,9’u yılda 2-3 kez, %28,6’sı 45 günde bir, %14,3’ü ise her ay, %14,3’ü ise temizlik yapılmadığını ifade etmişlerdir. Havuz temizliği genel olarak havuzun boşaltılıp fiziksel olarak temizlendikten kireçle boyanması şeklinde olmaktadır. Ağ kafeslerde üretim yapan işletmeler kafes içindeki ağları karaya çıkartıp fırça ile temizleyip ve kurumaya bırakarak ağ temizliği yaptıklarını ve temizlerken de herhangi bir kimyasal kullanmadıklarını ifade etmişlerdir. Hayır cevabı veren işletmeler restoran işleten ve mesire yerinde canlı balık satışı yapan işletmeler olup teknik bir temizlik yapılmadığını ifade etmişlerdir (Çizelge 5.6).

Çizelge 5.5. Havuz Cinsi, Sayısı, Kullanılan Malzeme ve Havuzların Özellikleri Havuz Cinsi Kullanılan Malzeme Toplam (adet) İşletme Başına* (adet) Oran (%) Toplam Alan (m2) Oran (%) İşletme Başına* (m2) Kuluçka Dolabı PVC-Metal 100 12,5 - - - - Yavru Bakım Ağ kafes 8 2 2,1 224 1,6 56,0 Beton 70 7 18,5 218 1,5 21,8 PVC 83 8,3 21,9 179 1,3 17,9

Yetiştirme Ağ kafes 61 15,2 16,1 7 672 54,5 1 918,0

Beton 110 11 29,0 3 268 23,2 326,8

PVC 4 0,4 1,1 48 0,3 4,8

Toprak 16 1,6 4,2 2 060 14,6 206,0 Damızlık Beton 8 0,8 2,1 144 1,0 14,4

Toprak 3 0,3 0,8 68 0,5 6,8

Pazarlama Ağ kafes 5 1,2 1,3 87 0,6 21,8

Beton 11 1,1 2,9 101 0,7 10,1

Toplam 379 100,0 14 069 100,0

* Ağ kafes değerleri 4 işletme sayısı, karada yer alan havuz değerleri ise 10 işletme sayısı üzerinden hesaplanmıştır.

Çizelge 5.6. Havuz Temizliği Yapılma Sıklıkları

Temizlik Yapma Aralıkları İşletme Sayısı (adet) Oran (%)

Her ay 2 14,3

45 günde bir defa 4 28,6

Yılda 2-3 defa 6 42,9

Hayır 2 14,3

Su giriş çıkışları hatalı olanlar, havuz tasarımları hatalı olanlarda ve su kaynağı dere suyu olup bulanık suyu çökeltme havuzunda bekletmeyen işletmelerde havuzlarla ilgili olumsuzluklar görülmüştür. Bu olumsuzluklar havuz suyunun bulanık olması (toprak havuzda), havuz duvarlarının yosunlu olması, havuz yüzeyinde kirli tabaka bulunması ve havuz dibinde kum ve toprak birikmesi şeklindedir. İlde su kalitesinin iyi olması ve işletmelerin hastalıktan ekonomik zarara uğramamış olmaları bu hataların giderilmesine

engel olmuştur, diğer yandan yerleşmiş olan hatalar gözle görülmese de verim kaybına ve fazladan işgücü gereksinimine neden olmaktadır.

İncelenen işletmelerdeki havuzların %35,7’sinde havuz duvarlarında yosunlaşma, %7,1’inde su bulanıklığı ve yine %7,1‘inde su yüzeyinde kirli tabaka oluşumu %14,2’sinde de havuz dibinde birikinti oluşumu gözlemlenmiştir.

İşletmeler havuzlarda ve ağ kafeslerde hastalıktan korunma amacıyla yaptıkları faaliyetler, işletme sayıları ve oranları Çizelge 5.7’de verilmiştir. Bu faaliyetler genel olarak balıkları sağlıklı tutmaya yönelik koruyucu faaliyetler olarak tanımlanabilir. İldeki üreticiler daha önce bakteriyel, fungal, virutik veya beslenmeye bağlı bir hastalıkla karşılaşmadıklarını, toplu ölüm hiç yaşamadıklarını ifade etmişlerdir. İşletmeler hastalıktan korunma amaçlı olarak yavru balık satın alırken hastalık yerleşmiş bölgelerden satın almamaya özendiklerini ifade etmişlerdir. Hastalıktan korunma amaçlı alınan önlemlerde işletmelerin %28,6’sı günlük havuz bakımı olarak, %28,6’sı ölü balıkların toplanması, %21,4’ü su giriş çıkışlarının düzenli olup olmadığının kontrolü, %14,2’si 45 günde bir kireçleme yaparak mantarlaşmaya önlem aldığını, %7,1’i de ağ temizliği yaptığını ifade etmiştir.

İşletmelerin birçoğunun yeni kurulu (2-3 yıllık) olması dikkate alındığında maddi zarara neden olan balık hastalıkları ile hiç karşılaşmamış olması önemlidir. Su kalitesinin iyi olması, projelendirme aşamasında yetiştiricilerin TKB tarafından yönlendirilmesi, iki ilçede Su Ürünleri Yüksek Okulu bulunuyor olması, yavru balık temininde titiz davranılması gibi faktörler nedeniyle işletmeler hastalıkla tanışmamış ekonomik kayba uğramamışlardır. Buna rağmen hastalıklarla mücadele konusunda yeterince bilgi sahibi olmadıklarını kendileri de ifade etmişlerdir. İşletmeler toplu halde balık ölümü yaşamamış olmaları haricinde az sayıda günlük balık ölümlerini normal karşılamaktadırlar. Karadeniz Bölgesinde yapılan çalışmada işletmelerde %67 oranında hastalık görüldüğü, %43 oranında 1-7 g, %19,6 oranında 7-50 g, %26 oranında 50g ağırlığı üzerindeki balıklarda görüldüğünü bildirmiştir (Üstündağ ve ark., 2000).

Çizelge 5.7. Hastalıktan Korunmada Kullanılan Önlemler *

Kullanılan Önlem İşletme Sayısı (adet) Oran(%) 45 günde 1 kireçleme 2 14,2 Ağ Temizliği 1 7,1 Günlük havuz bakımı 4 28,6 Günlük ölü balıkların toplanması 4 28,6

Günlük su giriş ve çıkış ,debi kontrolü 3 21,4 Hava sıcaklığı artışına bağlı olarak gölgelendirme 1 7,1 * Bazı işletmeler birden fazla önlem aldıkları için oran değerleri toplamı yüzü

geçmektedir.

Havuz temizliğinde dezenfektan olarak kullanılan maddeler ve kullanım oranları Çizelge 5.8’de verilmiştir. Dezenfektan kullandığını ifade eden işletme sayısı 8’dir, bu işletmelerin yarısı sadece kireç, %37,5’i kireç ve göztaşı, %12,5’i göztaşını dezenfektan olarak kullandığını ifade etmiştir. İşletmeler dezenfektan kullanımına hastalıktan karşılaşıldığı için değil, önlem amacıyla yaptıklarını, uygulama zamanlarını ise havuzun fiziki görünümüne bağlı olduğunu söylemişlerdir. Kullanılan dezenfektanlar Erzurum ilinde tuz, KMnO4, malahit yeşili ve formaldehit (Kocaman ve ark., 2002), Tokat ilinde %90,9 oranında kireç, %9,1 oranında KMnO4 (Sayılı ve ark., 1999) kullanıldığı bildirilmiştir.

Çizelge 5.8. Havuz Temizliğinde Dezenfektan Kullanımı

Kullanılan Dezenfektan Madde İşletme Sayısı (adet)

Oran (%)

Göztaşı 1 12,5

Kireç 4 50,0

Kireç + Göztaşı 3 37,5

Benzer Belgeler