• Sonuç bulunamadı

II. BÖLÜM

3.2. Araştırmanın Bulguları

3.2.8. Değişkenler Arası İlişkilerin İncelenmesi (Motivasyon, İçsel Motivasyon,

Davranışı, Öğrenme Amaçlı SKD, Bağımlılık Boyutlu

SKD, Düzensiz SKD, Sosyal Amaçlı SKD)

Araştırmada yer alan motivasyon ve sanal kaytarma davranışı düzeyi ile alt boyutlarının ilişkilerinin incelenmesini içeren 6H1AB, 6H1A1, 6H1A2, 6H1A3, 6H1A4,

6H1A5, 6H1B1, 6H1B2, 6H1B3, 6H1B4, 6H1B5 hipotezlerinin test edilebilmesi amacıyla

korelasyon analizi kullanılmıştır. Verilerin normal dağılım göstermemesinden dolayı Spearman korelasyon analizinin uygulanması doğru bulunmuştur. Korelasyon kat sayıları ile ilgili referans alınması gereken değerler şöyledir (Büyüköztürk, 2017:32):

 Korelasyon kat sayısı 1,00- Mükemmel pozitif ilişki  Korelasyon kat sayısı-1,00- Mükemmel negatif ilişki

 Korelasyon kat sayısı- 0,00- İlişki yok

Korelasyon kat sayısının mutlak değer olarak tanımlanması ise şu şekildedir (Büyüköztürk, 2017:32):

 0,70-1,00 arasında- Yüksek düzey ilişki  0,70-0,30 arasında- Orta düzey ilişki  0,30-0,00 arasında- Düşük düzey ilişki

Tablo 24. Motivasyon, İçsel Motivasyon, Dışsal Motivasyon, Sanal Kaytarma Davranışı, Öğrenme Amaçlı SKD, Bağımlılık Boyutlu SKD, Düzensiz SKD, Sosyal Amaçlı SKD Değişkenlerine Ait Ortalama ve Standart Sapma Değerleri

Değişkenler Arası

İlişki Motivasyon Motivasyon İçsel

Dışsal Motivasyon Sanal Kaytarma Davranışı Öğrenme Amaçlı SKD Bağımlılık Boyutlu SKD Düzensiz SKD Sosyal Amaçlı SKD N Geçerli 112 112 112 108 108 108 108 108 Geçersiz 0 0 0 4 4 4 4 4 Ortalama 4,67 4,68 4,68 3,50 3,61 2,45 3,69 3,95 Medyan 4,82 4,85 5,00 3,45 4,00 2,33 3,71 4,25 Standart Sapma 0,54 0,57 0,67 0,65 1,14 1,29 0,84 1,07 Minimum 1,55 1,14 2,00 2,00 1,00 1,00 1,00 1,00 Maximum 5,00 5,00 5,00 4,76 5,00 5,00 5,00 5,00

Yukarıdaki tablo incelendiğinde değişkenlere ait ortalama, medyan, standart sapma, minimum ve maximum değerleri bulunmaktadır.

Tablo 25. Motivasyon, İçsel Motivasyon, Dışsal Motivasyon, Sanal Kaytarma Davranışı, Öğrenme Amaçlı SKD, Bağımlılık Boyutlu SKD, Düzensiz SKD, Sosyal Amaçlı SKD Değişkenleri Arasındaki İlişki

Değişkenler Arası İlişki 1 2 3 4 5 6 7 8

Motivasyon rs 1,000 İçsel Motivasyon rs ,848 ** 1,000 Dışsal Motivasyon rs ,752 ** ,401** Sanal Kaytarma Davranışı rs -0,115 -0,118 0,000 1,000

Öğrenme Amaçlı SKD rs -0,174 -,260** 0,045 ,629** 1,000 Bağımlılık Boyutlu SKD rs 0,007 -0,060 0,053 ,626 ** ,294** 1,000 Düzensiz SKD rs 0,011 0,105 0,030 ,648 ** ,310** 0,033 1,000 Sosyal Amaçlı SKD rs 0,145 ,250** -0,030 ,514** 0,001 ,399** ,196* 1,000 ++ p<0,01, +p<0,05

Tablo 25’de görünen Spearman korelasyon analizi test sonuçlarına göre değişkenler arası ilişki ortaya koyulmuştur. 6H1A2 hipotezinde içsel motivasyon ve

öğrenme amaçlı SKD boyutu arasındaki ilişki test edilmiş, (-,260**) negatif yönlü ve

düşük düzeyde ilişki olduğu görülmüş ve hipotez kabul edilmiştir. 6H1A5 hipotezinde

içsel motivasyon ve sosyal amaçlı SKD boyutu arasındaki ilişki test edilmiş, (,250**)

pozitif yönlü ve düşük düzeyde ilişki olduğu görülmüş ve hipotez kabul edilmiştir. 6H1AB, 6H1A1, 6H1A3, 6H1A4, 6H1B1, 6H1B2, 6H1B3, 6H1B4, 6H1B5 hipotezlerinin

arasındaki ilişkinin test edilmesi amacıyla uygulanan Spearman korelasyon analizinde herhangi bir ilişki görülmemiş ve bu hipotezler reddedilmiştir.

TARTIŞMA

Araştırmada temel amaç, Trakya Bölgesi’ndeki seyahat acentalarında çalışan işgörenlerin motivasyon ve sanal kaytarma davranışları arasındaki ilişkinin ortaya konulmasıdır. Araştırma bağlamında Trakya Bölgesi’ndeki seyahat acentalarında çalışan işgörenler bulunmaktadır. Seyahat acentaları turizm sektörü içerisinde önemli bir role sahiptir. Üretilen hizmetlerin satışını bilgi ve teknolojiden yararlanarak satmaya çalışan seyahat acentalarındaki işgörenler, internet ile iç içe çalışırlar. Bu nedenle iş yerinde, iş dışında da internet kullanımı gerçekleşebilir. İş dışında kullanılan bu internetin ne derece olduğu ve motivasyon ile ilişkisinin olup olmadığı belirlenmeye çalışılmıştır. Bu bağlamda veriler nicel araştırma yöntemlerinden anket tekniği kullanılarak elde edilmiştir.

Araştırmaya katılan işgörenlerin demografik özelliklerinin belirlenmesine yönelik yapılan analizlerde cinsiyet durumuna göre dağılım incelenmiş ve 112 katılımcıdan 63’ünün yani %56,3’ünün kadın, 49’unun yani %43,7’sinin erkek olduğu görülmektedir. Katılımcıların oranlarına bakıldığında kadın ve erkek katılımcı sayılarının birbirlerine yakın olduğu görülmektedir. Bu sonuca istinaden Trakya Bölgesi’ndeki seyahat acentalarında çalışan işgörenlerin cinsiyet dağılımlarının birbirlerine çok yakın olduğunu söylemek mümkündür. Aynı şekilde demografik özelliklerin belirlenmesine yönelik yapılan analizlerde medeni duruma göre dağılım incelenmiştir. 112 katılımcıdan 55’inin yani %49,1’inin evli, 57’sinin yani %50,9’unun bekar olduğu görülmektedir. Dolayısıyla bu sonuca göre evli ve bekar işgören sayılarının birbirlerine çok yakın olduğu söylenebilir. Bir başka demografik analizde yaşlara göre dağılım incelendiğinde, 112 katılımcının çeşitli yaşlarda olduğu görülmektedir. Katılımcıların oranlarına bakıldığında, %27,7’lik oran ile 18-25 yaş arasında 31 katılımcı, %35,7’lik oran ile 26-35 yaş arasında 40 katılımcı, %25,9’luk oran ile 36-45 yaş arasında katılımcı ve %10,7’lik oran ile 46 yaş ve üzerinde 12 katılımcının olduğu görülmektedir. Dolayısıyla katılımcılara bakıldığında en çok 26-35 yaş arası katılımcıya ulaşıldığı görülmektedir. Katılımcıların aynı iş yerinde ne kadar zamandır çalıştıklarının belirlenmesine yönelik yapılan demografik analizde, 112 katılımcının birçoğunun farklı zamanlarda

işe başladıkları görülmektedir. Katılımcıların oranlarına bakıldığında, %66,1’lik oran ile 1-3 yıl arasında çalışan 74 katılımcı, %9,8’lik oran ile 4-6 yıl arasında çalışan 11 katılımcı, %8’lik oran ile 7-9 yıl arasında çalışan 9 katılımcı ve %16,1’lik oran ile 10 yıl ve üzerinde çalışan 18 katılımcı olduğu görülmektedir. Dolayısıyla katılımcılara bakıldığında en çok 1-3 yıl arasında çalışan 74 katılımcıya ulaşıldığı görülmektedir. Yöneticisi ile aynı odada olup olmama durumuna göre katılımcılar incelendiğinde 112 katılımcıdan 77’sinin yani %68,7’sinin yöneticisi ile aynı odada çalıştığı, 35’inin yani %31,3’ünün yöneticisi ile aynı odada çalışmadığı görülmektedir. Bu durumda katılımcıların yöneticileri ile aynı odada çalışıp çalışmama durumlarının birbirlerine yakın olmadığı söylenebilir.

Araştırmanın amacı ve modeli göz önüne alınarak kurulan hipotezlere bakıldığında 1H1A, 1H1A1, 1H1A2, 1H1B, 1H1B1, 1H1B2, 1H1B3, 1H1B4 hipotezleri

katılımcıların motivasyon ve alt boyutları olan içsel motivasyon ve dışsal motivasyon ayrıca sanal kaytarma davranışı ve alt boyutları olan öğrenme amaçlı SKD, bağımlılık boyutlu SKD, düzensiz SKD ve sosyal amaçlı SKD durumlarında cinsiyetlerine göre farklılık olduğu ileri sürülmüştür. Ancak uygulanan Mann Whitney U testinin sonucunda kurulan hipotezlerden yalnızca 1H1A2 “Katılımcıların

dışsal motivasyon düzeylerinde cinsiyetlerine göre istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunmaktadır.” hipotezi kabul edilmiştir. Bu farklılıkta sıra ortalamaları göz önüne alındığında kadın katılımcıların dışsal motivasyonlarının (Sıra Ort.=61,76), erkek katılımcılara (Sıra Ort.=47,42) göre daha yüksek olduğu görülmektedir. Bunun sebebi kadın katılımcıların iş yaşamında ve özel yaşamda erkek katılımcılara göre daha farklı roller üstlenmeleri gösterilebilir. Örneğin, kadınların evdeki ihtiyaçların karşılanması, çocukların ihtiyaçlarının maddiyata dayandırılması gibi düşüncelerinin olması dışsal motivasyonun onlar için daha önemli olabileceği konusunu akıllara getirebilmektedir. Yılmaz (2018:80) çalışmasında cinsiyet değişkeni ile motivasyonun ücretlendirme ve ödül algısı (dışsal motivasyon) arasında bir farklılık bulunduğunu belirtmiştir. Çalışmamız ile aynı sonuç bulunmuş olmasına rağmen Yılmaz’ın çalışmasında erkek işgörenlerin dışsal motivasyonlarının kadın çalışanlara göre daha fazla olduğu belirlenmiştir. Dolayısıyla erkek katılımcıların ev geçindirme kaygılarının dışsal motivasyonlarını

etkileyebilecekleri söz konusu olmuş olabilir. Ancak bizim çalışmamızda kadın katılımcıların dışsal motivasyonları erkek katılımcılara göre daha fazla çıkmıştır. Ayrıca Güdek (2018:142), Balıkesir ilinde bulunan dört ve beş yıldızlı otellerde çalışan işgörenler üzerinde yapmış olduğu çalışmasında işgörenlerin motivasyona yönelik görüşlerinin cinsiyete göre farklılık göstermediği sonucuna ulaşmıştır. Ertan ve Kaya (2012:164) Edremit körfezindeki konaklama işletmelerinde çalışan işgörenler üzerinde yapmış oldukları çalışmalarında cinsiyetin iş motivasyonları üzerinde anlamlı bir fark oluşturmadığını tespit etmişlerdir. Kaplan ve Çetinkaya’nın (2014:26) Nevşehir’de bulunan dört ve beş yıldızı otellerde çalışan işgörenlerin demografik özellikleri ile sanal kaytarma davranışları arasındaki farklılıkları ortaya koymak amacıyla yapmış oldukları araştırmada ise çalışmamız ile benzerlik gösteren bulgular elde edilmiştir. Kaplan ve Çetinkaya’nın (2014:26) aynı çalışmasında cinsiyet ile sanal kaytarma davranışları arasında anlamlı bir farklılık görülmemiştir. Bunun sebebi hem erkek katılımcıların hem de kadın katılımcıların sanal kaytarma davranışlarını gerçekleştirebilecekleri ortam, internet ve teknolojik aletlere ulaşımlarının eşit düzeylerde olması gösterilebilir.

2H1A, 2H1A1, 2H1A2, 2H1B, 2H1B1, 2H1B2, 2H1B3, 2H1B4 hipotezleri katılımcıların

motivasyon ve alt boyutları olan içsel motivasyon ve dışsal motivasyon ayrıca sanal kaytarma davranışı ve alt boyutları olan öğrenme amaçlı SKD, bağımlılık boyutlu SKD, düzensiz SKD ve sosyal amaçlı SKD durumlarında medeni durumlarına göre farklılık olduğu ileri sürülmüştür. Ancak uygulanan Mann Whitney U testinin sonucunda kurulan hipotezlerden yalnızca 2H1A “Katılımcıların motivasyon

düzeylerinde medeni durumlarına göre istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunmaktadır.” ve 2H1A2 “Katılımcıların dışsal motivasyon düzeylerinde medeni

durumlarına göre istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunmaktadır.” hipotezleri kabul edilmiştir. Motivasyon farklılığında sıra ortalamaları göz önüne alındığında bekar katılımcıların motivasyonlarının (Sıra Ort.=62,26), evli katılımcılara (Sıra Ort.=48,49) göre daha yüksek olduğu, dışsal motivasyon farklılığı göz önüne alındığında ise bekar katılımcıların dışsal motivasyonlarının (Sıra Ort.=62,75), evli katılımcılara (Sıra Ort.=47,98) göre daha yüksek olduğu görülmektedir. Bekar katılımcıların evli katılımcılara göre motivasyonlarının ve alt boyut olan dışsal

motivasyonlarının daha yüksek olması muhtemelen yaşlarının daha küçük olmasından ve aile olmanın içsel motivasyonunu henüz tatmamış olmalarından, dolayısıyla şirketlerini aile olarak görmeyip yalnızca para kazandıkları bir yer olarak görmelerinden yani çalıştıkları yeri içselleştirmemelerinden kaynaklanıyor olabilir. Köroğlu ve Avcıkurt ‘un (2014:45) turist rehberlerinin performans ve motivasyon ilişkilerini ölçmek amacıyla yapmış oldukları çalışmalarında turist rehberlerinin motivasyonları ile medeni durumları arasında anlamlı farklar olmadığı tespit edilmiştir. Orhaner ve Mutlu’nun (2018:86-87) hastane işgörenleri ile yaptıkları çalışmada motivasyon düzeyi ile medeni durum arasındaki ilişki belirlenmeye çalışılmış ve herhangi bir ilişki görülmemiştir. Bu çalışmalar araştırmamızın bulguları ile benzerlik göstermemektedir. Yılmaz’ın (2018:67) çalışmasına göre de sanal kaytarma ile medeni durum arasında anlamlı farklılık görülmemekte ve çalışmamızın bulguları ile benzerlik görülmektedir.

3H1A, 3H1A1, 3H1A2, 3H1B, 3H1B1, 3H1B2, 3H1B3, 3H1B4 hipotezleri katılımcıların

motivasyon ve alt boyutları olan içsel motivasyon ve dışsal motivasyon ayrıca sanal kaytarma davranışı ve alt boyutları olan öğrenme amaçlı SKD, bağımlılık boyutlu SKD, düzensiz SKD ve sosyal amaçlı SKD durumlarında yaş durumlarına göre anlamlı farklılıklar olduğu ileri sürülmüştür. Uygulanan tek yönlü varyans analizinin parametrik olmayan karşılığı olan Kruskal Wallis testi analizinin sonuçlarına göre kurulan hipotezlerden, 3H1B2 “Katılımcıların bağımlılık boyutlu SKD düzeyleri ile

yaşları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunmaktadır.” ve 3H1B4

“Katılımcıların sosyal amaçlı SKD düzeyleri ile yaşları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunmaktadır.” hipotezleri kabul edilmiştir. Sanal kaytarma davranışının alt boyutları ile yaş değişkeni arasında farklılık olması genç katılımcıların internet ve teknolojiyi daha etkin bir şekilde kullanmalarından kaynaklanıyor olabilir. Motivasyon ile yaş değişkeni arasında herhangi bir ilişki bulunmamış olması da çalıştıkları ortamlarda yaşa göre adil bir motivasyon politikası uygulanıyor olmasından kaynaklanabilir. Köroğlu ve Avcıkurt ‘un (2014:53) yapmış oldukları çalışmada turist rehberlerinin motivasyonları ile yaşları arasında anlamlı bir ilişki bulunmuştur. Dolayısıyla bizim çalışmamızın bulguları ile benzerlik göstermemektedir. Ancak Güdek’in (2018:125), Balıkesir ilinde bulunan dört ve beş

yıldızlı otellerde çalışan işgörenler üzerinde yapmış olduğu çalışmasında işgörenlerin içsel motivasyonları, dışsal motivasyonları ve genel iş motivasyonları ile yaşları arasında herhangi bir ilişki bulmamış olması çalışmamızın bulguları ile benzerlik göstermektedir. Tan’ın (2017:88) yapmış olduğu çalışmanın bulguları bizim çalışmamız ile benzerlik göstermektedir. Öyle ki her iki çalışmada da sosyal amaçlı SKD, bağımlılık boyutlu SKD ve genel sanal kaytarma davranışı ile yaş arasında anlamlı ilişki bulunmaktadır.

4H1A, 4H1A1, 4H1A2, 4H1B, 4H1B1, 4H1B2, 4H1B3, 4H1B4 hipotezleri katılımcıların

motivasyon ve alt boyutları olan içsel motivasyon ve dışsal motivasyon ayrıca sanal kaytarma davranışı ve alt boyutları olan öğrenme amaçlı SKD, bağımlılık boyutlu SKD, düzensiz SKD ve sosyal amaçlı SKD durumlarında şu anki işyerlerinde çalışma sürelerine göre anlamlı farklılık olduğu ileri sürülmüştür. Uygulanan tek yönlü varyans analizinin parametrik olmayan karşılığı olan Kruskal Wallis testi analizinin sonuçlarına göre kurulan hipotezlerden 4H1A2 “Katılımcıların dışsal

motivasyon düzeyleri ile şu anki işyerlerinde çalışma süreleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunmaktadır.”, 4H1B “Katılımcıların sanal kaytarma

davranışı düzeyleri ile şu anki işyerlerinde çalışma süreleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunmaktadır.”, 4H1B2 “Katılımcıların bağımlılık boyutlu

SKD düzeyleri ile şu anki işyerlerinde çalışma süreleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunmaktadır.” ve 4H1B4 “Katılımcıların sosyal amaçlı SKD

düzeyleri ile şu anki işyerlerinde çalışma süreleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunmaktadır.” hipotezleri kabul edilmiştir. Çalışmamızın bulguları ile desteklenen, katılımcıların dışsal motivasyon düzeyleri ile şu anki işyerlerinde çalışma süreleri arasında farklılık bulunması katılımcıların çalıştıkları yerlerden zaman içerisinde para kazanma, mevki sahibi olma durumlarından kaynaklanıyor olabilir. Güdek’in (2018:126) yapmış olduğu çalışma, bizim çalışmamızın bulgularının bir kısmı ile benzerlik gösterirken bir kısmı ile de benzerlik göstermemektedir. Öyle ki Güdek (2018:127) çalışmasında içsel motivasyon ve genel motivasyon ile aynı iş yerinde çalışılan süre arasında herhangi bir ilişki bulamamış ve bu bizim bulgularımız ile benzerlik göstermektedir. Ancak Güdek’in (2018:127) aynı çalışmasına göre dışsal motivasyon ile aynı iş yerinde çalışılan süre

arasında bir ilişki bulunmaması bizim çalışmamızın bulguları ile benzerlik göstermemektedir. Çalışmamızın bulgularında sanal kaytarma davranışı ile aynı iş yerinde çalışılan süre arasında ilişki olması, sanal kaytarma davranışı sergilemenin kişilik ve iş disiplini ile ilişki olabileceğinden kaynaklanıyor olabilir. Yılmaz (2018:68), yapmış olduğu çalışmada bizim bulgularımızla benzer olarak aynı iş yerinde çalışılan süre ile sanal kaytarma davranışı arasında bir ilişki bulmuştur. Dolayısıyla bizim çalışmamızın bulguları ile benzerlik göstermektedir. Kaplan ve Çetinkaya’nın (2014:31) çalışmasının bulguları ise bizim çalışmamızın bulguları ile benzerlik göstermemektedir. Öyle ki araştırmacılar bizim çalışmamızdakinden farklı olarak sanal kaytarma ile aynı iş yerinde çalışılan süre arasında herhangi bir ilişki bulunmadığını ortaya koymuşlardır.

5H1A, 5H1A1, 5H1A2, 5H1B, 5H1B1, 5H1B2, 5H1B3, 5H1B4 hipotezleri

katılımcıların motivasyon ve alt boyutları olan içsel motivasyon ve dışsal motivasyon ayrıca sanal kaytarma davranışı ve alt boyutları olan öğrenme amaçlı SKD, bağımlılık boyutlu SKD, düzensiz SKD ve sosyal amaçlı SKD durumlarında iş yerinde yöneticisi ile aynı odada çalışıp çalışmama durumlarına göre farklılık olduğu ileri sürülmüştür. Ancak uygulanan Mann Whitney U testinin sonucunda kurulan hipotezlerden 5H1A “Katılımcıların motivasyon düzeylerinde iş yerinde yöneticisi ile

aynı odada çalışıp çalışmama durumlarına göre istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunmaktadır.” ve 5H1A1 “Katılımcıların içsel motivasyon düzeylerinde iş

yerinde yöneticisi ile aynı odada çalışıp çalışmama durumlarına göre istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunmaktadır.” hipotezleri desteklenmiştir. Bu farklılıkta sıra ortalamaları göz önüne alındığında yöneticisi ile aynı odada çalışmayan katılımcıların motivasyonlarının (Sıra Ort.=70,29), yöneticisi ile aynı odada çalışan katılımcılara (Sıra Ort.=47,55) göre daha yüksek olduğu görülmektedir. Aynı şekilde içsel motivasyon bazında bakıldığında da sıra ortalamaları göz önüne alındığında yöneticisi ile aynı odada çalışmayan katılımcıların içsel motivasyonlarının (Sıra Ort.=67,56), yöneticisi ile aynı odada çalışan katılımcılara (Sıra Ort.=48,75) göre daha yüksek olduğu görülmektedir. Katılımcıların motivasyon ve alt boyut olan içsel motivasyon düzeyleri ile yöneticisi ile aynı odada çalışıp çalışmama durumuna göre farklılık göstermesi ve sıra ortalamalarında yöneticisi ile çalışan işgörenlerin

motivasyon ve içsel motivasyon düzeylerinin daha düşük olması, sürekli gözlemleniyor hissinde bulunmaları ve yöneticilerinin hatalarını görebilecek olmalarından dolayı stres yaşamalarından kaynaklanıyor olabilir. Aynı şekilde yöneticisi ile aynı odada çalışmayan, farklı bir ortamda çalışan işgörenlerin motivasyon ve içsel motivasyon düzeylerinin daha yüksek olması ise gözlemlenmedikleri ve kendilerine güvenildiği hissinin var olması, kendilerini daha rahat ve bağımsız hissetmelerinden kaynaklanıyor olabilir. Sanal kaytarma davranışı ile yönetici ile aynı odada ya da farklı odda çalışma durumuna göre herhangi bir fark bulunmaması, katılımcıların internet ve teknolojiye her koşulda ulaşabilmelerinden ve sanal kaytarma davranışlarının kendi iç dünyalarında yönetilebilmesinden kaynaklanıyor olabilir. De Lara, Tacoronte ve Dink’in (2006:450) çalışmalarında işgörenlerin yöneticileri ile aynı odada çalışmalarının sanal kaytarma davranışlarının azaltılması yönünde etkili olduğu sonucuna ulaşmıştır. Dolayısıyla araştırmacılara göre yöneticisiyle aynı odada çalışan işgören daha az sanal kaytarma davranışında bulunmaktadır. De Lara, Tacoronte ve Dink’in (2006:450) çalışmaları ile bizim çalışmamızın bulguları benzerlik göstermemektedir.

6H1AB, 6H1A1, 6H1A2, 6H1A3, 6H1A4, 6H1A5, 6H1B1, 6H1B2, 6H1B3, 6H1B4, 6H1B5

hipotezleri katılımcıların motivasyon ve alt boyutları olan içsel motivasyon ve dışsal motivasyon ayrıca sanal kaytarma davranışı ve alt boyutları olan öğrenme amaçlı SKD, bağımlılık boyutlu SKD, düzensiz SKD ve sosyal amaçlı SKD durumları değişkenleri arasında anlamlı ilişki olduğu ileri sürülmüştür. Uygulanan Spearman korelasyon analizi test sonuçlarına göre kurulan hipotezlerden 6H1A2 “Katılımcıların

içsel motivasyon düzeyleri ile öğrenme amaçlı SKD düzeyleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmaktadır.” ve 6H1A5 “Katılımcıların içsel motivasyon

düzeyleri ile sosyal amaçlı SKD düzeyleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmaktadır.” hipotezleri kabul edilmiştir. Katılımcıların içsel motivasyon düzeyleri ile öğrenme amaçlı SKD düzeyleri arasında istatistiksel olarak anlamlı ve negatif yönlü bir ilişki bulunması içsel olarak motive olamayan bir işgörenin öğrenme amaçlı SKD göstererek içsel doyumu öğrenme davranışından tamamlamaya çalışmasından kaynaklanıyor olabilir. Katılımcıların içsel motivasyon düzeyleri ile sosyal amaçlı SKD düzeyleri arasında istatistiksel olarak pozitif yönlü anlamlı bir

ilişki bulunması ise işgörenlerin içsel motivasyonlarının paylaşılması amacıyla sosyal amaçlı SKD gösteriyor olabileceklerinden kaynaklanabilir. Yılmaz (2018:76), yapmış olduğu çalışmasında içsel motivasyonun belirleyicilerinden olan kendini geliştirme ile sanal kaytarma arasında bir ilişki olduğunu ortaya koymuştur. Bu çalışma ile bizim çalışmamızın 6H1A2 “Katılımcıların içsel motivasyon düzeyleri ile

öğrenme amaçlı SKD düzeyleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmaktadır.” ve 6H1A5 “Katılımcıların içsel motivasyon düzeyleri ile sosyal

amaçlı SKD düzeyleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmaktadır.” hipotezleri arasında kısmen benzerlik bulunmaktadır. Yılmaz’ın (2018:76) aynı çalışmasında yine motivasyonun dışsal motivasyon alt boyutu ile sanal kaytarma davranışı ve alt boyutları arasında herhangi bir ilişkiye rastlanmamış olması da çalışmamızın bulguları ile benzerlik göstermektedir.

SONUÇ

Sanal kaytarma davranışı ile motivasyon arasındaki ilişkinin çok fazla incelenmemiş olması araştırmanın problemi kapsamındadır. Motivasyon ve sanal kaytarma davranışı arasındaki ilişkiye dair yapılan çalışma sayısının az olduğu gözlenmektedir. Trakya Bölgesi özelinde motivasyon ve sanal kaytarma davranışı ile bu değişkenlerin ilişkisini belirleyen bir çalışma bulunmaması da problem kapsamına dahil edilmiştir.

Problemin belirlenmesinden sonra doğan araştırmanın temel amacı Trakya Bölgesi’ndeki seyahat acentalarında çalışan işgörenlerin motivasyon ve sanal kaytarma davranışları arasındaki ilişkinin ortaya konulmasıdır. Üretilen hizmetlerin satışını bilgi ve teknolojiden yararlanarak satmaya çalışan seyahat acentalarındaki işgörenler, internet ile iç içe çalışmaktadırlar. Bu nedenle iş yerinde, iş dışı amaçlarla internet kullanımı gerçekleşebilmektedir. İşyerinde internet ve teknolojik aletlerin iş dışı özel amaçlar ile kullanılması sanal kaytarma davranışı olarak tanımlanmaktadır.