• Sonuç bulunamadı

Evrensel Telif Hakları Sözleşmesi Kapsamında Formaliteler

Hazırlık çalışmaları UNESCO bünyesinde gerçekleştirilen ve 6 Eylül 1952’de otuz altı ülkenin temsilcilerinin katılımı ile imzalanmış olan, Evrensel Telif Hakları Sözleşmesi (“UCC”)155, formaliteler bakımından Bern Sözleşmesi’nden farklı bir düzenleme getirmektedir.156

UCC’nin 3. maddesinin 1. ve 2. fıkrası gereğince;

“(1) Bir âkit devletin ulusal mevzuatı, fikrî haklara ilişkin olarak tevdi etme, tescil, işaretleme, noter belgeleri, ücret ödemesi, üretim veya yayımlama gibi bir takım formalitelerin yerine getirilmesini öngörmekte ise; bu Sözleşme kapsamında korunan ve ilk kez ulusal sınırları dışında yayımlanmış olan ve yazarı kendi vatandaşı olmayan eserlere ilişkin olarak; yazar veya diğer hak sahibinin yetkisi dâhilinde gerçekleştirilen ilk yayın tarihinde bütün nüshaların, © işareti ile birlikte, eser sahibinin ismini ve ilk yayımlanma tarihini, korumanın mahfuz tutulduğunu açık surette gösterecek

154 Bu yönde ayrıntılı açıklama ve bilgi için bkz. Paul Edward Geller, “Copyright Protection in

Berne Union: Analysing the Issues”, Columbia-VLA Journal of Law & the Arts, Vol. 13, 1988- 1989, ss. 435-476, s. 471, 472.

155 1952 yılında Cenevre’de imzalanan UCC, imza tarihinde taraf olan ülkeler bakımından 1955

yılında yürürlüğe girmiş ve 1971 yılında Paris’te revize edilmiştir.

156 Richard S. MacCarteney, “Toward a Universal Copyright Convention”, Notes, 2nd Ser., Vol.

şekilde ve yerde taşımaları halinde, bu formaliteler yerine getirilmiş addedilir.

(2) 1. fıkra hükümleri, hiçbir âkit devletin, ilk olarak kendi ulusal sınırları içerisinde yayımlanmış veya yazarı vatandaşı olan eserlere ilişkin olarak, fikrî haklardan haklardan yararlanılması ve bu hakların kullanılmasına ilişkin formaliteler veya başkaca koşullar öngörmesini engellemez.”157

Madde metninde de anlaşıldığı üzere, UCC, âkit devletlerin ulusal hukuklarında düzenlenen formalitelerin, o âkit devlet vatandaşları ve eserleri bakımından uygulanmasının önüne geçmemektedir. Diğer âkit devletlerin vatandaşı olan eser sahipleri bakımından ise, genel bir “işaretleme” şartı öngörmektedir. Bu formalitenin yerine getirilmesi halinde âkit devletlerin ulusal düzenlemeleri bakımından öngörülen tüm formalitelerin yerine getirildiği kabul edilecektir. Bu düzenleme ile güdülmekte olan amaç, “işaretleme” bakımından âkit devletlerin iç hukuklarında öngörülen farklı nitelikteki formaliteleri tek ve ortak bir “işaretleme” yöntemine bağlamak ve bu sayede uluslararası geçerliliği olan bir işaretleme yöntemi belirlemektir.

UCC, âkit devletlerin ulusal hukuklarında öngörülen tescil, tevdi etme, işaretleme gibi formaliteleri kabul etmekte ve tanımaktadır.158 Ayrıca Sözleşme’de ulusal işlem ilkesine de yer verilmemiştir. Bu sebeple, bir âkit devlet vatandaşının, ulusal hukukunda formaliteler öngörmüş olan diğer bir âkit devlette, Sözleşme ile

157 Çeviri yazar tarafından yapılmış olup UCC’nin resmi çevirisi bulunmamaktadır. 158 Ateş, Fikrî Mülkiyet Hukuku Dergisi, s. 24.

yerine getirmesi şarttır.159

UCC’nin en önemli özelliklerinden biri, Amerika’nın bu Sözleşme’ye taraf olmasıdır.160 Bu bakımdan UCC, Amerika’nın fikrî haklar bakımından uluslararası alanda etkili bir devlet haline gelmesinin ilk adımı olarak kabul edilebilir. UCC’nin hazırlanması sürecinde, hazırlık çalışmalarını yürüten ülkeler delegasyonunun, başta Amerika olmak bazı batı bloğu ülkelerinin Bern yörüngesinden uzak durmasına yol açan ilke ve kuralları bertaraf edebilmek, buna karşın Bern Birliği ülkelerinin desteğini de yanlarına alabilmek gibi birbirine zıt iki problemle karşı karşıya geldiği belirtilmektedir.161

Öğretide, bu sözleşmenin amaçlarından birinin, Kıta Avrupası ülkelerinde hâkim olan fikrî haklar anlayışı işe Anglo-Sakson hukuku temelli ülkelerin “copyright” kavramları arasındaki farklılıkları asgariye indirmek olduğu belirtilmektedir.162 Ayrıca UCC’nin Bern Sözleşmesi’nden, iki önemli noktada ayrıldığı belirtilmektedir. Bunlardan ilki, UCC’nin bir uluslararası sözleşme olarak karşılıklılık ilkesine yer vermiyor olması diğeri ise yukarıda incelediğimiz üzere formaliteler bakımından Bern Sözleşmesi’nden tamamen farklı bir yaklaşım sergilemesidir. Bunun sonucu olarak UCC, âkit devlet vatandaşlarına diğer âkit devletler nezdinde formalitelerden arî bir koruma sağlamamaktadır.163

159 Sözleşme’nin III. maddesinin 4. fıkrası gereğince, yalnızca yayımlanmamış eserler bakımından,

formaliteden arî korumanın sağlanması öngörülmüştür.

160 Paul J. Sherman, “The Universal Copyright Convention: Its Effect on United States Law”,

Columbia Law Review, Vol. 55, No. 8, Aralık1955, ss. 1137-1175, s. 1138.

161 a.g.m., s. 1138, 1139

162 Ateş, Fikir ve Sanat Eserleri üzerindeki Hakların Kapsamı ve Sınırlandırılması, s. 44. 163 Tekinalp, s. 70.

Bu bakımdan UCC’de, hem Bern Sözleşmesi ile düzenlenen asgari haklardan çok daha düşük standartlar kabul edildiği, hem de formaliteler bütünüyle reddedilmediği için, Amerika’nın etkisi açıkça fark edilmektedir. Bu etki yalnızca UCC ile sınırlı kalmamış, ilerleyen yıllarda Bern Sözleşmesi’ni kabul eden Amerika, uluslararası fikrî haklar alanında en güçlü lobilerden biri haline gelmiştir.

Yukarıda belirtmiş olduğumuz üzere, UCC’nin 3. maddesinde düzenlenen işaretleme formalitesi, günümüzde hemen hemen tüm dünyada kabul görmüş ve geniş çapta uygulanan bir kural halinde gelmiştir.

Türkiye, UCC’ye taraf devletler arasında yer almamaktadır. Buna rağmen, 2006 yılında kabul edilen Fikir ve Sanat Eserlerinin Kayıt ve Tescili Hakkında Yönetmeliğin 9. maddesinde, eser nüshalarının, Evrensel Telif Hakları Sözleşmesi uyarınca, eser sahibinin adını ve eserin aleniyet tarihini de belirtecek şekilde © işareti ile işaretlenmesi zorunlu kılınmıştır.164 Dolayısıyla, yönetmelik ile taraf olunmayan bir uluslararası sözleşmenin getirdiği düzenlemeye uygun davranma yükümlülüğü öngörülmüştür. Söz konusu düzenlemenin, Sözleşme’ye katılma konusunda bir tür irade açıklaması olduğundan bahsedilemez. Zira Sözleşme’nin imzalandığı 1952 yılından günümüze Sözleşme’nin kabulüne ilişkin hiçbir girişimde bulunmayan Türkiye’nin Sözleşme’ye ilgi duymadığı belirtilmektedir.165 Buna rağmen, taraf olunmayan bir uluslararası sözleşmeye

164 Ülkemizde, işaretlemeye ilişkin yasal düzenlemeler bakımından ayrıntılı bilgi için bkz. V.B-3.

ve V.C-3.

165 Türkiye’nin UCC karşısındaki tutumuna ilişkin ayrıntılı bilgi için bkz. Akın Beşiroğlu,

Düşünce Ürünleri Üzerinde Haklar: Fikir Hukuku, I. Cilt, ABP Yayınları, 2. Basım, Ankara 2002, s. 17.

çok isabetli bir uygulama olmadığını belirtmek gerekir.

D- Roma Sözleşmesi ile İcralar ve Fonogramlar Alanında Diğer Uluslararası