• Sonuç bulunamadı

Hürriyet Gazete Analizi

4. TÜRK BASININDA KOSOVA SAVAŞI 1. Türkiye’de Basın ve Gazeteler

4.3. Hürriyet Gazete Analizi

1948'de Sedat Simavi tarafından kurulan ve şu anda Doğan Grubu'nun bir markası olan gazete Sedat Simavi tarafından 1 Mayıs 1948'de yayımlanmaya başlandı. Sedat Simavi'nin 1953'te ölmesinden sonra yönetimi ortaklaşa üstlenen oğulları Haldun Simavi ve Erol Simavi döneminde de aynı çizgiyi sürdürdü, İlk renkli fotoğrafı basmak, ilk seri ilanı yayımlamak gibi fark yaratan uygulamalarla okurun dikkatini çeken Hürriyet, Türkiye'de, yüksek tirajlı halk gazetesi kavramının içini doldurdu. Haldun Simavi'nin Veb Ofset grubunu oluşturarak 1971'de ayrılmasından sonra gazete tümüyle Erol Simavi'nin yönetimine geçti. 1971 sonrasında sırasıyla İzmir, Ankara, Adana ve Erzurum'da bürolar açan Hürriyet 1973'te ofset baskı sistemine geçerek özellikle renkli fotoğraf kullanımında büyük avantaj sağladı. 1994 yılında Doğan Grubu tarafından satın alındı. 1997'den itibaren internet üzerinden de yayımlanmaya başlayan Hürriyet Gazetesi, halen Doğan Grubu'na bağlı olarak yayım yapan bir günlük gazetedir. Hürriyet gazetesi Türkiye’de devletin gazetesi olarak nitelendirilmektedir ve iktidarda güçler değiştiği zaman değişen bir gazete olarak tanımlanmaktadır. Hürriyet gazetesi denildiğinde aklımıza iki ana akim gelmelidir birincisi Atatürk Milliyetçiliği ve Laiklik ve ikinci akim ise Batılılaşma yolundaki kültürel modernleşme, Hürriyet gazetesi şu iki çizgide yürüdüğünü diyebiliriz. Hürriyet gazetesinin Mayıs 2016 haftalık tirajı 341 bin 805 ile Türkiye’nin en büyük tirajlı gazetesi olarak görülmektedir.

Kosova savaşına dair Hürriyet gazetesinde yazılan haberler analiz edildiğinde Mart 1998 ve Ocak – Haziran 1999 dönemleri ele alınmıştır.

1 Mart 1998 tarihli ‘’ Kosova’da Şiddet 14 Ölü’’ başlıklı yazıda Kosova’da Belgrad yönetiminin uyguladığı şiddet sonrası ölen 14 kişinin haberini aktaran Hürriyet gazetesi, Kosova’nın bağımsızlığı için mücadele eden KKO mensuplarını Milis220 olarak etiketlemiştir.

220 Milis, kelimesi genel olarak silahlı sivillerden oluşturulmuş paramiliter düzensiz askeri güçler için ya da bir topluluğu, bölgeyi, mülkiyeti ve yasaları koruma amaçlı savunma faaliyeti ya da hizmeti sunan bir

4 Mart 1998 tarihli köşe yazarı Hadi Uluengin’in ‘’Kosova Fıçısı’’ yazısında, Kosova sorununu anlattırırken tarihte bir yolculuk yapmıştır, Kosova konusuna romantik bir görüşle yaklaşan Uluengin şu sözlere vurgu yapmıştır ‘’Kosova sahrasında hep Murat Hüdavendigar ruhu dolaşıyor’’, 1389 Kosova savaşına atıfta bulunan yazar Kosova’yı bir barut fıçısına benzetiyor burada patlayacak olan barut fıçısı Balkan bölgesinde kötü etkiler getireceğini vurgulamaktadır.

16 Ocak 1999 ‘’Kosova’da Katliam: 46 Ölü’’ başlıklı haberde Kosova savaşının seyrini değiştiren ve 46 sivilin ölümüyle sonuçlanan Raçak katliamı olayına Hürriyet gazetesinin yorumu katliam olmuştur, Gazete Raçak olayını katliam olarak etiketlemiştir habere olayın nasıl yaşandığını ve ölenlerin arasında sivil halkın olduğu anlattırılarak devam edilmiştir.

20 Mart 1999 tarihli Hadi Uluengin’in kaleme aldığı ‘’Kosova’da Yeni Hafta’’

başlıklı köşe yazısında, Rambouillet barış anlaşmasını imzalamayı reddeden ve NATO hava harekatının başlamasına yeşil ışık açan Miloseviç’in hatta yaptığını yazan Uluengin, Miloseviç’in Çetnik221 başı olduğunu ve kendisini Saddam Hüseyin’e benzeterek batıya savaş açtığını, yazısında vurgulamaktadır.

25 Mart 1999 tarihli ‘’Katile Anladığı Dilden’’ başlıklı haberde Hürriyet gazetesi şu cümlelere yer vermiştir. “Kosova'daki katliamların baş mimarı Yugoslavya Devlet Başkanı Miloseviç'i cezalandırma harekâtı dün gece başladı. NATO güçleri başkent Belgrad dahil birçok kente füze yağdırdı… NATO, Sırp lideri Slobodan Miloseviç'i Saddam gibi pes ettirene kadar operasyonu sürdürecek.”

26 Mart 1999 tarihli ‘’ Kosova Semaları F – 16’lara Emanet’’ başlıklı haberde Hürriyet gazetesi ağırlıklı olarak bombardımana katılan Türk F – 16 uçakları yer vermiştir, İtalya Ghedi’de bulunan 182ci filo komutanı Nihat Kökmen Komutasında Türk F – 16 uçaklarının 5 sortiyi başarıyla tamamladıkları yazılmıştır, ayrıca haberde Ghedi hava üssünde Diyarbakır 182 filo komutanlığına bağlı 10 adet F – 16 C uçağı ve iki kişilik bir F – 16 D uçağı bulunduğu aktarılmaktadır.

grup için veya doğrudan desteklenmeyen ya da hükûmet tarafından onaylanmamış özel, hükûmet dışı kuvvetler için kullanılır.

221 Çetnik, kelimesi ise Sırp çetelerine verilen isimdir, Sırp milliyetçiliğini savunan bu çeteci grup ilk olarak ikinci dünya savaşında Draja Mihailoviç önderliğinde örgütlenmiştir.

6 Nisan 1999 tarihli ‘’En Şiddetli Saldırı’’ başlıklı haberde Hürriyet gazetesi Miloseviç’i şeytan gibi gösterme ve NATO harekâtını meşrulaştırılmasına yönelik haber yapmıştır, haberde şu ifadeler dikkat çekmektedir, “Sırp diktatör Slobodan Miloseviç, kişisel çıkarları ve inadı uğruna ülkesini mutlak bir yıkıma sürüklüyor. Uluslararası topluluğun barış çağrıları ve tüm ikazlarına kulaklarını tıkayan fanatik Sırp milliyetçisi Miloseviç hem Kosovalı Arnavutların hem de kendi vatandaşlarının kanıyla ellerini yıkıyor. NATO'nun çok bariz askeri üstünlüğüne rağmen ülkesini göz göre göre felakete götüren Miloseviç yüzünden Yugoslavya 14 günden beri NATO'nun bomba ve füze yağmuruyla sarsılıyor’’.

11 Haziran 1999 tarihli ‘’Sırp Güçleri Kosova’dan Yağmalayarak Çekiliyor’’ başlıklı haberde 150 kadar Yugoslav askeri aracın Sırbistan’a doğru yol aldıkları ve 2 bin Yugoslav askeri taşıyan 100 araçlık bir konvoyun Kosova’dan ayrıldığını aktaran haber dikkati Kosova’yı boşaltan Sırp askerlerinin Kosova’da ki evleri ve dükkânları yağmaladıklarına çekmektedir.

11 Haziran 1999 tarihli ‘’Bizi Dinleselerdi Kosova Böyle Acı Çekmezdi’’ haberinde G8 ülkelerinin Dış İşleri Bakanlıkları toplandığı toplantıda Türkiye Dış İşleri Bakanı İsmail Cem’in de katılışını konu alan haber İsmail Cem’in konuşmasına odaklanmıştır, gazete Cem’in bu sözlerine yer vermiştir ‘’ Kosova insanı bizim insanımız, 500 yılık tarihi bağımız var Kosova sorunun çözümünde Türkiye’nin birikimleri ve tecrübeleri dikkate alınsaydı bu acı çok önceden daha az acıyla sonuçlanabilirdi’’.

Hürriyet gazetesinde Enis Berberoğlu’nun ‘’Hava Harekatıyla İlk Zafer Kosova’da’’

başlıklı köşe yazısında Kosova savaşında çıkarılacak çok dersin olduğu vurgulanmıştır, ilk önce etnik sorunların çözümünde sınır ötesi operasyon yapacak yeni bir NATO’nun doğuşu, Japonya’ya atılan atom bombasıyla ikinci dünya savaşının sona ermesinden bu yana ilk kez sadece hava harekatıyla Kosova savaşının kazanılması ve Avrupa’da düşman kalmadı vurgusu yapan Berberoğlu Miloseviç ve Sırbistan’ı Avrupa’nın en büyük düşmanı olarak nitelendirmektedir.

Hürriyet gazetesi Kosova savaşında farklı bir tutum sergilemiştir örneğin KKO mensuplarına asker yada milis etiketi laik gördüğü gibi Sırpları da Yugoslav ordusu, Yugoslav yetkilileri gibi etiketler ile hitap etmiştir, gazete Kosova’da etnik temizliğin olduğunu ve katliamların yaşandığını yazmıştır, Sonuçta gazete liberal bir gazete olması

ve diğer uluslararası ana akım gazeteleri söylemine benzer bir söylem kullandığı görülmüştür, NATO’yu hiçbir noktada eleştirmeye yönelmeyen gazete bu olguyu doğrular niteliktedir, gazete ayrıca Miloseviç’i çetnik başı ve Saddam Hüseyin’e benzetmesi dikkat çekmektedir.