• Sonuç bulunamadı

Euro Bölgesi kemer sıkma politika uygulamalarının ülke örneklerine bakıldığında politikaların zamanlaması ve büyüklüğünde farklılıkların mevcut olduğu görülmektedir. Genel olarak bakıldığında kemer sıkma politikalarının ilk yılında Avrupa birliği 17 üye ülkesinin 478 milyar euro kemer sıkma paketi uyguladığını görülmektedir. Bu rakam aynı yılda 17 ülkenin toplam GSYİH oranının % 2.7’sidir (Theodoropoulou ve Watt, 2011: 11-12).

Grafik 3.1’de ülkelerin 2009-2015 yılları arası harcama ve gelir tabanlı daraltıcı politika uygulamalarının GSYİH’ya oranları verilmektedir. OECD ortalamasını dikkate alındığında merkez ülkelerin çevre ülkelerine göre daraltıcı politikaları daha dar kapsamlı uyguladıkları görülmektedir. Konumuz açısından değerlendirildiğinde kriz sebebiyle çevre ülkelerinde artan borçlar sonrası uygulanan politikaların görülmesi açısından önemlidir. Özellikle kriz sonrası Yunanistan’ın yedi yıllık dönem içerisinde daraltıcı politika uygulamalarının GSYİH oranları % 18’i geçtiği görülmektedir. Diğer yandan çevre ülkelerinde gelir ve harcama tabanlı daraltıcı politika uygulamaları farklılık göstermekle beraber merkez ülkelerin daha çok harcama tabanlı daraltıcı politikalar tercih etmiştir.

Grafik 3.1 2009 - 2015 Yılları Arası Harcama ve Gelir Tabanlı Daraltıcı Politika Uygulamaları

(GSYİH %) 2

Kaynak; OECD, Government at a Glance 2013 http://dx.doi.org/10.1787/888932941139

Aşağıda Euro Bölgesinin bazı ülkelerinin ve euro para birimini kullanmayan Romanya’nın 2010 yılı sonrası kemer sıkma politikaları üzerinde durulmaktadır.

Euro Bölgesinin en sert krizini yaşayan Yunanistan, IMF önderliğinde 2010 yılından itibaren geniş kapsamlı kemer sıkma politika uygulamalarına başlamıştır. İlk olarak kamu çalışanlarının ücretlerin % 20’sine tekabül eden paskalya, noel ve yaz ikramiyeleri kaldırılmıştır. Aynı yıl içerisinde kamuda geçici ve sözleşmeli tüm işçiler işten çıkartılarak kamu istihdamı azaltılmıştır. Belediyeler ve yerel idareler birleştirilerek kamu cari harcamaları azaltılmıştır. Emeklilik yaşı kadınlarda 55’den 60’a yükseltilirken, toplam

9,66 6,61 4,86 3,01 3,56 2,04 2,48 2,16 2,68 8,87 5,59 2,44 3,14 1,99 2,22 1,72 0,84 0,19 0 2 4 6 8 10 12 14 16 18 20

çalışma yılı 37’den 40’a çıkarılmıştır. Gelir kanadında ise satış vergileri % 21’den 23’e çıkartılarak bina ve kurumlara yeni vergi ve harçlar konulmuştur. Harcama kanadında ise benzin, tütün mamulleri ve şans oyunlarının özel tüketim vergisi arttırılmıştır (IMF, 2010c: 11; Albo ve Evans, 2011: 331). Diğer yandan havaalanları ve limanların satışını içeren geniş kapsamlı birçok özelleştirme programları yürürlüğe girmiştir (McNally, 2012: 61).

Portekiz, 2010 yılı itibariyle yapısal reformlara bağlı vergi artışları ve kamu harcama kesintilerini yürürlüğe koymuştur. Portekiz’de diğer ülkelerden farklı olarak kamu harcama kesintilerinin daha çok kamu yatırımlarına uygulandığı görülmektedir. 2000 ve 2011 yılları arasında kamu yatırımlarında başta eğitim ve sağlık olmak üzere % 30’luk azalma olduğu görülmektedir. Diğer uygulamalara bakıldığında 2010 itibariyle satış vergileri % 21’ den % 23’e çıkartılmıştır. Aynı yılda gelir vergisi oranı ve kamu emeklilik fon katkı payları arttırılmıştır. 2011 yılında iş hayatında çalışma zamanı, işten çıkarma kriterleri, fazla mesai ödemeleri, milli bayram ve resmi tatil izinleri konularında yeni düzenlemelere gidilmiştir. Başta enerji sektörü olmak üzere hidroelektrik santralleri, demiryolları, havacılık, iletişim ve madencilik sektörü alanlarında kapsamlı özelleştirme programları uygulanmıştır (Caldas, 2012: 2). 2012 yılı sonrası ise satış vergileri % 24.4’ den % 28.5’e yükseltilmiş ve tekrar 2.7 milyar euro harcama kesintisi ile yeni tasarruf tedbirleri yürürlüğe girmiştir. İşsizlik ödemeleri 38 haftadan 26 haftaya düşürülürken yıllık izinler 25 günden 22 güne azaltılmış ve 4 resmi tatil izni kaldırılmıştır (Liu 2013: 4-6). Aynı yılda sağlık bütçesinde % 20’lik kesintiye gidilmiş ve emeklilik yaşı 63‘den 65’e çıkarılmıştır. Diğer yandan kamu sektöründe seyahat ve konaklama gibi ücret dışı harcamalar % 50 azaltılmış ve aynı yıl içerisinde yakıt ve ücretli yollara aralıklarla zam yapılmıştır (Mitchell, 2012).

İspanya, 2010 yılında 11 milyar euro tasarruf paketi ile yeni vergiler yürürlüğe koyarken kamu çalışan maaşlarında % 5 kesintiye gitmiştir. Aralık 2010 itibariyle bir önceki tasarruf paketine ek olarak özelleştirme programı, işsizlik yardımları kesintisi ve yeni tütün zamları yürürlüğe koymuştur. 2011 yılında ise başta sağlık ve eğitim olmak üzere kamu yatırımları azaltılmıştır. 2012 yılında da kemer sıkma politikalarına devam eden İspanya’da 8.9 milyar euro kamu harcama kesintisi paketi yürürlüğe girmiştir. Şubat 2012’de yeni toplu iş sözleşmesi kanunu çıkartılarak ücret ve mesailer ile ilgili yeni düzenlemeler getirilmiştir. Aynı kanunda kıdem tazminatları düşürülürken işten çıkarma yasası genişletilmiştir. Aynı yıl içerisinde sağlık harcamaları % 14 kesintiye uğramış, 2012 yılı sonlarında ise emeklilik yaşı 65’den 67’e çıkartılmış ve satış vergileri % 18’den % 21’e yükseltilmiştir. 2013 yılına gelindiğinde bazı demiryolu güzergahları kapatılmış, ulaşım ücretlerinde ve elektrik fiyatlarında artışa gidilmiştir. Yerel yönetimlere ödenen transfer ödemeleri azaltılması sonucu

ise yerel yönetimlerde işçi çıkarmaları meydana gelmiştir. Yine aynı yıl içerisinde kamu sektöründe yeni yapılanmaya gidilerek kamu tüzel kişilikleri kapatılmış ya da birleştirilmiştir (Liu, 2013: 4-6).

İtalya, mayıs 2010 itibariyle kamu sektör payını düşürmek ve kamu sektör istihdamını azaltmak için içeriğinde 13 milyar euro yerel yönetim harcama kesintisi olan toplam 33 milyar euro’luk yeni tasarruf planını uygulamaya koymuştur. 2011 yılı içerisinde ise yeni hükümet 48 milyar euro’luk kemer sıkma paketi yürürlüğe koymuştur. Yeni hükümet emeklilik sistemini değiştirerek prim ödeme, emeklilik yaşı, çalışma yaşı, eğitim, sağlık ve sosyal yaşamda yeni düzenlemelere gitmiştir. 2012 yılında emek piyasasında ciddi boyutlara ulaşan deregülasyon süreci yaşanmıştır. Geçici işçi alımları yasal düzenlemeleri genişletilirken işsizlik sigorta kapsamı 12 ay ile sınırlandırılmıştır (Liu, 2013: 12-13). Aynı yılda yerel yönetimler birleştirilerek ya da metropol bölgelerine dahil edilerek 107 yerel yönetim 59‘a düşürülmüştür. Aynı şekilde kamu idari teşkilat sayısı azaltılmış ve birçok idari yönetim kapatılmıştır. Kamu idari teşkilatında oluşturulan yeni yapılanma sadece sağlık alanında 6500 sağlık çalışanın azalmasına yol açmıştır (Arens, 2012).

Euro Bölgesine dahil olmayan Romanya, Avrupa Birliğinin en fakir ülkelerinden olmasına rağmen kemer sıkma politikalarını geniş kapsamlı uygulamıştır. Tasarruf tedbirlerini temmuz 2010 itibariyle yürürlüğe koyarak kamu sektörü maaşlarını % 25 ve sosyal transferler harcamalarını % 15 azaltmıştır. Aynı yıl içerisinde kamu sektöründe toplu işten çıkarmaları yaşanırken satış vergileri % 19’dan % 24’e çıkartılmıştır (Voinea ve Irina, 2013: 149). 2011 yılında ise yeni tasarruf tedbirleri yürürlüğe girmiş ve özellikle işgücü piyasasında geçici iş sözleşmeleri genişletilirken iş piyasasına yeni düzenlemeler getirilmiştir. Sağlık sektöründe 67 kamu hastanesi kapatılırken özel hastane sayıları arttırılmıştır. 2012 yılında ise başta doğalgaz fiyatları olmak üzere birçok temel ürüne çeşitli oranlarda zam yapılmıştır. Aynı yılda IMF gözetimde Romanya’nın tarihinin en büyük özelleştirmeleri yapılmıştır (Victoria, 2012: 3-4).

Almanya, birçok çevre ülkesinin aksine kemer sıkma politika uygulamalarına görece geç başlamış ve kapsamını dar tutmuştur. 2011 yılında 80 milyar euro’luk tasarruf paketi amaçlayan Almanya’nın kesintilerin % 30’unu sosyal politikalar oluşturmuştur. Sosyal politika kesintilerinde ise daha çok düşük gelir gruplar amaçlanmış ve ücret sistemi, işsizlik yardımları, sağlık sistemi ve çocuk yardımları gibi konularda yeni düzenlemeler getirilmiştir (Heise ve Lierse, 2011: 503-504).