• Sonuç bulunamadı

BİRDEN FAZLA SORU KÖKÜNÜN OLDUĞU PARAGRAFLAR

YANIT PARAGRAFLARI

BİRDEN FAZLA SORU KÖKÜNÜN OLDUĞU PARAGRAFLAR

K A P L A N A K A D E M İ Y A Y I N C I L I K

www.kaplanakademi.comwww.kaplanakademi.com

TEST • 2

1. Parçanın IV. cümlesine kadar Alpin

tundralarında-ki bittundralarında-kilerin dayanmak zorunda oldukları fiziksel koşullardan söz edilmiştir. V. cümleye kadar olan konu bütünlüğü aynıdır ve cümleler arasında an-lam bağlantısı sağlayan ifadeler kullanılmıştır. Dik-kat edilirse V. cümlede aniden “bazı bitkiler” anla-tılmaya başlanmış oysa öncesinde anlatılan “Al-pin tundralarındaki bitkiler” olduğu için V. cümle-den itibaren parçayı ikiye bölmek gerekir.

Cevap C

2. Parçanın ilk cümlesinde yer alan “güçlü rüzgârlar ve düşük nem oranı” ifadeleri “kuvvetli hava akım-ları ile havadaki su miktarının tundra bitkilerinin yaşamını zorlaştıran etkenlerden olduğu sonucu-na götürür.

Cevap D

3. Parçada yer alan “Filmler demirden panjurlar gi-bidir.” yargısında benzetme yapılmıştır. “Sinema ise” denilerek karşılaştırma yapılmıştır. Ayrıca par-ça bilgi vermeyi amaçladığı için “açıklama”, “ böy-lece bu görüntüler…” ifadesinde ise “değerlendir-me” yapılmıştır.

Parçada bir şeyi ne olduğunu ne gibi özellik taşı-dığını bildiren “tanımlamaya” yer verilmemiştir.

Cevap C

4. Parçayı okumadan önce “bilincin üzerine oturmak”

sözünün anlamını düşünelim. Bir şey eğer bilinci-nizin üzerine oturduysa bilinciniz bundan nasıl et-kilenir? Şöyle ki bilincin üzerine bir şey oturduysa o bilinç artık eski işlevini yerine getiremez. Zaten parçada da bunun üzerinde durulmuş ve “taşkın gibi” ifadesiyle de söz konusu söz desteklenmiş-tir.

Cevap C

K A P L A N A K A D E M İ Y A Y I N C I L I K

www.kaplanakademi.comwww.kaplanakademi.com

6. A → “ …karbondioksit gazının atmosferin yapısı-nı etkileyerek yağışlarda hızlı değişikliklere yol aç-tığını…”,

B → ” …küresel ısınmayla kuru bölgelerin daha kuru…”

C → ” Bilim insanlarına göre havadaki karbondi-oksit yoğunluğunun artması yağışı baskılıyor.

D → “ …küresel ısınmayla kuru bölgelerin daha kuru, nemli bölgelerin daha nemli…”

Parçada E seçeneğinde verilen ifadeye değinil-memiştir.

Cevap E 5. Neden-sonuç cümleleri iki bölümden oluşur. Birin-ci bölüm neden (sebep), ikinBirin-ci bölüm ise sonuç bildirir. Bu tür sorularda eylemin hangi nedenle meydana geldiği bizim için önemlidir. Daha çok

“için, -den, -diğinden, ile” gibi edatlarla sağlanır.

Buna göre II. cümlede “yol açtığını” IV. cümlede

“…artması..” V. cümlede “…azalması…” ve VI.

cümlede “…hapsetmekte…” ifadeleri neden-so-nuç ilgisi kurmaktadır. III. cümlede neden-soneden-so-nuç ilişkisi yoktur.

Cevap B

7. Parçadan D seçeneğinde yer alan ifadeyi çıkara-mayız.

A seçeneğini, “toplu olarak yapılıyor “ ifadesinden;

B seçeneğini “ doğayla baş başasınız ” ifadesin-den; C seçeneğini “ …belirlenmiş parkura gerek yok” ifadesinden; E seçeneğini ise “ yaş sınırı da yok” ifadesinden çıkarabiliriz.

Cevap D

8. I → “yaş sınırı da yok”

II → “bisikletle, kayakla, veya engelli araçlarıyla…

haritanın ve pusulanın yardımıyla…”

III → “ içinde bulundukları arazinin özelliklerini dik-kate alarak…”

Parçada geçen “ altyapı gerektirmiyor” ifadesi ve IV. ifadede verilenler birbirleriyle çelişmektedir.

Cevap B

BİRDEN FAZLA SORU KÖKÜNÜN OLDUĞU PARAGRAFLAR

K A P L A N A K A D E M İ Y A Y I N C I L I K

www.kaplanakademi.comwww.kaplanakademi.com

TEST • 3

1. Parçadaki “Belli ki insan kendini aşmak istiyor.

Başkalarında, kendi yaşantısı olabilecek yaşantı-ları görüp onyaşantı-ları kendinin kılarak çevreyle bütün-leşebileceğini seziyor.” ifadelerinden insanın sa-natla ilgilenmesinin nedeni D seçeneğinde belir-tildiği gibi kendi yaşantısıyla içinde bulunduğu ko-şullarla yetinmemesidir.

Cevap D

2. Parçadan, sanatın, onunla ilgilenen insanlar sa-yesinde değişip, geliştiğine dair bir bilgi çıkarıla-maz.

B, C, D ve E seçeneklerinin karşılıkları parçada mevcuttur.

Cevap A

3. Parçanın anlatımıyla ilgili olarak A, C, D ve E se-çeneklerinde verilen bilgiler doğrudur. Ancak par-çada devrik cümleler kullanılmamıştır, tüm cüm-leler kurallıdır.

Cevap B

4. Bu tarz sorularda parçada iki konu anlatıldığının anlaşılması gerekir. Bu metinde de lll. cümleye ka-dar Arnavutluk’un doğal güzellikleri ve turizme açıl-masıyla ortaya çıkabilecek olumsuzluklar, lll. cüm-leden itibaren Arnavutluk’un sosyo-kültürel yapı-sından bahsedilmiştir. Öyleyse lll. cümleden itiba-ren yeni bir paragraf oluşturulabilir.

Cevap C

K A P L A N A K A D E M İ Y A Y I N C I L I K

www.kaplanakademi.comwww.kaplanakademi.com

5. Parçanın ilk cümlesinden hareketle yazar, doğal ortamın bozulacağı gerekçesiyle ülkenin dışarıya açılması fikrine olumsuz bakmaktadır.

Cevap A

6. Parçada, yazara göre, yabancı dil konuşanların sayısının fazla olması Arnavutluk’un sanılanın ak-sine dışarıya kapalı bir ülke olmadığını göstermek-tedir. Doğal çevrenin korunmasının bununla za-ten bir ilgisi yoktur. Kültürel etkinlikler ile ilgili ise zaten herhangi bir bilgi bulunmamaktadır.

Cevap A

BİRDEN FAZLA SORU KÖKÜNÜN OLDUĞU PARAGRAFLAR

K A P L A N A K A D E M İ Y A Y I N C I L I K

www.kaplanakademi.comwww.kaplanakademi.com

TEST • 4

1. Parçada İshak Paşa Sarayı ile ilgili olarak

mima-ri yapısı, el işçiliği, alt yapı sistemi ve yapılışı sı-rasında yaşananlara dair bilgiler bulunmaktadır.

Ancak E seçeneğindeki “pek çok yapıya esin kay-nağı olması”ndan söz edilmemiştir.

Cevap E

2. Sarayın kapladığı yer, tarihteki önemi, çevrede olumsuz etkilendiği ve korunması için alınan ön-lemlere yer verilmiştir. Parçadan, İshak Paşa Sa-rayı’nın ziyaretçi sayısıyla ilgili hiçbir bilgiye ula-şılamaz. Çünkü hiçbir cümle buna dayanak oluş-turacak nitelikte değildir.

Cevap A

3. A) ---- dönemine göre çok gelişmiş → Karşılaş-tırma

B) ---- 7600 metre karelik bir alan → Sayısal ve-riler

C) ---- barok ve rokoko tarzı → Terimler

E) ---- en özel örneklerini barındıran → Öznel dü-şünceler

Ancak D seçeneğinde belirtilen insana özgü nite-liklerin cansız varlıklara aktarılması söz konusu değildir.

Cevap D

K A P L A N A K A D E M İ Y A Y I N C I L I K

www.kaplanakademi.comwww.kaplanakademi.com

5. Bir önceki sorudan hareketle mevcut koşullar dik-kate alınarak peyzaj düzenlemeleri yapılabilir. Böl-ge koşullarına uyum sağlayacak (susuzluk) bitki-ler yetiştirebilir. Var olan koşullar zaten sorunlara yol açtığı için bu durumlardan yakınılmıştır. Yani doğru yanıt A seçeneği olmalıdır.

Cevap A 4. Yakınma, şikayet ve sıkıntıların dile getirildiği cüm-lelerdir. Paragrafta metropollerde su sıkıntısından bahsedilmektedir. Bu su sıkıntısının sebepleri ise sulamada şehir şebekesinin kullanımı, fazla su is-teyen bitkilerin yetiştirilmesi sulamadaki bilinçsiz-likler olarak parçada belirtilmiştir. Parçada çevre koruma çalışmasından hiç bahsedilmemiştir.

Cevap E

6. Karşılaştırma iki kavramı benzer ya da farklı yön-lerden mukayese etmektir. Karşılaştırmada en,-pek, çok, gayet, daha, göre, kadar … gibi sözcük-ler kullanılır. Ayrıca en sözcüğünün kullanıldığı bü-tün cümlelerde karşılaştırma istisnasız mevcuttur.

Bu bilgiden hareketle A seçeneğinde astronomi en eski bilim dallarındandır, diyerek diğer bilimler-le kıyaslayıp daha eski olduğu yargısı çıkarılabi-lir.

Cevap A

7. Paragrafın ilk cümlesinde astronominin hangi bi-limlerle ilişkisi olduğuna, dördüncü ve beşinci cüm-lesinde ise bu bilimlerle nasıl bir ilişki olduğuna değinilmiştir. Bundan dolayı doğru yanıt D seçe-neğidir.

Cevap D

BİRDEN FAZLA SORU KÖKÜNÜN OLDUĞU PARAGRAFLAR

K A P L A N A K A D E M İ Y A Y I N C I L I K

www.kaplanakademi.comwww.kaplanakademi.com

TEST • 5

1. Paragrafta diş çürüklerini onarmak için kullanılan

“amalgam” adlı dolgu malzemesinin içerdiği civa sebebiyle insan vücuduna zararları sonradan tes-pit edilmiştir. Bu da geliştirilen ürünlerin olumsuz yanlarının olabileceği yargısına ulaştırır bizi.

Cevap A

4. Parçada X nolu cümlede sabunun düşündüklerin-den çok talep görmesi beklenmeyen bir durum-dur. XIV. cümlede erik biçimindeki sabunun ısırı-lıp yerine konması da beklenti dışı duruma örnek-tir. Buna göre doğru cevap E seçeneğidir.

Cevap E 2. Paragraftan hareketle sağlık üzerine daha çok ça-lışma yapıldığı, araştırmaya ayrılan bütçenin art-tığı, yeni malzemelerin uygulama kolaylığı veya yeni malzeme üretmenin maliyeti artırdığı gibi ifa-delere kesinlikle yer verilmemiştir. Buna karşı ci-vanın insan vücuduna zararının tespiti “kompozit rezin” adlı maddenin üretilmesini gerekli kılmak-tadır.

Cevap C

3. Paragrafta “kompozit rezin” adlı madde “amalgam”

adlı dolgu malzemesine tercih edilmeye başlan-mıştır. Bu değişimin ilk dayanağı amalgam’ın içer-diği civanın insan vücuduna zararıdır. Aynı zaman-da amalgam adlı ürünün sadece koyu renkli bir dolgu maddesi olması kompozit rezinin ise dişin doğal renginde olması estetik üstünlüğe işaret eder.

Cevap D

5. Bu tip sorularda paragraf iki farklı konudan veya bir yerden sonra aynı konunun farklı yönünden bahseder. Parçanın doğru yanıtı D seçeneğidir.

Çünkü VIII. cümleye kadar meyve kokulu sabu-nun üretiminden, üretim yerinden bahsedilmekte iken VIII. cümleden itibaren sabunun iki genç ta-rafından dünyaya nasıl pazarlandığının serüveni anlatılmaktadır.

Cevap D

6. Paragraftan hareketle sabunların Cadılar Bayra-mı’na özel versiyonun hazırlanması, üretimin Ame-rikan kültürüne uygun olarak çeşitlendirilmesine örnektir.

Cevap A

7. Parçada, Edirnelilerin geçimini sabundan sağla-maları A seçeneğine, sabunu kadınların yapması C seçeneğine, meyve kokusunu altı ay koruması D seçeneğine Amerika’da erik biçimindeki sabu-nun ısırılıp yerine bırakılması E seçeneğine işa-ret eder. Fakat sabunun altı ay sonra kullanılma-ya başlanması B seçeneğine aykırıdır.

Cevap B

K A P L A N A K A D E M İ Y A Y I N C I L I K

www.kaplanakademi.comwww.kaplanakademi.com

1. Verilen parçada, çocuklara sunulan ürünlerde rek-lamın çocuklar üzerindeki etkisinden bahsedilmek-tedir. Reklamlarda kullanılan çizgi film karakterle-ri ya da süper kahramanları gerçek zanneden ço-cuklar reklamda ürünle özdeşleştirilen bu kahra-manların kullandıklarını kullanma eğilimindedir.

Bu da çocukların objektif bakış açısından mah-rum olduklarına işarettir.

Cevap D

6. I. ve II. cümlede, simyacıların maddeleri altına dö-nüştürmek için yaptığı uğraşların kimya biliminin gelişmesine katkıda bulunduğu belirtiliyor. VI. cüm-lede, benzer özelliklere sahip elementlerin aynı periyotta olmalarından tablonun “periyodik” diye nitelendirildiği ifade edilmektedir. Diğer cümleler-de necümleler-den-sonuç ilişkisi kurulamamaktadır.

Cevap C 2. E seçeneğinde çocuğa yöneltilen: “Bu çikolatayı

yiyerek süper güç kazanan arkadaşın var mı?” so-rusu, çocuğun hayal ile gerçeği araştırmak için sorgulama yapmasına yönelik bir sorudur.

Cevap E

4. “Çünkü zaman çok değerliydi ve kendi yaptıkları takvim ne kadar çok kişi tarafından benimsenirse o kadar söz sahibi olabilirlerdi.” cümlesinden kül-türlerin kendi yaptıkları takvimlerin yaygınlaşma-sını istemesinin nedeninin egemenliğini başkala-rına kabul ettirmek istemesi olduğuna ulaşılabil-mektedir.

Cevap C

5. “Bir takvimin kitlelerce kabul görmesi ancak, onun zamanın en küçük bölümlerini belirleyebilmesiyle sağlanabilirdi.” cümlesinden bir takvimin yaygın olarak benimsenip kullanılabilmesi için zamanı olabildiğince ayrıntılı göstermesi özelliğine sahip olması gerektiğini çıkarabilmekteyiz.

Cevap E

7. Parçada, elementlerle ilgili araştırmaların periyo-dik tablonun oluşmasını sağlaması gibi gelişme-lerden, tablonun başlıca özelliklerinden, simyay-la ilgili çalışmasimyay-ların kimya biliminin gelişmesine katkıda bulunduğundan benzer özelliklerine sahip elementlerin aynı periyotta olmalarından tablonun

“periyodik” diye nitelendirildiğinden söz edilmiştir.

Ancak periyodik tablonun son halini ne zaman al-dığına değinilmemiştir.

Cevap D 3. Parçada reklamların çocuklar üzerinde neden

da-ha fazla etkili olduğu anlatıldığı için bu parçanın A seçeneğindeki sorunun cevabı olduğu söylene-bilir.

Cevap A

BİRDEN FAZLA SORU KÖKÜNÜN 1. “Sürekli yeni karakterler eklenerek, ölen

karakter-ler hikâyeye yeniden alınarak ve karakterkarakter-lerin hikâ-yeleri geçmiş, şimdi ve gelecekte birbiri içinde iş-lenerek dizinin temeli olan merak ögesi sürekli canlı tutuluyor.” cümlesinden “Lost” dizisinin izlen-me oranının yüksek olmasında “karakterlerdeki çeşitlilik ve değişim”, “hikâyede farklı zaman di-limlerinin iç içe geçmesi” özelliklerinin etkili oldu-ğu söylenebilir.

Cevap C

7. Parçada, sözü edilen fosilin “Australopithecus afa-rensis” türünün özelliklerini taşıdığına, kol kemik-lerinin dizlere kadar indiğine, bütün kemik parça-larının bulunduğuna, kafatasının küçük olmasının beyninin küçük olduğunun bir göstergesi olduğu-na değinilmiştir. Ancak Selam’ın ne tür yiyecekler-le besyiyecekler-lendiğine parçada yer verilmemiştir.

Cevap A 5. Parçada, eski bayramların özlemini duyan bir ki-şinin düşüncelerine yer verilmiştir. Ancak parça-ya daparça-yanarak toplumsal uzlaşma için bayramla-rın fırsat olarak değerlendirilmesi gerektiğinden söz edilemez.

Cevap D

6. Parçadaki sözleri söyleyen kişinin eski bayramla-rı özlediği için duygusal, eski günleri özleyen, üz-gün ve geleneklerine bağlı bir niteliğinin olduğu-nu düşünebiliriz. Fakat parçadan bu kişinin neden

“küskün” olduğuna bir cevap alınamamaktadır.

Cevap A

8. Parçada, Selam adlı fosilin Lucy’den yüz elli bin yıl önce yaşadığının tahmin edildiği ifade edilmiş-tir. Selam’ın iki ayak üzerine dik yürüdüğü kesin olduğuna göre Selam’dan çok daha sonra yaşa-dığı bilinen Lucy’nin de iki ayak üzerine dik yürü-düğünü söyleyebiliriz.

Cevap B 2. Parçanın sonunda “Lost” dizisinin izleyici

kitlesi-nin kimlerden oluştuğu açıklanmaktadır. Bu kitle-lerden birinin de bilim kurgu ve mitoloji meraklıla-rından oluştuğu göz önüne alınırsa gerçek olay-ları izlemeyi sevenlerin “Lost” dizisi izleyicisi ol-ması beklenemez.

Cevap B

3. Parçadaki “Serender adı verilen bu yapılar aslın-da ev değil, yiyecek saklamak amacıyla yapılmış yerlerdir.” cümlesinden serenderlerin kiler olarak kullanıldığından, “Çocukların oynadıkları ağaç ev-lere benzetirler.” cümlesinden görünümlerinin fark-lı bir şeyi çağrıştırdığından, “Ahşap çatmayla ya-pılanı da, kerestesi çam olan da var kestane olan da…” cümlesinden değişik malzemelerden yapı-labildiklerinden ve yapımlarında farklı tekniklerin kullanıldıklarından söz edildiği anlaşılmaktadır.

Ancak yılın belirli bir döneminde kullanılması se-renderlerin bir özelliği değildir.

Cevap A

4. Yiyeceklerin havadar bir ortamda bozulmadan saklanabilmesi için pencerelerinin olmasının, yi-yecekleri kemirgenlerden korumak için yerden yüksek olmasının ve portatif bir merdivene sahip olmasının önlem amacı taşıdığını söyleyebiliriz.

Cevap E

K A P L A N A K A D E M İ Y A Y I N C I L I K

www.kaplanakademi.comwww.kaplanakademi.com

3. Bu soruyu, mantıklı tek seçeneği okuyup çözmek oldukça basittir. Dikkat ederseniz üçüncü cümle-de kitap tanıtma yazısı yazanların kitap seçimin-de nesnel olmamaları ifaseçimin-desi vardır. Ama parag-rafta nesnellik kitap seçiminde değil kitap eleştiri-sinde dikkate alınmalıdır. O halde üçüncü cümle, yakınılan kavram değildir. Seçeneklerde üç olma-yan tek madde B seçeneğidir.

Cevap B

6. Parçada, ilk cümlelerden (Sap ve başlıktan olu-şan bir tıraş bıçağı en fazla ne kadar geliştirebilir ki? En keskin tıraş bıçağı daha ne kadar keskin-leşebilir?) itibaren televizyonlarda gösterilen tıraş bıçağı reklamlarında gerçeklerden uzak bilgiler verilmesi eleştirilmektedir.

Cevap B 2. Söz öbeği sorularında anlatılmak isteneni verilen

kısımdan çıkarabiliyorsanız çoğu zaman parçayı okumaya gerek bile kalmaz. Bu yöntem zaman kazanma açısından önemlidir.

“Yapıtın avukatlığını yapmak” sözünden eserdeki düşünceleri açıklamaya çalışmaktır. Daha doğru-su eserde üstü kapalı yerleri açıklamaya çalış-maktır.

Cevap C 1. Alıntı, parçada işlenen konunun somutlaştırılma-sı ve daha iyi algılanmasomutlaştırılma-sı için o konuda uzman bi-rinin sözüne yer vermedir. Parçada “Günün han-gi saatlerinde yazarsınız?”, “Nasıl yazıyorsunuz?”

sözleri, parçayı yazanın sözleridir. Bu yüzden alın-tı olarak kabul edilemez.

Cevap A

4. Parçada, avcı toplulukların tahta veya kemikten yapılma sayma araçları kullandıklarına, markala-rın kilden yapıldığına, insanlamarkala-rın sayma işlemle-rinde genellikle el ve ayaklarından yararlandıkla-rı için ondalık basamak sisteminin ortaya çıktığı-na, günümüzde “Arap” sisteminin kullanıldığına değinilmiştir. Ancak yazının bulunmasının sayı sis-teminin gelişmesini nasıl etkilediğine yer verilme-miştir.

Cevap E

5. Parçada, avcı toplulukların öldürülen hayvan sa-yısını kaydetmek için tahta veya kemikten yapıl-ma çetele çubukları kullandıklarına, Sümerlere ait kilden yapılmış markaların stok tutma amacıyla kullanıldığına, insanların basit sayma işlemlerin-de genellikle el ve ayaklarından yararlandıkları-na, sayı sistemlerinin soyut bir kavramı şifrelemek için kullanılan ilk örnekler olmayı bugün de sür-dürdüğüne yer verilmiştir. Fakat ölçme-rakamlar arasındaki amaç-araç ilişkisinden söz edilmemiş-tir.

Cevap D

7. Tıraş bıçağı reklamlarının inandırıcılığına inanma-yan parçanın yazarından “Firmalar yaptıkları rek-lamlarla eski ürünlerini dolaylı olarak kötülemek-tedir.” düşüncesine sahip olması beklenebilir.

Cevap A

BİRDEN FAZLA SORU KÖKÜNÜN OLDUĞU PARAGRAFLAR

K A P L A N A K A D E M İ Y A Y I N C I L I K

www.kaplanakademi.comwww.kaplanakademi.com

TEST • 9

1. Parçanın yazarı yazdığı kitabı bir defineye

ben-zetmektedir. Buradan yazarın yazma işini seve-rek yaptığına ulaşabiliriz.

Cevap E

5. Parçada B, C, D ve E seçeneklerinin çıkabilece-ğine dair bir yargı bulunmamaktadır. “Çünkü gaz-dan oluşan gezegenlerdeki hava olaylarının …”

ifadesiyle A seçeneğinde yer alan “Neptün’ün ya-pısı gazlarla biçimlenmiştir.” yargısı çıkarılabilir.

Cevap A

6. Parçada yer alan ifadelere göre;

“Biri dışında: Uranüs” → A seçeneğine

“… birbirine katan kasırgalardan eser yok.” → B seçeneğine

“Böylesine belirgin bir eksen yatıklığına” → D se-çeneğine

“Jüpiter’in yüzeyini birbirine katan kasırgalardan”

→ E seçeneğine değinilmiştir.

C seçeneğindeki yargı parçaya göre değinilen bir ifade değildir.

Cevap C 2. Yazar kurgulamadan, içinden geldiği gibi

yazma-yı “ip”e benzeterek somutlaştırmaktadır. Yazarın

“ip kopması” olarak nitelendirdiği olay ise “yazar-ken bir noktada tıkanıp kalması” olabilir.

Cevap C

3. II. cümlede, “çok daha kısa”; III. cümlede, “ise”;

IV. cümlede, “karşın” sözleri bu cümlelerde karşı-laştırma yapıldığını göstermektedir. I. ve V. cüm-lelerde karşılaştırma yapılmamıştır.

Cevap B

4. Parçanın IV. cümlesinden (Sosyoloji eğitimi almış olmama rağmen ben makineyi üstün bulurken ma-tematik eğitimi almış olan arkadaşımsa insanı üs-tün bulmuştu.) sosyoloji ve matematiğin farklı te-meller üzerine kurulmuş disiplinler olduğuna ula-şabilmekteyiz.

Cevap A

7. Parçada geçen “bitimsiz sükûnetin tek adresi” sö-züyle sürekli sessizlik kastedilmiştir.

Cevap C

K

1. Parçada geçen “Bölgede yaşamış olan toplumla-rın sosyokültürel ve sosyoekonomik yapısını or-taya koyabilecek bir dünyaydı boncuklar.” yargı-sıyla doğrudan toplumların yaşam şekli (sosyo-kültürel, ekonomik durumu (sosyoekonomik) ile il-gili boncukların bilgi verebileceği açıktır. Ama nü-fus yapısı ile ilgili herhangi bir bulgu yoktur.

Cevap B

6. Parçada geçen cümlede yazar özellikle “sanatçı kişiliğinin bu süreçteki kavgalarından sağ çıka-mazsa” diyerek kendi ve etkilendiği diğer sanat-çılar arasındaki mücadelenin (etkilenme konusun-da) kimin açısından sonuçlanacağını belirtmiş ve bu ifadeyle diğer sanatçıların etkisinde kalması kastedilmiştir. Bu ifade de C seçeneğinde yer al-maktadır.

Cevap C

7.

Yardımcı düşünce sorularının her bir cümlesi farklı bir özellikten bahseder. Bu sebeple pa-ragrafın tamamını okuyup seçeneklerde olma-yanı bulmaya çalışmak hem zihni yorar hem ikinci okuma gerçekleşeceği için vakit kaybıdır.

Bu tarz soruları parça parça okuyup şıklarla karşılaştırmak en doğru ve en kısa çözüm yo-ludur.

Parçada birinci cümlede Yunus’un yol göstericili-ğine, II. cümlede şiirlerinin evrensel nitelik taşıdı-ğına, III. cümlede şiirlerinin güncelliğini koruduğu-na, V. cümlede ise şiirlerinde sevgi ve hoşgörüyü yansıttığına değinilmiş. Fakat A seçeneğine deği-nilmemiştir.

Cevap A

8. Yunus Emre’nin geniş bir coğrafyada benimsen-mesi; ikinci cümledeki benimsenir ifadesinde, dör-düncü cümledeki Anadolu’da binlerce ağızdan söylenmiş ifadesinde ve altıncı cümledeki Anado-lu’nun sözü olmuş ifadelerinde açıkça belirtilmek-tedir.

Cevap C 2. Parçada geçen yüzey araştırması, kazı,

sosyoe-konomik …” gibi ifadeler birer terimdir (A). “Böl-gede yaşamış olan toplumların …” ifadesi açıkla-ma bildirmektedir (B). Yine “ilişkisini keşfettim (fil)”,

“bir dünyaydı boncuklar (isim)” farklı türden cüm-leye örnektir (C). Öznellik ise “çok heyecan veri-ciydi” ifadesiyle sağlanmıştır (D). Alıntı bir başka-sının düşüncesine yer verilmesidir. Parçada ya-zar sadece kendi düşüncelerini aktarmaktadır.

Cevap E

3. Parçada geçen ifadeler doğrultusunda;

“Başlangıçta mutsuzların, dışlanmışların, başarı-sızlıkların yakınmalarını anlattığı için yadırganan

… → I

“Aşk, ölüm, hastalık, özlem, umutsuzluk gibi ev-rensel konuları işleyerek …” → II

“… yalnız vatanı Arjantin’de değil …” → III

“… tango müziği ve tango dansı …” → IV numa-ralı ifadelerle ilgili bilgi bulunmaktadır. Günümüz-de niçin unutulduğuyla ilgili bir bilgi yoktur.

Cevap B

4. Parçada yer alan ifadelere göre;

“1940’lı yıllarda ülkemiz de bu akımın dışında kal-madı…” ifadesiyle A seçeneğine,

“Esin Engin, Erol Büyükburç …” örnek verilerek B seçeneğine,

“… gibi unutulmaz şarkılar …” ifadesiyle C seçe-neğine,

“… Tangonun çok sevilmesi …” ifadesiyle E seçe-neğine değinildiği görülmektedir. D seçeneğinde yer alan ifade parçada değinilen bir ibare değildir.

Cevap D

5. Parçada yer alan “Başkalarının etkisinde kalmak-tan hiçbir zaman kaçınmam” ifadesiyle A seçene-ğindeki yargıya ulaşılabilir. Eğer bir sanatçı baş-kalarının etkisinde kalmayı yeğliyorsa başka sa-nat dallarına da meyil verdiği anlamı çıkmaktadır.

5. Parçada yer alan “Başkalarının etkisinde kalmak-tan hiçbir zaman kaçınmam” ifadesiyle A seçene-ğindeki yargıya ulaşılabilir. Eğer bir sanatçı baş-kalarının etkisinde kalmayı yeğliyorsa başka sa-nat dallarına da meyil verdiği anlamı çıkmaktadır.