• Sonuç bulunamadı

2.3. Alman İşgali ve Yunanistan(1941)

3.1.1. İşgal Döneminde Yunanistan’da Ekonomik Durum ve Banknot Krizi

1941 yılında Mihver güçleri Yunanistan’ı paylaşmış, Bulgaristan verimli ta-rım alanlarını işgal etmiş, Almanya ise işgal ettiği bölgeleri Kuzey Afrika’ya kaynak sağlamak amacıyla kullanmaya başlamıştır.268 Buna bağlı olarak Alman askerlerinin işgal bölgelerinde giriştikleri gasp ve yağmalar, piyasadaki ürünlerin azalmasına ve halkın, ihtiyacı olan ürünleri elde etmesinde büyük problemler yaşamasına neden olmuştur.

İşbirlikçi olarak nitelendirilen Tsolakoglou Hükümeti, kırsal bölgelerde gıda dağıtımını merkezileştirirken şehirlerde karne uygulamasına geçilmesini yasaya bağ-lamış, temel gıda maddelerinin satış fiyatlarını en yüksek orandan tespit etmiştir.269 Fakat gıda dağıtımının düzenlemesindeki yetersizlikler, bazı şehirlerde yerel ekono-minin parçalanmasını hızlandırmış ve buna bağlı olarak çiftçiler az miktardaki mah-sullerini teslim etmeyerek ya bunlarla beslenme ya da takas yoluyla ihtiyaçları olan gıda maddelerini temin etme yolunu seçmişlerdir.270 Bu koşullar altında çiftçiler ka-dar şanslı olmayan şehirdeki halk, taşınır ya da taşınamaz mallarını yok pahasına satmak zorunda kalmıştır.271

Almanya’nın Yunanistan’a yönelik dış politikası, Wermacht’ın faaliyet gider-lerini yerel kaynaklarla karşılamaya yönelik olmuştur. Yunanistan’a yönelik Alman dış politikasındaki seçenekleri üç başlıkta toplamak mümkündür:

• İtalya’yı, Yunanistan’ın tüm problemlerini yüklenmesi için yalnız bırakma politikası,

• Akdeniz’deki askeri durumun Mihver’in aleyhine yön değiştirmesi ve drah-minin çöküşüyle, Ekim 1942’de İtalya ile doğrudan birleşme politikası,

268 R. Clarence Lang, “Red Cross Humanitarianism in Greece 1940-1945”

269 Frangiadis, a.g.e, s.151.

270 A.g.e, s.152.

271 A.g.e, s.153

57

• Yunan ekonomisi üzerinde kontrol sağlama, İtalya’nın geri çekilmesinden sonra başlayan partizan savaşından kaynaklı sivil huzursuzluğa engel olma politikası.272

İşgalin başlamasıyla kendi ordularını beslemek için harekete geçen Almanya, Yunanistan’ın kaynaklarına yönelmiş ve yağma hareketlerine hız vermiştir. Bunda, Almanya’nın önceden tahmin edemediği sorunlardan dolayı askerleri, stoklara el koymaya zorlamasının da büyük etkisi olmuştur.273 Alman askerlerinin yağmaları dışında, Alman ekonomi kurmay heyetinin Yunanistan’daki elektrik, tersane ve teks-til şirketlerinin kontrolünü ele geçirmesi, bunun yanı sıra Shell Şirketi’ni satışa zor-laması ve sabotaj tehdidiyle mülkiyetine el koyması, Yunanistan’ın gıda dışındaki kaynaklarının da Alman kontrolüne geçtiğinin bir göstergesidir.274

Shell’in yanı sıra Yunanistan’da Alman denetimine geçen bir diğer şirket Ford Fabrikası olmuştur. Ford Fabrikası, Alman denetimine geçmesinin hemen aka-binde, işgal güçlerinin taşıt ve araçlarının onarılması için tahsis edilmiş ve fabrika, Stock adını almıştır.275

Tüm bunlarla beraber, Kuzey Yunanistan’daki tütün stokları, deri ve pamuklu kumaşlar, Almanlar tarafından savaş öncesi fiyatlarıyla satın alınmış ve Almanya’ya gönderilmiştir.276 Bu maddelerin Almanya’ya gönderilmiş olması, aynı dönemde Almanya’da da mevcut sıkıntının ne boyutta yaşandığını gösterir niteliktedir.

Mihver baskısı sonucu Yunanistan, sadece askeri işgal için değil, bunun yanı sıra Doğu Akdeniz’deki stratejik projeler için de ödeme yapmaya zorlanmış, topar-lanma sürecindeki Yunanistan, tamamıyla Alman denetimine girmiştir. Böylelikle

272 Athanasios Lykogiannis, Britain and The Greek Economic Crisis 1944-1947: From Liberation to The Truman Doctrine, Columbia, 2002, s.40.

273 Fleischer, a.g.e s.197.

274 Mazower, a.g.e s.52.

275 Stavros B. Thomadakis, “ Mavri Agora, Plithorismos kai Via stin Oikonomia tis Katehomevis Elladas” (Ed.) John O. Iatrides, I Ellada stin Dekaetia 1940-1950, Ena Ethnos se Krisi, Themelio, Atina, 2006, s.127.

276 Mazower, a.g.e s.52.

58

Yunanistan, önemli miktardaki milli gelirini Nazi Ordu Kuvvetlerine bırakmak zo-runda kalmıştır.277

1941 yılında Yunanistan’daki açlıktan ötürü Almanya, resmi ve gayrı resmi olarak bu ülkeye gıda maddesi göndermiştir.278 Almanya’nın Yunanistan’a gıda sev-kiyatı planı, İtalya ile organize edilmiş ve 30 Haziran 1942’ye kadar 150.000 ton tahılın ülkeye ulaştırılmasını öngörülmüştür.279 15 Ağustos 1941’den 30 Eylül 1941’e kadar geçen sürede İtalya; İyon Adaları, Epir Bölgesi ve Kiklat Adaları’na 9300 ton buğday yollamıştır.

Almanya ise 5017 ton ürün gönderirken, İtalya’yı, gelecekteki nüfuz bölgesi olması muhtemel Yunanistan’ın, gıda sorumluluğuna alışması konusunda sertçe uyarmıştır.280 Ancak İtalya, kendisinin de yaşadığı gıda sıkıntısı nedeniyle Yunanis-tan’a yardım konusunda üzerine düşen sorumluluğu yerine getirememiştir.281 Bu konu hakkında birçok araştırması olan Giorgos Kazamias, İtalyan kuvvetlerinin Yu-nanistan konusundaki sorumluluğunu kabullenmede daha eğilimli olduğunu ifade ederken, Yunanistan’ın bazı bölgelerinde sembolik bir varlık sürdürdüklerini de vur-gulamaktadır.282 Bu durum Yunanistan içindeki işgal güçleri arasındaki uyumsuzluğu gözler önüne sermektedir. İtalya her ne kadar kendi yetersizliğinin farkında olsa da, Almanya’ya bu konuda baskı yapmakta aciz kalmıştır.283

Bu esnada, gıda fiyatlarında, özellikle Eylül 1941’de gerçekleşen normal fi-yatların 30 katı artışını, Aralık ayında 50 kat artış izlemiştir. Bununla birlikte Aralık ayında 20 gün süreyle ekmek dağıtımı yapılamamıştır.284

Aynı yıl Yunanistan’a mal olan işgal bedeli milli gelirin yüzde 40’ını oluş-turmuş, bir sonraki yıl ise bu oran yüzde 90’a ulaşmıştır.285

277 Lykogiannis, a.g.e, s.39.

278 Exintaris, “a.g.m.” s.205.

279 Kitsikis, Istoria tou Ellinotourkikou Horou, s.123.

280 Mazower, a.g.e., s.57.

281 Giorgos Kazamias, “The Politics of Famine Relief For Occupied Greece” Bearing Gifts to Greeks, Palgrave Macmillan, 2008, s.42

282 Aynı yer.

283 Aynı yer.

284 Exintaris, a.g.m. s.205.

59

1941 yılında yapılan yüksek orandaki zamlar, gıda yetersizliğinin yanı sıra piyasadaki para miktarı ve türü ile de yakından ilintili olmuştur. Yunan Banka-sı’ndaki altın rezervleri, sürgündeki Yunan Hükümeti ile Güney Afrika’ya taşınır-ken,286 Yunanistan, işgal döneminde kendi piyasasında farklı para birimleri kullan-mak durumunda kalmıştır. Alman askerlerinin yalnızca işgal bölgelerinde harcamala-rı üzere verilen “Reich marklaharcamala-rı”, İtalyan askerlerinin “Cassa Mediterrance Di Creditto”ları (Akdeniz drahmileri) ve Bulgarların “Leva”ları Yunan pazarında Drahminin değer kaybının en önemli nedeni olmuştur.287

Alman askerleri, Yunanistan’dan aldıkları ürünler için drahmi ile bozdurula-mayan ve piyasa değeri olbozdurula-mayan Reich markları ile ödeme yapmışlar, ayrıca Alman-ya’daki ailelerine 20 kiloya kadar ürün gönderme izni almışlardır.288 Sıradışı para birimi Reich markının ve Akdeniz drahmisinin yanı sıra işgal döneminde Yunanis-tan’da, liret ve Arnavut frankı da piyasada dolaşmıştır.289

Reich markı ve İtalyan (Akdeniz) drahmisi karşısında değer kaybeden Yunan drahmisi ve ana tüketim malzemelerine gelen zamlar ile enflasyon, önlenemez bir boyuta ulaşmıştır. Buna ek olarak vergi toplama mekanizması ciddi şekilde zarar görmüş, gündelik hayattaki ekonomik yetersizlik ile devletin 1938-1939 arasında yüzde 4 oranındaki bütçe açığı, 1941-1942’de yüzde 71, 1942-1943’te yüzde 82 ve 1943-1944’te yüzde 94 oranında artış kaydetmiştir.290

Temmuz 1941’de dolaşımdaki drahmi değeri 24 milyar drahmiye ulaşırken bu miktar Aralık ayında 49 milyar drahmiye, bir sonraki yıl yani 1942’de 306 milyar drahmiye, 1943 Temmuzunda 550 milyar drahmiye ve Aralık ayında ise 3.1 katril-yon drahmiye ulaşmıştır.291

Ülke piyasasında dolaşımı artan yabancı para birimleri karşısında değer kay-beden drahminin kontrolü için Yunanistan, işgal güçlerine harcamalarını drahmi

285 Zavakos, a.g.m.

286 Lykogiannis, a.g.e, s.41.

287 Fleischer, a.g.e, s.198.

288 Kazamias, a.g.e, s.72.

289 Angelopoulou, a.g.e, s.34.

290 Lykogiannis, a.g.e, s.41.

291 Zavakos, a.g.m.

60

rak yapmaları teklifinde bulunmuştur.292 5 Haziran–8 Ağustos 1941 tarihli Alman- İtalyan Antlaşması, Yunanların bu isteğini düzenler nitelikte olmuştur.293 Bu antlaş-ma ile Alantlaş-man askerlerinin yaşam koşulları sınırlandırılmış,294 ayrıca piyasadaki nakit para dolaşımındaki çeşitlilik azaltılmaya çalışılmıştır. Fiyatların devamlı artışına bağ-lı olarak işgal güçlerinin taleplerini karşılamak için banknot basımına hız verilmiştir.

Tsolakoglou Hükümetinin, ülke ekonomisi açısından sonucunu düşünmeden verdiği bu karar ile kronikleşmiş kıtlık döneminde, çok miktarda banknotun piyasaya dağı-tılması, drahminin değerini çok büyük oranda düşürmüştür.295

1941’de imzalanan Alman-İtalyan Antlaşması para çeşitliliğini azaltmayı ve tek para birimini kullanmayı öngörürken, ihtiyaçları karşılamak için banknot basımı-na hız verilmesi, enflasyonun daha fazla yükselmesine zemin hazırlamıştır. Bu bağ-lamda yükselen enflasyona verilecek en somut örnek Eleftheron Vima gazetesinin 1938 ve 1943 yıllarındaki fiyatıdır. Gazetenin 1938 yılı 11 Kasım tarihli sayısında yıllık abonelik fiyatı (yurtiçinde) 720 drahmi iken, 22 Ocak 1943’de yıllık abonelik fiyatı (yurt içi) 30.000 drahmi olarak belirlenmiştir. Beş yıllık bir süre içinde, Yuna-nistan’da en çok okunan gazetelerden birinin fiyatının 41 kat artış göstermesi enflas-yonun boyutunu gözler önüne sermektedir.296

Fiyatların aşırı şekilde yükselmesindeki bir diğer etken de şüphesiz gıda ek-sikliği olmuştur. İşgalin devam ettiği süre içinde, Tsolakoglou Hükümeti, bazı ürün-lerin satışının sınırlandırılması, azami fiyat belirlenmesi, zirai ürünürün-lerin dağıtımının kontrol altına alınması gibi girişimlerde bulunmuş, fakat bu teklifler, 1941’de Mihver yağmalarından dolayı mağdur olan Yunan çiftçilerce kabul edilmemiştir.297 Çiftçiler, hükümetin serbest piyasa değerinin altında ürün dağıtılması talebini sonuçsuz bırak-mışlardır.

1942 yılı başında bir somun ekmeğin fiyatını 15 dolar olarak duyuran Time Magazine (dergisi), Yunanistan ekonomisinin durumunu ortaya koyarken özellikle

292 Fleischer, a.g.e, s.198.

293 Aynı yer.

294 Aynı yer.

295 Lykogiannis, a.g.e, s.41.

296 Eleftheron Vima, 11 Kasım 1938, 22 Ocak 1943.

297 Lykogiannis, a.g.e, s.41.

61

açlığa vurgu yapmış ve “…Ekmek yok, patates yok, incir yok, domates yok, kısacası sadece açlık var…”298 şeklindeki ifadelerle durumu okuyuculara duyurmuştur.

1941’de Almanya ve İtalya, Yunanistan’da kullanılacak para birimi konusun-da imzaladıkları antlaşmanın ardınkonusun-dan, 14 Mart 1942 tarihinde imzalanan ve 23 Mart 1942’de Yunanistan’a duyurulan bir diğer antlaşma ile Yunanistan’ın ekonomi di-namiklerini koruma konusunda görüş birliğine varmıştır.299

Almanya, Yunanistan’a gönderilecek Kızılhaç yardımına onay vermek dışın-da, ekonomideki çalkalanmayı hafifletmek adına, 1942 baharındaki ilk drahmi krizi-ne kadar hiçbir önlem almamıştır.300

1942’deki bu kriz sonrasında, Alman ekonomi yetkilisi Hermann Neubacher Yunanistan’daki ekonomik krizi çözmek için Atina’ya gönderilmiştir.301

Toplumsal ve politik istikrarı koruma altına almak ve drahminin döviz karşı-sındaki durumunu düzeltmek için birtakım reformlara girişen Neubacher, işgal vergi-lerini azaltmış, karne uygulamasını ve fiyat kontrolvergi-lerini yürürlükten kaldırmış, teda-vüldeki parayı ve kontrol sistemini devreye sokmuştur.302

Dört aydan fazla bir süre içinde bazı maddelerde yüzde 80’lik indirime gidi-lirken maaşlar ve ürün fiyatları kontrol altında tutulmuştur. Ancak bu süreç, savaşın gidişatından dolayı Almanya’nın, tüketici ürünlerinden çok, ordu ve personele yöne-lik ürünlerin transferine önceyöne-lik vermesine neden olmuş ve 1943 sonbaharında işgal vergileri tekrar yükselmiştir.303

298 “Greece: Hungriest Country”, Time Magazine, 09/02/1942.

299 Angelopoulou, a.g.e, s35.

300 Lykogiannis, a.g.e, s.43.

301 Aynı yer.

302 Aynı yer.

303 Aynı yer.

62

11 Kasım 1944’te gerçekleştirilen piyasa reformu ile 50 milyar drahmi 1 yeni drahmiye eşitlenmiştir.304 Bu durumda 1 İngiliz lirasının (sterlin) değeri de 600 yeni drahmi olarak karşılık bulmuştur.305