• Sonuç bulunamadı

FRANSİSKEN TARİKATININ UZANTILARI

G. Fransua’nın Ölümü

II. FRANSİSKEN TARİKATININ UZANTILARI

A.Fransiskenlerin Fikir Ayrılığına Düşmesi ve Tarikatın Bölünmesi

XIII. yüzyıl, Batı Kilisesi’nin episkoposlar ve manastırlar aracılığıyla sosyal önem kazandığı bir dönemdir. Bu dönem Katedrallerin ve ilk üniversitelerin kuruluş devridir. Arap dünyasıyla her sahada felsefe, bilim, sanat ve edebiyat alanlarında kültür alışverişi başlamıştır. Bu devirde çok görkemli olan Papa, Kilise’nin İncil’e sadık kalabilmesi için Kilise yöneticilerinin alçakgönüllü ve fakir olmaları gerektiğinin farkına varmıştır. Böyle bir durumda Fransua’nın fikirleri kiliseye yeni bir ruh getirmişti.183 Orta çağ Papalığı’nda bazı iç sorunlar kendisini göstermeye başladı. Bunlardan biri, Papalığın onayıyla kurulan Fransisken tarikatıdır. Tarikatın kurucusu Assisili Fransua’nın 1226 yılında ölmesiyle frerlerden oluşan düzende, Papalığı ilgilendiren güçlükler 1245 yılında ortaya çıktı. Fransiskenlerin mal sahibi olmalarına izin verilmesi ya da Fransua’nın öğretileri doğrultusunda yoksulluk ideallerine sadık kalınması konusunda iki farklı düşünce ortaya çıktı. Yoksulluğu tercih eden Fransiskenler, Fioreli Joachim’in (ö.1202) yazılarında kendilerine bir savunma buldular. Karşıt grupsa Papa IV. İnnocentius’u (1243-1254) seçti. İnnocentius, Fransiskenlerin mallarının kiliseye ait olduğunu bildirdi ve daha sonra yeniden geri verilmesine izin verdi. Bu yalnızca yoksulluk kuralını delmek için bir taktikti. Fransiskenler arasında bölünme genişledi. 1279 yılında hemen hemen aynı doğrultudaki başka bir Papalık bildirisi düzeni birleştirmeyi başaramadı. XIII. yüzyılın sonunda Fransiskenler yoksulluk idealini destekleyen “Muhafazakâr Fransiskenler” ve uzlaşmacı bir çözüm bulmaya çalışan “Manastırcılar” olarak ikiye ayrıldı. Bunlar teoride düzenin ruhunu sürdürmeyi, ancak pratikte yoksulluğun getireceği sorunları önlemeyi amaçlıyorlardı. Vienne Konseyi(1311–1312) gibi ilk Avignon Papaları döneminde bazı uzlaşmalar sağlansa bile Muhafazakâr Fransiskenlerde radikal eğilim başladı. Muhafazakâr Fransiskenler, diğerleriyle tüm bağlarını koparmayı amaçlıyorlardı. 1317 yılında XXII. John, diğer Fransiskenlere katılmalarını emretti. Bunu kabul etmeyen bazı Muhafazakâr Fransiskenler Engzisyon’da yargılandı. 1318 yılında Muhafazakâr

183

P.Luigi Iannitto. Tanrı Tektir Hepimiz Kardeşiz, Ohan Matbaacılık. İstanbul. 1999. s.11.

Fransiskenlerden Fraticelli idam edildi. Karşıtlık Papalık için temel sorunlar içeriyordu. Fransiskenler genelde yoksulluğun İsa Mesih ve elçilerin uyguladığı bir ideal olarak kabul ediyordu. Bundan da kilise hiyerarşisinin dünyevi karmaşalardan uzak durması fikri doğuyordu. Papalık da bu kapsama alınırsa Papalığın kralların yöneticisi olarak rolü sorgulanıyordu. Buna ek olarak kilisenin büyük serveti incelemeye alınmalıydı. Sonunda Papa XXII. John, 1323 yılında Fransiskenlerin yoksulluk öğretisini dışladı. Bazı Fransisken önderler aforoz edildi. Bu sorun XV. yüzyılda da Papaları rahatsız etmeye devam etti. O dönemde Muhafazakâr Fransiskenler ‘Yerine Getirenler’ olarak tanınıyordu. Bunun sonucunda teoride hala aynı manastır idare sistemine bağlı olmalarına rağmen Manastırcılardan ayrı bir düzen haline geldiler. 1517 yılında bu ayrılık resmen kabul edildi. Yerine Getirenler daha büyük, Manastırcılar ise daha küçük grubu oluşturdu. Fransiskenler arasında XIII. yüzyılda başlayan ayrılığın Ortaçağda Papalık tarafından çözüldüğü söylenemez. Ortaçağ Papalığın saygınlığının azaldığı dönemdir. Aynı dönemde farklı ayrılıkçı dinî hareketlerde artış yaşandı. Kiliseye karşı hoşnutsuzluklarını açıkça dile getiren bazı Muhafazakâr Fransiskenler Engizisyon tarafından yakıldı.184

XIII. yüzyılda Fransisken tarikatından ilk kopanlar, tarikatın daha sert kurallara bağlı kalmasını isteyenler olmuştur. Tarikat kalabalıklaştıkça, tarikatın temel kuralı olan yoksul bir yaşam sürmekte zorlaştı. Zamanla topluluğun mal sahibi olmasına izin verildi. Ancak bazıları mallarından vazgeçerek yoksul bir yaşam sürmekte ısrar ettiler ve Fransua’nın öğretileri doğrultusunda yaşamlarını sürdürdüler.185

Bunlar, hızlı bir şekilde Joachim de Fiore'ye186 bağlanmışlardı. Bunların içlerinden bazıları, İtalya’da "Fakir Keşişler" adını almışlardı. Hatta papalık, bu aşırı fakirlik taraftarı olanlara karşı endişe duymaya başlamış ve bunun için Papa XXII. Jean, bu dilenci tarikatlarına karşı sert tedbirler alma ihtiyacını duymuştu. Çünkü o, "Mutlak Fakirlik" anlayışında anarşi mayası bulunduğunu düşünüyordu. Bunun için XVI. yüzyılda Papa X. Leon, net bir şekilde tarikat

184

Sibel Sel-Levent Kınran, Hristiyanlık Tarihi, s.345. 185

Sibel Sel-Levent Kınran, a.g.e., s.273. 186

Joachim de Fiore:İtalya’nın Fiore bölgesinde yaşamış, son derece sade bir hayatı olan ünlü keşiştir. XIII. yy.’ın en büyük kâhini olarak ün yapmıştır. (Geniş Bilgi için Bk.,

kurallarına uyanlarla, manastır yanlılarını ayırmıştı. Manastır yanlıları, siyah elbise giyer, beyaz bir ip kuşanır ve kapşonluydu.

XIX. yüzyılın sonunda Fransiskenlerin farklı kolları, "Freres Mineurs" ismi altında birleşmiştir. Papa X. Pie, Fransiskenleri yeniden teşkilâtlandırmış ve üç ayrı Fransisken temayül ortaya çıkmıştır:

1) Freres Mineurslar (Bunlar kahverengi bir elbise, kapşon ve sandal giyerler) 2) Fransisken Conventuelsler (Düzen değişikliğini kabul eden Fransiskenler.) 3) Fransisken Kapusenler

Fransisken tarikatında kadın manastırları ve onların üstlendikleri misyon da çok önem taşımaktadır. Bunlar, Clarissesler, Collettinesler, Capuchinslerdir. İkinci tarikat ta denilen Yoksul Klaraların (Poor Clares) tarihi daha önce de belirtildiği üzere 1212 yılına soylu bir Assisi ailesinden gelen Klara’nın, Fransua’dan dinî kıyafetler almasına dayanır. Klara ve takipçilerinin kendilerini dua ve kefaretin dış dünyaya kapalı hayatına adamalarına rağmen fakirlik üzerine Friarların yaptıkları tartışmalardan kaçamadılar.1219’un basit öğretileri, 1253 yılında Klara ölmeden kısa bir süre önce daha katı bir versiyonu elde etmesine rağmen, 1247 yılında güncellendi. Yoksul Klaraların her bir rahibesi çoğunlukla özerk olduğu için uygulamada çok büyük değişiklikler gösterdi. Friarlar arasındaki törenlere benzer bir şekilde Corbili Colette tarafından XIV. yüzyılda bir reform hareketi başlatıldı.1983 yılında çoğunluğu İspanya ve İtalya’da olmak üzere sayıları 19.200 rahibe ve 800 den fazla manastır rahibesine ulaştı.187 Daha sonra Calais Fransiskenleri ve Meryem Fransiskenleri de misyonerlik konusunda adlarını duyurmayı başarmışlardır. Fransisken tarikatının en çok mensubu Freres Penitents (Tövbekâr Kardeşler) den oluşmaktadır.188

Bu tarikat laiklere de Fransua’nın sert kurallarını tatbik etmektedirler. Bütün Fransisken tarikatlarının ve topluluklarının şefi, altı yıl için seçilir ve Roma’da ikamet eder. 189

187

Bucher.J.Raymond, “Franciscans”, The Encylopedia of Religion, s.407. 188

Mehmet Aydın, “Türkiye’ye Yönelik İki Eski ve Bir Yeni Misyoner Tarikatının Bugünkü Durumu”, s. 9.

189

B. Freres Mineurs

Aziz Fransua’nın yoksul yaşam biçiminde ısrar eden gruptur. Aziz Fransua’nın mensuplarına tavsiyesi üzerine bu grup sadece İncil’i yaşamayı kendilerine kural edinmişlerdir.190

1210 yılında Papa’dan ilk onayı alan Freres Mineurslar, aslında sabit konuları olmadan, fakirlik içinde, bildikleri ne varsa onun ticaretini yaparak yaşamlarını sürdüren seyyar vaizlerdir.191

Papa tarafından onaylanan Küçük Frererler, koyu gri giysiler giyip (Gri Frerler olarak ta bilinirler) yalın ayak gezinirlerdi. Tarikatın çok sert kuralları vardır. Bu gruba fakirlik konusundaki ısrarları sebebiyle Ruhsal Fransiskenler ismi (Fratıcelli) verildi. Düzenlerini değiştirme konusunda Papa’ya karşı geldiklerinden bu gruba zulmedilmiştir. Salikler, kendilerini fakirlere ve hastalara hasretmişler vaaz ve nasihatten çok, hayır işlerine ve örnek olmaya önem vermişleredir. Çalışma ve ibadet, salikin günlük hayatını doldurmaktadır. Dilenmek de önemlidir. Çünkü fakirlik ve tevazu Aziz Fransua’nın en büyük arzusudur. Onun hayat kuralı, örnek olmayı konuşmaya tercih etmektedir. Bu sebeple entelektüellere güvenilmemesine rağmen tarikat üniversite camiası arasında hızlı bir biçimde yayılmıştır. Bunun sebebi ise tarikata mensup olan kişi eski görevine devam edebiliyordu. Tarikatın disiplini çok sertti ve açık şekilde tespit edilmiş değildi. Aziz Fransua tarafından istenen mutlak fakirlik, bağış yoluyla gelen mülkiyetin yönetiminde problem meydana getiriyordu. Bu sebeple tarikatın temel yasasını yeniden gözden geçirmek gerekti. Saliklere belli tarihlerde genel meclislerde toplanma zorunluluğu getirildi.192

Frerler, sosyal ve eğitici hizmetlerin yanı sıra, Müjde’yi yayma hizmeti de verdiler. Kendilerinden önceki Fransua ve kardeşlerinin yaptıkları gibi, cüzamlılara ve diğer hastalara yardım ederek tıbbi araştırmaları yüklendiler. Ortaçağ’da yaşanan salgınlar sırasında hastalarla sevgi ve cesaretle ilgilendiler. Sık sık yerel Rahiplerle sorun yaşamalarına rağmen frerler etkin vaizlerdirler. Kilise Vaizlerinden daha iyi eğitim alan, kendi düzenlerindeki kardeşleriyle olan geniş bağlantılarından cesaret bulan ve Mesih sevgisiyle coşan Frerler, dinleyicileri üzerinde büyük etkiler bıraktılar. Vaazlarında mizah ve günlük yaşamdan tekerlemeler ve öyküler

190

Mehmet Aydın, “Fransiskenler”Ansiklopedik Dinler Sözlüğü, s.237. 191

Bucher.J.Raymond, “Franciscans”, The Encylopedia of Religion, s.407. 192

bulunduruyorlardı. Kutsal Yazı’nın yerel dillerdeki açıklamaları, tapınma kitapları ve dinî şiirleri İsa Mesih’in mesajını ulaştırma gayreti içerisinde oldular.193

1220 ve 1260 yılları arasında çok hızlı bir dönüşüm geçiren Freres Mineurslar’ın sayıları, 1221 yıllında beşbin kişiye kadar ulaşmıştır. Sayılarının her geçen gün artması, daha kompleks içyapılarının oluşmasını gerektirdi.194

XIII.