• Sonuç bulunamadı

Toplanan veriler sonucunda uygulanan SPSS yöntemi sonucu oluşan bulgular, bu bölümde tablolaştırılarak yorumlanmıştır.

4.1. Öğretmenler İle İlgili Frekans Tabloları Tablo 1.1. Öğrenim Düzeyi

Frekans Yüzde Toplam Yüzde

Ön lisans 15 10,0 10,0

Lisans 112 74,7 84,7

Yüksek lisans 23 15,3 100,0

Toplam 150 100,0

Tablo 1.1.’de görüldüğü gibi, ankete katılan öğretmenlere sorulan öğrenim düzeyleri ile ilgili sonuca göre öğretmenlerin çoğunluğu lisans mezunu olup (yaklaşık %75), ön lisans mezunu olanların oranı ise %10’dur.

Tablo 1.2. Öğretmenlikteki Kıdem

Frekans Yüzde Toplam Yüzde

1-5 yıl 47 31,3 31,3

6-10 yıl 69 46,0 77,3

11-15 yıl 28 18,7 96,0

16 yıl ve üstü 6 4,0 100,0

Toplam 150 100,0

Tablo 1.2.’de görüldüğü gibi, ankete katılan öğretmenlerin yaklaşık %31’i mesleklerinde 5 yılı doldurmamış öğretmenlerden oluşmaktadır. Ankete katılan öğretmenler arasında en büyük yüzdelik dilimi oluşturan öğretmenler, 6-10 yıl arasında mesleki deneyime sahiptirler (%46). 16 yıl veya üstü deneyime sahip olan öğretmenlerin oranı ise %4’tür.

Tablo 1.3. Şu Anda Okutulan Sınıf

Frekans Yüzde Toplam Yüzde

4. Sınıf 78 52,0 52,0

5. Sınıf 72 48,0 100,0

Toplam 150 100,0

Tablo 1.3.’te görüldüğü gibi, ilköğretim 1. Kademede her sınıfın ayrı bir önemi bulunmaktadır. Öğrenciler ilköğretimin ilk 3 yılında Hayat Bilgisi dersinde Sosyal Bilimler ve Fen Bilimlerine ait konuları bir arada öğrenirken, 4. sınıftan itibaren Sosyal Bilimler ve Fen Bilimleri birbirlerinden ayrılarak öğretilmektedir. Fen ve Teknoloji dersi 4. sınıftan itibaren sınıf öğretmenleri tarafından öğretilen bir derstir. Örneklem seçiminde 4. ve 5. sınıf öğretmenlerinin etkinliklere dair farklı deneyim ve düşüncelere sahip olacakları düşünülmüştür.

Tablo 1.4. Cinsiyet

Frekans Yüzde Toplam Yüzde

Erkek 71 47,3 47,3

Kadın 79 52,7 100,0

Toplam 150 100,0

Tablo 1.4.’te görüldüğü gibi, ankete katılan sınıf öğretmenlerinin yaklaşık %47’si erkek, %53’ü kadın öğretmenlerden oluşmaktadır. Örneklem seçiminde cinsiyet dağılımında eşitliğin sağlanmasına dikkat edilmiştir.

Tablo 1.5. Mezun Olunan Bölüm

Frekans Yüzde Toplam Yüzde

Sınıf Öğretmenliği 98 65,3 65,3 İktisat-İşletme Fakültesi 11 7,3 72,7 Müzik Öğretmenliği 2 1,3 74,0 Fransızca Öğretmenliği 6 4,0 78,0 Edebiyat Bölümü 8 5,3 83,3 Tarih Öğretmenliği 11 7,3 90,7 Felsefe Bölümü 3 2,0 92,7 Sosyoloji Bölümü 4 2,7 95,3 Coğrafya Bölümü 4 2,7 98,0 Alman Dili ve Edebiyatı 1 ,7 98,7 Öğretmen Enstitüsü 2 1,3 100,0 Toplam 150 100,0

Tablo 1.5.’te görüldüğü gibi, Milli Eğitim Bakanlığı öğretmen eksiğini gidermek üzere çeşitli dönemlerde acil çözüm politikaları üreterek farklı branşlardan öğretmenleri sınıf öğretmeni olarak atamıştır. Eğitim fakülteleri bünyesindeki sınıf öğretmenliği bölümü dışında, eğitim fakültelerinin diğer bölümlerinden, fen edebiyat fakültesi mezunlarından atamalar yapılmıştır. Bu iki fakülte dışında iktisadi idari bilimler fakültesi mezunlarından da sınıf öğretmenliğine atamalar yapılmıştır.

Tablo 1.6. Yeni Programla İlgili Daha Önce Herhangi Bir Seminere Katılma

Frekans Yüzde Toplam Yüzde

Evet 86 57,3 57,3

Hayır 64 42,7 100,0

Toplam 150 100,0

Tablo 1.6.’da görüldüğü gibi, Fen ve Teknoloji dersinde yapılan program değişikliğinin temel hedefleri ve izlenmesi gereken adımların öğretmenler tarafından bilinmesi dersin kalitesini ve başarısını artıracaktır. Bu bağlamda düzenlenen çeşitli seminer ve programlar öğretmenlerin değişiklikler hakkında bilgi sahibi olmalarına imkan tanımıştır. Ankete katılan öğretmenlerin yaklaşık %57’si daha önce bir seminere katıldığını beyan ederken öğretmenlerin yaklaşık %43’ü konuyla alakalı bir seminere katılmamıştır.

Tablo 1.7. Ders Kitaplarındaki Etkinlikleri Düzenli Olarak Yapma Frekans Yüzde Toplam Yüzde Kesinlikle katılıyorum 15 10,0 10,0 Katılıyorum 38 25,3 35,3 Kararsızım 34 22,7 58,0 Katılmıyorum 50 33,3 91,3 Kesinlikle katılmıyorum 13 8,7 100,0 Toplam 150 100,0

Fen ve Teknoloji dersi kapsamında yer alan etkinliklerin uygulanması, dersin öğrenimini pekiştirmekte, öğrencilerin çağın gereklerine uygun bir eğitim almalarına imkan tanımakta, öğrencilerin fen bilimlerine olan ilgi ve sevgisini artırmaktadır. Tüm bu hedeflerin gerçekleşerek amaçlanan noktaya ulaşılabilmesi etkinliklerin tam ve düzenli biçimde yapılabilmesi ile mümkündür.

Öğretmenlere, Fen ve Teknoloji dersi etkinlikleri uygulamadaki başarıları, etkinlikleri uygularken karşılaştıkları sorunlar, okullardaki eksiklikler, müfredatın gerçekçiliği, etkinliklerin zamanlaması gibi konularda sorular yöneltilmiştir.

Tablo 1.7.’de görüldüğü, 150 öğretmenin yaklaşık %35’i etkinlikleri düzenli olarak yapabildiğini belirtirken yaklaşık %42’si etkinlikleri düzenli olarak gerçekleştiremediğini belirtmiştir. Ölçekteki diğer sorulara bakıldığında öğretmenlerin Fen ve Teknoloji dersi kapsamındaki etkinlikleri uygulamada zaman, araç gereç eksikliği, bilgi eksikliği gibi çeşitli zorluklarla karşılaştıkları ve etkinlikleri tam olarak yerine getiremedikleri ortaya çıkmaktadır.

Tablo 1.8. Ders Konularını Anlatırken Etkinliği Yapmaya Vakit Kalmaması Frekans Yüzde Toplam Yüzde

Kesinlikle katılıyorum 20 13,3 13,3 Katılıyorum 109 72,7 86,0 Kararsızım 8 5,3 91,3 Katılmıyorum 13 8,7 100,0 Toplam 150 100,0

Teori ve pratik birbirlerini tamamlayıcı role sahiptirler. Birbirlerinin kalıcılığını pekiştirerek, öğrenmenin etkisini artırırlar. Zaman darlığı ve müfredatın yoğunluğu karşısında öğretmenler genel olarak ders konularını işleyip etkinlikleri kısaca özetleme yolunu seçmektedirler. Zamanın yetersiz olmasından kaynaklanan bu durum iyi niyetle hazırlanan yeniliklerin uygulanabilmesinin karşısında büyük bir engel oluşturmaktadırlar. Tablo 1.8.’de görüldüğü gibi, öğretmenlerin %86’sı ders konularından dolayı etkinliklere zamanının kalmadığını belirtirken, yaklaşık %9’luk bir kesim ders konularını anlatmanın etkinlikleri yapmalarına engel olmadığını beyan etmiştir.

Tablo 1.9. Ders Saati Yetersiz Olduğu İçin Etkinlikleri Yapmada Sıkıntı Yaşama

Frekans Yüzde Toplam Yüzde Kesinlikle katılıyorum 33 22,0 22,0 Katılıyorum 108 72,0 94,0 Kararsızım 2 1,3 95,3 Katılmıyorum 7 4,7 100,0 Toplam 150 100,0

Sınıf öğretmenlerinin yıllık plan takibi, müfredatı yetiştirmeleri gün geçtikçe zorlaşmaktadır. Derslerin içerikleri yenilenmekte, farklı etkinlikler konulara dahil edilmekte, öğrencilerin öğrenmeleri gereken yeni bilgilere göre müfredat yeniden şekillendirilmektedir. Tüm bu değişikliklere rağmen değişmeyen yegane şey eğitim süresidir. Resmi ve dini bayramların da hafta içine denk geldiği hesap edilirse, eğitim için kalan sürenin ne derece kısaldığı daha iyi anlaşılacaktır. Bu bağlamda hem derslerden geri kalmamak, hem de yıllık planın gereklerini tam anlamıyla yerine getirmek güçleşmektedir. Tablo 1.9.’da görüldüğü gibi, öğretmenlerin %94’ü ders saatlerinin yetersiz olması sebebiyle etkinlikleri yapamadıklarını belirtirken, ders saatlerini yeterli görenlerin oranı yaklaşık %5’tir. Ders kapsamında gerçekleştirilmesi hedeflenen değişiklikler, zamanın yetersiz olması sebebiyle yapılmamakta ya da üstün körü geçilmektedir. Bu sorunun çözülebilmesi için etkinliklerin gerçekçi bir planlama ile dağıtılması şarttır.

Tablo 1.10. Velilerin ve Öğrencilerin Yeni Program Hakkında Yeterince Bilgilendirilmediğine İnanma

Frekans Yüzde Toplam Yüzde Kesinlikle katılıyorum 81 54,0 54,0 Katılıyorum 61 40,7 94,7 Katılmıyorum 2 1,3 96,0 Kesinlikle katılmıyorum 6 4,0 100,0 Toplam 150 100,0

Veliler ve öğrencilerin yeni program hakkında bilgilendirilmesi, sürecin etkinliği açısından kilit öneme sahiptir. Fakat yapılan değişikliklerle ilgili bilgilendirme amaçlı seminerler dizisi yapılmalıdır. Tablo 1.10.’da görüldüğü gibi, öğretmenlerin yaklaşık %95’i velilerin ve öğrencilerin yeni program hakkında yeterince bilgilendirilmediğini düşünmektedirler. Ölçek içerisindeki en yüksek oranlardan birisi olan bu dağılım önemli bir gerçeği gün yüzüne çıkartmaktadır; Fen ve Teknoloji dersi etkinliklerinin veriminin artırılması için kısa sürede velilere ve öğrencilere yönelik bilgilendirme amaçlı çalışmalar gerçekleştirilmelidir.

Velilere yönelik bilgilendirme konusunda öğretmenlerle idareciler arasında önemli bir fark ortaya çıkmıştır. İdarecilerin yaklaşık %83’ü velilerle yeni program hakkında toplantı yaptıklarını belirtmişlerdir. Bu bağlamda öğretmenlerin velilerin bilgisizliğinden şikayetçi olmaları, yapılan toplantıların içeriğinin yetersizliğini göstermektedir.

Tablo 1.11. Okullarında Etkinlikler İçin Gerekli Olan Materyaller Konusunda Sıkıntı Yaşama

Frekans Yüzde Toplam Yüzde Kesinlikle katılıyorum 58 38,7 38,7 Katılıyorum 52 34,7 73,3 Kararsızım 20 13,3 86,7 Katılmıyorum 12 8,0 94,7 Kesinlikle katılmıyorum 8 5,3 100,0 Toplam 150 100,0

Öğrencilerin bilgi düzeylerini geliştirmek, çağın gereklerine uygun bir müfredat hazırlamak amacıyla gerçekleştirilen değişiklikler çoğu zaman okulların fiziksel şartları, öğrencilerin ekonomik durumları, gerekli materyallerin okullarda bulunmaması gibi problemler yüzünden havada kalmakta, istenilen hedefe ulaşılamamaktadır. Bu bağlamda okullarımızın sahip olduğu imkanların geliştirilmesi, Fen ve Teknoloji sınıflarının inşası, okul bütçelerinin artırılması yapılan değişikliklerin ve uygulamaya konulan yeniliklerin etkisinin kısa sürede ortaya çıkmasına imkan tanıyacaktır. Tablo 1.11.’de görüldüğü gibi, öğretmenlerin yaklaşık %73’ü okullarındaki materyal eksikliği sebebiyle etkinlikleri gerçekleştiremediğini belirtmiştir. Öğretmenlerin yaklaşık %13’ü ise okullarında materyaller konusunda bir sıkıntı olmadığını belirtmiştir.

Tablo 1.12. Okulun Fiziki Şartlarındaki Sıkıntı Nedeniyle Etkinlikleri Uygulayamama

Frekans Yüzde Toplam Yüzde Kesinlikle katılıyorum 35 23,3 23,3 Katılıyorum 65 43,3 66,7 Kararsızım 14 9,3 76,0 Katılmıyorum 28 18,7 94,7 Kesinlikle katılmıyorum 8 5,3 100,0 Toplam 150 100,0

Bazı etkinliklerin gerçekleştirilebilmesi için okulların çeşitli imkanlara sahip olması gerekmektedir. Eğer okullar örneğin laboratuar gibi bir imkana sahip değilse, ya da fiziksel şartları sebebiyle kalabalık sınıflarda eğitim-öğretime devam ediyorsa, etkinliklerin gerçekleştirilmesi güçleşmektedir. Tablo 1.12.’de görüldüğü gibi, fiziki şartlardan dolayı etkinlikleri uygulayamadığını belirten öğretmenlerin oranı yaklaşık %67 iken öğretmenlerin %24’ü okullarının fiziksel şartlarından memnun olduğunu ifade etmiştir.

Tablo 1.13. Etkinlikler İçin Gerekli Materyalleri Getirmekle Görevlendirilen Öğrencilerin Bu Materyalleri Getirmemesi

Frekans Yüzde Geçerli Yüzde Toplam Yüzde Kesinlikle katılıyorum 34 22,7 22,7 22,7 Katılıyorum 71 47,3 47,3 70,0 Kararsızım 19 12,7 12,7 82,7 Katılmıyorum 24 16,0 16,0 98,7 Kesinlikle katılmıyorum 2 1,3 1,3 100,0 Toplam 150 100,0 100,0

Fen ve Teknoloji dersi kapsamında uygulanan etkinliklerin gerçekleştirilmesinde öğretmen boyutu ve öğrenci boyutu birbirlerini tamamlamaktadır. İyi niyetli, tüm çabasını derslerin etkin bir şekilde işlenmesi için sarf eden bir idealist bir öğretmen eğer ilgisiz, eğitim beklentisi düşük, gelecek beklentisi düşük bir sınıfta ders veriyorsa, harcamış olduğu çabanın karşılığını almakta zorlanacaktır. Diğer yandan, yeniliklere kapalı, kendisini geliştirmeyen, ders anlatmada isteksiz bir öğretmenin sınıfı zeki, çalışkan çocuklardan oluşsa bile ortaya başarılı bir sonucun çıkması beklenemez. Tablo 1.13.’te görüldüğü gibi, etkinliklerin uygulanabilmesi için öğrencilerini görevlendiren öğretmenlerin %70’i öğrencilerinin gereken materyalleri getirmediğini ifade etmiştir. Bu durum sadece öğrencilerin isteksizliğine bağlanarak çözümlenemez. Öğrencilerin sosyoekonomik şartları, eğitim beklentileri, okulun eğitim başarısı gibi faktörler de hesaba katılmalıdır.

Tablo 1.14. Yeni Program Tam Olarak Yerleşmediği İçin Etkinlikleri Yapmada Sıkıntı Yaşama

Frekans Yüzde Toplam Yüzde Kesinlikle katılıyorum 55 36,7 36,7 Katılıyorum 72 48,0 84,7 Kararsızım 16 10,7 95,3 Katılmıyorum 7 4,7 100,0 Toplam 150 100,0

Hayatın tüm alanlarında değişikliklerin kısa sürede kanıksanması zordur. Özellikle eğitim alanında gerçekleştiren yeniliklerin kabullenilmesi uzun bir süre gerektirir. Tablo 1.14.’te görüldüğü gibi, öğretmenlerin yaklaşık %85’i yeni programın henüz tam olarak yerleşmemesinden dolayı etkinlikleri yapmada sıkıntı yaşadığını belirtirken, öğretmenlerin yaklaşık %5’i programın yerleşmemesi ile alakalı bir sorun yaşamadığını ifade etmiştir.

Tablo 1.15. Etkinliklerde Kullanılan Laboratuar Materyallerini Tam Olarak Tanımama Nedeniyle Hizmet İçi Eğitim İhtiyacı Hissetme

Frekans Yüzde Toplam Yüzde Kesinlikle katılıyorum 41 27,3 27,3 Katılıyorum 57 38,0 65,3 Kararsızım 23 15,3 80,7 Katılmıyorum 25 16,7 97,3 Kesinlikle katılmıyorum 4 2,7 100,0 Toplam 150 100,0

Etkinlik materyalleri, temel deney malzemelerinden oluşsa da bazı etkinliklerin işlem basamaklarının karmaşıklığı ve bazı öğretmenlerin etkinliklere

dair herhangi bir eğitimden geçmemiş olmaları etkinliklerin uygulanmasını zorlaştırmaktadır. Tablo 1.15.’de görüldüğü gibi, öğretmenlerin yaklaşık % 65’i hizmet içi kursa ihtiyaç duyduğunu belirtmiştir.

Tablo 1.16. Bazı Etkinliklerin Öğrenci Düzeyinin Altında Olması Nedeniyle Yapılmaması

Frekans Yüzde Toplam Yüzde Kesinlikle katılıyorum 24 16,0 16,0 Katılıyorum 68 45,3 61,3 Kararsızım 28 18,7 80,0 Katılmıyorum 30 20,0 100,0 Toplam 150 100,0

Etkinlik düzeyleri, her zaman zor ve karışık olmamaktadırlar. Bu bağlamda öğretmenler, etkinlikleri kısa sürede gerçekleştirme ya da kısa bir özetle geçme yolunu seçmektedirler. Tablo 1.16.’da görüldüğü gibi, öğretmenlerin yaklaşık %61’i etkinliklerden bazılarının sınıfın seviyesinin altında olması sebebiyle etkinliği yapmadığını belirtmiştir. Öğretmenlerin %20’si etkinlik düzeyi basitte olsa, etkinlikleri atlamadığını belirtmiştir.

Tablo 1.17. Etkinlikler İçerisinde İşlem Basamakları Karışık Olarak Verilenleri Yaparken Sıkıntı Yaşama

Frekans Yüzde Toplam Yüzde Kesinlikle katılıyorum 24 16,0 16,0 Katılıyorum 73 48,7 64,7 Kararsızım 37 24,7 89,3 Katılmıyorum 16 10,7 100,0 Toplam 150 100,0

Etkinliklerin uygulanabilmesi açısından öğretmenlerin konuya hakim olmaları şarttır. Tüm öğretmenlerin etkinlikler için hizmet içi eğitim almamış oldukları göz önüne alındığı takdirde, etkinliklerin işlem basamaklarının açık ve anlaşılır olması gerekmektedir. İşlem basamaklarındaki karmaşıklık, öğretmenlerin etkinlikleri tam olarak uygulayabilmelerini engellemektedir. Tablo 1.17.’de görüldüğü gibi, öğretmenlerin yaklaşık %65’i işlem basamaklarındaki karmaşıklıklardan dolayı etkinlikleri yaparken sıkıntı yaşadığını belirtmiştir.

Tablo 1.18. Etkinlikleri Uygulamak İçin Okul İdaresinden Talep Edilen Yardımı Alamama

Frekans Yüzde Toplam Yüzde Kesinlikle katılıyorum 33 22,0 22,0 Katılıyorum 39 26,0 48,0 Kararsızım 40 26,7 74,7 Katılmıyorum 30 20,0 94,7 Kesinlikle katılmıyorum 8 5,3 100,0 Toplam 150 100,0

Etkinliklerin uygulanabilmesi sadece öğretmenlerin istek ve performansı ile alakalı değildir. Kaldı ki eğitim sürecinin tek aktörü öğretmenler değildir. Öğretmenlerin mesleki motivasyonlarının artırılması, ortaya çıkacak sorunların kısa sürede çözümlenmesi, kırtasiye malzemelerinin temini gibi gerekliler okul idarecilerinin birinci derecedeki yükümlülükleri arasında yer almaktadır. Tablo 1.18.’de görüldüğü gibi, öğretmenlerin %48’i okul idaresinden etkinlikler için talep ettikleri yardımı alamadıklarını belirtirken, yaklaşık %25’i okul idaresinden talep ettikleri yardımı alabildiklerini belirtmişlerdir. Burada okul idarelerinin imkanlarının da kısıtlı olduğunu belirtmekte fayda vardır.

Tablo 1.19. Etkinlikler İçin Aşırı Derecede Kâğıt, Toner ve Fotokopi Makinesi İhtiyacının Oluşması

Frekans Yüzde Toplam Yüzde Kesinlikle katılıyorum 58 38,7 38,7 Katılıyorum 62 41,3 80,0 Kararsızım 12 8,0 88,0 Katılmıyorum 14 9,3 97,3 Kesinlikle katılmıyorum 4 2,7 100,0 Toplam 150 100,0

Etkinliklerin uygulanabilmesi için kağıt, toner gibi kırtasiye malzemeleri gerekmektedir. Her okulun bu materyalleri sağlayabilmesi mümkün değildir. Özellikle sosyoekonomik seviyesi düşük, alt gelir grubunda yaşayan öğrencilerin okullarında ve de kırsal kesimdeki okullarda bu tür malzemelerin temini oldukça güçleşmektedir. Tablo 1.19’da görüldüğü gibi, öğretmenlerin %80’i etkinlikler için aşırı derecede kağıt, toner ve fotokopi makinesine ihtiyaç duyduklarını belirtmişlerdir. Yaklaşık %11 oranındaki öğretmen ise etkinlikler için aşırı derecede kağıt ve toner ihtiyacının gerekli olmadığını belirtmişlerdir.

Tablo 1.20. Öğrencileri Devlet Parasız Yatılılık ve Bursluluk (DPYB) Sınavlarına Hazırlamak İçin Etkinlikleri Yapmama

Frekans Yüzde Toplam Yüzde Kesinlikle katılıyorum 45 30,0 30,0 Katılıyorum 56 37,3 67,3 Kararsızım 23 15,3 82,7 Katılmıyorum 24 16,0 98,7 Kesinlikle katılmıyorum 2 1,3 100,0 Toplam 150 100,0

Öğrenciler eğitim hayatları boyunca birçok sınava girmektedirler. Öğrencilerin bu sınavlara hazırlanmaları için daha fazla soru çözmeleri gerekmektedir. Test mantığının öğrencilere kavratılması ve örnek soruların çözülebilmesi için, öğretmenler mevcut planın dışına çıkabilmektedirler. Öğrencilere yardımcı olabilmek için, öğretmenlerin bazı derslerden ya da konulardan fedakarlık yapmaları gerekebilmektedir. Tablo 1.20.’de görüldüğü gibi, öğretmenlerin yaklaşık %67’si DPYB sınavına hazırlanan öğrencilerine yardımcı olabilmek için etkinlikleri atladığını belirtmişlerdir. Yaklaşık %17’lik bir kesim ise sınavlar için etkinliklerden vazgeçmediğini belirtmiştir.

Tablo 1.21. Etkinlik Düzeneklerini Hazırlamak İçin Teneffüs Zamanının Yetersiz Kalması

Frekans Yüzde Toplam Yüzde Kesinlikle katılıyorum 30 20,0 20,0 Katılıyorum 83 55,3 75,3 Kararsızım 17 11,3 86,7 Katılmıyorum 18 12,0 98,7 Kesinlikle katılmıyorum 2 1,3 100,0 Toplam 150 100,0

Teneffüs süreleri, sadece öğrencilerin değil aynı zamanda öğretmenlerin de ihtiyaç duydukları bir zaman dilimidir. Öğretmenlerin dinlenebilmeleri, bir sonraki derse kendilerini hazırlayabilmeleri açısından fırsat sağlayan teneffüslerde, Fen ve Teknoloji dersi kapsamındaki etkinliklerin hazırlanması ve dersin başlangıcında etkinliğin başlaması için öğretmenler kendi dinlenme sürelerinden fedakarlıkta bulunmaktadırlar. Tablo 1.21.’de görüldüğü gibi, etkinlik düzeneklerini hazırlamak için teneffüs zamanının yetersiz kaldığını söyleyen öğretmenlerin oranı yaklaşık %75’tir. Öğretmenlerin yaklaşık %13’ü teneffüs zamanında düzenekleri hazırlayabildiklerini belirtmiştir.

Tablo 1.22. Hazır Verilen Yıllık Plan Paralelinde Gitmek İçin Bazı Etkinlikleri Atlama

Frekans Yüzde Toplam Yüzde Kesinlikle katılıyorum 33 22,0 22,0 Katılıyorum 87 58,0 80,0 Kararsızım 19 12,7 92,7 Katılmıyorum 9 6,0 98,7 Kesinlikle katılmıyorum 2 1,3 100,0 Toplam 150 100,0

Yıllık planlar zamanın doğru ve etkin biçimde kullanılmasını, müfredatın tüm konularının işlenmesini hedeflemektedirler. Teftiş esnasında öğretmenlerin konularını yıllık plana göre işleyip işlemedikleri denetlenmektedir. Fen ve Teknoloji dersi kapsamındaki etkinliklerin süreleri, uygulama için gerekli hazırlık aşamaları etkinliklerin uygulanabilirliği açısından sorun teşkil etmektedir. Tablo 1.22.’de görüldüğü gibi, öğretmenlerin %80’i, yıllık plana uyabilmek için bazı etkinlikleri atladıklarını belirtmişlerdir. Eğitimin kalitesini artırma amaçlı hazırlanan yıllık planlar etkinliklerin gerçekleştirilmesini engellemektedirler. Bu bağlamda yıllık planların etkinlikleri dikkate alınarak gözden geçirilmesi gerekmektedir.

Tablo 1.23. Etkinlikler Esnasında Sınıfta Aşırı Gürültü ve Sınıfı Kontrol Güçlüğü Yaşama

Frekans Yüzde Toplam Yüzde Kesinlikle katılıyorum 23 15,3 15,3 Katılıyorum 53 35,3 50,7 Kararsızım 24 16,0 66,7 Katılmıyorum 37 24,7 91,3 Kesinlikle katılmıyorum 13 8,7 100,0 Toplam 150 100,0

Etkinlikler süresince sınıf içerisindeki disiplini sağlamak ve öğrencilerin dikkatlerini dağıtacak faktörleri kontrol altında tutabilmek için, sınıf içi otoritenin sağlanması gereklidir. Sınıfın kontrol edilmesi ve gürültünün önüne geçilebilmesi öğretmenlerin karşılaşabilecekleri muhtemel sorunlar arasındadır. Tablo 1.23.’te görüldüğü gibi, öğretmenlerin yaklaşık %51’i etkinlikler esnasında sınıfta aşırı gürültünün oluştuğunu belirterek kontrol güçlüğü yaşadığını belirtirken, yaklaşık %33 oranındaki öğretmen ise etkinlikler esnasında kontrol güçlüğü sorunu yaşamadığını belirtmiştir.

Tablo 1.24. Etkinlikleri Uygularken Çok Yorulma Frekans Yüzde Toplam Yüzde Kesinlikle katılıyorum 41 27,3 27,3 Katılıyorum 56 37,3 64,7 Kararsızım 28 18,7 83,3 Katılmıyorum 21 14,0 97,3 Kesinlikle katılmıyorum 4 2,7 100,0 Toplam 150 100,0

İlköğretim 1. Kademedeki derslerin önemli bir kısmı öğretmen merkezli işlenmektedir. Bu sebeple öğretmenlerin performansı, öğrenme kalitesine doğrudan etki etmektedir. Tablo 1.24.’te görüldüğü gibi, “Etkinlikleri uygularken çok yoruluyorum” önermesine öğretmenlerin yaklaşık %27’si kesinlikle katılıyorum cevabını verirken, yaklaşık %37’lik kesimde bu önermeye katıldıklarını belirtmişlerdir. Öğretmenlerin yaklaşık %65’i etkinlikleri yorucu bulduklarını belirtmiştir. Etkinlikleri yorucu bulmayan öğretmenlerin oranı ise yaklaşık %17’dir.

Tablo 1.25. Üniversite Eğitiminin Bu Etkinlikler Paralelinde Olmadığını Düşünme

Frekans Yüzde Toplam Yüzde Kesinlikle katılıyorum 39 26,0 26,0 Katılıyorum 58 38,7 64,7 Kararsızım 31 20,7 85,3 Katılmıyorum 10 6,7 92,0 Kesinlikle katılmıyorum 12 8,0 100,0 Toplam 150 100,0

Eğitim kademeleri birbirlerini bütünleyen bir merdivenin basamakları gibidirler. İlköğretimle başlayan bu süreç üniversite öğreniminin tamamlanması ile farklı bir boyut kazanmaktadır. Öğretmenlerimizin lisans eğitimlerinde almış olduğu teorik ve uygulamaya dair bilgilerin kapsamı ve geçerliliği, meslek hayatlarında kritik bir öneme sahiptir. Üniversitede öğretilen konular teori ağırlıklıdır, pratiğe dair bilgilerin ve deneyimlerin sınırlı olması özellikle öğretmenlerin meslek hayatlarında ciddi sorunlarla karşılaşmalarına sebebiyet vermektedir. Tablo 1.25.’te görüldüğü gibi, öğretmenlerin yaklaşık %15’i üniversitede aldıkları eğitimlerinin etkinliklerle aynı paralelde olduğunu belirtirken, öğretmenlerin yaklaşık %65’i almış oldukları eğitimin etkinliklerle aynı paralelde olmadığını belirtmiştir.

Tablo 1.26. Laboratuarın Olmaması Veya Bazı Nedenlerden Dolayı Laboratuarı Kullanamama

Frekans Yüzde Toplam Yüzde Kesinlikle katılıyorum 21 14,0 14,0 Katılıyorum 68 45,3 59,3 Kararsızım 16 10,7 70,0 Katılmıyorum 33 22,0 92,0 Kesinlikle katılmıyorum 12 8,0 100,0 Toplam 150 100,0

Okulların fiziksel şartları ve imkanları, etkinliklerin uygulanabilmesi açısından önemli bir ayrıntıdır. Hemen hemen her okulda bir laboratuar sınıfı bulunsa da, laboratuar sınıflarının imkanları birbirleri ile aynı değildir. Tablo 1.26.’da görüldüğü gibi, öğretmenlerin yaklaşık %59’u laboratuarın yokluğu ya da imkanlarının kısıtlı olması sebebiyle etkinlikleri uygulayamadığını belirtmişlerdir. Fen ve Teknoloji dersi, müfredatı itibariyle salt teorik bilgi ile öğretilebilecek bir ders değildir. Özellikle deneylerin öğrencilerle birlikte yapılması, öğrencilerin derse olan ilgilerini artırmakta, öğrenilen bilgilerin daha kalıcı olmasını sağlamaktadır. Diğer yandan öğretmenlerin %30’u etkinlikleri uygularken laboratuardan kaynaklanan bir engellerinin olmadığını belirtmişlerdir.

Tablo 1.27. Etkinliklerin Ölçme-Değerlendirmesi Sırasında Doldurulması Gereken Formları Çok Fazla Bulma

Frekans Yüzde Toplam Yüzde Kesinlikle katılıyorum 107 71,3 71,3 Katılıyorum 34 22,7 94,0 Kararsızım 2 1,3 95,3 Katılmıyorum 5 3,3 98,7 Kesinlikle katılmıyorum 2 1,3 100,0 Toplam 150 100,0

Ölçme ve değerlendirme, eğitimciliğin en kritik aşamalarından birisidir. Hem öğrencilerin neler öğrendiklerini görmek, hem de öğrencilerin öğrenmekte güçlük çektiği konuları tespit edebilmek açısından derslerde elde edilecek geri bildirim hayati önem taşımaktadır. Diğer yandan ölçme ve değerlendirme sürecinin kapsayacağı zaman dilimi de önemlidir. Tablo 1.27.’de görüldüğü gibi, Fen ve Teknoloji dersi etkinlikleri için doldurulması gereken formlara yönelik değerlendirmeleri sorulduğunda öğretmenlerin yaklaşık %71’i, etkinliklerin ölçme ve değerlendirme sırasında doldurulması gereken formları “kesinlikle çok fazla bulduğunu”, yaklaşık %23’lük kısmı ise doldurulması gereken formları “çok fazla” bulduğunu belirtmiştir. Bu iki kategorideki öğretmenlerin toplam oranı %94’e ulaşmaktadır. Bu sonuca göre, etkinlikler sırasında doldurulması gereken formlar, etkinliklerin uygulanması önünde önemli bir engel oluşturmaktadır. Kalabalık sınıflarda eğitim veren öğretmenlerin yaşayacağı sıkıntılar dikkate alınırsa, etkinlik formları ile alakalı yeni bir sistemin geliştirilmesi gerekliliği ortaya çıkmaktadır.

Tablo 1.28. Öğretmen Olarak Kendini Eğitim Teknolojilerini (Bilgisayar, Datashow, Tepegöz, Projeksiyon Cihazı) Kullanmada Yeterli Bulmama

Frekans Yüzde Toplam Yüzde Kesinlikle katılıyorum 19 12,7 12,7 Katılıyorum 50 33,3 46,0 Kararsızım 44 29,3 75,3 Katılmıyorum 33 22,0 97,3 Kesinlikle katılmıyorum 4 2,7 100,0 Toplam 150 100,0

Bilgi çağı olarak adlandırılan 21. Yüzyıl, teknolojik gelişmelerin baş döndürücü hızına şahit olmaktadır. Teknolojinin özellikle fen ve teknoloji dersinde etkin kullanımı artık kaçınılmaz bir hal almıştır. Tablo 1.28.’de görüldüğü gibi, öğretmenlerin %46’sı, kişisel donanımlarını etkinlikleri uygulayabilmek için yeterli görmemektedirler. %46’lık oran, önemli bir tehlikenin de habercisidir, bilginin gerisinde kalan öğretmenlerin yeni nesle yapabilecekleri katkı da sınırlı olacaktır. Etkinlikleri uygulayabilecek derecede teknik bilgiye sahip olduğunu belirten öğretmenlerin oranı yaklaşık %25’tir. Öğretmenlerin, özellikle teknolojik gelişmeler konusunda kendilerini geliştirmeleri bir zorunluluktur. Bu bağlamda sadece Fen ve Teknoloji dersi ile ilişkin olarak değil, tüm derslerin öğretiminde bilgisayar, projesikyon cihazı gibi araçları kullanmak, öğretilen konuların kalıcılığını pekiştirici

Benzer Belgeler