• Sonuç bulunamadı

b 2012 Yılı Sonrası Çin’in Askeri Harcamaları ve Modernizasyonu

VAKA I: ÇİN’İN ASKERİ HARCAMALARI VE MODERNİZASYONU

4.2. b 2012 Yılı Sonrası Çin’in Askeri Harcamaları ve Modernizasyonu

Çin’in 2013 yılında yayımladığı Defence White Paper ülkenin askeri harcamalarını ayrıntılı bir şekilde ele almamaktadır. Buna rağmen Çin’in Maliye Bakanlığı 2012 yılı içerisinde Çin’in askeri bütçesinin yüzde 11.2 arttığını vurgulamıştır. Bu artışla birlikte 2012 yılında Çin’in askeri harcamaları ortalama olarak SIPRI verilerine göre 157 milyar dolar ve IISS verilerine göre ise 146 milyar

89

dolar olarak hesaplanmıştır (China Power 2018). Askeri bütçedeki bu artışın ise ordu birliklerinin eğitimlerini geliştirmek, askeri alana bilgi teknoloji uygulamalarını sağlamak, yeni ve yüksek teknolojili silahların güçlendirilmesini sağlamak ve bunun yanı sıra ülkenin modern askeri kapasitesini genişletmek amacıyla yapıldığı vurgulanmıştır (Erickson 2013).

SIPRI verilerine göre Çin 2013 yılında askeri harcamalarını 179 milyar dolara çıkarmıştır (China Power 2018) ve uzun dönemli ve kapsamlı askeri modernizasyon çalışmalarına devam etmiştir. Özellikle Çin’in Tayvan Boğazı’nda oluşacak potansiyel tehdide karşı ve bu meselede özellikle de üçüncü tarafları caydırma amaçlı politika belirlemesi askeri modernizasyonunu arttırmasında en önemli motivasyonlardan birisi olmuştur. Buna rağmen Tayvan meselesi dışında Çin askeri modernizasyonunu Güney ve Doğu Çin Denizi’nde ortaya çıkabilecek krizlere karşı da hazırlamıştır. Çin 2013 yılında Filipin Denizi, Kuzey Denizi, Doğu Denizi ve Güney Denizi filolarıyla günümüze kadar ki en büyük askeri tatbikatlarını gerçekleştirmiştir. Çin özellikle askeri kapasitesinin ve uluslararası sistemdeki rolünün önemli ölçüde artmasıyla birlikte askeri modernizasyonunu da arttırmaya devam etmiştir. Çin liderleri ülke ordusunun askeri modernizasyonunu Çin’in ulusal çıkarlarının korunması açısından gerektiğini vurgulamışlardır (United States Department of Defense 2016).

2014 yılında Çin tarafından yayımlanan Defence White Paper’a göre ise Çin’in çok boyutlu, çok yapılı ve sürdürülebilir operasyonlar için kendisini geliştireceği vurgulanmıştır. Açık denizlerin korunması bağlamında ise karma, çok fonksiyonlu ve etkili deniz muharebesi güçleri yapısı oluşturulacağı vurgulanmıştır. Bu noktada Çin Deniz Kuvvetleri’nin bu askeri modernizasyon ve genişlemesinin karşı saldırı ve

90

caydırıcılık amacıyla yapılacağı belirtilmiştir. Bu alanda kaydedilen gelişmeler ayrıca ortak deniz operasyonlarını, kapsamlı savunma ve kapsamlı destek unsurlarını da içermektedir. Öte yandan havacılık kapasitelerinin geliştirilmesinde ve havacılıkta saldırı ve savunma operasyonlarının sağlanmasında, Çin Hava Kuvvetleri önceliğini bölgesel hava savunmasından saldırı ve savunma alanlarına çevirmiştir. Çin Hava Kuvvetleri ayrıca kapasitesini erken stratejik uyarı, hava saldırısı ve hava ve füze savunması, bilgi ölçümü, havada gerçekleştirilen operasyonlar, stratejik koruma ve kapsamlı destek amacıyla da geliştirmeye devam etmiştir. Çin tarafından yayımlanan askeri bütçe ve harcamalarla ilgili diğer bir raporda etkili nükleer ve konvansiyonel füzelere sahip olmak üzere bilim ve teknolojiye dayanan silah sistemleri ve ekipmanlarda bağımsız yenilikler gerçekleştirildiği, füze sistemlerinin etkisi ve güvenirliği arttırıldığı ve nükleer ve konvansiyonel kapasitelerin yapısının etkisi arttırıldığı vurgulanmıştır (Keqiang 2015, 8).

Bu dönem içerisinde Çin askeri kapasitesini ve modernizasyonunu arttırırken ulusal egemenliğinin ve güvenliğinin korunmasında nükleer gücün en önemli meselelerden biri olduğunu da vurgulamıştır. Buna rağmen yayımlanan raporlarda Çin’in hiçbir zaman ilk olarak nükleer güce başvurmayacağı ve kendi güvenliği ve savunması için savunma amaçlı nükleer kapasite geliştirdiği vurgulanmıştır. Ayrıca Çin kendisinin diğer ülkelerle de bir nükleer silah yarışına girmeyeceğini ileri sürmektedir. Bu bağlamda yayımlanan raporlara göre, Çin nükleer kapasitesini erken stratejik uyarı, uzaktan kontrol, füze etkisi, hızlı reaksyon, hayatta kalabilme ve caydırma amaçlı kullanıldığı belirtilmektedir. Bunun dışında gelişmiş silah ve ekipmanların geliştirilmesi de vurgulanmıştır ve bilgi üstünlüğünün korunması, sistem geliştirme, bağımsız inovasyon, sürdürülebilir gelişme, askeri planlama ve

91

önceliklerin geliştirilmesi adına Çin ordusunun silahlarının ve ekipmanlarının modernizasyonunu hızlandırmıştır (Keqiang 2015, 8).

ABD Savunma Bakanlığı’nın Çin’in askeri harcamaları ve modernizasyonu üzerine yayımladığı 2014 yılı verilerinde de, Çin’in mevcut gücünü koruyabilmek ve bölgesel çatışmalarda ABD’nin askeri üstünlüğüyle mücadele edebilmek için kara, hava, deniz ve füze sistemlerinin etkisini önemli ölçüde arttırdığı vurgulanmaktadır. Genel olarak bakıldığında 2014 yılı içerisinde de Çin’in savunma endüstrisi önemli ölçüde gelişme göstermiştir. Çin bu yıl içerisinde ayrıca hipersonik araçlarını da geliştirmeye devam etmiştir ve hipersonik araçlarından birisini test etmiştir. Bunun dışında dünyanın en büyüğü olarak rapor edilen hipersonik rüzgar tünelini de inşa etmiştir. Çin konvansiyonel ve uzun menzilli tam vuruş kapasitesinde inanılmaz bir hız yakalamıştır (Erickson 2015).

2014 yılı içerisinde Çin’in uzay programlarının geliştirilmesinde de büyük bir ilerleme kaydettiği iddia edilmektedir. Bu bağlamda Çin karşı uzay silahlarını üretmeye başlamıştır. Çin aynı zamanda elektronik muharebe kapasitesine de vurgu yapmıştır ve deniz ve hava odaklı uydu sistemlerini geliştirmiştir. Denizcilik alanında ise eski platformlarını yenilemiş ve daha etkin bir hale getirmiştir. Çin’in gemi inşa endüstrisi çoklu gemi çeşitleri üretebilme aşamasına geçmiştir. 2014 yılında Çin kara saldırı füzelerine ve su yüzeyinde hava saldırı füzelerine sahip yeni bir destroyerı kullanıma geçirmiştir. Diğer alanlarla kıyaslandığında yavaş kalsa da, 2014 yılında Çin askeri havacılık alanında hızlı bir gelişme göstermiştir. Çin ABD’den sonra hayalet uçaklara sahip olan ikinci ülkedir. Çin Hava Kuvvetleri ayrıca dünyanın en uzun menzilli sistemlerinden birisine sahiptir (Erickson 2015).

92

SIPRI’nın raporlarına göre Çin hükümetinin 2014 yılında kendi yayımladığı savunma bütçesi oranları da eksiktir ve askeri harcamalarının yalnızca bir kısmını içermektedir. Buna rağmen raporlarda 2014 yılında Çin’in askeri harcamaların iç ve dış nedenlerden dolayı arttırıldığı vurgulanmıştır. Bu bağlamda SIPRI 2014 yılı Çin’in savunma bütçesini açıklarken yerel ve merkezi savunma bütçeleri ve Çin ordusunun resmi bütçesini de hesaba katarak tahminlerde bulunmuştur. Bu nedenle Çin’in kendi yayımladığı raporlar ve SIPRI’nın verileri arasında büyük bir fark bulunmaktadır. 2014 yılında toplam savunma bütçesi hükümetin bütçesinin yüzde 5.3’ünü oluşturmuştur. (Perlo-Freeman 2014). SIPRI’nın tahminlerine göre 2014 yılında Çin dünyada en büyük ikinci askeri güç konumuna yerleşmiştir ve bu yıl içerisinde toplam 200 milyar dolar askeri harcama gerçekleştirmiştir. IISS verileri ise 2014 yılı Çin’in askeri harcamalarını SIPRI’nın tahminlerinden çok daha farklı hesaplamıştır. IISS verilerine göre Çin’in savunma bütçesi piyasa bazlı ele alındığında 180 milyar dolar olarak hesaplamıştır. Çin’in kendi yayımladığı resmi raporlara göre ise askeri harcamalar 131 milyar dolar olarak gösterilmiştir (China Power 2018).