ى َضْرَمْلا ُباَتِك ﴿ ىَتْوَمْلا ِلاَوْحأَْو ِزِئِاَنَجْلاَو
-
﴿ 97
يِف َ ضاَخ ًاضيِرَم َدا َع ْنَم ىَّتَح ِةَمْحَّرلا
اَذyاَف َسِلْجَي ة َمْحَّرلا ُهْتَرَم َغ َسَلَج
﴾ ُ
“Kim bir hastayı ziyaret ederse, oturuncaya kadar (İlahi) rahmet içerisinde kalır.
Oturduğunda, (İlahi) rahmet onu kuşatır”[1]
Suyûtî (ö. 911/1505) “el-Ezhâr”da bu hadisi şu yollardan getirmiştir:
1. Câbir b. Abdullah[2]
2. Enes[3]
3. Ka’b b. Mâlik[4]
4. Ebu Ümâme[5]
5. Abdurrahman b. Avf[6]
6. Amr b. Hazm[7]
7. Abdullah ibn Abbâs[8]
8. Safvân b. Assâl[9]
9. Ebu’d-Derdâ’[10]
10. Ebu Hureyre[11]
Toplam, 10 kişi.
* * *
﴿ 98
ى َّمُحْلَا اَهوُدرْبأََف َمَّنَهَج ِحْيَف ْنِم ءا َمْلاِب
﴾ ِ
“Humma (ateşli hastalık), Cehennemin kaynamasındandır. Siz, onu, soğuk suyla (kendinizden) uzaklaştırın”[12]
Bu hadis, şu yollardan rivayet edilmiştir:
1. Abdullah ibn Abbâs[13]
2. Abdullah ibn Ömer[14]
3. Hz. Aişe[15]
4. Râfi’ b. Hadîc[16]
5. Esmâ’ bint. Ebi Bekr[17]
Abdullah ibn Abbâs Hadisi dışında diğer sahabilerin rivayet ettikleri hadisler, -sahih hadis olmak kaydıyla- Buhârî ile Müslim’in “Sahîh”lerin de geçmektedir.
1. Ebu Beşîr el-Hâris b. Huzame el-Ensârî[18]
2. Semure[19]
3. Ebu Hureyre[20]
4. Sevbân[21]
5. Abdullah b. Râfi’[22] ve daha birçokları
* * *
﴿ 99
ةَّنَجْلا َنوُد ًاباَوَث ُهَل َ ضْرأْ ْمَل َب َسَتْحاَو َرَب َصَف ِهْيَتَبيِبَح ُتْبَهْذَا ْنَم :ُهّللا ُلوُقَي
﴾ ِ
“Yüce Allah buyurdu ki: Ben, kimin iki sevdiğini almışsam (ve o kimse de) sevabını umarak sabretmesi, ona, Cennet dışında bir mükafat vermeye razı olmam”[23]
Bu hadis, şu yollardan rivayet edilmiştir:
1. Ebu Saîd el-Hudrî
2. Enes
3. Ebu Hureyre
4. Ebu Ümâme
5. Aişe bint. Kudâme b. Maz’un
6. Abdullah ibn Ömer
7. Zeyd b. Erkam
8. Cerîr b. Abdullah el-Becelî
9. İrbâd b. Sâriye
10. Abdullah ibn Abbâs
11. Hz. Aişe
12. Semure b. Cündüb
13. Abdullah ibn Mes’ud
14. Büreyde
(Suyûtî) “Leâli’l-Masnûa”da der ki: “Bu hadisin bir kısmı, sahih; bir kısmı hasen ve bir kısmı da zayıf senedlerle rivayet edilmiştir.”
(Devamla da der ki:) “Bu hadisi, ‘Ehâdisu’l-mutevatira’da naklettim.”
Fakat bu hadisi, (Suyûtî’nin) “el-Ezhâr” adlı eserinde göremedim.
* * *
﴿ 100
اوُنِّقَل هّللا َّالإِ َهَلإِ َال ْمُكاَwتْوَم
﴾ ُ
“Ölmek üzere olan kimseye, Lâ ilâhe illallah’ (=Allah’tan başka İlah yoktur) sözünü telkin edin”[24]
Suyûtî (ö. 911/1505) “el-Ezhâr”da bu hadisi şu yollardan getirmiştir:
1. Ebu Saîd el-Hudrî
2. Ebu Hureyre
3. Abdullah b. Ca’fer
4. Hz. Aişe
5. Abdullah ibn Abbâs
6. Abdullah ibn Mes’ud
7. Câbir b. Abdullah
8. Urve b. Mes’ud
9. Huzeyfe
10. Hz. Ömer
11. Hz. Osman
12. Enes
Toplam, 12 kişi.
(Derim ki:) Yine bu hadis, şu yollardan da rivayet edilmiştir:
13. Vâsile ibnu’l-Eska’
14. Abdullah ibn Ömer
Zeylaî (ö. 762/1360) ile İbn Hacer (ö. 852/1447), bu hadisi, “Tahrîcu Ehâdisi’l-Hidâye”de nakletmiştir.
Şeyh Abdurrauf el-Münâvî (ö. 1031/1622) “Teysîr”de ise bu hadisin mütevatir olduğunu belirtmiştir.
* * *
﴿ 101
ةَّنَجْلا َلَخَد ًائًْي َش ِهّللاِب ُكِر ْشُي َال َتاَم ْنَم
﴾ َ
“Kim Allah’a hiçbir şeyi şirk koşmadan ölürse, Cennete girer”[25] ile ilgili hadisler
Bu hadisler, şu yollardan gelmiştir:
1. Abdullah ibn Mes’ud[26]
Bu hadis; İmam Ahmed (ö. 241/855), Buhârî (ö. 256/870) ile Müslim (ö. 261/875)’de bu lafızla geçmektedir.
2. Muâz b. Cebel[27]
Bu hadis; İmam Ahmed (ö. 241/855), Ebu Dâvud (ö. 275/888) ve Hâkim (ö.
405/1014)’de şu lafızla geçmektedir:
هّللا َّالإِ َهَلإِ َال ِهِمَالَك ُرِخآ َناَك ْنَم ﴿ ةَّنَجْلا َلَخَد
﴾ َ
“Kimin son sözü; ‘Lâ ilâhe illallah’ (=Allah'tan başka İlah yoktur) olursa, (o kimse,) Cennete girer”
Bu hadisi, Buhârî ile Müslim’in “Sahîh”lerine dayandıran yanılmıştır; çünkü bu hadis, İmam Ahmed’in “Müsned” adlı eserinde geçmektedir.
Bu hadisi, Müslim (ö. 261/875) ise şu yoldan rivayet etmiştir:
3. Hz. Osmân[28]
هّللا َّالإِ َهَلإِ َال ْنأْ ُمَلْعَي َوُهَو َتاَم ْنَم ﴿ ةَّنَجْلا َلَخَد
﴾ َ
“Kim Allah’tan başka İlah olmadığını bildiği halde ölürse, Cennete girer”
Yine bu konuda şu yollardan da hadis rivayet edilmiştir:
4. Ebu Hureyre 5. Ebu Saîd el-Hudrî
Taberânî (ö. 360/970) ise “Evsat”da bu hadisi, bu iki sahabiden şu lafızla rivayet etmiştir:
رَبْكأْ ُهّللاَو ُهّللا َّالإِ َهَلإِ َال ِهِتْوَم َدْنِع َلاَق ْنَم ﴿ ادَبأْ ُراَّنلا ُهمعطت َال ِهّللاِب َّالإِ َةَّوُق َالَو َلْوَح َالَو
﴾ ً
“Kim ölüm anında ‘Lâ ilâhe illallah’ (=Allah’tan başka İlah yoktur), ‘Allahu Ekber’ (=Allah en büyüktür) ve ‘Lâ havle vela kuvvete illa billâh’ (=Güç ve kuvvet ancak Allah’tandır) sözünü söylerse, Cehennem ateşi o kimseye kesinlikle dokunamaz”[29]
6. Ebu Zerr[30]
Bu hadis ise; Müslim (ö. 261/875) de şu lafızla geçmektedir:
ا َم ﴿ ىَل َع َتاَم َّمُث ُهّللا َّالإِ َهَلإِ َال َلاَق #دْب َع ْنِم ةَّنَجْلا َلَخَد َّالإِ َكِلَذ
﴾ َ
“Bir kul, ‘Lâ ilâhe illallah’ (=Allah’tan başka İlah yoktur) deyip de sonra da bu söz üzerine ölürse, o kimse, ancak Cennete girer”
Yine bu hadis; Müslim (ö. 261/875) de Hz. Osmân’dan rivayet edilmiştir.
7. Hz. Ömer[31]
Bu hadis; Hâkim (ö. 405/1014)' de şu lafızla geçmektedir:
يِّنإِ ﴿
ardından da bu söz üzerine ölecek olura, dikkat edin ki, Cehennem ateşi o kimseye haram olur.Bu kelime; ‘‘Lâ ilâhe illallah’ (=Allah’tan başka İlah yoktur) sözüdür.”
1. Ebu’d-Derdâ’[32]
Tâc es-Sübkî (ö. 771/1370) “Tabakâtu’l-Kübrâ” adlı eserinin baş tarafında aynen şöyle der: “
﴿ ةَّنَجْلا َلَخَد ًائًْيَش ِهّللاِب ُكِر ْشُي َال َتاَم ْنَم َ ﴾
“Kim Allah’a hiçbir şeyi şirk koşmadan ölürse, Cennete girer” hadisine delalet eden pek çok hadis vardır. (Hadislerde yer alan bu) ‘ortak nokta’, tevatür derecesine ulaşmıştır.”Bu konuda daha geniş bilgi için bu kitaba bakabilirsiniz; çünkü Sübkî, bu hadislerden bir çoğunu nakletmiştir.
Yine bu konuda Hafız İbn Hacer (ö. 852/1447)’in “Tahricu Ehâdisi’r-Râfiî” adlı kitabına bakabilirsiniz. kefenledi. Bu elbiselerin içerisinde gömlek ve sarık yoktu”[38] ile ilgili hadisler
(Kastallânî) “Mevâhibu’l-Ledüniyye” adlı eserin de konu ile ilgili olarak derki: “Beyhakî
“Hilâfiyât” da dedi ki:
‘Ebu Abdullah (yani Hâkim) dedi ki: Hz. Peygamber (s.a.v)’in, içerisinde gömlek ve sarığın bulunmadığı üç parça elbiseyle kefenlendiği hususunda Hz. Ali,[39] Abdullah ibn Abbâs,[40] Hz. Aişe,[41] Abdullah ibn Ömer,[42] Câbir[43] ile Abdullah b. Muğaffel Den[44] nakledilen haberler, mütevatirdir.’”
* * *
(iyilik)ile övgüde bulundu. Bunun üzerine Resulullah (s.a.v): ‘Vacib oldu’ buyurdu.Daha sonra bir başka cenaze daha yanından geçmişti. (Halk, cenaze hakkında ise) kötü ( nitelikler)le andı. Yine Resulullah (s.a.v): ‘Vacib oldu’ buyurdu. Daha sonra da:
‘Sizler, (bu cenazeler hakkında) Allah’ın yeryüzündeki şahitlerisiniz’ buyurdu”[45]
Suyûtî (ö. 911/1505) “el-Ezhâr”da bu hadisi şu yollardan getirmiştir:
1. Enes
“(Müslümanlardan) birinin çocuğu ölürse, Cehennem ateşi, o kimseye çok hafif bir alev yalamasıyla dokunur”[46]
Bu hadis, şu yollardan gelmiştir:
1. Enes
2. Ebu Hureyre
3. Ebu Saîd el-Hudrî
4. Büreyde
5. Abdullah ibn Mes’ud
6. Ebu Zerr
7. Muâz
8. Utbe b. Abdussulemî
9. Ukbe b. Âmir
10. Amr b. Abese
11. Abdurrahman b. Beşîr
12. Câbir b. Abdullah
13. Câbir b. Semure
14. Hz. Ömer
15. Habîbe bint. Sehl
16. Ümmü Süleym bint. Milhân
17. Ümmü Mübeşşir el-Ensârî
18. Ümmü Eymen
19. Hz. Aişe
20. Ümmü Hânî
21. Abdullah ibn Abbâs
22. Kurre b. İyâs el-Müzenî
23. Ebu Sa’lebe el- Eşcaî[47] (Bunun rivayet ettiği tek hadis, budur.)
Hafız Suyûtî (ö. 911/1505) “Makâmatu’l-Ezrûdiyye” adlı eserinde bu hadisin mütevatir olduğunu söylemiştir.
* * *
﴿ 105
لوُخُد ةَّنَجْلا َنيِمِل ْسُمْلا ِلاَف ْطأْ
“(Küçük yaşta ölen) Müslüman çocukların Cennete girmesi”[48] ile ilgili hadisler (Mustafa edali Nevâdiri’l-Usûl”dakonu ile ilgili olarak aynen şöyle der: “(Küçük yaşta ölen) Müslüman çocukların Cennete girmesi hususunda Resulullah (s.a.v)’den nakledilen haberler, mütevatirdir.”
(Derim ki:) Bu hadislerden birisi de şudur:
1. Ebu Hureyre Hadisi[49]
Bu hadis; İmam Ahmed (ö. 241/855), Hâkim (ö. 405/1014) ve daha birçoklarının kitabında şöyle geçmektedir:
يِف َنيِمِل ْسُمْلا ُّيِراَرَذ ﴿ ما َل َّسلا ِهْيَل َع ُمَيِهاَرْبإِ ْمُهُلُفْكَي ِةَّنَجْلا
“Müslümanların soyları, Cennetliktir. Onları(n sorumluluğunu) İbrahim yüklenmiştir.”