• Sonuç bulunamadı

2.4.1. Mizacın Alt Boyutları :

Mizaç özellikleri, algıya dayalı huylar ve becerilerde bireysel farklılıkları yansıtır. Ayrıca, genetik olarak homojen ve birbirinden bağımsız olarak kalıtımsaldır (Köse, Sayar, Kalelioğlu, Aydin, Ak , Kirpinar , Reeves, Przybeck & Cloninger 2004) Mizaç, öğrenme ve duygulanımdaki kalıtsal eğilimler olarak kavramsallaştırılır ve bu dört temel mizaç boyutu, dört temel duygu ile ilişkilendirilmiştir:

• Zarardan Kaçınma (Harm Avoidance) : Korku • Yenilik Arayışı (Novelty Seeking) : Öfke

• Ödül Bağımlılığı (Reward Dependence) : Bağlılık • Sebat Etme (Persistence) : Hükmetme

Bir bireyi önemli ölçüde farklı kılan “kişilik”, deneyim yoluyla uyumu sağlayan psiko-biyolojik sistemlerin dinamik organizasyonudur. İki temel bileşeni vardır: ”Mizaç” bireyin doğuştan getirdiği duygusal yatkınlığı iken, “karakter” bireyin kendisinin oluşturduğu bir yapıdır (Mete, 2006).

Mizaç, duyguların ve alışkanlıkların altında yatan duyuşsal ve motivasyonel süreçlerle, karakter ise kavramsal olarak sembollerle öğrenmedir. Kısacası kişilik mizaç (kişiliğin duygusal özü) ve karakterden (kişiliğin kavramsal özü) oluşur.

Mizaç (temperament) tabiat, yaratılış, huy anlamında kullanılmaktadır. Uyarılara doğuştan yapısal olarak belli bir şekilde tepki gösterme eğilimidir. Mizaç, antik çağda “benlik ve özelliklerinin bireysel ve biricik oluşunun biyolojik temeli” olarak tanımlanmıştır (Akt., Arkar, 2004). Psiko-sosyal araştırmalara göre mizaç kişiliğin, kalıtımsal olarak geçen (Cloninger, Przybeck, Svrakic & Wetzel 1994). gelişimsel olarak sabit olan, duygusal temelli ve sosyo-kültürel öğrenmeden etkilenmeyen, kişilik içerikleri olarak kabul edilmektedir (Goldsmith,1987). Genetik faktörler mizaç tipini belirler (Akiskal & Akiskal, 1992).

Mizacın 4 boyutundan bahsedilir.

1. Yenilik Arama: Bu mizaç yapısına sahip olan bireyler dürtüsel, araştırıcı, kararsız, çabuk fikir değiştiren, kolay heyecanlanıp çabuk tahrik olabilen, çabuk sinirlenen ve hiddetlenen, müsrif, düzensiz ve sistemsiz kişiler olarak karakterize edilmektedir.

2. Zarardan Kaçınma: Bu mizaç yapısına sahip olan bireyler ihtiyatlı, tedbirli, gergin, vesveseli, korkak, utangaç, kolayca yorulan kişiler.

3. Ödül Bağımlılığı: Bu mizaç yapısına sahip olan bireyler yardımsever, başkalarını memnun etmeye çok istekli, çalışkan, sempatik, duygusal, sosyal uyaranlara duyarlı, ödüllendirilme beklentisiyle doyumlarını erteleyebilen kişiler olarak karakterize edilmektedir.

4. Sebat Etme: Sebat Etme (Persistence), engellenme ve yorgunluğa karşın sebat etmeye olan kalıtsal eğilimdir. Sebat eden bireyler insanı engelleyen ödül yokluğu durumlarıyla karşılaştıklarında bu davranışın sönmesine karşı direnç sergilerler.

Cloninger & ark. (1993) karakter gelişimi, içgörü öğrenmesine veya kendilik kavramlarının yeniden organizasyonuna göre tanımlanmaktadır. Karakter, çocuğun büyürken kullandığı savunma mekanizmalarının, çevresel etki ve değişimlerine adaptasyonunun bir sonucudur. Karakterin kalıtımı daha zayıftır ve sosyo-kültürel öğrenmeden ılımlı düzeyde etkilenir (Cloninger, 1998). Karakterin 3 boyutu vardır. Bunlar:

1. Kendini Yönetme: Kendini yönetmenin temel kavramı, öz belirleme (self- determination) irade veya bir insanın bireysel olarak seçilmiş hedefler ve değerler doğrultusunda davranışını kontrol etme, düzenleme ve adapte etme yeteneğine işaret etmektedir.

2.İşbirliği Yapma: İşbirliği Yapma (cooperativeness), diğer insanlarla özdeşim kurma ve diğer insanları kabuldeki bireysel farklılıklara göre formüle edilmiştir. Kabullenme, kabul gösterme ya da bencilce saldırganlık ve düşmanlık ile bağlantılı olarak karakterin farklı yönlerini ölçmek için tasarlanmıştır.

3. Kendini Aşma: Kendini aşmış kişilerin gözlenebilir davranışları her gün dua etme veya meditasyon ve benzeri faaliyetlerde bulunma gibi davranışlardır. Hakkındaki bilgilerin çoğu, mistik, aziz ve kendini gerçekleştirmiş kişilerin hayatlarına dayalı olarak yazılanlardan elde edilmiştir.

2.4.2. Kişilikle İlgili Yapılan Çalışmalar

Alan yazını incelendiğinde sabır ve beş faktörlü kişilik ile ilgili yapılan iki çalışma vardır. Bunlar Schnitker’in yaptığı çalışmalardır.

Schnitker & Emmons (2007) sabır ve beş faktörlü kişilik kuramı üzerinde yaptıkları çalışmada, sabır ve uyumluluk, sorumluluk, dışadönüklük, deneyime açıklık

arasında yüksek pozitif ilişki; duygusal dengesizlik arasında ise düşük bir ilişki bulmuşlardır.

Schnitker & Emmons (2007) sabır ve çeşitli kişilik değişkenleri arasındaki ilişki sabrın belirlenmesinde katkı sağlayabilir. Bekleyen kişinin zaman algısı önemli belirleyicilerdendir. Geçmişteki pozitif ve negatif yaşantılar gelecekteki özellik olarak nitelenen sabrı etkileyebilir. Geleceği ve geçmişi pozitif olarak algılayanlar şimdi (yani yaşanılan an) daha sabırlı olma eğilimdedirler. Geçmişte olumsuz zaman algısına sahip olan bireyler daha az sabırlı ya da sabırsız olma eğilimi gösterirler. Sabırlı bireyler geleceği planlarken ve geçmişe döndüklerinde olumsuz yerine olumluya odaklanırlar ama şimdinin de tadını çıkarırlar.

Sabrın çeşitli faktörleriyle büyük beşli kişilik özellikleri arasında korelasyona bakıldığında çeşitli ilişkiler tespit edilmiştir. Uzun süreli ve kısa süreli sabırla uyumluluk arasında orta derece pozitif korelasyon görülürken, kişiler arası sabır ve uyumluluk arasında pozitif güçlü bir korelasyon görülmektedir. Üç faktörlü sabır ölçeğinin yapı geçerliliği destekler yöndedir. Sorumluluk ve duygusal dengesizlik üç faktör arasında da negatif yönde ilişkilidir. Kişilerarası sabır ve deneyime açıklık arasında orta düzeyde; uzun süreli ve kısa süreli sabır ve deneyime açıklık arasında düşük düzeyde bir korelasyon vardır. Son olarak dışa dönüklük ve sabır türleri arsındaki ilişki istatistiki açıdan anlamlı değildir.

Bu sonuçlardan yola çıkarak sabırlı bireyler uyumlu, sorumluluk sahibi ve deneyime açık bireylerdir. Olumsuz duygularda dışa açık olabilir ya da olmayabilirler. Büyük beşli ve üç faktörlü sabır arasındaki regresyona bakıldığında sabrın, büyük beşlinin önemli bir belirleyicisi olduğu görülmektedir. Uyumluluk ve duygusal dengesizlik arasında orta düzeyde sorumluluk, deneyime açıklık arasında pozitif yönde ilişki bulunmuştur. Dışa dönüklük ve sabır arasındaki ilişki kontrol edildiğinde aralarında ilişki bulunmamıştır.

Sichnitker (2012) sabır ve beş faktör kişilik özelliklerini değerlendirdiği ikinci çalışmada sabrın üç boyutu ile beş faktörlü kişilik özelliklerinin uyumluluk, sorumluluk,

sabır ve uyumluluk arasında güçlü bir ilişki varken yaşam zorluklarında sabır ve günlük olaylarda sabır ile ortalama bir ilişki vardır. Kişiler arası sabır beş faktörlü kişilik özelliklerinin tüm faktörlerini önemli bir yordayıcısıdır. Kişiler arası sabır uyumluluk güçlü bir şekilde yordar, nevrotizmle daha küçük bir ilişkisi vardır. Yaşam zorluklarında sabır nevrotizm ve sorumluluk boyutunun önemli yordayıcılarıdır. Günlük yaşamda sabır beş faktörlü kişiliğin deneyime açıklık hariç tüm boyutlarını yordamaktadır.

Benzer Belgeler