• Sonuç bulunamadı

3.2. ÖRGÜTSEL BAĞLILIĞIN SINIFLANDIRILMASI

3.2.2. Davranışsal Bağlılık Yaklaşımları

Literatürde davranışsal bağlılık ile ilgili olarak, Becker ve Salancik’ in yaklaşımları ön plana çıkmaktadır. Tutumsal bağlılığa karşı geliştirilen bu yaklaşım, sosyolojik bakış açışına sahiptir. Bireylerin geçmişteki davranışları sonucunda örgütle aralarında bir ilişkinin kurulması ve bu ilişkiyi nasıl düzenledikleri ile ilgilidir. Salancik bağlılığı, bireyin davranışsal hareketlerle bağlanması olarak tanımlamıştır. Benzer olarak, Becker’ de bağlılığı, bireyin örgüte bağlanmasına vesile olmak için yapılmış olan yatırımların bir sonucu olarak tarif eder. Bu yatırımlar aynı zamanda, bireyin seçeneklerini azaltan maliyet

96 360 DERECE PERFORMANS DEĞERLEME SİSTEMİNİN ÖRGÜTSEL BAĞLILIĞA ETKİSİ

unsurlarıdır. Bu yönüyle bağlılık, bireylerin örgütte kalma niyetiyle, yaptıkları yatırım (zaman, çaba, kimlik, ödül vb.) arasındaki ilişkidir diyebiliriz. Ayrıca bağlılık, bireyin değerli yatırımlarının potansiyel kaybı yüzünden, belli bir örgüte bağlanmış veya kilitlenmiş algılarına ve kalma eğilimi ile sonuçlanan anlayışına işaret eder. Yatırımlar, bağlılığa örgütten ayrılmanın maliyetini yükselterek hizmet eder. Bir çalışan, yüksek bir maaş önerilmesine rağmen işini değiştirmeyi reddedebilir. Çünkü bu davranışıyla, yüksek miktardaki emekli aylığından mahrum kalacak veya yeni arkadaşlar edinmenin ve yeni amire uyum sağlamanın yüksek maliyeti ile karşı karşıya gelecektir. Bu durumda, örgütün amaç ve hedeflerini benimsediği için değil, ayrılmanın maliyeti nedeniyle örgüte bağlanır.160

Belli bir örgüte katılmak için kişinin özveride bulunması gereği, örgüte bağlılığın başlangıç noktasıdır. Davranışsal bağlılık, örgütten ziyade kişinin kendi davranışlarına karşı gelişir. Kişi belli bir davranışta bulunduktan sonra bunu devam ettirerek zamanla bu davranışa uygun ve onu haklı çıkaran tutumlar geliştirir.161

3.2.2.1. Becker’ in Yan Bahis Yaklaşımı

Becker’ e göre bağlılık, kişinin bazı yan bahislere girerek tutarlı bir davranış dizisini o davranışlarla doğrudan ilgili olmayan çıkarları ile birleştirmesidir. Diğer bir deyişle bağlılık, kişinin tutarlı bir davranış

160 Nesrin Ada, İpek Alver, Fatma Atlı, Örgütsel İletişimin Örgütsel Bağlılık Üzerine Etkisi: Manisa Organize Sanayi Bölgesinde Yer Alan ve İmalat Sektörü Çalışanları Üzerinde Yapılan Bir Araştırma, Ege Akademik Bakış, http://www.eab.ege.edu.tr/pdf/8_2/C8-S2-M6.pdf, Erişim Tarihi: 19.02.2012.

97

dizisini sonlandırdığında kaybedeceği yatırımları düşünerek, bunu sürdürme eğilimidir.162

Becker, kişinin davranışlarına olan bağlılığın, tutarlı davranışlarda bulunması ile ilgili olduğunu düşünmektedir. Tutarlı davranışlar, belirli bir zaman dilimi içinde süregelen ve farklı faaliyetler içerseler bile, aynı amaca hizmet ettiğine inanılan davranışlardır. Kişi bu davranışları, amaçlarına ulaşmada en iyi oldukları için yeğlediğinden alternatif davranışlarda bulunmayı reddeder.163

Araştırmalar göstermektedir ki yan bahis yaklaşımı devamlı olarak davranışsal bağlılık içerisinde yer alır. Bunun nedeni de Becker’ in diğer araştırmacılar gibi örgütsel bağlılığı, gerçekleşen hareketlerin aynı düzende ve aynı periyotlarla devam ettirilmesine gösterilen eğilim şeklinde tanımlamış olmasıdır. Ancak Becker farklı bir bakış açısı ile periyodik olarak yapılan bir hareketi devam ettirmemekle ilgili maliyetin farkında olmanın öneminden de bahsetmektedir.164

O halde diyebiliriz ki; bağlılık yan bahislerden kaynaklanmaktadır. Eğer bireyin davranışı bir önceki davranışı ile tutarlılık içinde değilse, bahsi kaybedebilir. Yani, tutarsızlığın sonucu bireye pahalıya mal olabilir. Bireyin davranışlarının tutarlı olabilmesi, onlar için geliştirdiği bağlılık ile ilişkilidir.165 Becker' e göre çalışanların bağlılık

162 Erceylan, age, s. 21.

163 Sakit Samadov, İş Doyumu ve Örgütsel Bağlılık: Özel Sektörde Bir Uygulama, (Basılmamış Yüksek Lisans Tezi, Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, İzmir, 2006), s. 85.

164 İnce, Gül, age, ss. 49-50.

98 360 DERECE PERFORMANS DEĞERLEME SİSTEMİNİN ÖRGÜTSEL BAĞLILIĞA ETKİSİ

göstermesine neden olan yan bahis kaynakları şunlardır:166

Toplumsal Beklentiler: Kişi ait olduğu toplumun beklentilerinin sosyal ve manevi yaptırımları nedeniyle davranışlarını sınırlayan bazı yan bahislere girebilir. Bu tür toplumsal baskılara örnek olarak, sık sık iş değiştiren kimselere toplumda güvenilir gözüyle bakılmaması verilebilir.

Bürokratik Düzenlemeler: Yan bahislerin ikinci kaynağı, bürokratik düzenlemelerdir. Örneğin, emeklilik aylığı için her aylığından belli bir miktar kesinti yapılan bir kişiyi düşünelim. Bu kişi işten ayrılmak istediğinde, hizmet süresi boyunca aylığından kesilen miktarın büyük bir tutara ulaşmış olduğunu görecektir. Emekli aylığı ile ilgili bu bürokratik düzenleme kişiyi bir yan bahse sokmuştur. Çünkü örgütten ayrıldığı takdirde yıllardır aylığından kesilen ve hakkı olan bu parayı kaybedecek, emekli aylığı alamayacaktır.

Sosyal Etkileşimler: Becker’ in yan bahis kaynaklarından birisi de sosyal etkileşimlerdir. Kişi diğerleriyle ilişki içindeyken kendisiyle ilgili bir kanaatin yerleşmesini sağlamıştır. Bu kanaatin bozulmaması için ona uygun davranışlar sergilemek zorundadır.

Sosyal Roller: Yan bahisler kişinin içinde bulunduğu sosyal duruma alışmış ve uyum sağlamış olmasından da kaynaklanabilir. Böyle bir durumda kişi, içinde bulunduğu sosyal rolün gereklerini yerine

166 Hasan Gül, “Davranışsal Bağlılık Yaklaşımı ve Değerlendirilmesi”, Celal Bayar Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Yönetim ve Ekonomi Dergisi, Cilt: 19, Sayı: 1, 2003, ss.78-79.

99

getirmeye o kadar alışmıştır ki, artık başka bir role uyum sağlayamayacaktır.

3.2.2.2. Salancik Yaklaşımı

Salancik, bağlılığın tanımı şöyle yapmaktadır: “Bağlılık, kişinin davranışlarına ve davranışları aracılığıyla faaliyetlerini ve örgüte olan ilgisini güçlendiren inançlara bağlanması durumudur.”167

Bağlılık bir kez oluştuğunda, bireyler bağlılıklarını kabul etmek için mekanizmalar geliştirmelidirler. Bağlılığın gücü, bireylerin içinde bulundukları durumlara uyum sağlamak için bazı tutumlar geliştirmelerine dayalıdır. Büyük bir örgüt için yirmi yıldır çalışan bir kimse, alternatif pozisyonlar karşısında, örgütte devam eden üyeliğinin mantıklı açıklamasını yapmak için tutumlar geliştirir. Salancik’ e göre, belli davranışlar sergileriz ve bunların değerli, kayda değer ve arzulanan davranışlar olduğuna inanırız. Bunları inancımız gereği de tekrarlarız. Zaman içinde, farkında olmadan bir hayal yaratırız; dürüstlük ve değerlerimiz davranış kalıbımızın bir parçası olur. Bu hayal, davranışımızın devamlılığını sağlar; davranış da hayalimizin devamını getirir.168

Davranışsal bağlılığın oluşabilmesi için kişi ile örgüt arasındaki ilişkiyi yansıtan psikolojik durumun, davranışı devam ettirme isteği olması gerekir. Bu istek de davranışı bağlayıcı kılan özelliklerin varlığı halinde

167 Onay Kaya, Örgütsel Bağlılık: Emniyet Müdürlüğü Merkez Biriminde Bir Uygulama, (Basılmamış Yüksek Lisans Tezi, Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Ankara, 2007), s. 38.

100 360 DERECE PERFORMANS DEĞERLEME SİSTEMİNİN ÖRGÜTSEL BAĞLILIĞA ETKİSİ

oluşur. Davranışın geri dönülemez olması veya davranışta bulunma ile ilgili kararın herhangi bir baskı altında olmadan verilmesi gibi etmenler, kişinin örgütte çalışma kararını verdikten sonra örgüt üyeliğini sürdürme konusunda istek duymasını sağlayacaktır.169

Gerek Becker gerekse Salancik bağlılığı, davranışları devam ettirme eğilimi olarak ele almaktadırlar. Ancak Becker’in yaklaşımında çalışanın davranışlarına bağlılık gösterebilmesi için o davranıştan vazgeçtiği zaman kaybedeceği yatırımların farkında olması gerekmektedir. Salancik’in yaklaşımında ise davranışa yönelik bağlılığın oluşabilmesi için birey ile örgüt arasındaki ilişkiyi yansıtan psikolojik durumun yani davranışın devam ettirilme arzusunun olması gerekmektedir.170