• Sonuç bulunamadı

Basit fiiller, kendi içlerinde daha basit anlamlı ögelere ayrılamayan kök fiillerdir. Dilimizde, bugün daha basit ögelere ayrılamadığı için kök fiil sayılan iki heceli fiiller de vardır (Korkmaz, 2014: 488).

Ergin, kökün ses veya ses topluluğu hâlinde bulunduğunu ve tek ses hâlinde bulunan köklerin çok az olduğunu, tek sesli köklerin ancak vokal olabileceğini söyler. Köklerin büyük çoğunluğunun bünyelerinde birden fazla ses bulunduğunu, bunların bir veya birden fazla heceli olduğunu belirtir. Türkçede kelime köklerinin genellikle tek heceli olduğu görüşündedir. Türkçede bugün bile birden fazla heceli köklerin az olduğunu, bunların da genellikle iki heceli olduğunu dile getirir (Ergin, 2012: 107).

Hacıeminoğlu’na göre Türk dili, tek heceli ve sabit köklere dayanmaktadır. Türkçe yapısı gereği çok yavaş gelişmekte ve az değişmektedir. Bu değişmeler sadece belirli seslerde olmaktadır. Bu sesler b/p; d/t; ġ/ḳ; g/k sesleridir. Bugünkü Türk lehçelerindeki r~z; l~ş; y~s; d~t farklılıkları ise gelişme değil ikamedir. Yani o lehçelerin tercihidir. Fiiller, tek ünlüden veya bir ünsüz ve bir ünlüden ibarettir. Hacıeminoğlu, Türkçedeki kök fiillerin sayısını ünlü sayısıyla bir tutmakta, uzun ünlülerle birlikte on altı ünlü ve asli on altı kök ortaya koymaktadır (Hacıeminoğlu, 1991: 16-17).

Ercilasun, “Türkolojideki araştırmalar ilerledikçe daha çok kelimenin ilk şekline ve köküne doğru gidilmekte ve Türkçedeki bütün köklerin (dolayısıyla fiil köklerinin) tek heceli olduğu kanaati daha çok yerleşmektedir.” diyerek basit fiillerde tek heceyi kabul etmiştir. Türkçe kelimelerde iki heceliliğin esas olduğunu savunan Ramstedt’in görüşü ise pek çok Türkolog tarafından tenkit edilmiştir (Ercilasun, 2014: 29).

Ḫüsrev ü Şīrīn’deki tek heceli basit fiiller, aşağıda ünlü ve ünsüz birleşimlerine göre verilmiştir. Eserde daha basit ögelere ayrılamayan, kök fiil sayılan iki heceli fiiller de vardır.

1. 1. 1. Ünlü + Ünsüz Kuruluşunda Olan Basit Fiiller

aç- “açmak” 3525, aġ- “yükselmek” 4271, aḳ- “akmak” 4073, al- “almak” 273, aŋ- “anmak” 2616, ar- “yorulmak” 861, aş- “aşmak” 995, at- “atmak” 1728, ay- “söylemek” 528, ew- “acele etmek” 1901, iç- “içmek” 3895, ig- “eğmek” 2791, ik- “ekmek” 288, im- “emmek” 3459, in- “inmek” 953, is- “esmek” 4573, it- “yapmak” 2048, oŋ- “onmak” 3528, öç- “sönmek” 2513, ög- “övmek” 1168, öl- “ölmek” 1567, öp- “öpmek” 1473, öt- “ötmek” 3143, uç- “uçmak” 3392, uḳ- “anlamak” 649, ur- “vurmak” 1787, ut- “kazanmak, yenmek” 1786, uy- “uymak” 47, ün- “bitmek, yetişmek, büyümek” 4103, üz- “koparmak” 1536.

1. 1. 2. Ünsüz + Ünlü Kuruluşunda Olan Basit Fiiller

sı- “kırmak, parçalamak” 4658, ti- “demek” 330, yi- “yemek” 1516, yu- “yıkamak” 4516.

1. 1. 3. Ünlü + Ünsüz + Ünsüz Kuruluşunda Olan Basit Fiiller

art- “artmak, çoğalmak” 576, ölç- “ölçmek” 3486, ürk- “ürkmek, korkmak” 3199.

1. 1. 4. Ünsüz + Ünlü + Ünsüz Kuruluşunda Olan Basit Fiiller

baḳ- “bakmak” 924, bar- “varmak, gitmek” 863, bas- “basmak” 4195, bat- “batmak, gömülmek” 4449, biç- “biçmek” 223, bil- “bilmek” 4704, bir- “vermek” 2413, biş- “pişmek” 3572, bit- “bitmek” 3474, bol- “bulunmak” 1137, bul- “bulmak” 2361, buş- “öfkelenmek, sinirlenmek” 2874, buz- “bozmak” 132, bük- “bükmek, dürmek” 4635, büt- “inanmak” 3475, çal- “çalmak” 2084, çap- “koşmak” 779, çıḳ- “çıkmak” 2158, çız- “çizmek” 505, çom- “dalmak, gömülmek” 2191, çök- “çökmek” 2589, çöz- “çözmek” 4051, ḳaç- “kaçmak” 1281, ḳaḳ- “vurmak, çalmak” 1154, ḳal- “kalmak” 3393, ḳan- “kanmak, doymak” 3576, ḳap- “kapmak” 1641, ḳar- “karmak, karıştırmak” 1553, ḳat- “katmak, karıştırmak” 1002, ḳav- “kovmak” 2230, ḳaz- “kazmak” 2678, kes- “kesmek” 394, kez- “gezmek” 311, ḳıl- “yapmak” 979, ḳır- “öldürmek, yok etmek” 4696, kiç- “geçmek” 2513, kil- “gelmek” 719, kit- “gitmek” 1753, ḳol- “istemek” 1578, ḳop- “kalkmak, ayağa kalkmak” 3692, ḳoş- “koşmak” 3501, köç- “göçmek” 4072, köm- “gömmek” 2720, ḳuç- “kucaklamak”

3057, kül- “gülmek” 2406, min- “binmek” 1150, saç- “saçmak, dağıtmak” 3280, sal- “salmak, atmak” 1435, sat- “satmak” 3877, sew- “sevmek” 320, sıġ- “sığmak, girmek” 2528, sız- “erimek” 2435, sil- “silmek” 383, siz- “sezmek” 644, soḳ- “sokmak, koymak” 4607, sol- “solmak” 2814, sor- “sormak” 596, sög- “sövmek” 2056, sön- “sönmek” 1351, sür- “sürmek” 1394, şeş- “çözmek” 1422, taḳ- “takmak” 2237, tal- “yorulmak” 1904, tap- “bulmak” 400, tar- “dağıtmak” 241, taş- “taşmak” 2267, tat- “tatmak” 1736, tın- “dinlenmek” 824, tıŋ- “dinlenmek” 2656, tig- “ulaşmak” 376, tik- “kurmak” 1453, til- “dilmek, yarmak” 4512, tip- “tepmek” 1805, tir- “toplamak” 1589, tiş- “delmek, deşmek” 4199, toŋ- “donmak” 3536, toz- “tozmak, dağılmak” 1357, tög- “dövmek” 1877, tök- “dökmek, saçmak” 1291, tön- “dönmek” 3273, töz- “dayanmak, tahammül etmek” 3279, tur- “durmak” 2114, tut- “tutmak” 2313, tuy- “duymak, hissetmek” 3699, tüş- “düşmek” 2456, tüt- “tütmek, yanmak” 3496, tüz- “düzenlemek” 131, yaġ- “yağmak” 3654, yap- “yapmak” 984, yar- “yarmak” 4484, yat- “yatmak” 2308, yaz- “yazmak” 4698, yıġ- “toplamak, bir araya getirmek” 363, yıḳ- “yıkmak” 1789, yil- “koşmak, hareket etmek” 901, yit- “ulaşmak, varmak” 751, yor- “yormak, tabir etmek” 3784, yum- “yummak, kapamak” 2457, yut- “yutmak” 3137, yüz- “yüzmek” 481.

1. 1. 5. Ünsüz + Ünlü + Ünsüz + Ünsüz Kuruluşunda Olan Basit Fiiller

ḳorḳ- “korkmak” 840, sanç- “saplamak” 3517, sarḳ- “sarkmak” 4142, tart- “çekmek” 1828, yırt- “yırtmak” 3336.

Metinde, tek heceli kök fiiller dışında basit ögelere ayıramadığımız iki heceli fiiller de vardır: asra- “bakmak, besleyip büyütmek” 1923, ırġa- “sallamak” 3810, oḫşa- “benzemek” 529, ḳaḳı- “öfkelenmek” 4525, ḳarı- “ihtiyarlamak, yaşlanmak” 4245, ṣaṣı- “bozulmak, pis kokmak” 1946, sawu- “soğumak” 1675, tanı- “tanımak” 1296, yada- “yorulmak” 2055, yasa- “idare etmek” 2914.

1. 2. Türemiş Fiiller

İsim kök ve gövdelerine isimden fiil yapan ekler, fiil kök ve gövdelerine de fiilden fiil yapan ekler getirilerek yeni fiiller türetilir. Ḫüsrev ü Şīrīn’de bazı eklerin yaygın bazı eklerin ise seyrek olarak kullanıldığı görülmektedir.

1. 2. 1. İsimden Fiil Yapan Ekler 1. 2. 1. 1. +A-

Eski Türkçe döneminden beri kullanılan bir ek olup isimlerden geçişli ve geçişsiz filler türetmektedir. İki heceli ünsüzlerle biten isimlere geldiğinde ikinci hecedeki ünlü, orta hece vurgusuzluğu sebebiyle düşmektedir.

aşa- < aş+a- “yemek yemek” 744, ata- < at+a- “adlandırmak” 2564, bize- < beḏiz+e- “bezemek, süslemek” 3793, boyna- < boy(u)n+a- “isyan etmek” 1882, bulna- < bul(u)n+a- “esir etmek” 2388, ḳına- < ḳın+a- “kınamak, cezalandırmak” 933, oġra- < oġ(u)r+a- “uğramak” 517, orna- < or(u)n+a- “yerleşmek” 2462, oyna- < oy(u)n+a- “oynamak” 566, örte- < ört+e- “yakmak” 433, saḳşa- < saḳ(ı)ş+a- “düşünmek” 3784, sana- < san+a- “saymak” 3573, sına- < sın+a- “sınamak, denemek” 4149, tile- < til+e- “dilemek, istemek” 1716, töşe- < töş+e- “döşemek, sermek” 3219.

1. 2. 1. 2. +AD-

Eklendiği fiile “Bir şey olmak veya yapmak” anlamı veren bu ek, Eski Türkçe döneminde +d-, +Ad- şeklindedir (Gabain, 2007: 48). Eski Türkçe döneminden sonra +Aḏ-, +Ay- şeklinde karşımıza çıkmaktadır. İncelediğimiz eserde ekin, +Aḏ-, +Ay- ve +At- şekliyle kullanımları mevcuttur.

közeḏ- < köz+eḏ- “gözetmek” 2050, ulġay- < ul(u)ġ+ay- “büyümek” 4398, yoḳat- < yoḳ+at- “yok etmek” 4449.

1. 2. 1. 3. +Al-

Ek, ünsüzle biten isimlerden sonra +Al- şeklinde gelmektedir. Ünlüyle biten isimlere geldiğinde ise ünlü çarpışmasından dolayı +A- ögesi erimekte, köke yalnız +l- eki eklenmektedir. Korkmaz, ekin +A- ekiyle edilgenlik bildiren -l- çatı ekinin kaynaşmasından oluştuğunu belirtir (Korkmaz, 2014: 173-174).

sustal- < sust+al- “gevşeklik göstermek, güçsüz kalmak” 3906, tüzel- < tüz+el- “düzelmek” 4396, ulal- < ul+al- “büyümek, olgunlaşmak” 4258, yinçgel- < yinçge+l- “incelmek” 1215, yoḳal- < yoḳ+al- “yok olmak” 4650.

1. 2. 1. 4. +Ar- < +A-r-

Ek, +A- ve -r- eklerinin birleşmesinden oluşmakta, geçişli fiiller türetmektedir (Korkmaz, 2014: 174).

başar- < baş+ar- “başarmak” 2754.

1. 2. 1. 5. +Ar- < er-

Daha çok renk adlarına gelmektedir. “Eski Türkçedeki er- fiilinin bir süre sonra birleştiği sözlerle kaynaşarak ekleşmesinden oluşmuştur” (Korkmaz, 2014: 174). DLT’de açıklamalarıyla verilen örnekler de bu ekin er- yardımcı fiilinden oluştuğunu göstermektedir.9

ḳarar- < ḳara+r- “kararmak” 2343, ḳızar- < ḳız+ar- “kızarmak” 585, sarġar- < sarıġ+ar- “sararmak” 981, yaşar- < yaş+ar- “yeşermek” 2767, ḳuvar-10 < ḳuba+r-

“kurumak, solmak” 1854. 1. 2. 1. 6. +DA-

Ek, incelediğimiz eserde tek heceli isimlere gelmektedir. Ekin hem +da-, +de- hem de +ta-, +te- şekilleriyle kullanımı mevcuttur.

alda- < al+da- “aldatmak, kandırmak” 2573, izde-11 < iz+de- “istemek” 2535,

tılta- < tıl+ta- “sebep olmak” 3308, ünde- < ün+de- “seslenmek, çağırmak” 2410. 1. 2. 1. 7. +GA- / +KA-

Seyrek kullanılan isimden fiil yapma ekidir. yarlıḳa- < yarlıġ+ḳa- “affetmek, bağışlamak” 110. 1. 2. 1. 8. +GAr- / +KAr-

Seyrek kullanılan isimden fiil yapma ekidir. suġar- < suw+ġar- “sulamak” 37.

9Kızardı “kırmızı oldu” anlamında kızıl erdi’dir, karardı “kara oldu” anlamında kara erdi’dir

(Ercilasun-Akkoyunlu, 2015: 279).

10Clauson, kuba kelimesinin sarıya yakın bir renk olduğunu, hayvanlar ve insanlar için kullanıldığını

belirtir (Clauson, 1972: 581).

1. 2. 1. 9. +I- / +U-

Eski Türkçe döneminden beri kullanılan bir ek olup ünsüzle biten kelimelerden geçişli ve geçişsiz filler türetmektedir.

aġrı- < aġ(ı)r+ı- “acı çekmek” 1109, berki- < berk+i- “sağlamlaşmak” 1845, biti-12 < bit+i- “yazmak” 4711, ḳuru- < ḳur+u- “kurumak” 916, yaru- < yar+u- “aydınlanmak, parlamak” 1698.

1. 2. 1. 10. +(I/U)K-

İsimlerden geçişsiz fiiller türetmektedir.

birik- < bir+(i)k- “bir araya gelmek, toplanmak” 714, çawuḳ- < çaw+(u)ḳ- “ünlenmek, meşhur olmak” 1812, tarıḳ- < tar+(ı)ḳ- “(içi) daralmak, sıkılmak” 3117, yoluḳ- < yol+(u)ḳ- “karşılaşmak, rastlamak” 2531.

1. 2. 1. 11. +KIr-

Seyrek kullanılan isimden fiil yapma ekidir. Yansıma seslere gelerek fiiller türetmektedir.

bısḳır- < bıs+ḳır- “gülümsemek” 667. 1. 2. 1. 12. +lA-

Eski Türkçe döneminden beri kullanılan bir ek olup geçişli ve geçişsiz fiiller türetmektedir. İncelediğimiz eserde en çok kullanılan isimden fiil yapma ekidir.

aġırla- < aġır+la- “ağırlamak” 1313, aŋla- < aŋ+la- “anlamak” 71, ārzūla- < ārzū+la- “arzulamak” 2890, aşla- < aş+la- “eklemek” 690, aṭla- < aṭ+la- “atlanmak, ata binmek” 4069, awla- < aw+la- “avlamak” 616, āzārla- < āzār+la- “azarlamak” 3101, ʿazīzle- < ʿazīz+le- “yüceltmek” 2801, baġışla- < baġış+la- “bağışlamak” 96, baġla- < baġ+la- “bağlamak” 1855, başla- < baş+la- “başlamak” 6, beliŋle- < beliŋ+le- “ürpermek, korkmak” 4500, bisle- < besi+le- “beslemek, yetiştirmek” 4117, boġuzla- < boġuz+la- “boğazlamak, öldürmek” 3924, dāġla- < dāġ+la- “dağlamak” 827, eḏerle- < eḏer+le- “eyerlemek 1150, fermānla- < fermān+la- “buyurmak, emretmek” 409, ḫırāmla- < ḫırām+la- “salınarak yürümek” 652, ḫˇārla-

12

< ḫˇār+la- “horlamak, hor görmek” 2201, igle- < ig+le- “hasta olmak, hastalanmak” 4435, işle- < iş+le- “çalışmak” 2397, izle- < iz+le- “aramak” 2601, ḳapla- < ḳap+la- “kaplamak” 4533, kiçikle- < kiçik+le- “küçük görmek” 4462, kizle- < kiz+le- “gizlemek” 578, ḳonaḳla-13 < ḳonaḳ+la- “ağırlamak, misafir etmek” 3258, közle- <

köz+le- “gözlemek” 2601, ḳuçaḳla- < ḳuçaḳ+la- “kucaklamak, sarılmak” 4561, ḳuşla- < ḳuş+la- “kuş avlamak” 3191, küçemle- < küçem+le- “zulmetmek, zorlamak” 341, künile- < küni+le- “kıskanmak” 2118, maŋla- < maŋ+la- “bağırmak, ötmek” 3794, oġurla-14 < oġrı+la- “çalmak” 1332, otla- < ot+la- “otlamak” 348, öfkele-15 < öfke+le- “öfkelenmek” XLV, ögütle- < ögüt+le- “öğüt

vermek” 4260, saḳışla- < saḳış+la- “düşünmek” 4520, saḳla- < saḳ+la- “korumak” 1300, sewünçle- < sewünç+le- “müjdelemek, sevinçli haber vermek” 4099, sözle- < söz+le- “söylemek” 689, taŋla- < taŋ+la- “şaşırmak, hayret etmek” 2365, tapla- < tapı+la- “razı olmak” 1817, taşla- < taş+la- “atmak” 158, tıŋla- < tıŋ+la- “dinlemek” 230, tirle- < tir+le- “terlemek” 3617, tişle- < tiş+le- “(parmağını) ısırmak” 1169, ṭoyla- < ṭoy+la- “ziyafet vermek” 1034, uyuḳla- < uyuḳ+la- “uyuklamak” 3791, yasla- < yas+la- “yas tutmak” 2774, yazuḳla- < yazuḳ+la- “suçlamak, cezalandırmak” X, yıḏla- < yıḏ+la- “koklamak” 3309, yıġla-16 < yıġ+la- “ağlamak” 4542, yolçıla- < yolçı+la- “kılavuzluk etmek, yol göstermek” 2300, yükle- < yük+le- “yüklemek” 1905.

+lA- ekiyle türemiş fiiller, -n-, -ş-, -t- fiilden fiil yapma eklerini alarak genişletilebilmektedir. İncelediğimiz eserde daha çok -n- ekini almış örnekler mevcuttur.

+lAn- < +lA-n-: açıġlan- < açıġ+la-n- “öfkelenmek” 4027, aŋlan- < aŋ+la-n- “anlaşılmak” 4279, aşlan- < aş+la-n- “eklenmek” 2744, aṭlan- < aṭ+la-n- “atlanmak, ata binmek” 2162, āzārlan- < āzār+la-n- “üzülmek, zarar görmek” 3084, baġlan- < baġ+la-n- “bağlanmak, kapanmak” 2097, başlan- < baş+la-n- “başlanmak” 2401, bislen- < besi+le-n- “beslenmek” 4335, çulġan- < çuġ+la-n- “dolanmak” 1927, eḏerlen- < eḏer+le-n- “eyerlenmek” 2671, ḫoşlan- < ḫoş+la-n- “hoşlanmak” 2092,

13“ḳonuḳla-” şeklinde de yazılmıştır: 1751.

14DLT’de bu fiilin hem “oġurla-” hem de “oġrıla-” şekli yer alır (Ercilasun-Akkoyunlu, 2015: 771-

772). “Hırsız” manasına gelen isim “oġrı”dır. İnceledeğimiz metinde sadece “oġurla-” şekli mevcuttur.

15“efkele-” şeklinde de yazılmıştır: 3646. 16“ıġla-” şeklinde de yazılmıştır: 363.

ḳatıġlan- < ḳatıġ+la-n- “gayret etmek” 2041, ḳatlan- < ḳatıġ+la-n- “katlanmak, tahammül etmek” 729, kizlen- < kiz+le-n- “gizlenmek” 2581, ḳutlan- < ḳut+la-n- “kutlanmak” 1811, ḳuvvetlen- < ḳuvvet+le-n- “kuvvetlenmek” 1758, küçlen- < küç+le-n- “güçlenmek” 4335, oġurlan- < oġrı+la-n- “çalınmak” 4510, öfkelen-17 <

öfke+le-n- “öfkelenmek” 4646, saḳlan- < saḳ+la-n- “saklanmak, dikkat etmek” 2128, şişlen- < şiş+le-n- “şişlenmek” 4717, şūrlan- < şūr+la-n- “tuzlanmak” 3567, tıŋlan- < tıŋ+la-n- “dinlenmek” 544, yalıŋlan- < yalıŋ+la-n- “alevlenmek” 2811, yaŋılan- < yaŋı+la-n- “depreşmek, nüks etmek” 2986, yıḏlan- < yıḏ+la-n- “kokmak” 371, yüreklen- < yürek+le-n- “yüreklenmek, cesaretlenmek” 3763.

+lAş- < -lA-ş-: çulġaş- < çuġ+la-ş- “dolanmak, kıvrılmak” 2380, işleş- < iş+le- ş- “arkadaşlık etmek” 2452, saḳlaş- < saḳ+la-ş- “gizlenmek, birbirini korumak” 4041, sözleş- < söz+le-ş- “konuşmak” 3971, taŋlaş- < taŋ+la-ş- “şaşırmak, hayret etmek” 2450, tıŋlaş- < tıŋ+la-ş- “dinlemek” 2450.

+lAt- < -lA-t-: aŋlat- < aŋ+la-t- “anlatmak” 1147, baġlat- < baġ+la-t- “bağlatmak, kapattırmak” 3217, eḏerlet- < eḏer+le-t- “eyerletmek” 3738, ıġlat- < ıġ+la-t- “ağlatmak” 2858, közlet- < köz+le-t- “(yol) gözletmek” 636, sözlet- < söz+le-t- “söyletmek, konuşturmak” 2096, yoḳlat- < yoḳ+la-t- “yükseltmek” 3293.

1. 2. 1. 13. +(I/U)r-

İsim kök ve gövdelerine gelerek fiiller türetmektedir. İncelediğimiz eserde birkaç örneğine rastlanmaktadır.

belgür-18 < belgü+r- “belirmek, ortaya çıkmak” 2952, çaḳır- < çaḳ+(ı)r-

“bağırmak, ötmek” 3526, eskir- < eski+r- “eskimek” 3519, ḳaḏġur- < ḳaḏġu+r- “kaygılanmak” 2703, telür- < telü+r- “delirmek” 3550.

1. 2. 1. 14. +rA-

Eski Türkçede de sayılı birkaç örnek veren bu ek, genellikle ses yansımalı tek heceli köklerden o sesi çıkarmaya dönüşen fiiller türetmektedir (Korkmaz, 2014: 179).

17“ewkelen-” (1661) ve “efkelen-” (3584) şeklinde de yazılmıştır. 18“belür-” şeklinde de yazılmıştır: 1971.

iŋre- < iŋ+re- “inlemek” 2274, kükre- < kük+re- “kükremek” 306, titre- < tit+re- “titremek” 301.

1. 2. 1. 15. +(I/U)rGA- / +(I/U)rKA-

Eski Türkçede de yaygın olmayan bu ek, incelediğimiz eserde birkaç örnekte karşımıza çıkmaktadır.

esirke- < es19+(i)rke- “esirgemek” 4494, soyurḳa- < tsoy20+(u)rḳa-

“bağışlamak” 693, taŋırḳa- < taŋ+(ı)rḳa- “şaşırmak, hayret etmek” 1169.

1. 2. 1. 16. +sA-

Seyrek kullanılan isimden fiil yapma ekidir. Arzu, istek ve ihtiyaç bildiren fiiller türetmektedir. Ḫüsrev ü Şīrīn’de bu yapım ekine sadece bir örnekte rastlamaktayız: susa- < su+sa- “susamak” 1693.

1. 2. 2. Fiilden Fiil Yapan Ekler 1. 2. 2. 1. -A-

Fiil kök ve gövdelerine gelerek eklendiği fiilin anlamını kuvvetlendiren pekiştirme ekidir.

aġna- < aġ(ı)n-a- “debelenmek, kıvranmak” 374, ḳayna- < ḳay(ı)n-a- “kaynamak” 248, sıġa- < sıḳ-a- “okşamak, sıvazlamak” 1112, tara- < tar-a- “taramak” 541.

1. 2. 2. 2. -Ar-

Ünsüzle biten fiil kök ve gövdelerine gelerek geçişli fiiller türeten bir ettirgenlik ekidir.

çıḳar- < çıḳ-ar- “çıkarmak, götürmek” 855, ḳaytar- < ḳay(ı)t-ar- “döndürmek” 3180, kiter- < kit-er- “gidermek, yok etmek” 115, ḳopar- < ḳop-ar- “koparmak” 4188, oŋar- < oŋ-ar- “onarmak, düzeltmek” 4680.

19DLT’de hayıflanma bildiren “yazık; kötülük” anlamlarında “esiz, essiz” kelimeleri mevcuttur

(Ercilasun-Akkoyunlu, 2015: 645-646).

1. 2. 2. 3. -çIr-

Seyrek kullanılan fiilden fiil yapma ekidir. İncelediğimiz eserde bir örnekte karşımıza çıkmaktadır.

külçir- < kül-çir- “gülmek, gülümsemek” 3277.

1. 2. 2. 4. -ḏ- > -y-

Eski Türkçede de artık canlılığını yitirmiş olan bu ek, pekiştirme işlevindedir (Gabain, 2007: 58). Ünlü ile biten tek heceli fiil köklerine gelen ek, eklendiği kökle ayrılmayacak biçimde kaynaşmıştır (Korkmaz, 2014: 189). İncelediğimiz eserde ekin hem -ḏ- hem de -y- şeklinde kullanımı mevcuttur.

-ḏ-: ıḏ- < ı-ḏ- “göndermek” 2632, ḳoḏ- < ḳo-ḏ- “koymak” 1131, tıḏ- < tı-ḏ- “engel olmak” 2872.

-y-: ḳoy- < ḳo-y- “koymak” 4478, küy- < kü-y- “beklemek” 742, tıy- < tı-y- “engel olmak” 797, toy- < to-y- “doymak” 3513, yoy- < yo-y- “yok etmek, silmek” 2102.

1. 2. 2. 5. -DUr-

Yaygın kullanılan fiilden fiil yapma eklerinden biridir. Ünsüzle biten geçişli ve geçişsiz fiil kök ve gövdelerine gelerek “oldurma” ve “yaptırma” bildiren geçişli fiiller türetmektedir (Korkmaz, 2014: 183).

Ünsüzle biten fiillere gelen ek, bir örnekte ünlü ile biten yi- fiiline gelmekte, yi-dür- şeklinde karşımıza istisna olarak çıkmaktadır.

Ekteki ünlü yuvarlaktır, düz şekli yoktur.

aldur- < al-dur- “aldırmak” 1817, arsıḳtur- < arsıḳ-tur- “aldatmak” 2507, aṭlandur- < aṭlan-dur- “ata bindirmek, atla göndermek” 1108, çawuḳtur- < çawuḳ- tur- “adını sanını duyurmak” 1975, indür- < in-dür- “indirmek” 655, iriktür- < irik- tür- “(canından) bezdirmek” 2645, ḳandur- < ḳan-dur- “kandırmak, doyurmak” 1693, ḳaplaştur- < ḳaplaş-tur- “birleştirmek” 3819, ḳarıştur- < ḳarış-tur- “karıştırmak” 896, ḳavīlandur- < ḳavīlan-dur- “kuvvetlendirmek” 1023, keltür- < kel-tür- “getirmek” 573, kestür- < kes-tür- “kestirmek” 355, ḳıldur- < ḳıl-dur-

“(yardımcı fiil) ettirmek” 96, keydür- < key-dür “giydirmek” 2508, ḳondur- < ḳon- dur- “kondurmak, yerleştirmek” 3204, köndür- < kön-dür- “(doğru yola) döndürmek” 105, köydür- < köy-dür- “yakmak” 3570, küldür- < kül-dür- “güldürmek” 2858, mindür- < min-dür- “bindirmek, çıkarmak” 3346, oltur- < ol-tur- “oturmak” 1071, öltür- < öl-tür- “öldürmek” 372, saçtur- < saç-tur- “saçtırmak, dağıttırmak” 3253, sewündür- < sewün-dür- “sevindirmek” 1575, sındur- < sın-dur- “kırmak” 108, söndür- < sön-dür- “söndürmek” 2858, sundur- < sun-dur- “(boyun) eğdirmek” 3179, teŋeştür-21 < teŋeş-tür- “denk getirmek, denkleştirmek” 1649, tındur- < tın-dur- “dinlendirmek” 814, tiktür- < tik-tür- “(çadır) kurdurmak” 3252, toldur- < tol-dur- “doldurmak” 2759, tuttur- < tut-tur- “(söz) tutturmak, emretmek, buyurmak” 4636, tütüzdür- < tütüz-dür- “tüttürmek” 3254, uḳtur- < uḳ-tur- “anlatmak” 2472, ulaştur- < ulaş-tur- “ulaştırmak, kavuşturmak” 4201, urdur- < ur- dur- “(taht) kurdurmak” 1782, üleştür- < üleş-tür “paylaştırmak, dağıtmak” 4076, ündür- < ün-dür- “(bitki için) büyütmek, yetiştirmek” 2768, yaġdur- < yaġ-dur- “yağdırmak” 4497, yandur- < yan-dur- “döndürmek, geri çevirmek” 380, yaŋılandur- < yaŋılan-dur- “depreşmek, yeniden ortaya çıkmak” 784, yaraştur- < yaraş-tur- “hazırlamak” 3253, yidür- < yi-dür- “yedirmek” 2452.

1. 2. 2. 6. -GA-

Seyrek kullanılan fiilden fiil yapma ekidir. İncelediğimiz eserde bir örnekte karşımıza çıkmaktadır.

tarġa- < tar-ġa- “dağılmak” 1396. 1. 2. 2. 7. -GUr-

Geçişli ve ettirgen fiiller türeten fiilden fiil yapma ekidir.

bitgür- < bit-gür- “(dileği, isteği) yerine getirmek” 3771, kigür-22 < ki-gür- “girdirmek” 1156, sızġur- < sız-ġur- “eritmek” 2730, tirgür- < tir-gür- “diriltmek, canlandırmak” 3936, yitgür- < yit-gür- “ulaştırmak, götürmek” 4069.

21Clauson, bu eserdeki kelimeyi örnek göstererek “karşılaştırmak, kıyaslamak” anlamı verir (Clauson,

1972: 526).

22Hacıeminoğlu, kir- fiilinin etimolojisini kir- < ki-r- “girmek” şeklinde yapar ve “kigür- < ki-gür-

‘girdirmek’ fiilinin mevcudiyeti, bir ki- kökünün bulunduğunu göstermektedir” açıklamasını ekler (Hacıeminoğlu, 1991:80). “kiwür-” şeklinde de yazılmıştır: 3777.

1. 2. 2. 8. -GUz-

Seyrek kullanılan fiilden fiil yapma ekidir. Geçişli ve ettirgen fiiller türetmektedir. İncelediğimiz eserde bir örnekte karşımıza çıkmaktadır.

körgüz-23 < kör-güz- “göstermek” 78.

1. 2. 2. 9. -I-/-U-

Seyrek kullanılan fiilden fiil yapma ekidir. Pekiştirme görevinde kullanılmaktadır.

süri- < sür-i- “sürümek” 3624, tarı- < tar-ı- “(ekin) ekmek” 4674. 1. 2. 2. 10. -(I/U)K-

İncelediğimiz metinde ekin; dönüşlülük, edilgen ve pekiştirme işlevleri vardır. aşuḳ- < aş-(u)ḳ- “acele etmek” 3792, irik- < ir-(i)k- “usanmak, bıkmak” 635, sınuḳ-24 < sın-(u)ḳ- “(gönlü) kırılmak” 2243, turuḳ- < tur-(u)ḳ- “durmak, beklemek”

2959, yaḳ- < ya-ḳ- “yakmak” 2858, yoluḳ- < yol-(u)ḳ- “yolmak, koparmak” 2452.

1. 2. 2. 11. -(I/U)l-

Yaygın kullanılan fiilden fiil yapma eklerinden biridir. Fiil kök ve gövdelerine gelerek edilgen ve dönüşlü fiiller türetmektedir. Ḫüsrev ü Şīrīn’de örneği çok olan bir ektir.

açıl- < aç-(ı)l- “açılmak” 3890, aḏrıl- < aḏ(ı)r-(ı)l- “ayrılmak” 777, aldanıl- < aldan-(ı)l- “aldatılmak, kandırılmak” 2511, asıl- < as-(ı)l- “asılmak” 4185, atıl- < at- (ı)l- “atılmak” 1158, basıl- < bas-(ı)l- “basılmak” 4146, biril- < bir-(i)l- “verilmek” 3186, bitil- < biti-l- “yazılmak” 4635, burul- < bur-(u)l- “burulmak, bükülmek” 4447, buzul- < buz-(u)l- “yıkılmak” 1146, çaḳıl- < çaḳ-(ı)l- “(çakmak) çakılmak, ateş yakılmak” 3207, çewrül- < çew(ü)r-(ü)l- “dolaşmak” 823, çulġatıl- < çuġlat-(ı)l- “sarılmak” 287, egil- < eg-(i)l- “eğilmek” 913, eksil- < eksi-l- “eksilmek, azalmak” 1239, ewrül- < ew(ü)r-(ü)l- “evrilmek, dönüşmek” 1239, ezil- < ez-(i)l- “ezilmek” 4142, ikil- < ik-(i)l- “ekilmek” 2182, irkil- < irk-(i)l- “toplanmak, birikmek” 2387,

23Yapım ekinin düz geniş ünlüyle “körgez-” şeklinde kullanımı da mevcuttur: 2384. 24“sınıḳ-” şeklinde yazılıp “yenilmek” anlamında da kullanılmıştır: 1789.

ḳarıl- < ḳar-(ı)l- “karışmak, katılmak” 2006, ḳatıl- < ḳat-(ı)l- “katılmak” 1158, ḳaytıl- < ḳay(ı)t-(ı)l- “geri döndürülmek” 4247, kesil- < kes-(i)l- “kesilmek” 4671, ḳısıl- < ḳıs-(ı)l- “sıkışmak” 4184, kitil-25 < kit-(i)l- “gidilmek” 4257, kizlenil- < kizlen-(i)l- “gizlenilmek” 512, kizletil- < kizlet-(i)l- “gizletilmek” 2332, ḳoyul- < ḳoy-(u)l- “koyulmak” 1055, kömül- < köm-(ü)l- “gömülmek” 2766, könül- < kön- (ü)l- “yönelmek” 170, kösül- < kös-(ü)l- “(ayak) uzatmak” 2047, kötrül- < köt(ü)r- (ü)l- “(bayrak) çekilmek” 3193, ḳurul- < ḳur-(u)l- “(meclis) kurulmak” 1520, örtül- < ört-(ü)l- “örtülmek” 598, saçıl- < saç-(ı)l- “saçılmak” 7, sawıl- < saw-(ı)l- “aşağı inmek, akmak” 2405, sewül- < sew-(ü)l- “sevilmek” 3460, soyul- < soy-(u)l- “soyulmak” 1100, sözletil- < sözlet-(i)l- “söyletilmek, konuşturulmak” 2332, suçul- < suç-(u)l- “soyunmak, üzerinden bir şeyi çıkarmak” 825, süzül- < süz-(ü)l- “süzülmek” 1062, şeşil- < şeş-(i)l- “açılmak, çözülmek” 3168, tapul- < tap-(u)l- “bulunmak” 1480, tarıl- < tar-(ı)l- “dağılmak” 3222, tartıl- < tart-(ı)l- “(çizgi) çekilmek” 3705, tıyıl- < tıḏ-(ı)l- “durmak, kesilmek” 2405, tikil- < tik-(i)l- “dikilmek” 542, tiril- < tir-(i)l- “yaşamak” 1068, tizil- < tiz-(i)l- “dizilmek” 431, toḳul- < toḳı-l- “(bez) dokunmak” 4238, tol- < to-l- “dolmak” 1498, tökül- < tök- (ü)l- “dökülmek” 2729, tutul- < tut-(u)l- “tutulmak” 734, türül- < tür-(ü)l- “dürülmek” 1800, tüzül- < tüz-(ü)l- “düzülmek” 3704, urul- < ur-(u)l- “(sofra) kurulmak” 1058, uyal- < uya-l- “utanmak” 883, üzül- < üz-(ü)l- “koparılmak” 4447, yaḳıl- < yaḳ-(ı)l- “yakılmak” 2295, yaŋıl- < yaŋ-(ı)l- “yanılmak” 3502, yapul- < yap-(u)l- “yapılmak” 197, yaratıl- < yarat-(ı)l- “yaratılmak” 4172, yarıl- < yar-(ı)l- “yarılmak” 4488, yayıl- < yay-(ı)l- “yayılmak” 2476, yazıl- < yaz-(ı)l- “yazılmak” 4675, yıġıl- < yıġ-(ı)l- “toplanmak” 747, yıḳıl- < yıḳ-(ı)l- “yıkılmak” 939, yitil- < yit-(i)l- “(vakti) gelmek” 4519, yoġrul- < yoġ(u)r-(u)l- “yoğrulmak” 709.

1. 2. 2. 12. -mA-

Fiil kök ve gövdelerine gelerek olumsuz fiiller türeten ek, i- ek-fiili dışında her fiil kök ve gövdesine gelebildiği için Türk dilinin en işlek türetme eki durumundadır (Korkmaz, 2014: 184).

açma- < aç-ma- “açmamak” 4587, aḏırma- < aḏır-ma- “ayırmamak” 1328, aġrıma- < aġrı-ma- “(başı) ağrımamak” 1020, aġrıtma- < aġrıt-ma- “(başını)

25

ağrıtmamak” 3488, alma- < al-ma- “almamak” 2063, aŋlama- < aŋla-ma- “anlamamak” 4326, arsıḳma- < arsıḳ-ma- “aldanmamak, kanmamak” 2756, aşuḳma- < aşuḳ-ma- “acele etmemek” 1916, ʿayıblama- < ʿayıbla-ma- “ayıplamamak, kınamamak” 2064, ayıtma- < ayıt-ma- “dememek” 3356, ayma- < ay-ma- “söylememek” 3242, āzārlama- < āzārla-ma- “azarlamamak” 3328, azlama- < azla- ma- “azaltmamak, az görmemek” 2415, azma- < az-ma- “(doğru yoldan) ayrılmamak, yoldan çıkmamak” 3498, baġlanma- < baġlan-ma- “bağlanmamak” 61, baḳma- < baḳ-ma- “bakmamak” 57, barma- < bar-ma- “gitmemek” 2576, basınma- < basın-ma- “eziyet etmemek” 3258, belgürtme- < belgürt-me- “belli etmemek”

Benzer Belgeler