• Sonuç bulunamadı

Atatürk, “Demokrasi fikri, daima yükselen bir denizi andırır. On dokuzuncu yüzyıldan itibaren de demokrasi fikri mukavemet edilemez bir kuvvet ve cereyan hâlini almıştır.” sözleriyle demokrasinin bir toplum için önemini anlatmak istemiştir.

Modern yaşama önem veren her toplum demokrasiye, demokrasinin sağladığı özgürlük ve haklara önem verir. Demokrasi doğru bir eğitimle güç kazanır. Devlet, vatandaşlarına demokrasi eğitimini vermek için hem eğitim programlarını hazırlayan hem de eğitimi verecek kişilerin demokrasiyi özümsemiş, demokratik değerlere sahip bireyler olmasına dikkat etmelidir. (Yanıklar, Elyıldırım, 2004: 28)

Ülkemizde, Cumhuriyet tarihinden itibaren özellikle 1921, 1924 Anayasalarına devletin yönetim şekliyle ilgili hükümler konularak demokrasinin, Türkiye Cumhuriyeti’nin yönetim şeklinde hâkim unsur olduğu belirtilmiştir. Daha sonraki anayasalar ve özellikle eğitim şûralarında, demokrasi bilincinin küçük yaşlardan itibaren oluşturulması için demokrasi eğitimine önem verilmesi gerektiğine değinilmiştir.

1.1.1. Millî Eğitim Şûra Kararları

Özellikle 1924 Anayasası’ndan sonra eğitim alanında ciddi gelişmeler olmuştur.

17 Temmuz 1939 yılında ilk kez Millî Eğitim Şûrası yapılarak eğitimle ilgili sorunlar görüşülmüştür. Sonrasında oluşturulan şûralarda eğitimle ilgili sorunlara çözüm yolları aranmıştır. Şûra kararlarından bazılarının demokrasi eğitimiyle bağlantıları şu şekildedir (Büyükkaragöz, 1990):

I. Millî Eğitim Şûrası’nda orta dereceli okullarda “Kooperatif” kurulmasına ilişkin karar, demokrasi eğitimi açısından önem arz etmektedir. Öğrenciler bu sayede iş birliğini, dayanışmayı ayrıca birbirlerine karşı sevgi, saygı, hoşgörüyü de öğrendiğinden demokratik değerlerin gelişmesinde kooperatiflerin işletilmesi önemli rol oynamaktadır.

II. Millî Eğitim Şûrası’nda “okullarda ahlâk eğitimi”nin geliştirilmesi ile ilgili madde, demokrasi eğitimine dolaylı bir katkı sağlamıştır. Çünkü insanlarda

14

oluşturulacak ahlâk anlayışıyla toplumda nasıl davranılacağı, örf, âdetler öğrenilecektir.

Kişilerde doğru yönde tutum ve inanç değişiklikleri oluşacaktır.

III. Millî Eğitim Şûrası’ndaki “Okul-aile arasında iş birliği sağlanması için gerekli tedbirler alınması” kararı demokrasi eğitiminin okulla sınırlı kalmamasını sağlamıştır. Demokrasi eğitimini oluşturan demokratik değerler ailede başlar, okulda sistemli olarak şekillendirilir. Ailede demokratik bir ortam olmayınca, çocuk boyun eğmeye alışır. Kendine güveni oluşmadığı için düşüncelerini ortaya koymaktan korkar hâle gelir.

Bilinçli bir toplum, okullar sayesinde oluşacaktır. Okulda demokratik değerlerle yetişen öğrenciler, aile kurduklarında demokratik davranışlar gösterecek, yetiştirdikleri çocuklar, okulla ev arasında farklılıklar yaşamayacaktır. Böylece okullarda verilen demokrasi eğitiminin kalitesi artacak, bir sonraki kuşağın demokrasi bilinci açısından daha nitelikli yetişmesi sağlanacaktır. (Büyükkaragöz, 1990)

Demokrasi, devam eden bir süreç olup gelişmesi zaman almaktadır. Bu nedenle her kuşak üzerine düşeni yapmalı ve demokrasiyi geliştirecek etkinlikler düzenlenmelidir. Genç nesillerin demokrasi hakkında doğru bilgiler edinmesi, ileriki kuşaklara da fayda sağlayacaktır. (Aygüneş, 2004: 32)

IV. Millî Eğitim Şûrası’nda “eğitim-öğretimde demokratik esasların gözden geçirilmesi” hükmü okullarda verilen demokrasi eğitiminin yeniden yapılanması ve demokratik ortamların oluşturulmasını sağlamıştır. Eğitim- öğretim programları yeniden gözden geçirilerek okullarda demokrasi eğitimi verilmeye başlanmıştır. Ancak harcanan çabalara rağmen ne yazık ki siyasal rejim olarak benimsediğimiz demokrasi için verilen eğitim yeterli değildir.

Daha sonra toplanan şûralarda demokrasi eğitimiyle direk bağlantılı kararlar alınmamıştır. Ancak eğitimden herkesin eşit ölçüde yararlanması ve daha nitelikli eğitim sunulması için gereken düzenlemeler yapılmıştır. Eğitimle ilgili her türlü iyileştirici düzenleme, öğrencilerin eğitimden en üst düzeyde yararlanmasını sağlar.

Dolayısıyla öğrencilerin daha kaliteli eğitim alması, insan hakları ile bağlantılı olduğu için şûra kararlarının çoğunun demokrasi eğitimine katkısı olduğu söylenebilir.

15

1.1.2. 1961 Anayasası

1961 Anayasası’nda insan hakları konusuna ağırlık verilmiştir. Kişinin haklarının kendine ait olduğu ve kimsenin kişi haklarına dokunamayacağı açıkça belirtilmiştir. 1961 Anayasası’yla birey ön plana çıkmıştır. İnsan haklarını bilen kişi, kendine güvenecek, başkalarına saygı duyacaktır. Toplumsallaşma süreci içinde birbirine saygı duyan, hoşgörülü bireyler ortaya çıkacaktır. Bu bakımdan 1961 Anayasası’nın böyle bir başlangıca vesile olması oldukça önemlidir.

1.1.3. 1982 Anayasası

1982 Anayasası’nda, herkesin kanun önünde eşit hakları olduğu ve bu haklara dokunulamayacağı, kişilerin temel hak ve hürriyetlerini sınırlayan engellerin kaldırılıp toplumun gelişmesi için gereken şartları oluşturacak ortamın hazırlanması, herkesin düşünce ve inançlarında özgür olduğu, her ne sebeple olursa olsun düşünceleri yüzünden insanların ayıplanamayacağı, düşünce ve inançlarını değiştirmeye zorlanamayacağı gibi maddeler insan hakları ve dolayısıyla demokrasi eğitimiyle ilgilidir. 1982 Anayasası’ndaki insan haklarıyla ilgili hükümler, bu tarihten sonra yapılan millî eğitim şûralarında kişi hak ve hürriyetlerini koruma ve geliştirmeye yönelik kararlar almasını sağlamıştır.

1.1.4. Yedinci Beş Yıllık Kalkınma Planı

7. Beş Yıllık Kalkınma Planında öngörülen “2000’li yıllar için sağlıklı doğup büyüyen, gelişen, istismar edilmeyen, demokratik, lâik dünya görüşünü benimseyen, çağdaş, inançlara ve insan haklarına saygılı, hak ve sorumluluklarının bilincine varmış, katılımcı ve paylaşımcı, kendisini ifade edebilen ve gerçekleştirebilen, hoşgörülü ve sevecen, moral değerlere sahip, yararlı olmayı ilke edinmiş, çağdaş bilgi ve becerilerle donatılmış, üretken bireylerin yetiştirilmesi” hedefi de demokrasi eğitiminin gereğini ön plana çıkarmaktadır.

1.1.5.Sekizinci Beş Yıllık Kalkınma Planı

Eğitim sisteminin temel amacı; “Atatürk İnkılâplarına bağlı, düşünme, algılama, problem çözme yeteneği gelişmiş, demokratik değerlere bağlı, yeni fikirlere açık, kişisel sorumluluk duygusuna sahip, millî kültürü özümsemiş, farklı kültürleri yorumlayabilen ve çağdaş uygarlığa katkıda bulunabilen, bilim ve teknoloji üretimine yatkın ve beceri düzeyi yüksek, bilgi çağı insanı yetiştirmektir.” (Sekizinci Beş Yıllık Kalkınma Planı, madde 675)

16

1.1.6. Dokuzuncu Beş Yıllık Kalkınma Planı

Dokuzuncu beş yıllık kalkınma planında yer alan “Müfredat programları, Türk millî eğitiminin genel amaç ve temel ilkeleri doğrultusunda demokrasiyi hayat tarzı haline getirmiş ve kalkınma bilincine sahip; Cumhuriyete ve demokratik değerlere bağlı, bunların evrensel ilkelerini yaşam tarzı haline getirmiş; insana ve insan haklarına saygılı, yaşama sevinci taşıyan, insanî dayanışmayı ve yardımlaşmayı önemseyen, bireyler yetiştirecek şekilde tasarlanmalıdır...” ibareleri demokrasi eğitimiyle ilgilidir.