• Sonuç bulunamadı

1.4. ANONĠM ġĠRKETLERDE SONA ERME VE TASFĠYE

2.1.2. Denetimin Tarihsel GeliĢimi

Muhasebe denetiminin tarihsel geliĢimi sürecinde, muhasebe denetimi yaklaĢımlarında ve muhasebe denetimi ile ilgilenen taraflarda da değiĢiklikler olmuĢtur. Ġlk yıllarda denetimin ilgili tarafı iĢletme sahipleri iken, zamanla borç verenler, devlet, sermaye piyasası yatırımcısı gibi diğer gruplarla ilgi duyanların sayısı artmıĢtır. Denetim uygulamalarında kullanılan yaklaĢımlar ise zaman içinde aĢağıdaki gibi değiĢmiĢtir.

 Sanayi devrimi öncesi ve sonrası 1900‘lu yıllara kadar belgelerin tamamının incelenmesine yönelik ―Belge Denetim YaklaĢımı‖,

 1900 -1930 döneminde mali tabloların bir bütün olarak denetimine yönelik ―Mali Tablo Denetimi YaklaĢımı‖,

 1930‘lu yıllardan günümüze kadar gelen ve iĢletmelerin iç kontrol yapısının incelenmesini de esas alan ―Sistemlere Dayalı Denetim YaklaĢımı‖,

 Günümüzde bilgi teknolojisindeki ve denetim alanındaki geliĢmeler sonucu, faaliyet denetiminin yaygınlaĢması sonucu ―Yönetim Denetimi YaklaĢımı‖.

 2000‘li yıllardan sonra karĢılaĢılan büyük ölçekli finansal skandallar sonucu, ―Risk Esaslı Denetim YaklaĢımı‖ ön plana çıkmıĢtır.47

2.1.2.1. Türkiye’de Denetimin Tarihsel GeliĢimi

Türkiye‘de denetimin tarihsel geliĢimini Türkiye için bir dönüm noktası olan Cumhuriyetten önce ve sonra olarak değerlendirmek hem bu konudaki düzenleme ve kanunlar açısından hem de uygulamalar açısından karĢılaĢtırma imkanı verecektir.

46Aydemir.Ġ. Muhasebe Denetimi. Muhasebe Denetimine BakıĢ. S:12

67 a.Cumhuriyet Öncesi Dönem

Cumhuriyet öncesi dönemde denetimin ne zaman ortaya çıktığı kesin olarak bilinmemektedir. Osmanlı ġer-iye Sicilleri incelendiği zaman Osmanlı Devleti Hukuk Sisteminde amme menfaatinin gözetmek üzere her türlü mali içerikli konularda kadılara tam olarak yetki verilmiĢ kadılar bu yetki çerçevesinde bulundukları bölgelerdeki muhasebat ile ilgili her türlü iĢlemlerin yerine getirilmesinden veya yerine getirilen iĢlemlerin kontrol edilmesinden sorumlu tutulmuĢlardır. Kadılar bu görevlerini yerine getirirken muhasebat ile ilgili bütün almıĢ oldukları kararları Ģer-iye sicillerine kayır ederlerdi.

II. Mahmut'tan sonraki dönemde Osmanlı Merkezi Hükümetinde Avrupa örneğine uygun olarak bakanlıklar (nezaretler) kurulmaya baĢlamıĢtır. Bu kuruluĢların temelini oluĢturan ―teftiĢ‖ birimlerinde görevlendirilenlere ―müfettiĢ‖ dendiği ve böylece bu dönemden itibaren Türk Kamu Yönetiminde denetleme hizmetlerinin bağımsız bir birim tarafından yürütülmeye baĢlandığı anlaĢılmaktadır. b.Cumhuriyet Sonrası Dönem

Muhasebe mesleğinde denetim boyutu öncelerde mahkemelerde bilirkiĢilik faaliyetleri ile baĢlamıĢtır. Muhasebede bilirkiĢilik faaliyeti Osmanlıların kuruluĢ yıllarından bu güne kadar süregelen geleneksel bir uygulamadır. Ancak fiili denetim 1926-1934 yılları arasında muhasebe mesleğinde serbest çalıĢan, dürüstlüğü ile iyi tanınan bazı meslek mensuplarına vergi kanunları gereği vergi denetimi yapma yetkisi verilmesi ile baĢlar. Ekonomik geliĢme, bazı yabancı sermayeli Ģirketlerin gereksinimini, muhasebe mesleğinin denetim boyutunun geliĢtirilmesini gündeme getirmiĢtir. Devlet kesiminde, Devlete ait ekonomik kuruluĢları destekleyen bir memur sınıfının oluĢumu, Maliye Bakanlığı adına denetim yapan Maliyet MüfettiĢleri ve Kazanç ve Muamele Vergileri Hesap Mutahassıslığı‘nın Hesap Uzmanları Ģeklinde yeniden yapılandırılması ile serbest çalıĢan muhasebe meslek mensuplarının mesleki geliĢimleri sonucunda denetim amaçlı mesleki örgütlenme ihtiyacını gündeme getirmiĢtir. Bu amaçla mesleğin Fransa‘da kullanılan unvanlarından biri olan Expert Comptables‘ın Türkçe karĢılığı olan Muhasebe Uzmanları unvanı seçilerek 1942 yılında ―Türkiye Muhasebe uzmanları Derneği‖ kurulmuĢtur. Halen faaliyette bulunan dernek muhasebe mesleğinin denetim boyutunda geliĢmesi için faaliyetlerini sürdürmektedir.

68

Türkiye‘de bağımsız denetim mesleğinin baĢlaması ve geliĢmesinde en önemli etken mali piyasalarda faaliyet gösteren banka ve diğer mali kuruluĢların talepleri olmuĢtur. 1960‘Lı yılların ortalarından itibaren mali piyasalarda faaliyet gösteren bankalar ile yurt dıĢında fon sağlayan kuruluĢlar, yurtdıĢı muhabir ve fon kaynaklarının talebi üzerine mali tabloların bağımsız denetimini yaptırmaya baĢlamıĢlardır. BaĢlangıçta yurtdıĢında yerleĢik bağımsız denetim Ģirketleri tarafından yürütülen bu çalıĢmalar 1970‘lerden itibaren uluslar arası bağımsız denetim Ģirketlerinin Türkiye‘de yerleĢik üye firmaları tarafından gerçekleĢtirilmeye baĢlanmıĢtır.

Türk hukukunda iĢletme denetimleri 1987 yılına gelinceye kadar TTK ve vergi mevzuatı çerçevesinde kamu gelirlerini güvence altına almak amacıyla, kamu otoriteleri tarafından yapılan bir denetim Ģeklinde görülmüĢtür. 1987 yılından sonra kamu denetçilerinin yanında bağımsız denetçilerden de yararlanma eğilimi ortaya çıkmıĢ ve bu eğilimle birlikte bağımsız denetim, iĢletme denetiminde yerini almıĢtır.

Türkiye‘de 1987 yılına kadar finansal tabloların denetimi Türk Ticaret Kanunu ve Vergi Mevzuatı çerçevesinden yürütülmüĢ ve tarihi süreç içinde ülkemizde denetim kavramı ilk kez Türk Ticaret Kanunu‘nda yer almıĢtır.

Ülkemizde bağımsız dıĢ denetimin yapılmasına iliĢkin zorunluluk ilk defa 1987 yılında bankaların denetimi ile getirilmiĢ ancak denetleme ilke ve kuralları ise, ilk kez Sermaye Piyasası Kurulunun 1988 yılında yayınladığı tebliğler ile yasal nitelik kazanmıĢtır. Bu süreçte ulusal ve yabancı kökenli 19 Ģirket tescil edilmiĢtir. Bu Ģirketler bir araya gelerek ―Bağımsız Denetim Derneği‖ni kurmuĢlardır.

Türkiye‘de muhasebe denetiminin geliĢimi:

1. Genel Kabul GörmüĢ Muhasebe Ġlke ve Standartlar OluĢturulmasına, 2. Tek Düzen Hesap Çerçevesi finansal tablo düzenleme ve yayımlama

ilkelerinin geliĢtirilmesine,

3. Genel Kabul GörmüĢ Denetim Standartlarının belirlenmesine,

4. Mesleğin yerleĢmesi ve geliĢebilmesi için, mesleğe giriĢ sınavının uygulanması, meslek mensupları ve mesleğin geliĢtirilmesi ile ilgili düzenlemeleri yapacak mesleki bir örgütün kurulmasına,

5. Meslek içi eğitimin yanı sıra, üniversitelerin gerek lisans, gerekse lisansüstü düzeylerde uzmanlaĢmaya yönelik eğitim birimlerinin kurulmasına veya mevcutlarının geliĢtirilmesine,

69

6. Muhasebe denetimine vergi denetim olarak bakmamaya,

7. Finansal tabloların kamuya açıklanması ve açıklanan tabloların bağımsız denetçilerce onaylanması zorunluluğunun getirilmesine bağlı olmuĢtur.48

Benzer Belgeler