• Sonuç bulunamadı

C. Kuman-Kıpçakların Türkistan’daki Siyasi Durumları

III. BÖLÜM: KUMAN-KIPÇAK KÜLTÜRÜ

3.4. Codex Cumanicus

Karadeniz’in kuzeyindeki bozkırlarda hâkimiyet kuran Kuman-Kıpçaklar, yazılı kültüre sahip değillerdi. Kuman-Kıpçakların bölgeye egemen oldukları süre zarfında onlarla ilgili bilgilere, komşu yerleşik toplumlara ait kroniklerden, dönemin seyyahlarından ulaşılmaktadır.

Codex Cumanicus, Kuman-Kıpçakların Deşt-i Kıpçak’ta egemenliklerini Moğollara bıraktıkları tarihten sonra yazılan derleme ve sözlük çalışması şeklinde elyazması bir eserdir. Codex Cumanicus, Deşt-i Kıpçak arazisinde Kuman- Kıpçaklardan günümüze ulaşan yegâne metindir446. Bu eser, Batı kaynaklarında

Lingua Comanesca* diye geçen Kuman dilinin en önemli mirasıdır447.

İki bölümden oluşan Codex Cumanicus’un kesin olarak ne zaman yazıldığı bilinmemektedir. Fakat eserin birinci bölümünün üzerinde 1303 tarihini gösteren kayıt bulunmaktadır448. Codex Cumanicus, büyük olasılıkla 14. yüzyılın ilk yarısında

yazılmış olsa gerektir 449 . Eserin Kuman-Kıpçakların Karadeniz’in kuzeyinde

hâkimiyetlerini kaybettiklerinden sonra yazılmış olması, Codex Cumanicus’un bölgede güçlü Kuman-Kıpçak kültürünün ve dilinin etkisini göstermesi bakımından oldukça önemlidir. Diğer bir ifadeyle, Kuman-Kıpçaklar, siyasi egemenliklerini kaybetmelerine rağmen; onların bölgedeki kültürel varlıkları sağlam bir şekilde devam etmiştir. Bu nedenle Codex Cumanicus, Kuman-Kıpçakların Deşt-i Kıpçak’ta varlıklarının en güçlü delili olup eşsiz bir özelliğe sahiptir.

Codex Cumanicus’un kim tarafından ve hangi sebeple yazıldığı tam olarak bilinmemesine karşın; içeriği incelendiğinde eserin ticari ve dini amaçlar için

445 Laszlo Rasonyi, “Kuman Özel…”, s. 160 – 261.

446 Azmi Bilgin - Necmettin Hacıeminoğlu, “Kıpçak Türkçesi”, DİA,, Cilt: 25, Ankara 2002, s. 422; Jale Demirci, “Codex Cumanicus”, TA, Cilt: 3, Ankara 2002, s. 702.

* Kuman dili.

447 Laszlo Rasonyi, “Tuna Havzasında…”, s. 133.

448 Can Özgür, “Kıpçakların Dili”, TA, Cilt: 3, Ankara 2002, s. 692.

449 Süer Eker - Hülya Kasapoğlu, “Kipchak Turkic as a Part of the Balkans and Eastern Europe History-Geography”, Lucrarile Simpozionului International Cartea Romania Europa, Bükreş 2009, s. 534; Jale Demirci, a.g.m., s. 699.

hazırlandığı söylenebilinir. Bu eser, Latince, Almanca, Farsça ve Kuman Türkçesiyle yazılmış çeşitli materyalleri kapsamaktadır450. Codex Cumanicus, şair Petrarca

tarafından Antonius Von Finale’den alınıp 1362 yılında Venedik Cumhuriyeti’ne hediye edildi 451 . Günümüzde eserin tek nüshası, Venedik’in Saint Marcus Kütüphanesi’nde bulunmaktadır452.

Bir tür derleme ve sözlük karakterindeki anonim bir eser olan Codex Cumanicus, çeşitli kişilerin yazdıklarından oluşup birbirinden ayrı fakat daha sonra bir cilt haline getirilen iki defter halindedir453. Bu iki defter, İtalyan ve Alman bölümlerinden oluşmaktadır. İtalyan bölümü, Karadeniz’in kuzeyinde ticaretle uğraşan İtalyan koloniciler tarafından kaleme alınmıştır. Alman bölümü ise, Aşağı İdil bölgesinde misyonerlik faaliyetlerinde bulunan Alman Fransiskan mezhebi üyeleri tarafından yazılmıştır. Bu iki bölümde de iki türlü Kuman lehçesi geçmektedir454. Codex Cumanicus’u İtalyan kolonicilerin ve Alman rahiplerin

yazması, eserin hangi amaçla yazılabileceği konusunda önemli bir işarettir. Bu eser, büyük olasılıkla İtalyanlar açısından Karadeniz’in kıyısındaki ticari faaliyetlerini daha da kolaylaştırmak için ekonomik nedenlerle hazırlandı. Almanlar açısından ise bölgede yaşayan Kuman-Kıpçakların Hıristiyan olmasını sağlamak uğruna kaleme alındı. Başka bir deyişle, İtalyanların ekonomik ve Almanların dini hedefleri, bu eserin ortaya çıkmasını büyük bir ihtimalle zemin hazırladı.

İlk bölüm olan İtalyan bölümü, biri alfabetik sıraya göre diğeri konularına göre hazırlanmış iki sözlükten ve toplamda 55 sayfadan oluşmaktadır. İtalyan bölümünün ilk kısmı Latince, Farsça ve Kıpçak Türkçesi üzerine üç sütun halinde yazılmış olup ve yaklaşık 1560 kelime içermektedir. İlk kısımda, maddi ve manevi dünyayla ilgili fiiller, kelimeler, zamirler ve zarflar yer almaktadır. Diğer taraftan, ikinci kısım genel olarak sosyal, tarihi ve ekonomik hayata yönelik kelimeleri

450 İstvan Vasary, “Oriental Languages of the Codex Cumanicus: Persian and Cuman as Linguae Francae in the Black Sea Region (13th – 14th Centuries)”, Il Codice Cumanico e il suo Mondo, (Ed. F. Schmieder, P. Schreiner), Roma 2005, s. 110; Jale Demirci, a.g.m., s. 699.

451 Can Özgür, a.g.m., s. 692.

452 Ali Fehmi Karamanlıoğlu, “Kıpçaklar ve Kıpçak Türkçesi”, İÜ Türk Dili ve Edebiyatı Dergisi, Cilt: 12, İstanbul 1962, s. 179.

453 Can Özgür, a.g.m., s. 692, 693.

454 İstvan Vasary, “Oriental Languages of the Codex Cumanicus…”, s. 123; Jale Demirci, a.g.m., s. 699.

içermektedir. Bu kısım, 1120 civarında kelimeyi kapsamaktadır. “Tercümanın Kitabı” olarak da adlandırılan ilk bölüm, Latince, Farsça ve Kıpçak Türkçesindeki sözlüklerle Kuman dilinin uygulamalı elkitabı şeklindedir455.

Alman bölümü; Kıpçakça-Almanca ve Kıpçakça-Latince iki sözlük olup içerisinde Latinceden çevrilmiş Hıristiyanlığa ait duaları, ilahileri ve 47 adet Kıpçak bilmecesini barındırmaktadır. 27 sayfadan oluşan Alman bölümü, İtalyan bölümünden daha değerlidir. Çünkü bu bölüm Kıpçak Türkçesine ait daha orijinal unsurlar içermektedir. Farsçaya yer verilmeyen bu bölümünde metinler, Latin, Gotik ve Yunan harfleriyle yazılmıştır. İtalyan bölümüne göre daha karışık olan Alman bölümü, yazan kişilerden dolayı “Misyonerlerin Kitabı” olarak da adlandırılmaktadır. Alman bölümü, çok çeşitli bölümlerden ve kısımlardan oluşmaktadır. Bu bölümde Kuman-Kıpçakların zaman algısı ile ilgili terimler de bulunmaktadır456. Genel hatlarıyla, ikinci bölüm dini metinlerin, folklorik ögelerin karışık koleksiyonu tarzındadır457.

Dil bilgisi ve edebi açıdan, Codex Cumanicus şüphesiz Ortaçağ Kıpçak Türkçesi metinlerinin en değerli koleksiyonudur. Bu eser, Kıpçak halklarının günümüze ortak mirasıdır. Eseri değerli kılan bir diğer yönü ise, eserin Latince yazılmış olmasıdır458. Codex Cumanicus, Türk dilinin Divan-ı Lügat’it Türk’ten

sonra ikinci en büyük eseri olarak kabul edilmektedir459. Farklı gayelerle yazılan ama

tam olarak kimlerin yazdığı bilinmeyen Codex Cumanicus, Kuman-Kıpçakların dünya kültürüne en önemli katkılarından birisidir. Bu eseri en ilginç kılan yönü, Karadeniz’in kuzeyinde Moğol egemenliğinin başladıktan sonra eserin İtalyan ve Almanlar tarafından Kuman-Kıpçaklar adına yazılmasıdır. Bu da Kuman- Kıpçakların Deşt-i Kıpçak’a kalıcı bir şekilde yerleştiklerini ve hâlâ kültürlerini esaslı bir şekilde koruduklarını göstermektedir.

455 Peter B. Golden, “The Codex Cumanicus”, Central Asian Monuments, (Ed. Hasan B. Paksoy), İstanbul 1992, s. 339, 341; Jale Demirci, a.g.m., s. 699; Can Özgür, a.g.m., s. 693; Ali Fehmi Karamanlıoğlu, a.g.m., s. 179.

456 Kuman-Kıpçaklar, haftanın günlerini adlandırırken yaşadıkları bölgedeki halkların kültürel etkisinde kaldılar. Ayrıntılı bilgi için bkz: Peter B. Golden, “The Days of the Week in Turkic: Notes on the Cumano-Qıpcaq Pattern”, AOASH, Cilt: 48, No: 3, Budapeşte 1995.

457 Peter B. Golden, “The Codex…”, s. 339, 341, 354; Jale Demirci, a.g.m., s. 701, 702; Can Özgür,

a.g.m., s. 693; Ali Fehmi Karamanlıoğlu, a.g.m., s. 179.

458 İstvan Vasary, “Oriental Languages of the Codex Cumanicus…”, s. 124; Can Özgür, a.g.m., s. 693. 459 Mualla Uydu Yücel, “Kuman-Kıpçaklarda Toplum…”, s. 193.

3.5. Kıpçakların Doğu Avrupa Coğrafyası ve Halkları Üzerindeki