• Sonuç bulunamadı

Eğitim yönetimi yönetim biliminin bir dalıdır. Eğitim yönetimi ve onun bir alt alanı olan okul yönetimi, devletin eğitim politikalarını ve yetkili organların bu politikalar doğrultusunda saptadığı genel ve özel eğitim amaçlarını gerçekleştirmekle yükümlüdür (Karagöz, 2008 s.154).

Eğitim yönetiminin de en önemli konusu insandır. Eğitim yönetimi ve onun daha sınırlı bir alanda uygulanması olan okul yönetiminin temel hedefi, insanları ve toplumu her yönden geliştirip zenginleştirmek, ilgili olduğu eğitim örgütünü, eğitim politikaları ve örgütün amaçları doğrultusunda yaşatmak ve diri tutmaktır. ( Kasım, 2008 s.32)

24

2.4.1. Eğitim Yönetimi Aşamaları

Eğitim yönetimi yedi aşamadan oluşur.

2.4.1.1. Karar Verme Aşaması

Karar verme örgüt içinde çıkması muhtemel sorunların çözülmesinde kullanılacak en uygun yöntemdir. Karar verme yönetim sürecini kalbidir (Aydın, 2005 s.43)

Örgüt politikalarının, öğretmenlerin kendilerini etkileyen karara katılma hakkını sağlayacak şekilde düzenlenmesi gerekir. Karara katılanlar, yeni bir konuyu gündeme getirebilme ve tartışmanın seyrini etkileyebilme gücüne sahip olmalıdırlar. Okul ortamında, okul yöneticisi ile öğretmen arasındaki emir-komuta zincirinin ve hiyerarşik farklılıkların etkisini yok edecek prosedürler hazırlanması gerekir. Eğer alışılmış, sorunlu örgüt yapısında yenileşme uygulaması yapılıyorsa, yeniliğin başarıya ulaşma olasılığı oldukça düşük olabilir.

Karara katılanları sınırlayan, örgütsel kural ve düzenlemeler, etkili karar alma sürecini engelleyebilir. Bu nedenle, daha geniş yetkili, daha serbest karar alma birimleri oluşturulmalıdır. Karara katılanlar, karar alınan konu hakkında bilgilendirilmeli ve fikirlerini ikna edecek bir şekilde savunabilmelidir. Karara katılanların güvenilir, sağlam ve yeterli seviyede bilgiye sahip olmaları gerekir. Karar verilecek konu hakkında karara katılanların sınırlı seviyede bilgi sahibi olması, yenileşme uygulamalarına zarar verebilir.

Katılımcıların birbiriyle ilişkilerinde ve etkileşimlerinde, açıklık ve dürüstlük hakim olmalıdır. Özellikle de, eğitim yöneticileri açık iletişim önemine inanmalı ve bunun gereğini yapmalıdırlar. Savunmacı iletişim ve aşırı gizlilikten vazgeçilmelidir. Eğitim yöneticisi her türlü iletişim girişimini kendisi başlatarak çevrenin negatif yönlendirmesinin de önüne geçmelidir. (Kasım, 2008 s.32)

25

2.4.1.2. Örgütleme Aşaması

Yönetim unsurlarından en önemli unsurlardan birisi örgütlenmedir. Toplum halinde yaşayan insanlar her işlerini tek başına yerine getiremezler. İnsanını sosyal yönü itibariyle birlikte çalışmaları gerekmektedir. Birlikte çalışmanın ön koşulu oluşturulacak yapının, belirli amaçlar ulaşmak için üretici bir şekilde yapılaştırılması sonucunu ortaya çıkarır. Oluşturulan bu yapıya örgütlenme (teşkilatlanma) adı verilmektedir.

İyi bir örgütlenme mekanizmasına sahip olmayan yönetim unsurlarının amaçlarına uygun, verimli çalışmaları mümkün değildir. Bir kuruluşta görev, yetki ve sorumlukların iyi bir biçimde dağıtılması ancak iyi bir örgütlenme ile mümkündür. İyi bir örgütleme emir verecek kişiler ile emir alacak kişileri net bir şekilde ortaya koyar. Bu durum çalışmaların aksamadan düzen içerisinde yürümesini sağlar. Bu yapı sayesinde sorumluluk sahipleri de bellidir. Örgütlerin büyütülmesi veya daraltılması kolaylaşır.

2.4.1.3. Planlama Aşaması

Yönetimde planlama, örgütün amacının gerçekleştirilmesi için, yapılması gereken işleri ve bütün kaynakları sıraya koyma, uygulanacak yöntemleri, genel hatları ile belirtme işlemidir. Örgütün faaliyetleri bir plana bağlanmadığı zaman, işler rastlantıya ya da isteğe bırakılmış demektir. Ne yapılacağının önceden bilinmesi gerekli önlemlerin zamanında alınması, ancak planlama ile gerçekleşebilir. Yönetimde zaman, emek ve anapara gibi maddi ve manevi kaynaklardan gereği gibi yararlanmak da planlama ile olabilir (Karagöz, 2008 s.54 ).

26

2.4.1.4. İletişim Aşaması

Duygu ve düşüncelerimizin sözel ya da sözel olmayan yollardan karşı tarafa iletilmesine iletişim denir. İnsan toplu hâlde yaşayan bir varlıktır. Dolayısıyla İletişim, toplumsal bir varlık olan insan yaşantısının kaçınılmaz ve önemli bir boyutunu oluşturur. Toplum içinde yaşayan her insan, farkında olsun veya olmasın, birbirleriyle iletişim içindedir. İnsanlar duygu, düşünce ve hayallerini, sorunlarını birbirlerine iletişimle aktarırlar. İletişimle insanlar birbirlerini anlarlar, sorunlarını paylaşırlar, problemlerine çözümler üretirler. Yani insan hayatının merkezinde iletişim vardır. İnsan ailesiyle, arkadaşlarıyla, komşularıyla, çevresiyle sürekli iletişim hâlindedir. Tarih boyunca insanlar hep iletişime önem vermişler ve sürekli iletişim hâlinde olmuşlardır. İletişim sürecinin gönderici, mesaj alıcı, kanal, şifre, bağlam, ileti, filtre, geri bildirim olmak üzere sekiz aşaması vardır.

Gönderici:

Gönderici iletiyi hazırlayan, gönderen kişidir. Gönderici iletişimin en önemli öğesidir. Çünkü gönderici olmadan iletişim gerçekleşmez. İletiyi aktaran göndericiye kaynak ya da verici de denir. Dinleyiciye bir şey söyleyen kişi göndericidir.

Mesaj Alıcı:

Duygu, düşünce, istek ve bilgilerin aktarıldığı kişi ya da kişilerdir. Başka bir deyişle alıcı, iletinin gönderildiği insan ya da topluluktur. Ortada bir ileti vardır, bu iletinin pek tabii bir de “alıcısı” olmalıdır. Bu da konuşmayı dinleyen kişidir. Dinler ve “iletiyi” alır.

27

Kanal:

İletinin göndericiden alıcıya ulaştığı yol veya araca kanal denir. İletişimde gönderici iletisini alıcıya söz, yazı, rakam gibi belli araçlar yardımıyla aktarır. İşte iletişimin bir parçası olan bu araçlara kanal adı verilir. Konuşmada kanal sözdür.

Şifre:

İletişimdeki iletiler şifrelenerek aktarılır. Gönderici, iletisini konuşmanın yanı sıra yazıyla, resim çizerek, rakamlarla ya da hareket yaparak anlatmayı da deneyebilir. İşte bu tür iletişim şekillerine “şifre” denir.

Bağlam:

İletişime katılan öğelerin birlikte meydana getirdiği ortama bağlam denir. Başka bir deyişle göstergenin öteki öğelerle birlikte ve onlarla birleşerek, bütünleşerek onların da yardımıyla bir kavramı yansıtmasıdır. Bir sözcüğün hangi anlamda kullanıldığını bağlamına göre belirleriz. Bir sözcüğün anlamını belirlemede bağlam devreye girer. Bu açıdan bağlam, iletişimde çok önemli bir yere sahiptir.

Filtre:

Alıcının iletiyi kendine göre yorumlama biçimidir. Bu açıdan filtre, algılamayla ilişkili bir öğedir. Algı, kişinin belli bir bilgiyi duyma, anlama ve değerlendirme sürecidir. Kişinin durumu, istekleri, geçmiş yaşamı, önyargıları ile sosyal ve kültürel unsurlar algılamayı etkilemektedir. Tüm bu unsurlar, kişilerin aynı iletiyi farklı yorumlamasına kapı aralamaktadır. Bu durum da iletişimdeki filtre kavramıyla açıklanmaktadır.

Dönüt:

İletişim süreci için gerekli en önemli öğelerden biridir çünkü iletişimin devamı dönütlere bağlıdır. Mesajı alan kişinin mesajı yanıtlama olayına verilen addır. Geri bildirim olarak da bilinen bu süreç sözlü, yazılı ve hatta beden diliyle de anlam kazanabilir. Öğrencinin sınıf içinde ders anlatılırken gösterdiği tepkilerden tutun da bir

28

okulda ya da şirkette yapılan performans değerlendirmesine kadar yayılan bir alandır. Alıcının, göndericiye verdiği tepkiye (cevaba) dönüt denir.

2.4.1.5. Koordinasyon

Koordinasyon, iş bölümü yoluyla çeşitli parçalara ayrılmış olan örgütsel faaliyetlerin değişik birimlerde değişik çalışanlar tarafından harcanan çabaların örgüt amaçları doğrultusunda birleştirilmesidir (Kaya, 1993 s.21).

Bir başka ifadeyle Koordinasyon, (bölüm arasındaki iş birliğinin kalitesini ifade eder. Eğer bu kalite yüksek düzeyde ise bölümler arasındaki çatışma, anlaşmazlık ve amaca yönelme gibi sorunlar azalacak, iş birliği düzeyi ve anlama kapasitesi artacak, koordinasyon o ölçüde gerçekleşmiş olacaktır (Eren, 1993 s.179).

2.4.1.6 Etkileme Aşaması

Okullarda eylemleri başlatıp, sürdürmek ve devam ettirmek birinci derecede okul müdürünün görevidir. Okul müdürleri; öğretmenleri motive etme, örgütsel amaçlar etrafında birleştirmede, kendilerini okula adamalarını sağlamada ve en önemlisi de eğitim-öğretim sürecini geliştirmede etkilerini kullanmak zorundadır. Aynı zamanda bunları sağlarken de, öğretmenler üzerinde değişik etkileme yollarına ilişkin davranışları göstermek durumundadırlar. Bu yüzden okul müdürleri; etkilemenin önemi, etkileme yolları ve bu yollara ilişkin davranışları bilmeli ve okullarında da uygulamalıdırlar. Bunun için de bu alanda yeterliğe sahip olmaları gerekir( Kasım, 2008 s.43)

2.4.1.7 Değerlendirme Aşaması

Yönetim süreçlerinin sonuncusu değerlendirmedir. Değerlendirme amaçlara ulaşma derecesinin tarafsız olarak belirlenmesidir. (Bursalıoğlu, 1998 s.65)

29

Genel anlamda değerlendirme, planlı bir faaliyetin sonunda önceden saptanmış hedeflere ulaşma derecesi hakkında bir yargıya varma sürecidir. (Taymaz, 1985 s.31 )

Benzer Belgeler