• Sonuç bulunamadı

B- ALEVİLERDE İBADET

3- Doğum Sonrası Halk İnanışları

Doğum yapan kadına ilk gün un ve su ile yapılıp üzerine tereyağı dökülen haşıl yemeği; yine aynı şekilde un, su ve tereyağı ile yapılıp içine yumurta kırılan kuymak yemeği ve süt, ekmek, yumurta ve kızgın yağ ile yapılan hadise yemeği yedirilir.

Doğum yapan kadına kırk gün boyu nca soğuk içecekler içirilmez, ılık olarak içer. Acı, ekşi, gaz yapıcı yiyecekler yedirilmez. Kapı eşiğinde durdurulmaz, dışarı çıkarılmaz, yalnız bırakılmaz ve zor işler yaptırılmaz. Al basmaması için kırk gün boyunca odasının ışığı söndürülmez. Kırklı kadın evden fazla uzaklaşmaz. Kırklı kadın gece evinden dışarıya çıkmaz. Kırklı kadının yattığı odaya kibrit ve süpürge konulur. Kırklı kadın gece yalnız bırakılmaz. Kırklı kadın kırkının çıkacağı gün üç yakın komşuya gider, daha sonra evden uzaklaşabilir. Kırklı kadınlar ve bebekleri birbirleriyle karşılaştırılmaz. Kadın ve geyik kırklı olursa karşılaştırılmaz, aksi halde kırkları karışır. Gelin alayı kırkı çıkmamış kadının evinin önünden geçerse gelinin çocuğu olmaz. Kırklı çocuğu olan iki kadın iğne deği ştirir, yoksa kırk kalkmaz. Eğer kadın ve çocuğu al basıyorsa bir ocaktan çaput alınır ve başının altına konur. Kadın ve çocuk kırk gün geçince kırkı çıkarılır. Önce su ısıtılır ve dua okunur. Anne çocuğu kucağına alır. Kalbur üzerinden üstlerine su serpil ir. Aynı gün gelen misafirler için yemek yapılır. Yemek pilav, et, türlü ve tatlıdan oluşur. Doğum yapan kadının yanına gelenler altın, elbise, çorap gibi hediyeler getirirler. Getirilen hediyenin herhangi bir ölçüsü yoktur, herkes kendi durumuna göre hedi ye getirir. Doğum yapan kadının sütünün bol olması için bolca tatlı yedirilir ve banyo yaptırılır.238 Doğum yapan kadına “Fadime ananın döşeği” denilir. Tanısın tanımasın mutlaka ziyarete gidilir. Buraya hediyeler ile gidilir.239

b. Çocuk İle İlgili Halk İnan ışları

Çocuk doğar doğmaz yıkanır ve kokmaması için tuzlanır. Pudralanır ve altına öllük toprağı konur. Çocuk bundan sonra haftada bir yıkanır. Erkek çocukları günaşırı iki

237

Hatice Karakuş, Darende 1904 Doğumlu, okuryazar değil, ev hanımı, Konaktepe köyünde oturuyor.

238

İnsaf Yılmaz, Kangal 1953 doğu mlu, okuryazar değil, ev hanımı, Darılı köyünde oturuyor.

239

günde bir yıkanır. Yıkanırken bismillah denir ve ılık su dökülür. Çocuk doğunca su ve şeker ile şerbet yapılır, çocuğun ağzına damlatılır. Üçüncü gün süt verilir. Çocuk doğunca yatağı hazırlanır ve annesi ile aynı yere yatırılır. Örtünün etrafına ip dolandırılır, süpürge konur. Yatağa, kadının yakasına ve kundağa iğne takılır. Kırk gece ışık söndürülmez, al geleceğine inanılır. 240

Çocuk doğunca yemek dağıtılır. Çocuğa nazar değmemesi için gök boncuk, iğde yaprağı takılır. Kimden nazar değmesinden korkulursa onun ayağının altında toprak alınır ve çocuğun üzerine serpilir. Çocuğa nazar değmemesi için kulak arkasına hafifçe kazan karası sürülür. Nazarı değdiğine inanılan kişi ile çocuk aynı mekânda ise çocuk çimdiklenir. Nazarı değdiğine inanılan kişinin üzerindeki giysilerin bir parçası kesilerek çocuğa koklatılır. Nazara bağlı rahatsızlık ların geçmesi için çocuğun başında bir kaba konan tuz çevrilir. Çocuk ağlamasın ve akıllı olsun diye kurban kesilir. Çok ağlayan çocuk için ölük ısıtılır ve göbekten aşağısına sarılır. Nazar olmuşsa kurşun dökülür. Sürekli ağlamaya devam ediyorsa tı vga ocağına götürülür. Ayrıca tı vga olan çocuk da tıvga ocağına götürülür. Başında iplik kesilir ve dualar edilir. Eğer hastalık tekrar ederse yine ocağa götürülür. Hastalık kesilmese doktora götürülür.241

Kırklı bebeğin başının altına Kur’an, muska, bıçak, çörek otu ve babasının kıyafetinden bir tanesi konulur. Kırklı çocuğu görmeye gelen kişi, kırk basmaması için demir veya kâğıt para verir. Kırklı çocuğun yanına kedi veya köpek sokulmaz, aksi halde "al" basar. Kırklı çocuk yalnız bırakılacağı zaman başucuna bı çak, soğan, sarımsak bırakılır ve su konulur. Çocuk bir yaşına gelinceye kadar yalnız bırakılmasının günah olduğuna inanılır. Çocuk hasta olmasın diye dışarı çıkarılmaz. Sıcak tutulur ve insanlara gösterilmez. Yakasına kahve çekirdeği ve iğde yaprağı takıl ır. Çocuğun kulağı ağrıyorsa soğan pişirilir ve kulağına tampon yapılır. Çocuğun tırnağı beş aylık olana kadar kesilmez. Beş aylık olunca tırnağı kesilip toprağa gömülür. Beş aylıktan önce tırnağını meleklerin kestiğine inanılır. Çocuk zayıf olmaması için yoğurt, rendelenmiş sebzeli çorba yedirilir. Anne sütü dışında başka süt içirilmez. Az uyuyan ve sürekli korkan çocuklar için avuca alınan tuz üzerine dualar okunarak çocuğun etrafında çevrilir. Daha sonra çocuk banyo yaptırılır, okunan tuz ateşe atılır. Evdeki süpürge ile çocuğa hiçbir zaman vurulmaz. Yaşına basmayan çocuk aynaya baktırılmaz. Çocuğun üzerinden kesinlikle geçilmez. Üzerinden geçmenin günah olduğuna ve boyunun kısa kalacağına inanılır. Çocuk sarılık olmasın diye annesine ekşi ve acı şe yler

240

Fatma Aslan, Darende 1942 doğumlu, okuryazar değil, ev hanımı, Kuluncak İlçe merkezinde oturuyor.

241

yedirilmez. Çocuğun ismini evin büyükleri koyar. İsim konulurken salâvat ve kelime-i şahadet getirilir. Sağ kulağına ezan okunur. Adıyla yaşasın, çok yaşasın adına benzesin denilir. Genellikle ölen kimselerin adı konulmaz. Eğer çocuk huzursuzluk yapıp durmuyorsa iki isim konur.242

Çocuğun annesinin ailesi çocuk için beşik hazırlar. Beşik getirildiği zaman yakın akrabalar beraberin de hediyeleri ile gelirler. Gelenlere yemek ikramı yapılır. Çocuğun dişi çıkınca diş hediği yapılır. Hediğin içine buğday, m ısır, nohut katılır. Komşulara dağıtılır. Komşular da para, havlu, elbise gibi gönlünden ne koparsa hediye olarak getirirler. Diş hediği çocuğun dişi kolay çıksın diye yapılır. Hedik dağıtıldıktan sonra çocuk banyo yaptırılır. Kız çocuğunun ilk kez kesilec ek saçını dayısı keserse saçı gür olur. Oğlan çocuğunun ilk kez amcası veya dayısı keser. Koç katımında koçun üzerine kız çocuğu bindirilirse doğacak kuzu dişi, oğlan çocuk bindirilirse erkek olur.243