• Sonuç bulunamadı

B. Eğitimin Parasal Maliyeti

XI. FİNANSMAN YÖNTEMLERİ

Eğitim hizmetlerinin finansmanında her ülkede farklı uygulamalar olmakla birlikte bu uygulamalar kuramsal olarak üç temel yönteme dayanmakta ve ülkeler kendi sosyal, kültürel ve ekonomik koşullarına göre bu yöntemlerden birini benim- semektedirler. Söz konusu yöntemler, (i) Doğrudan finansman (ii) Kısmi finansman

50 Mustafa ERDOĞDU, “ Kamusal Niteliği Bağlamında Türkiye ve Güney Kore’de Eğitimin Finans-

manı”, XVI, Türkiye Maliye Sempozyumu “Türkiye’de 1980 Sonrası Mali Politikalar”,28-31 Mayıs, Antalya, Celal Bayar Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler fakültesi Maliye Bölümü, Manisa 2000, s,341

3333 ve (iii) Dolaylı finansman yöntemleridir51. Doğrudan finansman yöntemine göre eği- tim tam bir kamusal kabul edilerek eğitim hizmetlerinin finansmanı devletçe üstle- nilmektedir.

Eğitimin karma mal niteliği devlet müdahalesini zorunlu kılmış bu zorunluluk ise finansman bakımından tam kamusal mal şekline dönüşmesine ve vergilerle finanse edilmesine yol açmıştır52. Bu yöntemde kurumların finansmanı ve genellikle sıfır fiyatla arz söz konusudur53. Doğrudan finansman yönteminde eğitimin örgütlenmesi- ni de genellikle devlet üstlenmektedir. Başka bir deyişle kamu kesimi üretici birimle- ri eliyle üretilen eğitim hizmeti bedelsiz olarak dağıtılmakta dolayısıyla doğrudan kamusal harcamalarının tamamını devlet karşılamaktadır. Bu yöntem gelişmekte olan ülkelerde ağırlıklı olarak uygulanmaktadır.

Kısmi finansman yönteminde eğitim hizmetlerinin vergilerle finansmanı yerine harçlarla finansmanı söz konusu olmaktadır. Dolayısıyla bu şekilde doğrudan kamu eğitim harcamalarının bir kısmı ya da tamamı fiyatlandırılarak öğrencilerden tahsil edilmektedir54. Bu yöntem genellikle gelişmiş ülkelerde uygulanmaktadır. Özellikle Anglo-Sakson ülkelerinde önemini koruyan bu yöntemin uygulanmasında eğitim hizmetlerinin üretimi ağırlıklı olarak kamu kesimince gerçekleştirilmektedir55. Son olarak dolaylı finansman yönteminde ise kamu kesimi ya da özel kesim tarafından üretilen eğitim hizmetleri devlet tarafından; hibe ya da krediler biçiminde kuponlarla kişilere satın alma gücü transfer edilerek finanse edilmektedir. Dikkat edilirse bu yöntemde kamusal üretim-kamusal finansman ilişkisi kopmaktadır56. Başka bir deyişle eğitim hizmetleri yine kamu kesimi tarafından arz edilmekle bera- ber üretimde özel kesime de fırsat tanınmakta dolayısıyla eğitim hizmetlerinin özel- leştirilmesi sağlanmaya çalışılmaktadır.

51 Muhsin HESAPÇIOĞLU, Eğitim Planlaması ve Yönetim, Marmara Üniversitesi Yayın No:472,

İstanbul,1989,s,183 52 DEVRİM,a.g.m. s,86. 53 AKALIN, a.g.e s, 262. 54 AKALIN,a.g.e. (1980) s, 96. 55 DEVRİM,a.g.m. s,87. 56 STİGLİTZ, a.g.e. s,223.

34 Bu yöntemde devlet eğitim görmek isteyen kişilere bir eğitim kuponu ver- mekte ve kişiler bu kuponla istedikleri okulda eğitim görebilmektedirler. Bu yönteme göre her aileye eğitim harcamalarını karşılamak üzere belli bir süre için ve bir defaya mahsus olmak kaydıyla ortalama bir eğitim kurumunun tüm maliyetine normal ko- şullarda yetecek miktarda bir ödemenin yapılması ve arzu edilirse bu kuponların sa- tın alma gücünün ailenin geliri ile tersine ilişkilendirilmesi önerilmektedir57. Dolayı- sıyla bu yöntemde kurumlar yerine doğrudan kişilerin finansmanı söz konusu olmak- tadır. Böylece yeterli ödeme gücüne sahip olmayan kişilere kuponlar vasıtasıyla dev- let hibe ya da kredi şeklinde satın alma gücü sağlamakta ve eğitimi dolaylı olarak finanse etmektedir.

Bu finansman yöntemlerinden hiçbiri genellikle tek başına uygulanmamakta- dır. Her ülke kendi sosyal kültürel ve ekonomik koşulları çerçevesinde bu yöntemle- rin bir bileşimini uygulamaktadır ve bu yöntemlerden ağırlıklı olarak uygulanan sis- temin temel niteliğini belirlemektedir. Ayrıca zorunlu eğitim ile daha sonraki eğitim aşamalarının finansman yöntemi de farklılık göstermektedir. Bu nedenle farklı eğitim aşamalarında finansman uygulamalarının incelenmesi gerekli olmaktadır. Eğitim kademelerine göre eğitimin finansmanı konusuna öncelikle değinmekte bundan son- raki açıklamaların çerçevesini çizmek ve temel alınan göstergeleri ortaya koymak açısından fayda görülmektedir. Daha sonraki bölümlerde ise eğitim hizmetlerinin finansman yöntemlerine ilişkin değerlendirmeler ve finansman yöntemini belirleyen unsurlar açıklanmaya çalışılacaktır.

Eğitim kademeleri açısından finansman yöntemleri çeşitli eğitim kademeleri- ne göre farklılık göstermektedir. Hemen bütün ülkelerde zorunlu temel eğitim hiz- metlerinin finansmanında doğrudan finansman yönteminin uygulandığı görülmekte- dir. Bugün az sayıda ülke dışında bütün ülkelerde zorunlu eğitim süresi genellikle 8- 11 yıl olmakta ve bedelsiz olarak kamu okullarında sunulmaktadır. Bu durum yuka- rıda belirtildiği gibi eğitimin dışsal faydalarının temel eğitimde en yüksek olduğu görüşüne dayanmaktadır. Devletin yurttaşlarına en azından yurttaşlık görevlerini gereği gibi yerine getirebilmeleri ve yurttaşlık haklarını kullanabilmeleri için bir mi- nimum eğitim vermesinin devletin temel görevlerinden olduğuna ilişkin yaygın ka-

3535 naatler de zorunlu temel eğitime dayanak oluşturmaktadır. Dolayısıyla zorunlu temel eğitim (ilköğretim) tam kamusal mal olarak kabul edilmekte ve vergilerle finanse edilmektedir.

Bu durum eğitimin finansmanı tartışmalarının zorunlu eğitim sonrasındaki eğitim kademeleri üzerinde yoğunlaşmasına yol açmaktadır. Zaten bugün az sayıdaki ülke haricinde diğer ülkelerde zorunlu temel eğitim süresi ilkokul ve ortaokul aşama- larını kapsadığından orta öğretim denildiğinde lise kademesi kastedilmektedir. Bu çalışmada eğitim hizmetlerinin finansmanı ile ilgili açıklamalar da bu doğrultuda zorunlu temel eğitim kademesinden sonraki orta (lise) ve özellikle yüksek öğretim kademeleri ile ilgili olacaktır. İlköğretim kademesinde gençlere temel becerilerin kazandırılması ve toplumsal değerlerin yerleştirilmesi amaçlanmakta ve toplumsal faydalar önemli olmaktadır. İlköğretim sonrası eğitim kademeleri ise daha ziyade kişiye özel faydalar sağlamakta ve meslek edinme dolayısıyla kişisel gelir düzeyini yükseltmeye hizmet etmektedir. Bu durumda orta (genel ve mesleki-teknik eğitim) ve yüksek öğretimde ekonominin işgücü gereksinmeleri dikkate alınarak tüm eğitim kademeleri arasında kaynak tahsisi toplumsal açıdan en uygun şekilde gerçekleşti- rilmelidir58. Dolayısıyla orta ve yüksek öğretim kademelerinin finansmanında özel faydaların ve ülke koşullarının dikkate alınması ve finansman yönteminin buna göre belirlenmesi söz konusu olmaktadır.

Finansman yöntemleri uygulama açısından ele alındığında, (i) Sıfır fiyatla arz ve vergilerle finansman, (ıı) Tam fiyatlandırma ve harçlarla finansman, (iii) Kısmi fiyatlandırma ve harçlar artı vergilerle finansman yöntemleri ile karşılaşılmaktadır. Diğer yandan hibe kredi, öğrenci ücretleri ve kupon sistemleri uygulamaları ile ku- rumların ya da doğrudan kişilerin (öğrenci-aileler) desteklenmesi ayrımı da dikkate alınarak eğitimin finansmanı konusundaki tartışmaların kapsamı böylece belirlenmiş olmaktadır.

Tüm bu uygulamaların tartışılmasında ülkeler açısından temel alınan kriter ise gelişmişlik düzeyi olmaktadır. Dolayısıyla gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin sosyal ve ekonomik durumlarından hareketle söz konusu finansman yöntemlerinin ve

36 bunların uygulamadaki şekillerinin tartışılması söz konusudur. Ayrıca gelir dağılımı ve ekonomik kalkınma-finansman yöntemi ilişkisi diğer bir hareket noktasını oluş- turmaktadır.