• Sonuç bulunamadı

Toplum içinde yaşayan bireylerin ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla yaptıkları ekonomik faaliyetleri ve bu faaliyetleri gerçekleştiren yaşam ortamının ortak olması devletler tarafından kanunlar/kurallar konmasına yol açmıştır. Öyle ki, devletler aracılığıyla düzenlenen kanunlar, yurttaşlara bazı haklar ve sorumluluklar yüklemiştir (İpek, 2011: 103). Çalışmamızda, 6., 7., 8. ve 9. sınıflarda verilen Yurttaşlık Eğitimi dersi içinde yer alan ekonomik hayat ile ilgili konuların yurttaşlık boyutu incelenmiştir.

2008 tarihli Kosova Anayasa‟sının 10. maddesine göre, Kosova Cumhuriyeti‘nin ekonomik düzeninin temeli serbest rekabetli piyasa ekonomisidir.

8. sınıflar için ― Ekonomik ve Siyasi (Politik) Haklar‖ adlı konuda, her bir yurttaşın sahip olduğu ekonomik haklardan söz edilmektedir. Ekonomik hakların, her yurttaşın geçimini sağlama hakkını, normal bir yaşam için maddi kaynakların sağlanılması hakkı, her çalışan için adaletli bir ödemeyi sağlayan ödüllendirme hakkı ile temiz çalışma koşulların sağlanması vb. hakları içerdiği belirtilmektedir. İnsanların geçimlerini sağlamak için çalışmak zorunda olduğu; çalışmanın her çeşit zenginliğin ve ilerlemenin esas kaynağı olduğu belirtilmiş ve ―çalışma hem hak hem de görev olarak bilinmelidir. Çalışma ile insan kendini bulduğu için, bu bir haktır. Toplum açısından bir ödüllendirme olduğu için, bir görevdir” cümleleri ilave edilmiştir (Jakupı, vb., 2008: 6).

―Çalışmak (İş) İnsanın Mecburi Etkinliği‖ adlı ünitede, öğrencilere, “Okula başladığımız ilk günden beri, çalışmanın (işin) ne olduğunu biliriz. Öğrencilerin işi, derslerini öğrenmek, ödevlerini yapmaktır.” cümleleriyle, çalışmanın yerine getirilmesi gereken görev/ödev olduğu aşılanmaya çalışılmaktadır. ―Ekonomi Nedir‖ adlı ünitede ekonominin tanımı yapılmıştır: ―Yeterli kaynakların en iyi bir şekilde kullanılma şekillerine ait olanakların bulunmasıyla ve bu kaynakların yeterli kullanımına dair değerlerin oluşturulmasıyla ilgilenen bir bilimdir” (Jakupı, vd., 2008: 32). Daha sonra, üç büyük ekonomik sistemden (geleneksel, plânlanmış ve pazar) söz edilmiştir.

―Kosova Cumhuriyeti‘nin Ekonomisi‖ adlı ünitede, Kosova ekonomik sisteminin pazar ekonomisine dayalı olduğu ifade edilmekte ve Kosova Cumhuriyeti

ekonomisinin gelişme perspektifinin açık olduğu belirtilmektedir. Kosova ekonomisinin gelişmesi için, devletin bütçesinin artırılmasıyla istihdamın artmasına yol açacağı belirtilmiştir (Jakupı, vd., 2008: 42).

―Kaynaklar Rasyonel ve Plânlı Bir Şekilde Kullanılmalı‖ adlı konuda, Kosova‘da yer alan doğal kaynakların devletin çıkarları doğrultusunda, ekonomik açıdan rasyonel, plânlı bir şekilde kullanılması gerektiği ifade edilmektedir (Jakupı, vd., 2008: 44).

8. sınıflar için, Döner Sermaye ve Yatırımlar adlı konuda, şu bilgiler verilmiştir:

Devletin işlevliği sağlanabilmesi için, para politikasının mevcut olması gerekir. Bu para politikasıyla vergiler, belirli yerlere olan yükümlüklerin yerine getirilmesi için ödenmesi gereken vergiler ile kapsanır. Vatandaşlar kendi gelirleri, mal ve mülkiyetleri, kiralar ve olaylardan olaya değişen farklı vergi ödeme işlemlerini yerine getirir. Vergiler devlet bütçesinin belirli bir kaynağını oluşturur. Bütçe sayesinde ise, yurttaşların ihtiyaçlarının karşılanması fonksiyonunda olan sivil hizmetler, eğitimin, sağlığın, polisin, ordunun ve altyapının ihtiyaçları karşılanır. Ödeme ve vergi sistemi kesin, fonksiyonel, anlamlı ve yurttaş ile hükümet için ve diğer enstitüler için şeffaf olmalıdır (Jakupı, vd., 2008: 54).

Buradan anlaşılacağı üzere, devletlerin işlevliğinin devam etmesi için paranın gerekli olduğu ve bu paranın bir kısmının da bireylerin ödemiş olduğu vergilerle sağlanabileceği ifade edilmektedir. Vergilerin kesin ödenmesi ve yurttaşın vergi ödeme kültürüne/bilincine sahip olması gerektiği ifade edilmekte; bunun ise yurttaşın devlete karşı bir görevi/ödevi olduğu belirtilmektedir. Ayrıca, çağdaş koşullarda, insanların paralarını ceplerinde taşımak yerine, bankalarda yatırmaları gerektiği öngörülmekte; paraların bankalarda en iyi bir şekilde korunduğuna dikkat çekilmektedir.

―Mesleki Yetenekleşme‖ adlı konuda ise, eğitim sayesinde bireylerin meslek sahibi olabileceği ifade edilmiş ve birkaç meslek çeşidine yer verilmiştir. Bireylere kazandırılan mesleki yetenekler sayesinde, genel refahın iyileşmesine ve ilerletilmesine katkıda sunulacağı belirtilmiştir.

Okul eğitiminde gereken ilerleme sağlanmadığı durumda, eğitim ek etkinliklerle tamamlanmalıdır. Örneğin, herkes için eğitim diye adlandırılan eylem, sadece belli bir zaman diliminde değil, toplumun daimi bir görevidir.

Okuma-yazması olmayanlar sayısını tamamen sıfırlayabilmek için yürütülen eylemler, kendimize, ailemize ve toplumumuza mecburi katkı vermemiz koşulu olmakla birlikte, mesleki yetenekleşmenin de mükemmelleştirilmesine yardımcı olur (Jakupı, vd., 2008: 57).

Tüm insanların eğitilmesi gerektiği, (okuma-yazma oranının sıfırlanması) ve bunun sonucu olarak bir meslek sahibi olması gerektiği, devletin bireylere yüklediği görevler arasında yer almaktadır.

6. sınıflar için ―Tüketici Yasası‖ adlı konuda, yasalarla tüketici haklarının korunduğu ve tüketicilerin çeşitli hak ve sorumluluklarını belirlediği ifade edilmektedir. Öğrencilere tüketicinin haklarının ihlâl edilmesiyle ilgili bilgiler verilmiş, bu konuda bilinçli olmaları istenmiştir (Mato ve Shatri, 2006a: 62-63).

8. sınıflar için, ―Plânlı Tüketim ve Tasarruf‖ adlı konuda, insanların maddi durumlarına göre yaptıkları harcamalardan söz edilmiş; yarınlar/gelecek için tasarruf yapılması gerekliliği üzerinde durulmuştur. Aile içinde tasarruf, zaman tasarrufu ve para tasarrufu kavramları verilmiş; ancak bu kavramlarla ilgili gerekli açıklamalar yapılmamıştır (Jakupı, vd., 2008: 60-61).

Sonuç olarak, ekonomik hayat adlı konuya en fazla 8. sınıflarda yer verildiği görülmektedir. Ekonomik hayat konusunun, EBTB‘nin hedefleriyle uyumlu olduğu görülmektedir. Öğrencilerin duyuşsal alanlarına hitap etmek açısından devletin, bireylerden/yurttaşlardan aldığı vergiler sayesinde, onların ihtiyaçlarını karşıladığı belirtilmekte, vergi vermenin bir görev/ödev, çalışmanın ise hem görev hem de bir hak olduğunun farkına varmaları istenmektedir. Ders kitaplarında, öğrencilere ülke kaynaklarının plânlı, tasarruflu kullanmaları gerektiğine yer verilmiş, çalışmanın, herhangi bir meslek sahibi olmanın gerekliliği üzerinde durulmuştur. Çalışmakla hem kendimize, hem ailemize, hem de toplumumuza karşı sorumlu olduğumuz belirtilmiş, öğrencilere çalışmanın önemi kavratılmaya çalışılmıştır. Öğrencilerde tüketici bilinci geliştirme doğrultusunda, 6. sınıfta ―Tüketici Yasası‖ ve 8. sınıfta ―Plânlı Tüketim ve Tasarruf‖ adlı konuların, yetersiz olduğu ve EBTB‘nin hedefleriyle uyumlu olmadığı görülmektedir.

Benzer Belgeler